Velhasıl sokaklarda kedi ve köpeklerle beraber yaşamaya devam edeceğiz......
Tommygun kardeş sen onlarla birlikte yaşamak istiyorsun da, muhtemelen 3,5 seneye onlar seninle birlikte yaşamak istemeyecekler...
Velhasıl sokaklarda kedi ve köpeklerle beraber yaşamaya devam edeceğiz......
Tommygun kardeş sen onlarla birlikte yaşamak istiyorsun da, muhtemelen 3,5 seneye onlar seninle birlikte yaşamak istemeyecekler...
Motosiklet forumunda motosiklet konusuna cevap yazmayan insanlar maşallah burada edebiyat döktürüyor.
Hükümet sokak köpeklerinin uyutulmasının seçimi kazandıracağına inanırsa 1 aya kalmadan sokak köpeklerinin alayını ''uyutur''.
Alternatif çözümü yok artık bu sorunun. Millet açlıktan kırılırken ne hükümet ne de belediyeler barınaklara para dökecek lükse sahip değil. Ormanlık alanlarda köpekler açlıktan birbirlerini yiyor bu mu hayvan severlik? Mama lobisi diye tabir edilen y.vşakların zerre kadar umurlarında değil bu durum, onlar paralarına bakar. Çocuğu köpekler tarafından parçalanan babayı tehdit eder anca onlar. Bu işi yetkili merciler çözmez ise halk kendi çözecek çünkü insanların tahammülü kalmadı artık köpekler tarafından parçalanan çocuk haberlerine.
https://www.haberturk.com/basibos-ko...ulasti-3645207
Bende bundan bahsediyorum.Sürekli yasa yasa diyen arkadaşlar böyle bir düzenleme yapıldığında evet yasaya göre uyuytulabilir diyip tepki göstermeyeceklermi.Bence gösterecekler.Şu an yasada belediyenin toplayıp rehabilite etme yetkisi varken bile videodaki abla gibi engel olmaya çalışıyorlar.Kimse yasaya göre alma yetkisi var demiyor.
Hayvanlar için bukadar düşüncelisin madem neden yerel yönetimlerin sorumluluklarını yerine getirmesi için baskı yapmıyorsun.Hayvan sokakta aç susuz hasta bir şekilde yaşamasına göz yumuyorsun.Belediye alsın iyileştirsin kısırlaştırsın sağlığına kavuşunca aldığı yere bıraksın madem yasa bunu demiyormu.Biliyorsunki belediye alıp barınağa koyunca gerektiği gibi bakmayacak hayvan orada ya bakımsızlıktan yada diğer köpekler tarafından öldürülecek.Köpekler öldürülmesin barınaklar daha yaşanılır hale geltirilemiyor diye bunca hayvan sokakta yaşaması tehlike oluşturmasımı çözüm.
Sokak köpeklerinin sayısı barınaklarda kontrol altına alınabilecek sayıyı geçeli yıllar oldu. O büyüklükte barınaklara aktarılacak kaynak yok ülkede. Gönül ister ki ülke ekonomisinin ardına pamuk tıkanmamış olsun, şehir dışında doğru düzgün barınaklar yapılsın sokak köpekleri de güle oynaya yaşasın ama maalesef öyle bir dünya da, öyle bir ekonomi de yok.
Biz burada sabaha kadar da kavga etsek,(senin özelinde demiyorum)birbirimize küfür, hakaret de etsek bu gerçek değişmeyecek.
Ayrıca devlet eliyle toplatılma başlarsa iki mama lobisi üyesi belediye çalışanlarına direnirse karşısında da birilerini bulur kimse merak etmesin.(yine sözüm senin özelinde değil).
Maalesef yemeyip yedirdiğimiz, giymeyip giydirdiğimiz, kıt imkanlar la dişimizden tırnağımızdan artırarak okutup yetiştirdiğimiz kişiler vatanına değil elin gavuruna hizmet etmeyi marifet, artıklarını kapmayı nimet saydıkları için böyle güdük kalıyoruz.
Şu ülke içinde bir gün yalandan da olsa iyi bir cümle kursan ölür müsün ?
İki mama lobisi üyesi tabiri çok komikmiş. Bence bu iş öldürürüz öldürtmeyiz sonucuna kalır. O zaman kim karşısında kimleri bulur görülür sanırım esas amaç da bu halkı galeyane getirmeye çalışma gayreti. Hayvan dostlarının, şerefli ve merhametli insanların, gönüllü üyelerin sayısı zaten belli, siz gerçekten bu konuda epey bir bilgi eksikliğine sahipsiniz. Mahalleli Mahallesi'ndeki canlara sahip çıkar, orada sokağa inen birkaç tip de sağlam bir meydan dayağı yediğiyle kalır bir daha da bu işlere bulaşmaz hiç şüpheniz olmasın. Aynı şey defalarca oldu zaten. Umarım o iki cahil kardeşimiz gaipten gündem yaratmaya çalışan ekşisözlük ergenlerinin gazına gelip sokağa çıkıp kendini dövdürtmezler.
Medeni, kültürlü insanların yaşadığı yerdeki mahallelere gidin, sokakta yaşayan hayvanlara dokunun ve test edin bence, hariçten gazel okumak yerine buyrun denemesi bedava
kimsenin haddine değil sokaktaki masum hayvana zarar vermek. ama eninde sonunda o hayvanları yetkililer sokaktan alacak, onları da döversiniz artık bu kafayla. konuyu aşırı derecede çarpıtıyorsun, ergenlerin, dikkat çekmeye çalışanların arkasına saklanıyorsun. aklı selim kimse onları öldürelim, katliam yapalım demiyor. ama gerekirse, başka çözüm yoksa da uyutulacaklar, mahallelilerinle birlikte direnirsiniz artık. sokakta hayvan olmayacak bu kadar net. sen çok seviyorsan hepsini evine al.
5199 kabul edildiği 2004 yılından beri tartışmalı bir yasa. O günden beri de tüm paydaşlar, hukukçular ve taraflar arasında tartışılıyor zaten. Bu yüzden de 2004 yılından beri defalarca değiştirildi, geçici madde eklendi, ifadeler düzenlendi. Ama hala çözümden çok uzak. Konuya uzak olanların bir haber olması normal...
Tartışılan ve üzerinde bir türlü uzlaşılamayan yeri ise Madde 6'daki şu bölüm:
"Sahipsiz veya güçten düşmüş hayvanların en hızlı şekilde yerel yönetimlerce kurulan veya izin verilen hayvan bakımevlerine götürülmesi zorunludur. Bu hayvanların öncelikle söz konusu merkezlerde oluşturulacak müşahede yerlerinde tutulması sağlanır. Müşahede yerlerinde kısırlaştırılan, aşılanan ve rehabilite edilen hayvanların kaydedildikten sonra öncelikle alındıkları ortama bırakılmaları esastır."
https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=5199&MevzuatTur=1&MevzuatTertip= 5
Bütün tantana bu muğlak paragraf etrafında dönüyor. Burada yerel yönetimlere görev verilmiş ama yetki verilmemiş. Ayrıca yasa kesin hüküm yerine "esastır" ibaresi ile tartışmaya açık hale geliyor. "Esastır" deyince tersi de olur anlamına yol veriyor. Bir de iki yerde öncelenmiş. Öncelikle müşahade altında mı tutulacak, öncelikle alındığı ortama mı bırakılacak? Peki hayvanın rehabilite olduğuna kim, nasıl, neye dayanarak karar verecek? Sokaklarda insanlara saldıran köpeklerin neredeyse tamamı sözde rehabilite edilmiş hayvanlar. Peki bunun finansmanı nasıl sağlanacak? Daha personeline maaş veremeyen belediyeler, nasıl olacak da milyonlarca köpeği rehabilite edecek?
Sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların hangi durumlarda öldürüleceği de 3285 sayılı yasa ve ilgili yönetmelik ile belirlenmiş.
https://www.resmigazete.gov.tr/arsiv/19109.pdf
https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/3.5.8913838.pdf
Bütün bunlara bir de o barınakları basıp çaresiz çalışanlara saldıran, zorla barınaklardan köpek çıkarmaya çalışan, görevlilere hakaret eden sözde hayvan severleri ekleyin...videoları izleyin. Ben size söyleyeyim, istisnasız bütün belediyeler bu durumdan şikayetçi. Yakınen biliyorum. Bu hayvan sever görünümlü şirret güruhtan illahlah etmiş durumdalar. Ama yasa nedeniyle elleri kolları bağlı. Onlarca şikayet, cimer başvurusu, dava içinde debelenip duruyorlar. Bu güruh bu yasayı kendilerine siper edip fütursuzca bir cüretkarlıkla, önüne gelen herkese saldırmakta beis görmüyor. Karşı tarafın eli kolu bağlı. Yasa sözde hayvan severe bu avantajı vermiş. Ama şimdilik...
Görüldüğü gibi mevzuat sorunun çözümünde hem eski hem yetersiz kalıyor. Ama artık bıçak kemiğe dayandı. Başıboş sokak köpeği sorunu tüm ülkede ciddi bir tepki yarattı. Bunu gören devlet aygıtı da daha fazla kayıtsız kalamıyor. Muhtemelen yerel seçimler öncesi yeni bir yasal düzenleme ile bu soruna neşter vurulacak. Bunun emareleri de görülmeye başladı. Medyada rüzgar tersine dönmeye başlıyor. https://www.haberturk.com/basibos-kopek-sorunu-nasil-cozulecek-o-calismanin-detaylarina-haberturk-ulasti-3645207
Hele yasa değişip oraya uyutma (ötenazi) gibi bir ifade eklensin, siz o zaman görün yaygarayı. Göreceğiz o zaman itiraz eden herkesi cani ilan edip saldıran, resmi görevlilere hakaret eden, belediye araçlarını tekmeleyen, barınakları basıp talan eden ve hatta Türk polisine çemkirmekten korkmayan bu altı okkalı mahalle kabadayılarının ölçüsünü. Hepsi Paw Guards Erkin gibi paketlenir ben söyleyeyim. Artık resmi görevlilerin bile bunlara tahammülü kalmadı çünkü. Müthiş bir özgüven ve rahatlıkla herkese saldırıyorlar çünkü...
Bir diğer konu;
Yasanın adı "HAYVANLARI KORUMA KANUNU" ama farkındaysanız bütün yaygara "KÖPEKLER" etrafında dönüyor (biraz da kedi). Yahu başka hayvan yok mu? Köpeklerin parçaladığı kediler, flamingolar, kuzular, inekler, kirpiler, ayılar vs.'nin hakları için eylem yapanı gördünüz mü? Varsa yoksa köpek.
Ben size söyleyeyim nedeni;
Çünkü burada devasa bir parasal çark dönüyor. Veterineri, ilacı, aşısı, kuaförü, oyuncağı, tekstili, hastanesi, bakım evi, vs. Korkunç büyük bir sektör. Ve bunu ranta dönüştüren sözde hayvan sever platformlar. Sosyal medyada sakat hayvan görüntüleri ile bağış toplayanları hiç mi görmediniz? Şimdi bütün korkuları bu çarkı sekteye uğratacak bir yasa değişikliğinin gündeme gelmiş olması. Hayvan sevgisi, uyutma vs bunlar bahane. Ortada kaybedilecek müthiş bir para var. Dolayısı ile iyice azıttılar, saldırganlaştılar, herkesi katil ilan etmeye başladılar. Yasa değişirse iyice çığırından çıkacaklar.
İleride yine alıntı yapar, konuşuruz...
Adam bir şekilde köpekleri öldürecek, gözü hiçbir şey görmüyor. Önce Kars'taki falan köydeki çocuğun haklarını savunur pozlarındayken şimdi köpeğin saldırdığı ördeğin filamingonun hakkını savunuyorum ayağına başlandı hahaha. Kardeş sizin sokakta hayatta kalmaya çalışan kedi köpek düşmanlığınız çocukken geçirdiğiniz bir travma mesela üreme bölgenize yapılan geri dönüşü olmayan elem verici, iç burkutucu bir ısırık veya cinsel saldırı filan bilemiyorum nedeniyle olabilir mi ? Çünkü sokaktaki köpeğin bile size bir düşmanlığı yok, hayvanın umurunda bile değilsiniz... bu akıl almaz düşmanlık, kin nefret yükünüz, dizginlenemeyen saldırı coşkunuz nereden kaynaklanıyor ? Eğer birkaç köpek saldırganlığı onların öldürülmesini gerektiriyorsa, sizin bu düşünceleriniz de benzer bir yaptırımı hak etmiyor mu ?
Okumadığın için boşa yazıyorum...
1970'li, 80'li yıllarda belediyelerin zehirlediği köpeklerim kucağımda öldü diyorum. Hala boş boş yazıyorsun. Senin bildiğin kadar benim unutmuşluğum var. Senin sevdiğinden daha çok seviyorum hayvanları. Etrafımdakileri de elimden geldiğince kolluyor, gözetiyorum...
Meseleyi bilgi düzleminde tartışma kapasiten olmadığı için sürekli yaygara ve demagoji peşindesin. Kimse hayvana (sadece köpeğe değil) eziyet, düşmanlık, kin, nefret, vs beslemiyor. Senden daha çok sevdiğim için bu hayvanları diyorum ki; şimdi bir köpeğe ötenazi yapmayı reddederseniz, 1 yıl sonra 1000 köpeğe yapmak zorunda kalacağız. Daha fazla bu iş büyümeden bu anlamsız çözümsüzlüğü dayatmayın diyoruz. Hayvana yararı olmayan bir durum diyoruz. 20 yıl önce olmayan bir problem, durduk yere çıkarılan bir yasa ile bütün topluma travma yaşatacak boyuta ulaştı diyoruz. 20 yıldır soruna merhem olmayan kısırlaştırma, barındırma, gibi melankolik yöntemlerdesiniz hala. Çözüm olsaydı 20 yıldır olurdu, hem de sayı milyonlara varmamışken.
Daha ne kadar basit anlatılır bilemiyorum. Düşebileceğim en alt seviye bu çünkü...
Aslında inanılmaz düzeyde hayvan dostuyum ama içim kan ağlasa da tüm köpekler öldürülmeli diyorsun yani. Ne kadar enteresan, gerçekten ilginç bir karaktersin sevgili kardeşim
Bu arada başlığı sürekli üstte tutmak için boş da olsa mesaj yazdığınızı biliyorum ama olsun, hem kötü ve canice düşünceler kusula kusula belki biter, sıkılırsınız hem de biz eğitimci rolüne bürünüyoruz iyi vakit geçiriyoruz böylece.
Ahlak ve şerefin temeli vicdan üzerine kuruludur
SABAH da topa girdiğine göre...
https://www.sabah.com.tr/galeri/yasam/sokak-kopegi-vahseti-hakkinda-korkutan-rapor-sayilari-insan-nufusunu-gececek
Ciddi bir psikiyatrik vakadır bu, Mazallah yarın öbür gün vatandaşın çoluk çocuğuna karşı da saldırganlık gösterilebilir, fakat bu tür bireyler için tedavisi mümkün.
Zoofobi Neden Oluşur?
Bu problemi yaşayan bireylerde türlü açıdan hayvanlara karşı bir korku gelişir. Bu korku büyük ya da küçük fark etmeksizin her çeşit hayvana karşı görülebilir. Bazı zamanlarda fazla hayvan korkusuna sahip olan hasta kişiler, bazen de tek çeşit korku yaşayabilirler. Toplumda en yaygın görülmekte olan zoofobi; köpeklerden, kedilerden ve böceklerden kaynaklanmaktadır. Bu korkuların ana temeli çocukluk zamanı travmalarından kaynaklı olabileceği gibi, beynin fonksiyonlarını yerine getirmesi sonucu meydana gelen bozukluklar gibi türlü nedenler olabilmektedir. Bundan dolayı zoofobi olan psikolojik destek alıp korkunun kaynağı tespit edilebilir.
Zoofobi Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Bunların içinde hasta kişilere en iyi yardımı davranış terapisi sağlamaktadır. Bu tedavi tekniğinde hasta kişiler korku duydukları hayvan ile alakalı fobisini terapis ile paylaşır ve bunun nedenini kendisine göre açıklar. Tedavi sürecinde hasta olan kişiye duyarsızlaşma seansları düzenlenebilir, bu sırada hayvanlara ve gösterilen hayvan şekillerine verilen tepkiler incelenir ve bireyin bu duruma alışması için çaba sarf edilir.
https://www.florence.com.tr/zoofobi-...-korkusu-nedir
Arkadaşım bu rahatsızlığınız için eğer yeterli geliriniz yoksa, tedavi için forumda para toplayıp yardımcı da olabiliriz yeterli siz istekli ve gönüllü olun. Dostlar zor zamanda belli olur
Ahlak ve şerefin temeli vicdan üzerine kuruludur
Evcil hayvanlar konusunda cahiliz.
Amerika'ya geldiğimde hayvan sever derneklerin kısırlaştırma çağrılarına şaşırmıştım. Hem hayvanseveriz diyorsunuz, hem de hayvanların en temel haklarından biri olan çoğalma hakkını elinden alıyorsunuz, bu ne menem çelişkidir diye düşünüyordum.
Sonradan anladım ki adamların amacı minimum hayvanın acı çekmesi ve telef olması üzerine kurulu. Bakamayacağınız hayvanı doğurursanız, o hayvan ya türlü rezillik içinde büyüyecektir, ya da büyüyemeden telef olacaktır. Ortalama bir kedi evde 15 yıldan fazla yaşayabiliyor. Sokakta ortalama yaşam süreleri 5 yıl.
Biz şehri orman zannediyoruz. Her hayvan doğar büyür yolunu bir şekilde bulur şeklinde. Öyle değil ama işte. Çoğalmayan üç beş sokak köpeği sorun değil. Ama sayıları arttığı zaman ciddi sorunlar da oluşuyor ister istemez. O yüzden tüm gelişmiş ülkelerde, sokakta sahipsiz evcil hayvan ya hiç yoktur, ya da çok azdır.
okudukca kafayı yicem valla, yazanlardan birisi provokatör, 2si haklıyken haksız duruma düşüyor, birkaçı ne yazsam da linç yemem diye düşünüyor. anasını bellediniz.
Kusura bakmayın bu ülkede ödenek var, sokak hayvanlarına yetecek kadar para da var. ÇALMAZLARSA bu problem çözülür. Yıllardan beridir olan şeyleri uygulamayıp hayvan sayısını cogaltıp sonra "hepsini katledelim" diyemezsiniz. önce hayvan bakım yeri - şubesi olmayan %70 belediyenin bu eksiğini tamamlaması, düzenli kısırlaştırma ve kimi oç zina veletlerinin sokağa hayvan atmaması, uyuyan hayvanlara işkence yapıp yavruyken dövüp büyüdüğünde piskopat olmamasını sağlaması lazım.
farkındaysanız insan insan olmadıgı için kendine bok konduramayıp hadi hepsini öldürelim diyor. yukardaki arkadaş da böyle. kendi sucu nedeniyle yargısız infaz yapıyor.
Önce gereken önlemler alınır barınaklar vs. kurulur.
Önlemler yetersiz geleceği için ayrıştırma ve ne yazık ki hem psikolojik hem de saglık olarak kötü olanlar uyutulur
hayvan üretimine büyük para ve hapis cezası gelip önüne geçilir, sahiplendirme oranı artar
yasalar gerekirse tekrar tekrar düzenlenir
artık hala önüne geçilemiyorsa ve gereken herşey yapıldıysa sistemin yeterli olacagı sayıya kadar eleme yöntemi ile uyutma işlemi yapılır.
anasını satayım eşkiyalar daha hiçbir çaba sarf etmeden sokakta tüfekle hayvan avlamaktan bahsediyor. yavaşş.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)