egiray adlı üyeden alıntı
Yine aynı şeye geliyor. Ben kendi kaskımı biraz abartılı aldığımı düşünmeye başladım sonradan. İlk başlarda biraz daha basitini alabilirmişim. İkinci aldığım kask gibi bişey alırdım şimdiki aklım olsa. Bir de çok ufak bir kazada bile muhtemelen şu anki kaskım pert olacak. Yani bir kere al evladiyelik olsun diye bişey yokmuş. Bu açıdan şimdi hazır çok ufak ufak güvenli kullanırken ufak çarpmalarda beni yeterli şekilde koruyacak bişey yeterli olurmuş diye düşünüyorum.
Yine artçı kaskı denen konunun benim için şöyle bir açıklaması var: Kaza sırasında üzerinde ne olursa olsun ölümsüz olmadığımızı biliyoruz. Paramızın ve konforumuzdan yaptığımız feragatın karşılığında ağır hasar alma ihtimali düşürüyoruz. Örnek olarak yarışçı tulumu ve diğer aksesuarlarıyla bebek parkına gidip üstümü orada değiştirmek yerine taksiyle giderime gelir iş. Bu yüzden orta yollu bir çözüm bulmamız gerekiyor. Hem bizi yüksek bir oranda korusun, hem konforu çok kötü olmasın hem de çok fazla para vermeyelim gibi bir çözüm bulmak gerekiyor.
- Kaza olduğunda bizi yüzde kaç sakatlıktan koruyacak?
- Ne kadara mal olacak?
- Ne kadar konforumuzdan feragat edeceğiz?
Bu üçgende değişkenleri de şöyle sıralayabiliriz:
- Ne kadar sıklıkla motora biniyorsun?
- Gittiğin yol ve süratin ne kadar tehlikeli?
Şimdi sürücü olarak benim motora binme sıklığım artçımın çok üstünde olduğu için şu anda benim arai ile ölme ihtimalim, kız arkadaşımın ls2 323 ile ölme ihtimalinden yüksek olduğunu düşünüyorum. Bu yüzden, "seninki can da onunki patlıcan mı?" sorusunun (laf sokmasının) yersiz olduğunu düşünüyorum.
"Artçı kaskını anlamıyorum, sonuçta onunki de can" cevabı, artçının ne kadar sık motora binmesini göz ardı ettiği için bana göre yersiz. Tabi artçı seninle aynı oranda motora biniyorsa o ayrı.
Yine henüz gelmedi ama muhtemelen şöyle bir cevap de gelebilir: "Kazanın ne zaman geleceği belli olmaz, bir kere binersin onda da kaza olur ölürsün." Ne giyersen giy, ölme ihtimalini 0 yapamıyorsun. Dolayısıyla, ne kadar sıklıkla bu tehlikeyi aldığınla, ne kadar çok bundan korunman gerektiği doğru orantılı bir durum. Bu düşünce genel olarak herşeyde geçerli. Güvenlikli bir sitede oturuyorsan evinde ayrıca pronet taktırmak nasıl tercih edilmiyorsa, Sık yaşamayacağın bir durum için alacağın önlemler de bu orantıyla düşürülebilir. Şimdi de verdiğim örneğin mal ama konumuzun canla ilgili olduğunu hatırlatacak insanların olduğunu düşünüyorum. Bu mantığa göre o zaman evden baretsiz çıkmayın kafanıza her an bir saksı düşüp ölebilirsiniz.
Ben gezi olaylarının epey içindeydim bana birşey olmadı ama bir oranda ölüm yada ağır yaralanma riskini bilerek yaşadım o günleri. Motora binen herkesin bana göre istedikleri kadar korunsunlar arabaya göre çok daha fazla ölüm veya yaralanma ihtimali var olduğunu kabul ederek kontağı çevirmeleri gerekiyor. Ben de bunu kabul ederek motor sahibi oldum.
Bu kadar gergin bir konu olacağını tahmin etmiyordum. Olayın polemik konusu olması yerine sizin nasıl çözümler yaptığınız görmek istiyorum. "Artçının ekipmanı yoksa almıyorum." cevabını, cevap olarak kabul etmiyorum.
- 3. bir açık kask alıp diğerlerine onu mu versem? L beden bir kask alsam herkese uysar mı?
- Kendime fileli yazlık bir mont alıp artçıma iki montumdan birini mi versem?
- Kız arkadaşım için hesaplı bir mont mu alsam?
- Artçı ekipmanları ve benim ekipmanlarım aynı anda bagaja sığmaz. Bu konuyu nasıl çözebilirim? Acaba bisiklet zinciriyle kaskları dışardan motora bağlayıp montoları falan bagaja atmak olur mu?
Galiba kendime korumalı bir kot pantolon alıp artçıma dizliklerimi taktıracağım. Bir de kendime deri ve su geçirmez bir eldiven alıp artçıma şimdiki yazlık eldivenleri taktırabilirim.