O kapan yüzünden biri ölürse ne olacak?
O da kırmızıda geçmeseydi mi diyeceğiz?
İnsanları öldürerek ya da maddi hasar vererek cezalandırma diye bir yöntem yok.
Yoksa fikir geliştirmeye gayet açık.
Polis ışıklara kapan kursun.
Yanlış yere park edenlerin sinyallerini kırsın.
Hatalı sollama yapanların camlarını indirsin.
Hız yapanların lastiklerini kessin.
Daha bir sürü uygulama bulunabilir.
Bizim ortadoğu halklarının bir bölümünde sorun var. Ne yaparsanız yapın uyum sağlayamıyorlar.
Ben de eskiden eğitimle bütün sorunların çözüleceğini zannediyordum ama şu ana kadar gözlemlerim eğitim ve cezanın da bir işe yaramadığı yönünde.
Türkiye'de trafik cezaları sanılanın aksine avrupadan ağır.
Ama bir şeye yaramıyor.
Dediğim gibi halkın bir bölümüne ne yaparsanız yapın düzelmiyorlar.
Eğitimse burada kralı var mesela.
Bu eğitim sistemi trafiğide düzenli hale getiriyor.
Fakat trafikte sacma sapan tehlikeli hareketler yapan kurallara uymayan sürücüler de var.
Ve bu sürücülerin ezici çoğunluğu Türk ve arap.
Eğitimse aynı eğitimi alıyorlar.
Cezaysa herkesle aynı.
Ama herkesin uyum sağladığı kurallara asla uymuyorlar.
Bir umut var tabi.
Hepsi aynı değil.
Uyum sağlayanlar var.
Ama dediğim gibi bir bölüm insan hiçbir şekilde verilen eğitimi alamıyor.
Bu hem sosyolojik hemde psikolojik bir vaka ve incelenirse bu insanların ortak bir yönü bulunacağından eminim.
Birde sürekli olumsuzluklara dikkat ettiğimiz için bir gerçeği gözden kaçırıyoruz.
Aslında halkımızın büyük çoğunluğu kurallara uyuyor.
Yani binlerce araç kırmızıda beklerken içlerinden sadece bir iki tanesi geçiyor.
Binlerce araç şerit kurallarına uyarken içlerinde sadece üç beş tanesi ihlal ediyor.
Yani ihlaller sanıldığı kadar çok değil ama sonuçları genellikle ağır olduğu için göze batıyor.
Bizde başka bir sorun var.
Bunun araştırılıp bulunması gerek.
O zaman çözüm de bulunur.