Acıyor be abim acıyor!
Motosiklete binerken huzur buluyorum, hayatımın içinde olup yine hayatımın içine eden insanları ve yaptıklarını düşünmüyorum. Trafiği okuyup, ayna kontrolü yaparken, sıkıntılarım başka bir dünyada kalıyor. Kendimi o kadar özgür ve dingin hissediyorum ki bana verdikleri,aldıklarından fazla olmalı. Bu sebeple harcadığı yakıtı ölçmüyorum. Arabayı kullanırken ise tam tersine gözüm sürekli yakıt göstergesinde oluyor. Genelde sinirli, atarlı ve her an birilerine patlayacakmış gibi bir ruh hali sarıveriyor beni. Motosikletteki dinginlikten eser kalmıyor. Sürekli düşünceler düşünceler...
Arkadaşlar bizim benzin onlardan daha ucuz diye düşünmeyin, yapmayın etmeyin. Bakkala gidiyorum en ucuz çikolata 200kron 1lt benzin 240 kron.bu da 2 euro yapıyor. Tamam pahalı ama bu adamlar için hiçbir şey. Minimum en düşük maaş vergilerden sonra 260.000 kron. En gelişi güzel hesapla ben burda tek asgari ücretle 1100lt benzin alabiliyorum. Bu da bizim ülkemizde benzini 5tl den alıp 5500tl asgari ücret almaya bedel. Fakir değiliz sadece paramizi alamıyoruz. Devlet el koyuyor.
devlet tamamen bir yeniden-dagitim (re-distribution) mekanizmasidir.
toplumun bazi kesimlerindan topladigi paralari(vergiyi), baska kesimlere dagitma mekanizmasidir.
tamamen devlet gucunu elinde tutanlarin iktisat, mali politikalaridir, secimleridir.
secilen kisiler, partiler, gucler iktidarda iken istedikleri sekilde yeniden dagitimi ayarlarlar.
iktidar turkiyede benzin-araba kullanandan topladigini benzin sirketlerine, insaatcilara, muteahhitlere dagitiyor olabilir.
baska ulkelerde baska turlu olabilir.
ornegin amerikada sokaktaki adamin genel gorusune gore devlet finansal kuruluslari kolluyor, vergileri onlar icin harciyor, zora girdiklerinde onlari kurtarmak icin milyar dolarlar harciyor.
gucu elinde tutanlar iktidarda iken belki de tuketicilerin cok fazla araba kullanmamasini, araba satislarini, benzin satilarini engellemek, azaltmak isteyebilirler.
baska tuketim mallarinda da ayni seyi veya tersini yapmak istebilirler.
findik tuketimini arttirmak icin findik ureticisine verdikleri fiyattan daha dusugune fiyat belirleyebilirler.
tamamen iktisat politikasi ve guc meselesidir.
turkiyede yaklasik 25 milyon arac var, yani her 3 kisiden birisinin araci var.
peki, sizce benzin fiyatlari konusunda arabasi olmayan 2 kisi ne dusunuyor?
belki de her zam geldiginde iyi oldu diye seviniyorlardir!!!
TEKNECI adlı üyeden alıntı
Dediğiniz şu durumda mantıklı olurdu, araçlardan ya da akaryakıttan fazla vergi, başka yerlerden düşük vergi alsalardı diyebilirdik ki, devlet araba kullanmamızı istemiyor vs. Şuan her şeyde vergi çok yüksek. Bakkala gidince, yahu bu çikolata geçen yıl 1 tl idi şimdi 1.5 tl olmuş diyoruz ya, işte o fiyatı her zaman bakkalcı çekmiyor. Bir yumurtanın vergisinin bir buçuk yumurtaya denk geldiği bir ülke türkiye.Üreten fakir, satın alan fakir, herkes fakir, zengin daha zengin, devlet çok zengin, sosyalist bir ülke diyorsun. Fakat değil.
Ya kardeşim hala şunu anlayamadınmı, örneğin almanyada benzin geçen sene gittiğimde 1,22 euroydu litresi. Ama orda askeri ücret 1500 euro burda da 1400 tl artık her kaçsa 1500 de olabilir tam bilmiyorum.
Burdaki 1400 maaş alan adamın cebinden 5 lira çıkarken litre başına ordaki 1500 euro askeri ücret alan adamın cebinden 1,22 çıkıyor.
Şimdi anladın mı aradaki farkı? Maaşların sayısal değerleri aynı ama gider daha az?
Bunu anlamak bu kadar mı zor?
Bilmiyorum arada ne kadar iliski var ama Amerika'da baskanlar hala 200 senelik eski bir binada yasiyorlar. Kira vermiyorlar, ama yedikleri yemekten, kullandiklari dis macununa, oradan kuru temizlemeye kadar, hatta kendilerine hizmet edenlerin ucretlerine kadar herseyi bizzat kendi maaslarindan odemek zorundalar. Hatta cogu eski baskan kitaplarinda beyaz saray'da yasamanin pahaliligindan dem vuruyorlar.
Ama benzinin litresi 2.37 TL
benzin fiyatı ve diğer pahalılaşan şeyler aklıma geldikçe kendi kendime triplere giriyorum, aklıma bruce lee filmlerin de ki sahneler geliyor ve anlamsızca aklıma gıcık olduğum insanlar geliyor ve onlar ile ilk karşılaştığımda yapacağım şeyleri planlamaya başlıyorum.
her an git gide dahada pimi çekilmiş bir el bombasına dönüşüyorum ve patlama kuvvetim geçen her saniye dahada şiddetli olacakmış gibi geriliyorum ve taş gibi oluyorum.
kafamdan dumanlar kıçımdan şimşekler gözlerimden alevler çıkıyor ve sonunda kaslarım tamamen taş gibi kesilmiş, kafam domates gibi kızarmış ve pençelerim düşmana savrulmaya hazır bir şekilde buluyorum kendimi.
kendimi tamamen bruce lee olmuş gibi hissediyorum ve en sonunda bir çığlık bir nara atıyorum ve sonra...... ohh beeekriz geçti diyorum ve normale dönüyorum.
şimdi bizde herşey pahalı olduğu için benzin almaya paramız pek kalmıyor bu yüzden benzinin de pahalı olması zor geliyor. benzinin türkiyeden daha pahalı olduğu bir ülkede enflasyon ne durumda ona bakmak lazım yani her şey ucuzdur fakat benzin pahalıdır ve halka koymaz mesela.
Bir kötü haber daha vereyim. Pazartesi günü mazota 15 kuruş zam gelecekmiş. Dolar düşse de yükselse her türlü zam geliyor. Mazot 4.95 TL olacak. Büyük ihtimal 1 hafta sonra lpg ve benzinde zam yer. Abi ben 50 TL lik alıyorum ve zam olacak abi sonuçta herşeye zam geliyor diyen kafalar yüzünden bu ülkede ki vatandaşa daha çok kaktırırlar. Zaten koyun gibi alışmışız önümüze ne verirlerse yiyiyoruz. Tek dileğim bu partinin ülkenin başından gitmesi. Tabi milletvekillerinin tuzu kuru biri de çıkıp bu zamlarla vatandaş nasıl hayatta kalıyor demiyor. Gün geçtikçe fakirleşiyoruz. Alım gücü yok oldu
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)
