https://youtu.be/VVE79XT8-Mg
0.29'da yüreği titremeyen bizden değildir.
https://youtu.be/VVE79XT8-Mg
0.29'da yüreği titremeyen bizden değildir.
Modeminiz varmıydı yoksa sözleşmeye yerleştirdiler mi?
Trt belgeselin bu video üzerinden hazırlanmış kısa bir belgesel videosu vardı, bu videoda söylenenin aksine trt belgesel bu videoda motosiklet sürücüsünün bakışını kamyona kitlemesi sonucu kaza yaptığını söylemişti.
Sevindirici haber de motosiklet sürücüsünün bu kaza sonucu hayatını kaybetmemiş olması.
motor sürücüsü virajı döndüğü anda başka bir yere bakıyordu. kamyonu görünce iş işten geçmişti. toparlayamadan kamyona bodoslama girdi. maalesef.
Target fixationdan kasıt baktığın yöne (kitlendiğin yöne) gitmek değil midir, insanlar kontra tekniğini hayatlarında duymamış bile olsalar ister istemez kullanırlar, videodaki adam da gideceği yöne bakmış olsaydı büyük ihtimalle isteyerek veya istemsizce kontra tekniğini uygulayacaktı ama bana sorarsan bu adam kamyona bakarak dönmeye çalıştığı için vücudunda sağa doğru gitmesini sağlayan refleksleri ve bilgileri bir nevi devre dışı kalmış, bunun sonucu olarak da sağa rahatça dönememiş ve kamyona kafadan girmiştir.
Kısaca: Bu videodaki adamın kontra (counter-steering) yapamamasının sebebi bakışını kamyona kitlemesi (target fixation) olabilir.
Sonuç olarak insanlar motor üstünce harbiden de baktıkları yöne giderler, yollarına bakmadıkları zamanlarda da düz gitmekte bile zorlanırlar bu videodaki sebep ne olursa olsun biz gene de gittiğimiz yola bakalım, kontra yapmayı da iyi bilelim
Target fixation olup olmadığı tartışılır, ama counter steering in kazaya sebep olduğu kesin.
Motosikleti kamyondan kaçırmak için gidonu kamyon yönüne çevirmesi lazım, ancak tam tersini yapıyor.
ingilizce yazıdan anladığım kadar medikal ilaçlarla dolu bir kamyona çarptığı için olay anında hemen gerekli ilaçları ve tedaviyi alıp ölmekten kurtulmuş.
ve yazıları okumadan tahmin ettiğim kadarı ile ise de durum şu; adam korkudan frene basıp motorun dikleşmesini ve böylece kamyona odaklanmayı sağlamış.
eğer frene hiç basmasa raya oturmuş tren gibi dönmeye devam edip kurtulacaktı yada en kötü ihtimal tekerler kamyona isabet edip sürücünün kendisi kamyondan yine kurtulacaktı.
bu kadar.
Daha çok çarptığı aracın itfaiye aracı olduğunu içinde hem sağlık malzemesi hemde sağlıktan anlayan eleman olduğunu söylüyor.
Target fixation olduğunu sanmıyorum pek açıkcası.Sonuçta sağa doğru gitmek istiyor.Kamyona doğru gitmek yerine.Paniğe kapılıp sağa dönmek için gidonu sağa çekiyor.1-2 kere yine aynsını yapıp kendini yine sola devam ediyor.
Hem doğru hem yanlış. İki tekerlekli bir aracı kontra tekniği olmaksızın çeviremezsiniz, sistemin işleyiş fiziğine ve mekaniğine aykırıdır. Birçok arkadaşımız hala kontra tekniğini kullanmadan motosiklet sürdüklerini düşünüyorlar ki bu da yanlıştır. Kontra tekniği uygulanmaksızın 30km/h üzeri hızlarda özellikle kısa gidonlu (birçok naked ve SS' de olduğu gibi) motosikletlerde bu çok daha bariz şekilde hissedilir ve uygulanır.
Peki biz kontayı nasıl oluyor da farkına bile varmadan kullanıyoruz? İşte bu kısmı size biraz fantazi gelecek. Ancak azcık da olsa psikiyatri bilgisi olan arkadaşlarımızın konuyu daha hızlı kavrayacağına eminim.
Normal ve gündelik yaşamımızda Bilinç ve Bilinç Altını birlikte kullanırız. Bunların bazıları refleks olarak gelişmiş tamamen otonom hareketler olabileceği gibi bir kısmı da Bilinç ile tetiklenen bilinçsiz (Her na kadar aynı şey olmasa da sasen Bilinç Altı' nı kastediyorum, anlaşılması kolay olsun) hareketlerdir. İki tekeri kullanan herkes aracı ne zamanm ne yöne çevirmek istese ne yapması gerektiğini, o aracı kullanarak öğrenir.
Diğer bir değişle bisiklet kullanmayı öğrenirken dahi size yardımcı olmaya çalışanın söyledikleri ile değil, kendi kullanımınızla oluşturduğunuz tecrübeniz ile iki tekerli aracı kontrol etmeyi öğrenirsiniz.
Mantık ile Bilinç aynı seviyede işlemeye gayret eder. Yani sağa dönmek için sağa, sola dönmek için ise sola çevirmeniz gereken bir kontrol olduğunu varsayar. Oysa Bilinç Altı; iki tekerlekli bir aracın o şartlarda (hız ve araç tipi ile v.s..) istenen yöne dönebilmesi için asıl yapılması gerekeni uygulayacaktır. Sonuçta Bilinç Mantık ile birlikte çalışmış, bir karar alınmış ve uygulama için bir engel bulunmamaktadır, koşullarda baskılama yoktur.
Peki Risk tespit edilir ise ne olur? Mesela virajda dışa doğru sapma, karşıdan gelen bir araç, virajda kayma yapan teker, yolda ansızın beliren bir çukur, aniden çıkan bir araç/yaya/hayvan gibi belirsiz ve aniden gerçekleşen riskler ve dahasından bahsediyoruz.
Sonuç basittir, Beyin uyanır! Artık bir tehdit söz konusudur! Zarar görmek veya Hayatı risk söz konusu olur ise Bilinç yapması gerekeni yaparak kontrolü ele alır ve Blinç Altını Baskılayarak otonom kararlar alınmasını engeller, hızlıca düşünerek çözüm için çalışmaya başlar.
Ve Bilinç ne biliyordu? Sağa dönmek için sağa çevir.
Sonuç: Sağa doğru uygulanan baskı gidonu sağa anlık olarak çevirir ve motosikletin sürüş dinamiği nedeni ile teker arka teker izinden kayar, motosiklet sola yatar ve motosiklet sola döner. Düz pozisyona gelen gidona uygulana kuvvet ile ön teker düzelir ve tekrar baskı uygulanan yöne döner, bu kısır döngü baskı uygulandığı sürece devam eder. Neticesinde motosiklet dönemez ve kaza gerçekleşir.
Burada esas olan 7-8 farklı etken var. Her biri Bilinç ve Blinç Altının birlikte çalışmasını sağlamak, yani zihinsel eğitimle aşılabilir ki bunun en kolay yolu motosiklette fiziksel pratiktir. Yani Eğitim!
Bu etkenler:
* Korku! (Korku motosiklet sürücüsünün en iyi dostu ve baş düşmanı. Kullanmadan önce korkuyu hissedip tedbir almalı, kullanırken ise sadece tedbir nedenini anımsayıp korkmadan kullanmalıyız)
* Fren kullanımı! (Evet, virajda karşısından geleni gördüğünde korkarak frene dokundu ki bu da motosikletin düzleşmesine ve dönüşünün zorlaşmasına neden oldu. Oysa o noktada eğitimli bir Bilince sahip olsaydı fren değil hafif gaz açması yeterli olabilirdi.)
* Bakış noktası! (Hemen herkesin bildiği gibi, nereye bakarsanız motosikletiniz o yöne gitme eğilimindedir. Korkarsanız, korktuğunuz şeye bakar ve kazayı gerçekleştirirsiniz ki bu "Korku" dan arınmamış biri için zordur. Bakış noktanızı doğru ayarlayamıyorsanız siz de "Korkuyorsunuz!". Bu normal birşey, korku insan için doğaldır ama motosiklette ölümcül sonuç doğurabilir. Onu yenmenin yolu, kendinize zorla bakış yönünü değğiştirmekten geçiyor olabilir. Korkar da o noktaya bakmaya başladığınızı fark ederseniz Başınızı Kendinizi Zorlayarak da olsa Gitmek İstediğiniz Yöne Çevirin.)
* Apeks noktası! (Virajda, virajın kule noktasıdır ki hiçbir şekilde aşılmaması gereken, yolun veya şeridin dönüş esnasında ulaşılan en kenar kısmıdır.)
* Hız! (Hızımızı yola ve tecrübelerimize göre ayarlamalıyız. O yol biraz bozuk mu? Hız düşür. Yol kenarında nadir de olsa yerleşim yeri veya herhangi bir satış noktası mı var? Hız düşür. Yolu bilmiyor musun, o yolda tecrüben az veya uzun süredir o yoldan geçmedin mi? Hız düşür. Gece mi kullanıyorsun? Hız düşür. Hızlı gittiğini mi hissettin? Hız düşür. Uykusuz-Yorgun-Sinirli misin? Hız düşür. Yol şartları yetersiz mi? Hız düşür. Hava şartları çok uygun değil mi? Hız düşür. Motosikletin diğer arkadaşlarına yetişmekte çok mu zorlanıyor? Boşver onları sen hız düşür...
* Gaz kontrolü! (Sürücü ne zaman nerede ne kadar gaz verirse motosikletin ne tepki vereceğini bilmelidir. Malesef hala bazı arkadaşlarımız virajda gazı sabit tutmakta, gaz kesmekte ve hatta fren yapmakta. Bunlar Apeks noktası, viraja giriş noktası, hız ve korku öğelerinin bileşimi bir hatanın sonucu. Virajda tekerleklere uygulanan baskı/basıncın değişmesi nedeni ile ön ve arka tekerleklerin üzerine binen değişir. Virajda kaymamak ve hızlı çıkış yapabilmek için yapılması gereken gaz açmaktır. Virajda kontrollü açılan gaz ile motosikletin ön arka tekere binen baskı tekrar dengelenir, yol tutuşu ile yolu kavraması artar, bütün bunlara ek olarak virajdan daha hızlı çıkış sağlanır.
Videoyu bu yazdıklarımı okuduktan sonra izlerseniz eğitimin önemini daha iyi kavrarsınız. Eğitim ile yukarıda anlatılanlar ve daha fazlasını öğrenip hayatımızı kurtarabiliriz. Tabi bir anlık dalgınlık ile en iyi eğitmen dahi benzer bir durumda aynı kazayı yaşayabilir.
Eğitim Önemlidir, Değerlidir. Kendinize Değer Verin.
Oyyy oy yine çok uzun yazmışım Bazen kaptırıyorum kusura bakmayın
5 dk kadar sürmüştür El alışkanlığı, iş eğitmenlik olunca, bol bol sunum hazırlayınca el alışıyor
Hem dikkatli okursanız birkaç klavye hatasını farkedersiniz. Arada oluyor o kadar
Viraja girip kamyonu gördüğünde hızı 43km/s.
Yani bi Mt için orayı dönememe durumu yok, panikleyip bakışını kaçırdığı için kamyona yöneldi.
Nereye bakarsan oraya gidersin olayı işte.
Bende izlemiştim bunu daha önce tamamen bakış birazcıkta virajı içten alması dışa açılmasına sebep olmuş, nacçizane fikrim bu.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)