Köpek saldırısı

[killingroad]

@killingroad, cami olayında katılıyorum. Zaten seküler bir devlette bir din bu şekilde desteklenmemeli. Ama amaç zaten destek değil, amaç kontrol. Çok ayrıntılı düşünmüş değilim ama bana mantıklı gelen, tarihi öneme sahip kültür mirasları dışında, extra dini binaların, imam ve muezzinlerin maaşları dahil, cemaat destekli olması. Kilise, havra vs. için de böyle.

Can alma hakkımızda çizeceğimiz çizgi nerede? Malesef çok bilgi sahibi değilim. Çok kafa yormuş ta değilim, çünkü çok rahatsız edici bir konu. Tahminim etik yönü tartışılmaya devam etse de, pratik yönü çokça çalışılmış, aklımızdaki sorular kısmen cevaplanmıştır. Özellikle sigorta ve hukuk firma ve şirketleri tarafından

Konu ile ilgili aklıma gelen ilginç bir örneği paylaşayım: Ford firması hakkında. Bir araçta ölüme yol açacak bir kusur farkediyorlar, ama küçük bir ihtimal, yine de ihtimal pozitif. Yüzbinlerce araç satılacak, eli mahkum ölümler olacak. Herifler oturup hesaplıyor: Tahmini gerçekleşecek ölüm sayısına bağlı ödenecek tazminat mı fazla, yoksa problemli araçları geri çağırıp problemi düzeltmek mi. Birincisi daha ucuz çıkıyor ve öyle bırakıyorlar.

Şimdi buna insanlar karar verdi. Tamam, bu insanlar birinci derece katil değil, ama suçlu değiller mi? Yoksa asıl sorun bu hesabı olanaklı kılan ceza hukuku mu? Sırf bu yüzden Ford'tan uzak duruyorum şahsen. Ama bıçak kemiğe dayandığında hangi şirket farklı? GM, Toyota ve Japon Takata rezillikleri ortada.

---------- Mesajlar birleştirildi - 23:47 ---------- bir önceki mesaj zamanı 22:51 ----------



Çizgi zaten öyle sanki. Bir sürü hayvanı çoğaltıp, büyütüp, öldürüp, doğrayıp yiyoruz. Çünkü et yemeyi seviyoruz. Dahası n'olsun?

Zeka olayına gelince, orası çok çabuk vahşet ve toplu katliama yol açabilecek bir konu sanki. Zeka demek doğru karar verebilme yetisi demek değil. Zeka, isabetli karar verebilme yeteneğine katkı sunduğu kadar, sistemi manipule edip herkesin zararına olsa da şahsi çıkarına hizmet etme yeteneğine de katkı sunmakta. Velhasıl demokrasi o yüzden böyle işliyor. O yüzden artistin dağdaki çobanla oyu bir.

Tersten başlıyorum, çizgiyi orada çekmiş olduğumuzun göstergesi et tüketimi değil bence. Uzatarak geliyorum; süt konusuna bakalım mesela; FDA 2018'de hala bir öneride bulunuyordu şu kadar için diye, USDA halen sanırım şu kadar süt için falan diyor, bunları nasıl referans alalım şimdi? İnek sütü için diyorlar insanlara hala... İnsanın ne dişleri ne sindirim sistemi et tüketimine uygun görünmüyorken et tüketmek diye bir gereksinimden de bahsediyoruz mesela. Yani demek istediğim, ortada gerçekçi bir referans nokta yok bir veriye ulaşıp bir çıkarım yapabilmek için. Tıpkı sokak hayvanı sayısındaki gibi, canı sıkılan ortaya bir rakam atıyor geçiyor. Neden bu kadar uzun anlattım bunu, bu durumda ek tüketmekle ilgili konumuz ihtiyaçtan mı geliyor yoksa lüksümüze meraktan hayvan mı katlediyoruz orası cevaplanabilir durumda değil. Kuyruksuz maymunlardan neandertalleri yok edenlerin diğerlerinden daha üstün kabul edildiği gerçeğini elimin tersiyle itmiyorum tabii ki yanlış anlama, ama bu gıda tüketimi gibi gri bir alanla da tam netleşiyor gibime gelmiyor. Belli olmayan bir konu için bile öldürüyoruz yahu dersen, tamam orası doğru evet.

Zekayı neden ayırdın onu anlamadım. Zeka benim buradaki kelime tercihim, yanlış bir seçim yapmış olabilirim, standart norm kabul edilen yetişkin bilişsel kapasitesi diyelim. Bu seviyede bilişsel kapasitesi olmayan insanlar bir noktada diğer insanların yaşam kalitesi için ciddi şekilde tehdit oluşturacaklar, kaynakların yeterliliğine de götürebiliriz konuyu, yanlış kararları nedeniyle bizim gündelik hayatımızı etkilemelerine de. Bugün X canlıyı Y sebepten öldürmeyi hak görüyorsak bunu neden "yetersiz" insanlarda görmeyelim? Çünkü onlar insan diyebiliriz, ama mesela down sendromu sahibi bir insanın genetik yapı farklılığı.. yazasım gelmedi.. Biliyorsun bu söylenir olabilir bir süre sonra, engel olacak olan ne? Çobanla profesörün oy hakkının eşit olmasını sindiremeyen, buna yanlış diyen bir toplumda, yarın engellilerin sağlıklıların yaşam kalitesine engel oluşturduğunu söyleyen biri çıkınca "höst" diyecek olan ne?

Kendi konforumuz veya güvenliğimiz için memeli hayvan yaşamı sonlandırmayı hak olarak gördüğümüzü devlet politikası olarak belirlemek bence baya riskli bu nedenle.

Cami kısmından maliyete dönelim. Öncelikle bu durumda nufüsun ne kadarının böyle bir maliyeti destekleyeceği kısmını geçebiliriz, onu demek istemiştim. Elimizde ne gerçek anlamda bir sokak hayvanı sayısı var, ne bu işle ilgili gerekli maliyet çalışmasını yapmış bir rapor var.. Hindistan'da 62 milyon-70 milyon sokak köpeği olduğu bildiriliyor, WHO'nun Dünya geneli için verdiği rakam yaklaşık 200 milyon ama biraz eski, Afrika'nın tamamı için yine 70 milyon civarı rakamlar söyleniyor. Türkiye'de İBB'nin 2018 verisi 200bin sokak köpeği civarında, politik sebeplerde az göstermekten tespit edememeye kadar bu rakamı göz ardı etmek için sebep çok. Veteriner Hekimler Birliği başkanı toplam sokak hayvanı sayısına 8 milyon demiş - o da bir genel geçer tahmin hesaplamasına dayalı. Şehirlerde 75-25 kedi köpek, kırsalda terse dönüyor diyor. %50 diyelim toplamda. 4 milyon köpek yapıyor. Yok rakam zorlama bulunursa tamam 10 milyon olsun.

Ankara Üniversitesi Hayvan hastanesinde erkek köpek kısırlaştırma ücreti küçük ırk köpek için 1250TL, büyük ırk köpek için 2000TL. Dişi kısırlaştırma 1250TL. Erkeğin kısırlaştırılması daha verimli olduğu için erkek kabul edelim. 19 Mayıs Üniversitesi Hayan Hastanesi'nde erkek köpek kısırlaştırma 1300TL. Kuduz aşısı 350TL. Ankara'da 450TL aşı.
Bunların para kazanılan fiyatlar olduğunu da unutmayalım, 1500TL ortalama operasyon için 500TL de aşı için verelim 2000TL olsun. 10 milyon köpek popülasyonunun %60'ı erkek olsun, 6 milyon köpek yapar.

6 milyon köpeğin kısırlaştırma ve aşılama maliyeti, az da olsa kar amacı güden kuruluşlardaki fiyatlara göre 12 milyar TL.
20bin TL net maaşla çalışacak 5000 kişi tutulsa, bu çalışanların yıllık maliyeti (392bin TL yıllık maliyetin 150bin TL'si devlete gidiyor, hesabın dandikliğine bunu da kurban ettim) 2 milyar TL.
Bunun için ticari araçlar aldım ÖTV'siz devlete, köpeklerin operasyondan sonra bir süre barındırılması için bir alan oluşturdum, orada yediler içtiler falan fıstık yaz 5 milyar TL yaz.
19 Milyar TL'deyiz.


Diyanet 2024 Bütçesi: 91 milyar TL
İBB 2024 Bütçesi: 213 milyar TL
2024 KDV Gelir Bütçesi: 3.341 milyar TL
Göç İdaresi Başkanlığı: 21 milyar TL


*****

20 milyar TL'ye oldu bitti falan demiyorum tabii ki. Demek istediğim şu;

Kontrolsüzce çoğalan başıboş sokak köpekleri Türkiye'nin bir problemi mi? Evet
Bu problemin sorumlusu kim? Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve vatandaşları.
Bu problem Türkiye Cumhuriyeti'nin mevcut maddi gücüyle hayvanların yaşamları elinden alınmadan çözülebilir mi? Bence çözülebilir.

[DickName]

Var mısınız portakal pıçaklamaya?

Hollanda’da köpek sahiplenmek isteyenler zorunlu kursa tabi tutulacak
Hollanda hükümetinin hazırladığı yeni yasal düzenlemeye göre, köpek sahiplenmek isteyenlerin, önce internet üzerinden verilen zorunlu bir kursu tamamlamaları gerekecek.

Kursa katılanlar, sahiplenmek istedikleri köpeğin cinsi ve davranışları konusunda doğru şekilde bilgilendirilecek.

Soy ağacı olmayan köpeklerin bakımı ve yetiştirilmesi yasaklanacak.

Hollanda hükümeti, son yıllarda giderek artan köpek ısırması vakalarının önlenmesi amacıyla, Temsilciler Meclisi’nin isteği doğrultusunda bir yasal düzenleme hazırladı.

Tarım Bakanlığı tarafından hazırlanan yeni düzenlemenin en dikkat çekici maddesi, hayvan sahiplenmek isteyenlere yönelik zorunlu kurs oldu.

Hollanda Tarım Bakanı Bakanı Piet Adema, meclise gönderdiği yazıda, birçok ısırma olayının, sahibinin köpekler hakkında yetersiz bilgiye sahip olması nedeniyle meydana geldiğini bildirdi.

Yetersiz bilgi nedeniyle bir köpeğin hoşnutsuzluğunu, korkusunu ya da stresini ifade ettiği sinyallerin çok geç fark edildiğini veya hiç fark edilmediğini vurgulayan Adema, "O zaman da köpek ısırmaktan başka seçenek göremiyor” dedi.

Çoban köpeği gibi bazı ırkların çok fazla mücadeleye ihtiyaç duyduğunu ve "rehber köpek" olarak kullanılmaya pek uygun olmadığına işaret eden Bakan Adema, bu uyumsuzluğun da köpeğin hayal kırıklığına uğramasına ve tehlikeli davranışlar sergilemesine yol açabileceğini vurguladı.

Hollandalı bakana göre, köpek sahiplenmek isteyenlere yönelik zorunlu kurs, bir kişinin yanlış hayvanı seçmesini veya düşünmeden satın almasını önleyecek.

Tarım Bakanlığı tarafından hazırlanan, köpek ısırmasının önlenmesine ilişkin düzenlemede, soyağacı bulunmayan, ısırma riski yüksek köpeklerin bakımı ve yetiştirilmesinin yasaklanmasını öngörüyor.

Düzenlemeye göre, köpeklerin tehlikeli davranışlarının bildirebileceği ulusal bir başvuru noktası oluşturulacak.

Aile hekimleri, plastik cerrahlar, sağlık çalışanları, veterinerler ve vatandaşlar, ulusal başvuru noktası aracılığıyla bilgi paylaşımında bulunabilecek.

Tehlikeli davranışlar sergileyen, Isırma riski yüksek köpekler için ülke genelinde geçerli ağızlık ve tasma zorunluluğu getirilecek.

Düzenleme ile saldırgan davranışları nedeniyle ciddi zarar yıl açan köpeklerin daha hızlı şekilde uyutulması da mümkün olacak.

YASAL DÜZENLEMEYE NEDEN İHTİYAÇ DUYULDU?
Hollanda Plastik Cerrahi Derneği’nin (NVPC), Ağustos ayında yaptığı açıklamada, son 1,5 yıl içinde yüzlerce ciddi ısırık vakasıyla karşılaştıklarını ve mağdurların genellikle çocuklardan olduğunu açıkladı.

Bunun üzerine Hollanda Temsilciler Meclisi harekete geçti.

Hükümet ortağı Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD), köpek ısırması vakalarının önlenmesi için meclise bir öneri sundu. Meclisin büyük çoğunluğu bu öneriyi kabul etti.

Tarım Bakanı Piet Adema, Hollanda’daki hayvan hakları ve cerrahlarla da görüşerek, meclisin kabul ettiği öneriler doğrultusunda yeni yasal düzenlemeyi hazırladı.

DÜZENLEME NASIL DEĞERLENDİRİLİYOR?
Hollanda Kraliyet Köpekleri Koruma Derneği ve Hollanda Plastik Cerrahi Derneği ve köpek yetiştiricileri; Tarım Bakanı Adema’nın hazırladığı yeni yasal düzenlemeyi memnuniyetle karşıladıklarını açıkladı.

Her iki kuruluş da, kendilerine danışılarak hazırlanan bu önlemlerin hayata geçirilmesi ile köpek ısırması vakalarının önemli ölçüde azalacağını tahmin ediyor.

Hollanda Kraliyet Köpekleri Koruma Derneği’nden yapılan açıklamada, “Köpeklerin bir daha ısırmayacağının yüzde yüz garantisi yok, ancak bu düzenleme, köpekleri sevmenin çok daha kontrollü bir yolunu gösterecek. Kökenini bilmediğimiz köpeklerin karıştığı çok sayıda kaza azalacak” dendi.

RTL Haber’e konuşan Köpek Yetiştiricileri Derneği yönetimine göre de, çoğu ısırma vakası, soyağacına sahip olmayan köpeklerden kaynaklanıyor.

UYGULAMA NE ZAMAN HAYATA GEÇECEK?
Hollanda Tarım Bakanı Adema, ilgili kuruluşlar ve meclisin önerileri doğrultusunda hazırladığı yasal düzenlemeyi, son şekline ilişkin görüş almak üzere Temsilciler Meclisi’ne gönderdi.

Ocak ayı içerisinde meclisin görüşünün alınmasının ardından yeni düzenlemenin hayata geçirilmesi bekleniyor.

Hollanda Kraliyet Köpekleri Koruma Derneği, şu anda meclis çoğunluğunu oluşturan partilerin, öneriyi güçlü bir destekle kabul ettiklerinin altını çiziyor. Bu nedenle dernek, yasanın yürürlüğe girmesini engelleyecek herhangi bir olumsuzluk görmüyor.

Haberiniz olsun.

[okanbagiscan]

Bütçeyi hesaplamışsında şunuda hesap etmek lazım şu an için 50 milyar dolar bulsak havadan bütçe anca sıfıra gelecek.Parayı doğru kullanmak zaten bu konudan bağımsız olarak doğru yapamadığımız bişey.İtibardan tasarruf olmaz denilen bir düşünceyle bu paralar sokak hayvanlarına aktarılmaz.

Benim asıl merak ettiğim 20 milyar bütçe ayırdık diyelim.Yıllık kısırlaştırma sayımız kaç mesela.Kısırlaştırma ve doğum oranı arasında nasıl bir oran var.Bir yerde okudum bir çift kopek 6 yıl sonunda 60 bin köpek olma potansiyeli var diyordu.Korkunç bir rakkam bu.

Başka bir konuda videolara konu olmuştu.Kısırlaştırma kısırlaştıma diyoruz ama insanların sorunu köpeklerin bize tecavüz etmesi değil saldırması ısırması.

Şu an itibarı ile toplam sokaklarda yaşayan başı boş köpek sayısı kaç.Milyonlarla ifade ediyorlar 2 diyen var 6 diyen var 8 diyen var 10 diyen var.
Diyelimki tüm bu köpekleri kısırlaştırdık aşıladık sokağa gerimi salacağız tekrar.Kısırlaşmış olsalar hiç artmasalar bile milyonlarca köpek sokaklarda daha kaç yıl başı boş dolaşacak bu süre zarfında kaç kişiye saldıracak.
Bunla ilgili yapılmış istatistik çalışmaları varmı

[yaşlıveacemi]

5 yıl önce aldığı uçağı, 10 yıl önce yaptığı sarayı eleştirmek bugün aklına gelirse daha donuna kadar soyarlar seni.

Sayın prof ben o günde eleştirdim bu günde eleştiriyorum bilginize.

Elin gavuru kadar insan olsan yaşadığın ülke bu halde olmazdı.

Bu cümleyi kurmana şaşırdık mı haaaaayır. Elin gavurunu her fırsatta yalamayı marifet bilenden beklenecek bir kelime.

Şu ülke içinde bir gün yalandan da olsa iyi bir cümle kursan ölür müsün ?

Buna söyleyecek bir kelime bulamadın her halde kesmişsin, alıntı yapmamışsın. Şaşırdık mı haaaayır.

[okanbagiscan]

Yasa yasa diyen arkadaşlara anlatmaya çalıştığım gibi iş bir genelgeye bakar.
https://www.sozcu.com.tr/valilikten-...alimati-p10071

[yamtareroglu]

Öncelikle bir genelde yasayı aşamaz, sadece yasanın uygulama hükümlerini düzenleyebilir. Zaten 5199 sayılı yasa hayvanların bakımevlerinde yaşam şartlarının düzenlenmesi maddesini de içeriyor Lütfen bir konuda bilginiz yoksa o konuda ısrarcı olmayın.
Yine olmamış.

[sallami]

Len akideş genelge yasayı aşamaz diyorsun. Anayasa mahkemesini takmıyor millet. Kimsede ses yok.

[arndiol]

Len akideş genelge yasayı aşamaz diyorsun. Anayasa mahkemesini takmıyor millet. Kimsede ses yok.

reiz cıkıp bunları öldürün dese ülkede milyonlarca çomar sokağa inip arınma gecesicilik oynar.

ülkede hak hukuk kanun mu var sanki dogru diyon.

[yamtareroglu]

Len akideş genelge yasayı aşamaz diyorsun. Anayasa mahkemesini takmıyor millet. Kimsede ses yok.

Orası öyle, biz doğrusunu ve hukukisini söyleyelim her zamanki gibi. En azından halkımız cahil kalmasın.

[okanbagiscan]

Neyi olmamış.Biz dışarı çıkalım COD oynar gibi köpekmi vuralım diyoruz.Toplasınlar götürsünler barınağa orada baksınlar.Gerçekçi olursak barınağa gidince oranın şartları iyi olmadığından köpekler birbirini yiyorlar.Orada devreye siz gireceksiniz.Gidip o hayvanların yaşam ortamlarını kontrol edeceksiniz mama bakım gibi ihtiyaçlarını gidereceksiniz.Yada yerel yönetimlerin bunu yapması için baskı yapacaksınız.

Benim buna itirazım yokki.Yerel yönetimin hayvanı almasına tepki koyuyorlar.Peki bu yasa dışı değilmi.Sonuçta yasa alabilir kısırlaştırır tedavi eder esas olarak aldığı yere bırakması öngörülür diyor.O zaman sizde yasaya karşı çıkıyorsunuz.Hem 5199 a hem kamu görevi yapan memurun görevini yapmasına engel oluyorsunuz.

[arndiol]

Neyi olmamış.Biz dışarı çıkalım COD oynar gibi köpekmi vuralım diyoruz.

abi sen demedin de birkaç sayfa evvel diyenler oldu

[Punctum]

5199'u ezbere bilen biri olarak yazayım...genelge de önümde...

Ankara Valiliği Yasa'yı yok sayan bir genelge yayınlamıyor. Aksine, 5199 Sayılı Yasa'nın "ilkeler" başlıklı bölümü 4. madde g fıkrası bendi gereğince "insan ve diğer hayvanların can güvenliğine" atıfta bulunarak (ki bu bölümü koyu harflerle yazmışlar), gerekli önlemlerin alınmasını talep ediyor.

İlgili bent şu:

g) Hayvanların korunması ve rahat yaşamalarının sağlanmasında; insanlarla diğer hayvanların hijyen, sağlık ve güvenlikleri de dikkate alınmalıdır.

https://www.mevzuat.gov.tr/mevzuat?MevzuatNo=5199&MevzuatTur=1&MevzuatTertip= 5

Şimdi Genelge vs. iyi, güzel, tamam da, Türkiye'de gündem ışık hızıyla değiştiği için ne olur pek emin değilim. Bizim site önünde onlarca yeni köpek türemiş örneğin. Dün gece eve dönerken beni tanımayan bir tanesi üzerime geldi yine. Sözde küpeli, kısır, bir sürü köpek var ama her nasılda çevrede her yıl onlarca yeni yavrular da görüyoruz. Bunların bir kısmı sözde hayvan sever tiplerin internetten bulduğu sahte küpeleri taktıkları köpekler. Bir kısmı da beceriksiz veterinerlerin tam kısırlaştıramadıkları veya kısırlaştırdık sandıkları hayvanlar. Bir çoğu da zaten yakalanması mümkün olmayan, arada kaçan hayvanlar.

Tabii bir de şu var. Kısırlaştırılan köpekler de ısırıyor arkadaş...

Neyse, ben size söyleyeyim. Siz ne kadar yırtınsanız da, çabalasanız da, hangi tarafta olursanız olun. Bu bir siyasi karar olacaktır. Hayvan sevgisi, can dost, sokak canlarımız, vs. bunlar hep şov. Ve siyasi irade %51 oyu gördüğü tarafın dediğini yapacaktır. Bakalım kim kazanacak?

[sallami]

Zaten namazdan dönen amcamızın dediği gibi "Sayın belediye başkanım. Köpekler bizi s..ecek demiyorum, bizi ısaracak diyorum." Bilmeyen olursa sabah namazına giden amcamız, belediye reisine şu köpekleri toplayıver, sıkıntı çekiyoruz diyor. Reiste tamam amca biz zaten onları kısırlaştıracağız diyor. Hacı amcada bombayı patlatıyor.

[arndiol]

haşmet biz senin ülkenin köpeklerine karışıyor muyuz ya; varsa takıldıgın bir amerika forumu söyle de gelip bizde orada burnumuzu sokalım brocum


bu arada kapışan 2 arkadaş da abartmaya başladı, sakin olun yav.

[hasmet]

haşmet biz senin ülkenin köpeklerine karışıyor muyuz ya; varsa takıldıgın bir amerika forumu söyle de gelip bizde orada burnumuzu sokalım brocum

bu arada kapışan 2 arkadaş da abartmaya başladı, sakin olun yav.

Konuya odaklanmaya calis @arndiol, kisilere degil.

[arndiol]

Konuya odaklanmaya calis @arndiol, kisilere degil.

konu konuluktan çıktı , herkes kendıne gore uyarlıyor bu konuyu su an

[sallami]

Bir kişi asarım keserim dedi. 2 kişi aynı şeyi farklı farklı söyleyip kavga etti. Ben yanlış anlamadım değil mi?

[Punctum]

Hayvanların sezgileri çok güçlüdür, şerefsizi, piçi, kopuğu kolpayı, hırsızı uğursuzu hemen sezerler ve tepki gösterirler, bu gayet doğal.

Hangisi şerefsiz, piç, kopuk, kolpa, hırsız, uğursuz? (Son birkaç yılda başıboş köpeklerin saldırdığı, ısırdığı, parçaladığı çocuklar bunlar)



Yoksa sadece 2022 yılında ölen şu masum insanlar mı şerefsiz, piç, kopuk, kolpa, hırsız, uğursuz?




Yani insan boş boş konuşur da, vicdanını bu kadar mı kaybeder?

[arndiol]

Bir kişi asarım keserim dedi. 2 kişi aynı şeyi farklı farklı söyleyip kavga etti. Ben yanlış anlamadım değil mi?

aynen öyle oldu :D

[okanbagiscan]

Yani insan boş boş konuşur da, vicdanını bu kadar mı kaybeder?

Boşver sinirlendirmek için böyle yapıyor.Boşuna sinirleniyorsun.Karar merci değil sonuçta oda fikrini söylüyor.Ben dün bizim belediyeye köpeklerle ilgili şikayette bulundum.Yapacak başka bişey yok.

Bu arada uzun süredir bizim mahallede başı boş köpek yoktu.Sanırım bu son olaylardan sonra şikayetler olduysa belediyeler alıp kendi sorumluluk bölgesi dışına bırakıp sorunu başka belediyeye sallaıyorlar heralde.Dün sabah dört beş tanesi bizim sokaktaydı bir kediyi kovalıyorlardı organize şekilde.Hani öyle korkutmak falan için değil.Resmen afrikada aslanların av sahnesi gibiydi.Hani köpekler kedileri kovalar daha öncede çokça raslamışızdır ama bu gördüğüm sahne avla avcı tarzı ölüm kalım kovalaması olduğu çok açıktı.