Zenginlğin kıstası kılık kıyafetle, bindiğin arabayla, oturduğun evle vs ölçülür.
Bu Nasreddin Hoca zamanında bile böyleydi.
Ha ben başka türlü gösterecem diyorsanız banka hesap cüzdanınızı boynunuza asıp gezebilirsiniz.
.
Ya da ben göstermeyecem kardeşim der kendi hayatınızı yaşarsınız.
Burda tercih sizin.
Efendim benim çok zengin tanıdığım var mopete biniyor.
Binsin.
Çevresinde tanındığı için yine saygı görecektir.
Ama bu tanınmadığı bir ortamda aşağılanacak ve hor görülecek olduğu gerçeğini değiştirmez.
Ben burda bir tespitte bulunuyorum.
Toplumumuz bu zihniyette ve düzelmek yerine gün geçtikçe daha da derinleştiriyor bu durumu.
Hatta çıta yükseldi.
Zenginliği gösterme araçları ve mekanları çoğaldı.
Sen istediğin kadar bu yanlış diye bağır.
Gösterecek bişeyin olmadığı sürece horlanacaksın.
Bu kafayı değiştirmediğin müddetçe bu durum seni üzecek ve hırslanacaksın.
Bu hırs o gösterecek şeyi edinme yolunda bütün ahlak kurallarını ve şahsiyetini hiçe saymanı da bereberinde getirecek.
Ama neye sahip olursan ol bir üstü ya da bir yenisi hep olacak.
Sonu yok yani.
Bu nedenle bir an önce el alem bana ne diyor kafasından kurtulmanız gerek.
Selamlaşma konusunda da bişeyler söyleyeyim.
Daha önce bu konuyu uzun uzun tartışıp bir anket dahi yapmıştık.
Selam veriyorum almıyorlar diyorsunuz.
Nasıl selam veriyorsunuz da almıyorlar?
Muhtemelen korna çalıyorsunuz bu durumda karşınızda ki içinden ben de senin diyor.
Ya da selektör yapıyorsunuz karşınızdaki bu sefer ilerde polis ya da bir tehlike var zannediyor.
Çünkü bunlar ikaz işaretleri selam verme değil.
Ortak bir selam şekliniz yok ki karşınızdaki anlasın.
En fazla başla verilen selamı algılayabilir o da farkederse.
Yani daha önce konusunu bile tartısmaya açtığım gibi önce ortak bir selamlaşma şekli bulmalısınız.
Sonra gelip burda selam vermiyorlar diye şikayet edersiniz.
Korna selektörle selam olmaz zaten gördüğünüz gibi olmuyor da.