Trafikte tartıştığınız her sürücü yeni bir motosiklet düşmanı yaratıyor ve potansiyel bir motosikletçi katili olarak bize geri dönüyor.
Yani elimize geçen şey düşmanı çoğaltmaktan başka bir şey olmuyor.
Bu düşman tabiri hoş olmadı ama bu saatte aklıma daha yumuşak bir kelime gelmedi.
Her yönüyle hukuki manada haklarının ve yükümlülüklerinin neler olduğundan bahsetmiş adamlar. Eğer birgün Allah vermesin ama yaralamalı bir kazaya karışır ve yaralanırsan karşı tarafın sigortasından tazminat alma hakkın doğar. Olay bu. Gelelim diğer kısma arkadaşlar şahit bile günümüzde fayda etmiyor. Hakaret davalarında misal güvenlik kamera kayıtları eğer sadece görüntü kaydı ise delilden bile sayılmıyor. Kanun başka ülkelerde kişinin üzerine bir suç isnad edilmişse, kendisini savunup hakkındaki iddiaları çürütmesi istenirken maalesef ülkemiz hukuku suçu isnad eden tarafa dönüp ispat et. Diyor.Siz de böyle bir olay gerçekleşmiştir. Bunlarda deliller. Demeniz gerekiyor. E böyle adalete polis ne yapsın. İnsan hakları adı altında sadece şüpheli ve hükümlü hakları gözetiliyor. Ya mağdurun hakları? Avrupa ya uyacağız derken onların yargı sistemini kendi hukuk sistemimize enjekte ediyoruz fakat avrupalı ile,aramızda fark oluşturan kültürel değerler yüzünden verilen ceza kamu vijdanını tatmin etmiyor. Burada polisin suçu ne? 550 vekil seçiliyor. Kanunu bunlar yapıyor. Hakimi savcısı bu kanunlara göre dilediği hükmü veriyor. Tutup getiren polis. Öyleyse tüm suçlu polis. En basit ifade ile bu haksızlık arkadaşlar. Şimdi sizin evinizi barkınızı yaksalar, o şüphelinin mahkemede giydiği takım elbiseden cezası düşer. Bir savcının çocuğunun bisikleti çalınsa vay çalanın haline. Ya buna polis ne yapsın? Biraz insaflı olmak lazım. Bizler emin olun vatandaşımızın yanında olup birde sistemin bu çarpık yönleriyle uğraşıyoruz. Tek derdimiz hak yerini bulsun diye.
Hangi ülkelermiş onlar hocam?ayna639 adlı üyeden alıntı
Neler söylediğinizin farkındamısınız?
Ne demek kişi suçsuzluğunu ispat etmek zorunda?!!!
Böyle saçmalık olur mu?
Ben yarın seni mahkemeye verip "ayna639 benden rüşvet aldı"
Desem,
Demek sen almadığını ispat etmek zorunda kalacaksın.
Ya da birini gösterip bu adam motosikletimi çaldı desem adamcağız çalmadığını ispat etmeye çalışacak öylemi?
Polisin hepsi sizin kafadaysa biz daha çok bekleriz bu ülkede suç azalsın diye.
Birisine suç isnad ediyorsan ispatlamakla mükellefsin.
Yoksa onun adı iftira olur.
Sizin dediğinizi yapsak savcıya, polise ne gerek var.
Başına bir iş geldimi git mahkemeye
kimi gözüne kestirdiysen suçla.
Bırak bidaha o uğraşsın.
Bir de avrupanın ceza sistemi bize yetersiz geliyor demişsiniz.
Avrupada bizden daha az verilen hangi ceza varda bu iddiada bulunuyorsunuz?
Üstelik çok yanlış bir iddiada bulunuyorsunuz. Bizim hukuk sistemimizin avrupayla alakası yok.
Bu sorunlar evet sistem sorunudur ama ceza sistemi değil, eğitim sistemiyle birlikte diğerleri.
Yoksa Amerika'da idam var ama hani neyi önlüyor?
Dünyanın en çok suç işlenen ülkelerinden biri Amerika.
Arap ülkelerinde idam var.
Neyi önlemiş?
Hırsızlık mı bitmiş, adam öldürme mi?
Koyun boğazlar gibi her gün adam boğazlıyorlar.
Yapmayın gözünüzü seveyim.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
Bu sığırlarla tartışsan bile eline hiçbirşey geçmez devletin buna el koyması lazım devlet bir uygulama yapsa o uygulamaya sürücü hatalarının videolarını çekip yollasan ve o plakayada ceza yazılsa herkes kurallara uyar temkinli davranır
Motosiklet malesef bu ülkede araçtan sayılmıyor Allah kuryelere sabır versin günde kimbilir kaç öküzle uğraşıyorlar
"Doblo'lu adam" ve "özür dilemek" ifadelerini aynı cümlede kullanmakla çok yanlış yapmışsın. Öyle bir dünya yok.
Hoca biz denedik kovalamayı deneyimimi anlatayım;
Biz cadde üzerinde giderken adam sol sapa sokaktan birden bire bi çıktı üzerimize sürüyor resmen sürttü geçti. Sonrasında ben inip kaskı fırlatmaya çalışırken bu arada son model mercedes'den 2bucuk metre ızbandut gibi bir eleman indi silahı çekti isabet aldı şerefsiz. Sonra tabi silahı görünce boş delikanlılık yapmaya gerek yok dedik ve güvenli bir şekilde geri cekildik :D
Daha sonra motor tam 2-3 metre arada dururken bi jip yaklaştı bizde yardım etmeye inecekler sandık. Neysem onlarda silahları çekip indi motora çarptılar daha sonrasında polis geldi adamlar gitmisti plakayi aldık polise verdik. plakaya ait araç samsunda bir dogana ait çıktı. kendi istihbaratımız sonucunda öğrendiğimiz bilgiye göre adam ankaranın mafya babası çıktı. Diyeceğim şudur ki evet çıldırıyoruz özellikle Ankara İstanbul gibi yerlerdeki motor sürücüleri çıldırıyor fakat aman diyim kovalamayın hiç bir şey canımızdan değerli değil. Kuru delikanlılık yapmaya gerek yok. :D
Dün gece mordoğan tarafından dönerken trafiğe rağmen iyiki arabayla gitmişiz dediğim çok an oldu. Çünkü en az 20 tane sürekli makas ata ata giden araba gördük, bir kaçından son anda fren yaparak kurtulduk. Zaten toplamda 5 motosiklet gördük, 3 ü iki kişiyle 50-60 ı geçemeyen motosikletlerdi(spacy vs. ağlıyordu zavallılar), birisi cbr250 idi gene iki kişi ve aksiyondan kasılmışlardı, diğer motosikleti anlayamadım fakat yüksek cc 4 silindir bir aletti, binici tek ve rahat kullanıyordu. Fakat önüne kıran renault minibüsten kaçarken neredeyse land rover'ın altında kalacaktı.
Biz bu mücadeleyi çoktan kaybettik, bunu anlamamız lazım, çok azınlıktayız. Hatta, küçük arabalar bile kaybettiler çoktan. Adam Tırla hiç umursamadan makas atıyordu, 120 civarı hızla yan şeritlerden gelen bir araç olsa kesin biçmisti, trafikle aşağı yukarı aynı hızda giden clio bile zor kurtardı. Daha önce de bahsettiğim sol şeritten 150 üstü hızlarla hiç yavaşlamadan selektör yaparak üstümüze gelen adamlardan dolu orta şerite rağmen, kişilerin öz verisi sayesinde kaç defa kurtulduk hatırlamıyorum.
Yani trafiğe her çıkışımız bir kumar, TR de büyük şehirlerde araç kullanırken şikayet etmek, savaşta düşman askerinden şikayetçi olmak gibi bir şey. Bunu gerçekten anlarsak daha sakin olabiliriz. Sakin olmak demek tepkisiz kalacaksın anlamına gelmiyor. Sen gene lafını esirgeme ama trafiğe çıkmadan bil ki, her an birisi salise bile düşünmeden soğuk kanlılıkla canına kast edebilir.
Not: Ferhat ağabey erken kapatmasaydıda ülke'nin en iyi balık ekmeğini yiyebilseydik belki daha pozitif olurdum bu konuda...
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)
