Öz_Musti adlı üyeden alıntı
Büyük oranda trafik kazası, kurallara uyulmadığı iiçn oluyor. Hızlı gitmek, sinyal vermemek, yakın takip, tehlikeli araç kullanmak.
Kuralları da kimse bilmiyor. 4 yol ağzına geldiniz. Sağa bakıp, gelen yoksa geçeceksiniz. Sola bakmanıza gerek yok çünkü soldaki adamın sağındasınız. O da sizi görürse yol verecek. iliyor muydun bu kuralı? Yoo salak salak araba kullanıyorsun. Bir de şansa kaza yapmadın diye ustayım zannediyosun.
Bizim sürücüler göbeğe gelir, bekler ki gelenler geçsin. Olum göbekteki adama yol verilir. Göbekten yol benim diye yola çıksanız, "napıyosun hayvan, anayoldan gelen adamın önüne atlanır mı" diyor. Bilmiyor ki kuralları. kör değneğini bellemiş gidiyor geliyor.
Çözüm konusunda eğitim başta olmak üzere fetva, ahlak, dayak gibi zaman ve para kaybı çözümler devreye giriyor. Ve net bir şekilde görülüyor ki bunlar trafiği çözmedi. Çözmeyecek. Burada her zaman "Almancı" abiler devreye girer. Eğitim, din, yetenek bilgi ve tecrübe bakımından aynı adam Almanya'da farklı, Türkiye'de farklı araba kullanıyor. Bunu biliyoruz. Peki ne değişiyor? Yalnızca ceza değişiyor. Adam Almanya'ya giderken, eğitime mi tabi tutuldu? Türkiye'ye gelirken dinden mi çıktı? Almanya'ya gidişte Matrix filmi gibi kafasına sürüş yetenekleri mi yüklendi. Yoo. Almanya'da adamın ümüğünü sıkıp öttürüyorlar, burada isteyen istediğini yapıyor. Ceza da yok. Ne güzel lan. Sonra da ölüyoruz. Damper arabayı biçiyor, makas atan adam köprüde taşa vurup karşıdan gelen arabanın içinde hamile kadını öldürüyor,(Hülya Gencer) ünlü yönetmenin oğlu alkollü-aşırı hızlı şekilde şekilde devletin polisini öldürüyor. Bu insanların öldüren faktörlerden biri de sürücülerin denetimsizce yollarda istedikleri hareketleri yapabilmeleri. Onların ümüğünü sıkacak, öttürecek bir denetim-düzenleme-cezanın olmaması.
Adam gibi denetimlerle, sinyal vermeyene 2.000 yakın takibe 1.500 makas atana 4.000 sis farı yakana 1.000 tl ceza vermezsen bu iş çözülmeyecek. Olmaz çözülmez. Arabamın deposunu 240 liraya doldurdum geçen gün. Bu yollarda 240 liraya (peşin ödeme de var %25 indirimli) istediğin kusuru işleyebilirsin. O da yakalanacan da ceza yiyecen de ohooo.
Eğitime, kamu spotuna veya fetvaya gerek yok. Ön sis farı yaktı diye 1.000 lira ceza yerse adam, öyle bir eğitilir ki 7 sülalesine aman siz yemeyin diye eğitim verir, öyle bir imana gelir ki doğan çocuğunun kulağına ezan okuduktan sonra trafik cezalarını okur, öyle bir kural öğrenir-bilgilenir ki trafik kuralları kitabı "best seller" olur. Gereksiz yere kamu spotlarına ihtiyaç olmaz.
Barkın kazasında adamın kafası atmış, çekmiş arabayı inmiş aşağı karşıya geçiyor. Bu adamın şarteller atmış. Kaç para ceza verirsen ver yine yapardı. Zaten ölüme yürüdü. Ama diğer pek çok motorcu kazası etkili denetim ve "acıtıcı" cezalarla engellenir. Başka türlü olmayacak.
2.000 - 5.000 ceza ödemek istemiyor musun? Geçme kırmızıda, girme emniyet şeridine, basma o kadar gaza! Yemiyor değil mi? Çünkü sende bu kuralları ihlal ediyorsun. Senin de işine geliyor yakalanırsan 75 lira emniyet şeridi ihlali cezası vermek. 3.000 lira ceza mı olur diyorsun. O zaman bir başka adam bu düşük cezalar sayesinde uslanmayacağı için seni öldürecek. Birini seçeceksin. Ya herkes kurallara uyacak uymayanın kellesi gidecek, sen uymazsan senin de gidecek ama kurala uyarsan rahat rahat gideceksin veya istediğin gibi at koşturacaksın, kimse sana ne yapıyorsun demeyecek, ne yapıyorsun denmeyen başka birisi de seni biçecek. Tercih bizim.
Gelin bunu konuşalım. Gelin bunu talep edelim. Boş boş motosikletleri farkedin demekle fark edilmeyeceğiz. Yetkililere, "beni fark etmeyenin ensesine bas. Ben de arabadayken farketmezsem, benim de enseme bas" diyelim.
Haziran ayında Doğan Dervişoğlu için kortej yaptık. Temmuzda Barkın Bayoğlu. Ağustos'da senin için yapılacak belkide!