Benim tercihim güneşin doğuşuyla birlikte yola çıkıp, mümkün ise öğleden önce gideceğim yere varmak.
Mesafe çok uzun ve hava da çok sıcak ise, icabında yolu 2 kısıma bölüp, ucuz bir motelde konaklamayı bile tercih ediyorum.
Gece yol yapmaya ise kesinlikle karşıyım. Görüşün düşmesinden, bazı yollarda hemen hiç aydınlatma olmamasından tutun da belli bir saatten sonra trafiğe çıkan "tiplere" kadar bir dolu sakınca var bence.
Onlardan biriyim inan hiç mutlu değildim. Trafik aksa da herkes gibi normal hızda gitseydik dedim. Çünkü kendini motor zannedip daracık emniyet şeridinden gitmek isteyen ayılara sürekli selektör yapmak zorunda kaldım her an biri dalıyor dalacak modda tetikte gitmek çok zor. Çoğusu benim reflektif yeleği polis zannedip mi çekildi yoksa gerçekten yol mu verdi bilemedim ama genelde yol verdiler. Bir tanesine ben artistik yaptım "emniyet şeridini işgal etmeyin lüften" diye uyardım. Adam şaşırdı bakakaldı. O şeritte sıkışmış durmuşsun. Niye girdin ki oraya? Bu şekilde bayağı bir açtım emniyet şeridini, ancak arkamdan takip eden uyanık arabalar da oldu tabi. Şu polis kornalarından mı taksak ne yapsak bu durumlarda daha çok işe yarar.TarıkTekin adlı üyeden alıntı
Bu hafta sonu arabayla 600 km falan yol yaptım,İstanbul'a dönüşte yoğun trafik nedeniyle, 100 km'yi 3 saatte aldım.
Ben klimalı arabamda serin serin ve mutsuzken
Yanımdan vızır vızır geçen motorcu arkadaşlar oldukça mutlu gözüküyorlardı.
100cc Cup ile 35 derecede Çanakkale-Kırklareli-Tekirdağ-İstanbul-Çanakkale.(hala tedavi görüyorum)
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
