Bu konuda hem fikiriz.Ekonominin kötüye gidişinde,paramızın dışarı çıkmasında yanlış ekonomik politikaların olduğu kadar genel olarak insanımızın aç gözlülüğünün ve savurganlığının da ciddi payı var.Cebinde parası olmayan adam krediyi çekiyor 2-3 yılda bir arabasını motosikletini yeniliyor.Yok canı ile ev sahibi olmak için kredi çekiyor yıllarca açlık sınırında yaşıyor.Kredi ile borç ile savurganlık ile dönüyormuş gibi gözüken ekonomi bir yerde tıkanır.Ergün Er. adlı üyeden alıntı
Anlamak zor degil, yeter ki siyasi gorusunuzle celisen durumu kabullenebilecek miktarda acik fikirli olun... Anlamaya niyeti olana, anlasilmamasi mumkun olmayan aciklama:
Malin gelisi artarsa satis fiyati da artar. Elin Avrupalisi Japonu Cinlisi TL ile calismiyor. Onun icin de bir cok sey gibi motosiklet fiyati da artiyor.
1. Insanlar ekonomiyi dusunmuyorlar, katlaniyorlar. Cunku asil gorevi ekonomiyi dusunmek olanlar icin ekonomi ikinci planda malesef.
2. Zevk sizce ne kadar pahali olmali? 10 kat? 100 kat? Ne kadar caydirici olmali? On sene once daha iyi degil miydi? Ulkelerin amaci gittikce fakirlesmek midir?
Dalga mı geçiyorsunuz arkadaş? Lüksmüş, zevkmiş... Nasıl bir hayatınız var? 3 kuruş paramız var. Bir de zevkimiz var. Hayattan iki gram zevk alalım diye motor alıyoruz. Aldığımızı gören de zengin sanıyor. Ben 3 kuruş parama da var yemezlik yapmak zorunda mıyım arkadaş? 125'lik motora binmek zorunda mıyım? İstemiyorum bu kadar basit. İyisine, güzeline sahip olmak istiyorum. Alabiliyorum da ama cebimde ne var ne yok vererek. Benden kötüsü bunu da yapamıyor. Şikayetim buna. Kaliteli, insan gibi yaşamaya çalışmak suç mu? Kompleksli misiniz kardeşim? Her yer motor doluymuş, araba doluymuş geçin bu işleri. Herkes sizin gibi iki kuruşu üst üste koyacağım diye üç günlük hayatını zindan mı etmeli? Hayır arkadaş, ben öyle değilim. Olmayacağım.
Birileri altın tabakta bardakta yemek yesin. Siz de onları savunup motor lükstür diyin. Aferin size. Aferin.
Kimse tüketim çılgınlığı içerisinde değil, istinasız herkes en iyiye sahip olmak ister, doğaldır. ve EKONOMİK GÜCÜ YETİYORSA alır burada da sorun yok. Buna rağmen fiyat pahalı diyebilir, çünkü pahalıdır mal ederinde değildir ödemek istemez vs vs..
Birde ayağını yorganına göre uzatmayan heves eden, özenen insanlar vardır, onlarda bir daha geleceğiz dünyaya deyip hata yapabilirler insandırlar, heveslerini alıp borçlarını öderler eğer ödeyebilirse bunlara da bir sürü örnek verebilirim ki anlatmak istediğim bu değil.
Durum kötü, bazı insanların sürekli araç değiştirmesi yada değiştirmemesine göre ekonomi iyidir diyemezsin, diyorsan ekonomi nedir bilmiyorsun. Sorun ekonominin kötü yönetilmesidir. Bu kötü yönetim de hayat STANDART larını düşürür. Paran değer kaybettikçe standartların da düşer.
Benim alım gücüm var banane mi diyelim, tüm fakirler sürünsün müstehak mı diyelim, yada bak arkadaşım yanlış var mı dememiz doğru, bu hesaplaşmayı da kendi vicdanına bırakıyorum.
Yani hislerime müthiş tercüman olmuşsun.motosiklet lüks değil tutkudur.boğazımdan,giyimimden kısıyorum.Sırf daha çok binebilmek için.hiç benzin hesabı yapmadım,ekonomik kullanmaya çalışmadım.Yarına çıkacağım belli olmayan bu dünyada keyif alarak yaşamak istiyorum.kredi benzin bakım derken maaşımın yarısını yiyor.Helali hoş olsun.
Sık sık araba motosiklet yenileyip israf etmeyin kardeşim siz de...
Aslında bu noktada devlet büyüklerimiz de bize örnek olsa ne güzel olur. Sonuçta çalışıp kazandığımız helal parayı harcamayalım isteniyor. E peki yine bizim çalışıp kazandığımız parayla yapılan bin odalı saray, alınan çok sayıda özel uçaklar, zırhlı lüks makam araçları olayını biraz gözden geçirsek? Olmaz mı? Daha geçenlerde meclis başkanımızın makam odasının tavanını altın varakla işletmesine çok mu gerek var di? Gerçi başkasının kazandığını harcamak daha kolaydır her zaman ama ne bileyim işte. Aklıma geldi öyle.
ABD Beyaz Saray:
Value: £30,000,000
Size: 5,110 m2
FRANSA Elysee sarayı:
Value: £89,000,000
Size: 11,000 m2
TÜRKIYE Aksaray:
Value: £523,000,000
Size: 300,000 m2
Çok büyük çok güçlü çok zengin ülkeyiz maşallah... Sürekli araba değiştirip israf yapmasak, tam süper olacak...
Çünkü bu güne kadar üretmedin ,tükettin. En önemli örneği ; 1930-1940 larda adamlar (Vecihi Hürkuş, Nuri Demirdağ vb) uçak üretti hemde dünya uçak sanayicilerin bile dikkatini çeken uçaklar. Bknz. Model Nu.D.38 , İsmet İnönü deden bunlar stratejik ürünler , dışarı çıkarılamaz dedi. Öyleyse biz üretelim devlet alsın dediler almadı.O zaman dışarı satalım dediler , sattırmadı . Tekerlerine taş koydu destek olacağına köstek oldu. Sonucunda adamlar iflas etti ve gitti. Ardından 1961 de devrim adlı araba üretildi , deposuna benzin koymayı unuttular ufak bir hataydı ama o zaman ki şimdi olduğu gibi Avrupa ağızlı medya , arabayı yerden yere vurdu yine tekerimize taş koydular üretilmedi.. Şuan da bu araba müzede ve hala çalışabilir vaziyette. Şimdi ise devlet üretim için her türlü teşvik ve desteği veriyor bu seferde , hazır ithal edip satmaya , parayı daha az zahmetle cebine akıtmaya alışan iş adamları yaklaşmıyor. Cumhurbaşkanının yerli araba için ısrarları sonucu bir kaç büyük firma birleşip üretmeye karar verdi, ki bir yerde haklılar hangi babayiğit iş adamı otomobil üretme işine tek başına girip en az 2 milyar dolarını riske atar? Bunun haricinde petrol , petrolümüz var evet ama yer altında bir birinden bağımsız küçük , küçük çukurlar şeklinde ve dağınık vaziyet , bir petrol kutusu açmanın maliyeti 300 milyon dolara kadar çıkıyor şuan için çıkarılan petrol miktarları kuyunun maliyetini düşündüğümüzde yetersiz kalıyor. O nedenle dışarıdan almaya devam. Devam ediyorum ,1980 lerde Merkez sağda ülkücülere ülke komünistleştirilecek, komünist düzen getirilmeye çalışıyor diye fişektedir, sol tarafı ise ülkeye emperyalizm hakim olacak diye kışkırtıp birbirlerine kırdırdılar hemen ardından ne oldu bil, tabisi darbe ve beraberinde sıkı yönetimle birlikte yine ekonomik buhranlar. 1983 de gap projesi ile doğuya can vermesi için hayata geçirildi ve temeli atıldı, ne tesadüftür ki 1984 de PKK hortlatıldı. O günden beri doğuya ne yapılmak istense engelleniyor, iş makinaları yakılıyor , iş yerleri kundaklanıyor , öğretmenler katlediliyor. Kürt kardeşlerimiz devlete karşı kışkırtılıyor.. Bu arada darbeler , krizler (2001) baş gösteriyor . 3. Havalimanı dedik gezi olaylarını ateşlediler. Bir baktık BBC, CNN daha olaylar başlamadan orada bitivermiş. Neden? Türkiye’nin can damarı Turzim de bitirilmeli, bir taşla iki kuş hem yine faiz lobisi kazandı hem de terör ve ayaklanmalarla turist sayılarını da etkilemeye başardılar. Bunlar asla tesadüf değil tesadüf diyen düşünme yetisini , idrak yetisini yitirmiş asla ve asla tartışmaya girilmeyecek kişilerdir. O nedenledir ki ben bu tiplere uzun uzadıya cevap verebilecek kadar zamanını harcama taraftarı değilim ama zorunda kaldım. “
---------- Mesajlar birleştirildi - 23:09 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:00 ----------
Allah’ın izniyle tüm oyunları bozup, sizlere rağmen güçlü Türkiye ‘yeyi inşaa edeceğiz! Bir gün zincirlerimizi kırıp , tüm bu ekonomik buhrandan da kurtulacağız.Buna hiç olmadığı kadar çok yaklaştık ve inanıyoruz! Son bir şey “ülkesini sevmeyene al bayrağın gölgesi haram olsun! Kalın sağlıcakla.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
