"al bir motor, kurtulursun" safsatasına hiç girmeyeyim;
tutku kireçlenmesi bu azizim.
gıdıklanmayan, doyurulmayan, yenilenmeyen tutkular kireçlenir.
kısacası böcüğün ölmüş, olur senin yaşlarda
dolu dolu yaşadığını iddia etsen de bir gözünün geçmişte olması mevcut hayatından çok memnun olmadığını, sadece olması gerekenlerin olması gerektiği gibi olmasına mecburen razı geldiğini gösterir.
işin gerçeği; herkes mutlu tablolar çizse de modern evlilikler pek çekilir çile değil,
büyük oranda beklentilerle gerçekler örtüşmüyor, hayattan tad almayı uman modern zihinlere evlilik, ebeveynlik, heriflik, karılık çeketi dar geliyor.
iyi bildiğimizi sandığımız herşey takla attı, atar gibi oldu, ya da atmak üzere.
ünlü bir feylosofun dediği gibi;
"Bizler tarihin ortanca çocuklarıyız...Bir amacımız yok; ne büyük savaş ne de büyük bir buhran yaşadık...Bizim savaşımız ruhani savaş... Ve bunalımımız kendi hayatlarımız..."