Drift 15 hp Cbr 125 10 hp ?? Gitmez diye boşuna demiyoruz
Drift 15 hp Cbr 125 10 hp ?? Gitmez diye boşuna demiyoruz
Dostum esasında,beygir tabirini temsili verdim,sonuçta 1kw'nın karşılığı beygir(birimi)standart bir değer.
Fakat gelelim asıl ve can alıcı mevzuya,Kullanınlan metalin alaşımından tut,işleme hassasiyetine,oradan dişlilerin,krank,muylu,silindir,supap vs.tüm mekanik aksamın senkronize çalışmasına kadar ve seçilen malzemenin sürtünmeye karşı direncine,ısı transferine,hatta ve hatta,iki aks arasındaki mesafenin bile bir mühendisliği var.Ön aks ve arka aks ağırlığı,ön dişli arka dişli rijitliği ve aktarma mesafesinin mühendisliği(mm)olarak..vs.vs.bunların tamamı krank'tan tekere kadar olan gücün iletiminde önemli bir faktördür.
Ben kendim ışıklarda kalktım 2016 modeliyle 3-4 boy fark attım gitmiyorrrr sadece görüntü
Levent hocam, şakaydı o, bir mühendis adayı olarak neden bahsettiğinizi gayet iyi biliyorum
CriminalS, ben de Discover 150F'yle CBR125 sollayabiliyorum lakin işin tek yanı 0-100 değil. Honda hayranı kesinlikle değilim, lakin Honda'nın belli bir yaklaşımı vardır. Aynı hacimde diğer Japon devlerinden daha az güç çıkışı olur genelde, karşılığında da motor ömrü kazanır. Yanlışsam düzeltin. Hondalar çok iyi gitmez belki rakiplerine göre (rakipleri Bajaj ve Mondial değil ne yazık ki) ama R25 çatır çatır motor patlatıyorken CBR250'de öyle şeyler pek duymazsın.
Dediğim gibi, Honda'yla ilişkilerimiz sınırlı fakat kalite konusunda söyleyecek sözüm olamaz. Ayrıca ekstremlik konusunda da biraz muhafazakardır Honda, CBR125'in selesi en güzel, en keskin görünen sele olmayabilir fakat 125'lik SS'ler içinde de en rahatıdır diyebilirim. Aklınıza daha rahat bir model geliyorsa söylemekten çekinmeyin.
Dostum herşeyin top speed olduğuna kendisini inandırmış ve tüm karınağrısı bu olan tiplere bu durumu anlatamazsın.. anlatamayız..
Yahu,kadran 180 gösteriyor diye 180 yapması lazım diyen,fabrika bu şekilde yazdıysa vardır bir bildiği hesabı yapan insanlar var.
Daha geçenlerde motor tamircisi ustamın yanındaydım neyse muhabbet ediyoruz 16-17 yaşında var yok üç genç geldi ikisinde drift var diğer mazlumda ise 100mg superboy neyse driftçiler bunu gaza getirmiş 150 piston attır diye benim usta oğlum sizin işiniz gücünüz yokmu ne yapacaksın,hem 3 ayda dağıtırsın motoru,çocuklar yaa abi dağılsın ne olacak yeterki hızlı gitsin,benim usta olmaz yapmam dedi gidin başka usta bulun kendinize,cocuklar gitti,dedim hayırdır usta sakin ol,yok kardeşim sakin makin olamam bıktım,bunlarla uğraşmaktan kendi işimi yapamaz oldum,bunlara fazer bile versen iki güne dağıtırlar.
---------- Mesajlar birleştirildi - 23:28 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:26 ----------
Aha işte
Faruk'a mı gittin sen? Oğlum adam motordan ziyade sen uzun ömürlü olmazsın diye yapmadı tahminen. Drift'in eti belli budu belli, orijinal lastikleri ve arka kampanasıyla durma kapasitesi çok çok belli. Gel sen yaşamayı seç. Ya da illa 200'lük yaptıracağım diyorsan git kendine bir lastik çifti, arkaya bir rotor ve kaliper seti, bir de bulursan ABS kiti al. Zaten pıstırılmış alet, yola doğru düzgün tutunmuyor, patlayıvereceksin bir gün bir yerde.
---------- Mesajlar birleştirildi - 01:36 ---------- bir önceki mesaj zamanı 01:24 ----------
Ha, sen dinleyecek misin, yine dinlemeyeceksin; orası ayrı mesele. İlla öleceksin diye bir kaide de yok lakin ölmedim diye de her gün tekrar tekrar şansını zorlamanın anlamı var mı?
4 Seçenek öngörüyorum.
1. Motosiklet kullanmayı bırakanlar daha uzun yaşayacak
2. Akıllanıp ekipman kullanmaya başlayacaklar
3. Hepsi motosiklet kazasında ölecek
4. Kalıcı sakatlık veya felç, belki de bitkisel yaşama girilecek
Biz ekipman konusunda neleri tartışıyoruz, vatandaşın kafada kask bile yok.
Seleye yatmalar, bilinçsiz yapılan modifikasyonlar, trafiğe açık alanda yarışlar/kapışmalar düzenlemeler, bir de bunun için topluluk oluşturup kendi kendilerine "yapılan doğru, yanlışımız yok" psikolojisi uygulamalar, üzerine klip çekmeler... Gençlerimizi daha aklı başında görmek isterdim.
Dün eğitim için gittiğim yerde adaylarımdan birkaçının anlattığına, diğer arkadaşlarının doğruladığına göre; hemen yanlarındaki arkadaşlarından birinin çok yakın bir zaman önce bir kazada yerdeki bir metal parçasının sekmesi ile başının kesildiğine şahit olduklarını anlattılar. Yanlış anlaşılmasın, parça kafasını boynundan kesmemiş, tariflerine göre bildiğiniz anlamda yüzünden başı ikiye çapraz şekilde kesilmiş.
Bizim derdimiz ne, bunlar neyin peşinde. Kendi canlarının değerini bilmezlerse başkasından kendilerine değer verilmesini beklememeliler. Biraz olsun kendinize değer verin. Mantıksız modifikasyonları, uygunsuz kullanımları, ekipmansız sürüşleri bırakın artık. Ölen o vatandaşın evine sadece bir telefon ediliyor, telefondaki ses eşine "üzgünüz, eşinizi bugün kaybettik" diyor. O insanın o an ne hissettiğini anlayabiliyorsanız canınıza değer vermeye başlarsınız.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)