Pazar günü 1gsxr 1000,1gsxr 600,1gsr 600 le 3 motor Bursa İznik yaptık sık sık mola vererek her molada bol bol su içerek sorunsuz bir şekilde döndük.Hava çok sıcaktı.Trafiğe girmedikten sonra sürekli hareket halinde olduğumuzdan pek etkilenmedik.Bu arada 1 Temmuzda devreye giren Ortalama hız tespit sistemine yakalanmamışızdır inşallah.
Yola çıkılacak şehir, rota ve mesafeye göre ayarlama yapılmalı. İstanbuldan çıkış için en ideal yola çıkış saati sabah 05 gibi bence. tabi o saatlerde file mont sizi üşütür bile, o yüzden normal mont içliksiz giyilir, file mont bagaja veya çantaya konur. Güneş bu yaz günleri saat 8-9 da kızdırmaya başlıyor. Mola yerinde file monta geçilir. Üst iç çamaşırı da çok önemli bence terleyince mutlaka değiştirilmeli. Şu bisikletcilerin kullandığı malzemeler var onlardan giyilebilir.
Sadece çanta dedim artık o topcase mi olur sırt çantası mı yan çanta mı ihtiyaç neyse o. Benim scooterda sele altı bagajı yetiyor, yetmezse sırt çantasını artçı yerine bağlıyorum sıkıntı yok.mehmet tufan adlı üyeden alıntı
topcase yasak ceza yemeyelim)
Amanın yasak ceza yemeyelim konusu bitmek bilmez bir tartışma konusu ayrıca. Topcase yasak da o enduroların arkasına yanına takılan küp aluminyum çantalar yasak değil mi? İsteyen istediği çantayı takar bence; ceza gelirse de mahkemeye itiraz edilmeli başka yolu yok. Ceza yazacaklar diye böyle bir ihtiyaçtan vazgeçmek olmaz.
Gittim ve geldim.
Güneşin sadece son demlerinde sürün gündüz sürmeyi düşünen varsa. Zira hataydan saat17.00 da hareket etmeme rağmen izmire vardığımda kaval kemiklerim kıpkırmızıydı bariz yanmış.
Gece sürüşüne pek sıcak bakmadan çıkmış olsam da çıkmış bulunduk. Ancak son dakika karariyla çıkınca gündüzden dinlenmeden yola çıkmış olduk. Uşak tarafında artık gözlerim kapanıyordu, neyse ki soguk nescafe diye birsey icad etmişler. Uşak'a kadar gidip Izmire varamasaydim çok zoruma giderdi
Şu yaz gününde yazlık kışlık montla çıkmak evet saçma gibi duruyor olsa da gece sürüşünde fileli mont yeterli gelmiyor. Ben çözümlemeyi yağmurluk ile yaptım. Kimi zaman elcik ısıtmayı açtığım yerler dahi oldu.
Gece sürüşü yapacaksanız mutlaka ve mutlaka ekstra aydınlatma yada çakar kullanın. Bırakın millet rahatsız olursa olsun! Benim çakar seti biraz fazla aydınlattığından olacak zaman zaman karşıdan gelenlerin rahatsız olduklarını selektörlerle ifade etmelerinin ardından ledleri kapadım ama bu kez de kimse sallamaz oldu! Yol istiyorsun yol veren yok, tali yoldan çıkanın salladığı yok, karşıdan gelenin uzunları kapattığı yok...
Yakın arkadaş çakarınızı ledinizi, başka türlü olmuyor.
Neyse bana geçmiş olsun, gidiiimde yatayım artık
Gece yolculuk tehlikeli. Mümkün olduğunca bulaşmıyorum.
32-33 derece havada uzun yol yaptım bir kez. File mont şart. Sıcaklık insan vücudu sıcaklığına yaklaşınca sıkıntı oluyor haliyle, hareket halinde bile olsanız. O durumda doğal klima devreye giriyor. İhtiyacınız kadar terliyorsunuz, ancak tam olarak terlemiyorsunuz, çünkü ter derideki gözeneklerden çıkar çıkmaz buharlaşıp serinletiyor, file mont sağolsun.
Onun dışında mümkünse yüksek rakımlı yollar tercih edilebilir. Yazın bile serin olur. O yoksa etrafı orman yollar tercih edilebilir, nem az olur. O da yoksa güzel bir file mont lazım
Abi tsort isini daha ucuza ayarlamaya calisiyorum hala. Şapkayı da işin içine katarak totalde daha düşük fiyat alabileceğim yerler vakıyorum. Netleşecek az kaldıHoşgeldin Yunus.
Bizim iş ne merkezde ? Halloldu mu inşallah ?
Motorun fotosunu çekip atmayı düşünüyordum
Giderken aksiyon kamerasiyla bir kac gun batimi falan çektim sanirim o olurmu?
Ben yalniz sürerken yolda pek fazla mola vermiyor ve rotadan pek çıkmıyorum. 300 400kmde bir mola yapınca fotograflayacak pek birsey de olmuyor ne yazikki.
Katliamın detayları
Ahanda bu kadar yol
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:25 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:21 ----------
Veee gaffur efendiyi (motorun adı) yıkatıp inzivaya çekmenin, ponçik efendi şıh hazretlerini yıkatıp (arabanın adı) ortamlara akmanın zamanı
Cuma akşamı İstanbul-Eskihisar hareket 19:20, Bursa Varış 21:45. Gemlik köfteci Yusuf'ta akşam yemeği.
Cumartesi Bursa'dan hareket 05:05, Sarımsaklı varış 09:00. Susurluk Yasa'da tost-çay.
Pazar dönüş eziyeti Sarımsaklı hareket 17:05, İstanbul Kartal varış 00:45.
Yolun özellikle Karacabey-Bursa arası komple aşırı yoğundu. Eskihisar'dan çıkış, İstanbul'a giriş E-5 fena yoğundu. Tuzla Piyade okulundan çıkarak kendimi zor attım.
Arkadaşlar tavsiyem şehirdışına çıkıyorsanız Pazar akşamı İstanbul'a dönmeyin. Yanlız aynı güzergah aynı koşullarda otomobil ile gitseydim varışım gece 02 yi falan bulurdu. Karacabey-Bursa normal koşullarda yarım saattir, arabalar benzin istasyonundakiler 1 saat 45 dakikada anca geldiklerini söylediler. Motorla ne kadar sürdü bilemiyorum ama sanırım 45-50dk da geçtim burayı.
Sıcak hiç etkilemedi seyahat ettiğim saatlerde gayet serin serin; ancak fazla rüzgardan beynim döndü. Bir taraftan sol çaprazdan esen fırtına bir yandan da diğer araçlarla mücadele etmek oldukça yordu.
İstanbul-Alanya-İstanbul iki günde 1685km yaptım.İstanbul çıkışta sabah 7:00 sıcaklığı 24 derece civarıydı.Yol boyunca Bursa-İnegöl hattında oldukça üşüdüm ve yazlık montun içine ince polarımı giyerek rahatladım.Büyük hata ile şort+dizlik kombini dizlerimde 8x15cm ve baldırlarımda 10x15cm açık kalan kısımları acemi yanıklarına maruz bıraktı.30 faktör korumalı krem uzun saatlerde yalan oldu ve ben dizlerimi ancak boyunluklarımla örterek biraz kurtardım.Şehir içi harika serinlik sağlıyan şort uzun yolda sınıfta kaldı.Salda gölünü hep merak ederdim oradan dolaştım ama kendimi navigasyona teslim ettiğimde beni oldukça tenha bir stabilize yoldan götürdü,yer yer çok zorlandım.Düşseydim oralarda olay olurdu kesin.Salda gölü ülkemizin harika bir köşesi,görmek isteyenlere tavsiye ederim,sorusu olanlara yardımcı olurum.Akşam üstü Alanya'da İncekum Orman Kampına vardım ve kendimi hemen denize attım,yorgunluğun üstüne harika oldu.Hava kararmak üzereyken çadırı çabucak kurup Alanya merkeze sürdüm akşam yemeği için.Hava oldukça sıcak ve nemli idi.Gece çadırda ağaçların altında rahat bir uyku çektikten sonra sabah kahvaltı faslını müteakip yola çıktım.Isparta-Afyon üzerinden döndüm.Sıcak havalarda öğlen saatlerinde çarpılmamak için incecik bir file mont(benimki Ross Air),yazlık bir pantalon(ben denim giyerim bir daha),yazlık bir eldiven(benim Held Sambia),yazlık bot(kısa IXS ile gittim ama içime sinmedi uzun bot gerekir güvenlik için),ıslatıp takınca çok güzel serinlik sağlasın,mont yakası tahriş etmesin,ora bura açıkta kalırsa yamansın diye birkaç boyunluk(bandana),mümkünse çok bunalınca şöyle bir açılıp ferahlanacak kendi güneşliği olan bir kask(Shark evoline işimi gördü).Yol boyunca alakasız yerlere bolca iri mıcır dökmüşler,çok dikkat etmek lazım.Gece sürüş bence riskli olur.Çok fazla atlayan zıplayan, kural tanımayan, olmayacak manevralar yapan,tersten gelen,dönen,üstüne kıran kalitesiz sürücülere dikkat etmeli.Uzun saatler sürerek sıcakta reflekslerin zayıflamasına izin vermeden kendi temponuza uygun aralıklarla mola vererek keyifli bir yolculuğu hedeflemelisiniz.Uzun yolun cilvesi olarak mutlaka çok sıcak,çok soğuk,çok rüzgarlı,yağmurlu vs. birçok etkene maruz kalacaksınız,tedarikli olmayınca keyiften uzaklaşıp eziyete yaklaşırsınız.Yanınızda yağmurluk(eldiven,bot,mont,pantalon için),lastik tamir seti(tenha yollarda güvence),pompa,resmi evraklar mutlaka olmalı.Salda gölünde Sami Usta'da pide,Afyon'da Selçuk Bey tesislerinde kebap yedim.Şiddetle tavsiye ederim ikisini de.İki kelam edeyim dedim döküldü kelimeler,kusura bakmayın.
Keşke bir kaç paragraf kullanarak anlatsaydın.
Harf dolu bir çuvalı yere dökmüş gibi olmuş yazı biraz...
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
