Dusuk cc motor daha hızlıdır.
Reklamlar
-
Aşağıda linkini paylaştığım videoda adam 250cc ile pisti resmen kanirtmis. Anlatıcı şunu diyor, pek çok motorcu motorun kapasitesinin sadece %20sini kullanmasina rağmen daha buyuk cc ve güçteki motorlara heves ediyor oysa zor ve zevkli olan Supersport bir motorla limitlerinin çok altında sürmekten ziyade motorun ne olursa olsun limitlerinde sürmektir.Ana fikir, 1000cc Supersportun olup trafikte limitlerin cok altında surecegine ufak motorun olsun böyle ufak bir pistte dizler yerde sur. Harbi eğlenceli ve az riskli.
https://youtu.be/GKDN3okg4ko
Reklamlar
-
GO-KART pisti ve 2 ayrı sınıf motosiklet içerir, şimdiden ket vurayım'da saifeler dolusu polemik yaşanmasın.
-
Haklisin bkz:Intercity park rekoru eski kasa dokuk r6 ve toprak razgatlioglu s1000rr li adamlari falan cirpmisti.Surucu...
-
Hem motosikletler hem de arabalar için piste veya yola göre değişen bir durum.Sürekli dar,açısılı,yavaş dönülen virajlarda gücün pek bir önemi kalmıyor hangi araç daha dengeli,lastikleri daha iyi,süspansiyon sistemi daha sert,ağırlığı daha az ise o araç daha hızlı dönebiliyor pisti.Bir de ortalama bir sürücü güçlü araçları sürerken doğal olarak gaza daha korkak ve temkinli dokunuyor,araç pahalı olduğundan aman bir şey olur korkusu ile fazla limitlerini zorlamıyor.
Benzer bir olay geçen ay kardeşimin Renault Twingo'su ile başıma geldi.Hep beraber iki araba arka arkaya,çok sık virajları ile bilinen İğneada yolunda gidiyoruz,aracı ben kullanıyorum...Arkadan da diğer arkaşlar Fiat Linea ile geliyor.Ben,araba zaten yavaş milleti bekletmeyim hızlı gideyim diye biraz da eğlenceli diye limitleri sonuna kadar zorluyorum...Twingo'yu bilen bilir 50 bg civarı bir gücü var.Arkamdan 150-200 bg lik SUVlar son model arabalar vb. geliyor düzlükte yetişiyorlar tam geçmeye çalışıyorlar viraja giriyoruz..virajın ötesi görünmesine,karşıdan araba gelmemesine ve sollanacak yer olmasına rağmen adamlar korkudan virajda hız kesiyorlar yine geride kalıyorlar aramızdaki mesafe yine açılıyor.Bu şekilde İğneadaya kadar geldik.. adamlar kendi araçlarının 20 de 1 i fiyatı ve 4 te biri kadar güçlü aracı geçemedikleri için sanırım baya bir sinir oldular.Şahsen onların aracı kadar pahalı bir araç kullansaydım bende onlar gibi temkinli giderdim.Bu arada diğer Linealı arkadaşları çok geride bıraktığımızı İğneada girişinde far ettik.
-
istediğin pistte istediğin yerini asfalta sürt. starbucks önüne park edince fark ortaya çıkar
-
chopperrider adlı üyeden alıntı
istediğin pistte istediğin yerini asfalta sürt. starbucks önüne park edince fark ortaya çıkar
Hahahahah 😂 iyi güldüm teşekkür ederim.
-
Motosiklet Eğitmeni
Videodaki arkadaş da motosikletinin limitlerinde sürmüyor.
Fakat motosikletin limitlerini kısıtlayan faktör her zaman sürücü olmaz.
Bu videoda mesela bu kısıtlamayı pist yapıyor.
Profesyonel yarışlarda da bu tür pistler vardır.
WSBK ve Gp yarışlarının da yapıldığı bazı pistlerde kullandığım 600 lük ve 1000 lik motosikletlerde sadece 2 saniye fark yapabildiklerim var.
Yani 600cc ile 1,39 döndüğüm pisti 1000 cc ile 1,37 dönmüşüm.
Ama bir başka pistte 15 saniye fark olmuş.
Burada seni kısıtlayan şey pistin yapısıdır.
Verilmek istenen mesaj kullanım amacına uygun bir motosiklet seçimi ise bunu pistte örneklendirmek yanlış bir yaklaşım olur.
Motosiklet üzerinde gaz açmaktan frenlemeye kadar yapılan aksiyonlar da bir kullanım amacıdır.
Efendim adam evden işe gitmek için hayvan gibi torklu bir süpermoto almış.
AAaa ne ayıp!
Değil efendim.
Evet eleman evden işe gitmek için aldı ama o işe stabil gitmek istemiyor.
Gazı açtı mı kafası geriye fırlasın istiyor.
Arka tekerlek dansöz gibi kıvırsın, yüreği ağzına gelsin istiyor.
Derdi rahatlık olsa zaten belediye otobüsüne biner.
Ha tabi elemanımız "çok yakar mı? masraf açar mı?"
diye soruyorsa o zaman kardeş o sana uymaz diyeceğiz tabi ki.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
-
Yine ömrümden boşa geçen bir 5 dakka. Pistin tozunu öyle bir attırmışlar ki biz burada hala öksürüyoruz.
-
ahhh birde çıkardıkları ses kadar hızlı olsalar. 80 len gidiyor, sanırsın 260 km hız yapıyor. Kafanı kaldırda etrafindaki objelere bir bak
-
Tamam abi siz binlikle devam edin.
-
Pist tecrubem yok ama mantıken baktığımda denildiği gibi pist yapısıyla direk ilgili gibi. Yani uzun düzlüğü olan bir pistte elbette güçlü bir motor daha iyi zamanlar elde edecektir ama sık virajlı bir yolda dusuk cc motor daha seri ve kolay kontrol edilebilir. Yani böyledir demiyorum mantiken diyorum bana bakmayın: )
Yuksek cc bir motorda belki dogru devir ayariyla yine fark yaratabilir gerçi Karışık bir konu abilerime bırakıyorum yazsınlar okuyalım: )
-
-
CrazyBullet adlı üyeden alıntı
Tamam abi siz binlikle devam edin.
Olay binlik ile devam edip etmemekten çok biraz zevk işi.Mantık çerçevesinde düşünecek olursak,hız limitleri,trafik akışı,yakıt tüketi,bakım masrafları gibi ve benzeri daha bir çok faktör göz önüne alındığında 250 cc motosiklet en uygun seçim gibi görünüyor,fazlasına pek gerek yok gibi.Ama motosiklet mantıktan çok hobi ve zevk işi aynı zamanda.Kimisi benim gibi cruisercıdır 90-100 km sabit hızda yavaş yavaş çevreye bakına bakına seyahat etmeyi sever kimisi ara sıra biraz gazlamayı ve heyacanı sever 600cc ve üstü naked yada SS alır kimisi dağ bağır hoplayıp zıplamayı sever gider çift zamanlı bir cross alır...Herkesin zevki ve bu zevklere göre seçimleri farklıdır.250 cc bana ne kadar yetsede 600 cc kısmen sakin bir naked sahibi olmak planlarım arasında.
Bir de İstanbul Park gibi kısmen hızlı virajların olduğu,bolca düzlüğün olduğu,geneli hızlı akan bir pistte 250 cc ve 600 cc motosikletlerin tur zamanlarını karışılaştırsak arada dağlar kadar fark olur.
Özgürlüğün en büyük düşmanı halinden memnun kölelerdir.
-
Pist ve spor farkli, trafikte ve gunluk kullanim farkli. Yuksek hacim her zaman daha rahat kullanmak pist disinda. Motor zorlanmaz, vites hesabi yapilmaz, istedigin hiz icin farkli secenekler bulunur, vs.
Diyelim ki 120 km hizla gidiyorsun, 6'ya takarsin 3500 devirde az yakarak tingir tingir gider. Baktin motor hafif cekmedi, gaz vermek yerine vites dusersin, olur 4200 devir. Motor kendine gelir, ama hemen isteyince guc aniden gelmez. Sagda solda fazla arac varsa guvenlik icin 4'e takarsin (olur da gormeden uzerine kirarlar diye), devir 5000 olur, ama guc aninda gelir. Ucmak istersen 3'e takarsin, devir 6000'i gecer, goz kirpma suresinde tum araclar arkada kalir, vs. Hepsi ayni hizda oluyor.
250cc yaris motorsikletleri potansiyeli inanilmaz yuksek cihazlar. Ancak trafik ve gunluk kullanim icin hic bir 250cc motorsiklet uygun degil bence. Deneyim kazanir kazanmaz yukseltmek lazim. Idare etmez degil, eder, ama anca idare eder; ideal kesinlikle degil. Sahsi gorusum tabi.
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Pist ve spor farkli, trafikte ve gunluk kullanim farkli. Yuksek hacim her zaman daha rahat kullanmak pist disinda. Motor zorlanmaz, vites hesabi yapilmaz, istedigin hiz icin farkli secenekler bulunur, vs.
Diyelim ki 120 km hizla gidiyorsun, 6'ya takarsin 3500 devirde az yakarak tingir tingir gider. Baktin motor hafif cekmedi, gaz vermek yerine vites dusersin, olur 4200 devir. Motor kendine gelir, ama hemen isteyince guc aniden gelmez. Sagda solda fazla arac varsa guvenlik icin 4'e takarsin (olur da gormeden uzerine kirarlar diye), devir 5000 olur, ama guc aninda gelir. Ucmak istersen 3'e takarsin, devir 6000'i gecer, goz kirpma suresinde tum araclar arkada kalir, vs. Hepsi ayni hizda oluyor.
250cc yaris motorsikletleri potansiyeli inanilmaz yuksek cihazlar. Ancak trafik ve gunluk kullanim icin hic bir 250cc motorsiklet uygun degil bence. Deneyim kazanir kazanmaz yukseltmek lazim. Idare etmez degil, eder, ama anca idare eder; ideal kesinlikle degil. Sahsi gorusum tabi.
Helal olsun duygularıma tercüman olmuşsunuz. Ybr kullanıyorum acı çekiyorum kimse derdimi anlamıyordu düşük cc rezillikten başka bi şey değil.
-
hasmet adlı üyeden alıntı
250cc yaris motorsikletleri potansiyeli inanilmaz yuksek cihazlar. Ancak trafik ve gunluk kullanim icin hic bir 250cc motorsiklet uygun degil bence. Deneyim kazanir kazanmaz yukseltmek lazim. Idare etmez degil, eder, ama anca idare eder; ideal kesinlikle degil. Sahsi gorusum tabi.
Haşmet abi naptın?Öldürdün iyicene 250likleri.Şehir dışı için dediklerine kısmen katılıyorum 600 cc ve üstü çok daha rahat oluyor ama 250 cc de abartıldığı kadar kötü bir durum ile karşılaşmadım.Bazen sollamalar sıkıntı olabiliyor.Ama şehir içinde sıkışık,dur kalkı Türkiye trafiğinde 250 cc üstü motosikletler ağırlıkları ile yaz günleri buram buram yaydıkları sıcaklıkla,sürüş modu olmayanlarda insanın içini dışına çıkaran gaz tepkileri ile cidden insanı hayattan bezdiriyor.Tabii Amerika koşulları için söylediklerinde haklısın.
-
CrazyBullet adlı üyeden alıntı
Aşağıda linkini paylaştığım videoda adam 250cc ile pisti resmen kanirtmis. Anlatıcı şunu diyor, pek çok motorcu motorun kapasitesinin sadece %20sini kullanmasina rağmen daha buyuk cc ve güçteki motorlara heves ediyor oysa zor ve zevkli olan Supersport bir motorla limitlerinin çok altında sürmekten ziyade motorun ne olursa olsun limitlerinde sürmektir.Ana fikir, 1000cc Supersportun olup trafikte limitlerin cok altında surecegine ufak motorun olsun böyle ufak bir pistte dizler yerde sur. Harbi eğlenceli ve az riskli.
https://youtu.be/GKDN3okg4ko
Önemli olan CC değil sürücür ve 1000 cc ile Düşük cc ler asıl Düz yolda karşılaşması hangisi daha hızlı diye
-
Hacim ve hacmin getirdiği torq elbette büyük nimet ama küçük cc ile trafikte sorun yaşayan arkadaşlar sürüş stillerini gözden geçirmeli. 250cc altı evet sıkıntı yaratıyor ama 250cc ve 20hp sınırında bir motorla dünya üzerinde gidemeyeceğiniz rota ve trafik yok. Vespa gts250 ile şehir içinde de şehir dışında birgunde 750 km yol yaparken de hiç sıkıntı stres hissetmedim. Elbette motorun limitlerini öngörüp ona göre sürmekte doğru orantılı. Ciddi bir rampada görüşün olmadığı bir yerde 250cc ile de sallamaya çıkmak sıkıntı. Her zaman 600cc süper sporum var gaz açar uzar giderim mantığıyla olmuyor
-
Thracian adlı üyeden alıntı
Haşmet abi naptın?Öldürdün iyicene 250likleri.
Şehir dışı için dediklerine kısmen katılıyorum 600 cc ve üstü çok daha rahat oluyor ama 250 cc de abartıldığı kadar kötü bir durum ile karşılaşmadım.Bazen sollamalar sıkıntı olabiliyor.Ama şehir içinde sıkışık,dur kalkı Türkiye trafiğinde 250 cc üstü motosikletler ağırlıkları ile yaz günleri buram buram yaydıkları sıcaklıkla,sürüş modu olmayanlarda insanın içini dışına çıkaran gaz tepkileri ile cidden insanı hayattan bezdiriyor.Tabii Amerika koşulları için söylediklerinde haklısın.
Küçük cc'lerin hafifliği ve kolay kullanılabilirliğini küçümsemiş olmayayım. Motor büyüyünce eli mahkum yok oluyor bu özellikler. Yüksek hacim stabilite ve güven getiriyor ama küçük hacimde bunların eksikliği de bir zevk kaynağı açıkçası. Bir bayan arkadaş kocaman Ducati SS'i olmasına rağmen şehir içinde Honda Grom kullanıyor, "Ducati çok stabil, zevkli değil, trafikte zevk alacak şekilde kullanmak mümkün değil" diyor... Yine en zevkli türlerden biri olan arazi motorsikletlerinde 250cc üzeri büyük sayılıyor malum.
Yine de ulaşım için, yer yer otoyola çıkmak için, güven ve stabilite açısından en az 500cc hacim şart bence. İlle de hızlı olsun, SS olsun demiyorum, hatta SS olmasın. Ama gerektiğinde hızlanabilsin, yanından kamyon geçince savrulmasin, fren yaptı mı dursun, rahat ve güvenli olsun.
-
CrazyBullet'in bu videosunu çok öğretici buluyorum.
Konu hızsa, düz yol bulup gazı açıp uzayabileceğiniz büyüklükte motosiket almanız; uygun yol ve trafik bulmanız doğru elbette...
Konu motosikletle viraja girmekse; bu video neler yapılabileceğini gösteriyor...
Otobana çıkmanıza da gerek yok. İstanbul Park gibi büyük pistlere de gerek yok (tabii olsa iyi olur da, imkan meselesi ... )
Girin bi gokart pistine... yolun tozunu atın
Not: Adamın sırtındaki ninja kamplumbağalar tarzı sırt koruması ayrıca dikkatimi çekti... Gokart pisti de olsa, uygun korumasız denememek lazım, anlaşılan...
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)