Madem sistem böyle ülkede o halde sistemin değişmesi gerekli. bunu vatandaşın cebinden çıkartarak taşıma suyla değirmen dönmez. 10 yılda verdiğin en düşük sigorta parasıyla iyi kötü bir 600 cc lik motor alıyorsun böyle sistem mi olur? Kaza yapmadan adamlar motorun parasını peşinen alıyorlar.
"Edeple gelen lütufla gider"
bir şeyler karalayacağım da nereden başlayayım bilmiyorum.
sigorta şirketlerinin belirlediği fiyatları memleketin genel alım gücü üzerinden değerlendirdiğimizde ürün pahalı diyoruz,
elemanlarda diyorlar ki " bizim giderimiz fazla".
İstanbul için konuşayım,
modeli düşük araç trafikte yok gibi.
dolayısı ile tamir masrafları yüksek,
bırak trafikte araç kullanmayı yolda yürümeyi bilmeyen kişiler ehliyeti ve aracı alıp yollara dökülüyorlar.
bunlar özel seçilen tipler değil, toplumun genelinde böyle bir kültür var.
bir şekilde oyunun içine sigorta şirketleri giriyor,
devlet benim payım bu kadar gerisini siz aranızda anlaşın diyor.
kime ne şekilde neden itiraz edilecek ?
ben tam anlamıyla çözemedim.
devlete fiyatlar yüksek desem,
zaten yapan eden devlet.
yaptırmasak;
geçenlerde kaza yaptım verdim sigortaya, bakalım nasıl bir sonuç çıkacak ?
olmasa kime ne anlatacağım ?
yasal olarak suç işliyorum.
250 lik scooterın sigorta ücreti 1000 lira.
asgari ücret 1300 tl.
scooter (sıfır) 13,500 lira.
ya hayat çok pahalı,
ya ben az kazanıyorum.
memleket bilmem ne kadar büyümüş,
aga benim payım nerede ?
benim payımı kuvvetmira ya fındık olarak mı ödüyorsunuz ?
kazandığım ücretin %60 ını dolaylı dolaysız,
direkt endirekt vergi olarak ödüyorum.
hakeme itiraz etsek ofsaytı kaldırır mı ?
gölü de atamadık.
beni siz delirttiniz.
Günü kurtarmalık yöntemlerle yıllardır adam olamıyoruz.
-Yıllardır elinde imkan varken sürücü profillerini inceleme sonra sigorta sistemi batsın.
-Her yerde minibüsü serbest bırak kocaman bir pazar haline gelsin sonra trafik çilesini katla..Neidüğü belirsiz kontrol edemediğin bir taşımacılık sistemi çıksın.
-Bakkal gibi ehliyet dağıt, sonra trafik kazalarında oluşan maddi ve manevi hasarlardan veryansın et.
-Kredi ver, kredi kart ver... "alın verin ekonomiye can verin" sonra ödeyemeyince yasak koy.
Vallahi garip.
Ben sigorta şirketlerinin işi bilmediği, yanlış hesaplar yaptığı, beceriksiz olduğu gibi söylemlere pek akıl erdiremiyorum.
Bu şirketlerin neredeyse tamamı yabancıların elinde.
Bunların bazıları neredeyse tüm dünyada iş yapan büyük gruplar.
Herhalde Türkiye'de ki şirketlerinden bilgi saklayıp milyonlarca lira zarar edecek kadar ahmak değillerdir.
Yani baktın Türkiye'de ki personel yetersiz, götürürsün Avrupa'ya eğitirsin.
Yani sorun burda değil.
Başka dertler var.
Bir kısmını biliyoruz.
Örneğin devletin sigorta pirimlerinden aldığı pay var.
Vatandaş olarak araç kullanma konusunda ki eksikliklerimiz var.
Çok kaza yapıyoruz.
Fırsatçılık dalaverecilik yapıyoruz.
Kısa vadede kazanç olarak görülen işleri taksit taksit ödetiyorlar işte.
Bilmediklerimiz de var.
Onlarıda konuştukça öğreniyoruz.
Gerçek şu ki bu fiyatlar düşmeyecek.
Daha önce Uğur'un konusuna da yazdığım gibi kazançları arttırma yoluna gidilmesi gerek.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
yaşadığımız durum özel bir durum değil,
bunu netleştirmemiz lazım,
örnek;
mültecilerin büyümeye katkısı
dolaylı vergilerin hayatımızdaki yeri eski bir haber lakin yeri sıcak.
bu örnekleri verme amacım içerisinde debelendiğimiz kapitalizm tabanlı ekonomik sistemin bizi tüketirken bunu özel olarak yapmadığı genele yaydığı,
ucuz iş gücü olarak vatanı yanan/yakılan insanları kullanıyoruz (bunu yapan sadece biz değiliz),
devlet alması gereken vergiyi gelir ile orantılı almıyor.
bunun bir sonu yok.
biz dur diyene kadar.
trafik sigortasında indirim beklemiyorum,
artırım olabilir.
tepki konusu ise bizimle olmaz,
örgütlü bir şekilde yapılması lazım,
taksici, minibüsçü, kamyoncu ...
yani trafikte ne kadar araç var ise sahipleri ortaya çıkacak.
bu kadar geniş tabanı olan bir eylem yapılabilir mi ?
(takribi 3 dakika sonra, epey gülüp sonra ercan kesal gibi derin derin uzaklara baktıktan sonra)
zor.
birbirini düşman bellemiş bu kadar insanı bir araya getirmek bence zor iş.
en azından bunu yeterince iyi yaptılar.
sırf yukarıya örgüt yazdım diye kovuşturmaya uğrayabileceğim bir hukuk sistemi olan memleketten bahsediyorum.
kimse de kendisini ateşe atmak istemediğine göre.
konuyu daha fazla kurcalamanın benim için bir anlamı yok.
motosiklet dernekleri taksici, minibüsçüler dernekleri, odaları ile bağlantıya geçsin,
bakalım alacakları cevap ne olacak.
ben gidiyorum,
need for speed underground 2 oynayacağım.
can't be worried about that shit. life goes on man.
rekabet kurumu soruşturma sürecinin e zaman biteceği hakkında bilgi sahibi değilim,ancak kurumun rekabeti ihlal eden şirketle büyük cezalar verdiğini biliyorum,bir de yukarıda yazdığı üzere soruşturma açılması illa ceza verileceği anlamına da gelmez.
Kurum ceza verirse ,ne kesilmiş policeler iptal edilir,ne de önümüzdeki yıl policelerde indirim olur diyemeyizkendi başlarına karar vermeye zorlar
Ne petrol üretimimiz var
ne otomobil
ama habire yol yapiyoruz.
Bizde siyaset bu minvalde döndükçe elbet bu isin kazigi bir yere batacak.
Yanlis anlamayin siyasetçi de saskin.
Ordan oraya savrulup duruyor.
Onu oraya getiren sistem ve seçmen gibi görünüyor ama aslinda öylede degil.
Biri olacak diyor oluyor.
The Dude Ercan Kesal deyince aklima geldi.
Elinize geçerse Nasipse adayiz diye bir kitabi var okuyun.
Bizdeki siyaset dizayninin küçük bir görünümü de vardir o kitapta.
Siyasetçi saskin, vatandas saskin.
Vatandas o saskinlikla karisik bir de siyasetçiyi kendi seçtigine inandirildigi için problem çözümü için basvuru mercii olarak onu ya da kurumu görüyor.
Halbu ki birak halkin ne istedigini,
siyasetçinin ne istediginin bile önemi yok.
Onu oraya getiren ne derse o olacak.
Daha iki gün önce bu ülkenin basbakani kovuldu yahu anlayin artik.
O nedenle bizde isler protesto ile yürümez.
Zaten yapacak cesarette adam da bulamazsiniz.
Bulsanizda çikar siyasetçi onu oraya getiren ne emrettiyse onu söyleyip yatistirir ortaligi.
Bizde halkin istedigi bir sey olmussa, bu politikacinin halki dinledigi için olmamistir.
Korktugu için olmustur.
Onu korkutacak tek güç halkta vardir ama cesaret maalesef yok.
Bazen yürekli bir kaç delikanli çikar.
Koltuk sallanir.
Hop istenen verilir.
Genellikle o delikanlilarin kellerine mal oldugu için bu isler,
geride kalanlar daha bi korkar.
Halk korktukça keyiflenir muktedir.
Nerede durdugunun önemi yoktur.
Kimi zaman iktidarda,
kimi zaman muhalefette,
ama hep ve her zaman orada!
Bu nedenle,
bu isler düzelmez.
Saskin ördek gibi bakar dururuz birbirimize.
Belki haykiracak 3-5 delikanli çikar çikmasina da.
Muktedirden önce sopayi siz elinize alir, anarsist diye kovalarsiniz.
Sonra eve gelir bilgisayari açar,
protesto yapaliiiim,
itirazzz edeliiim,
bimere yazaliiim
der durursunuz.
Sonra gaza gelir çikar meydana delikanli.
Sizin sopa da hazirdir zaten
böyle bir kisir döngüdür.
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
sigorta şirketleri "tek bir dalda" poliçe kesmediklerine göre ( kasko yangın deprem konut trafik tarım vs.) diğer dallarda gelir elde ettikleri kârlı büyüme oranlarını niye açıklamıyorlar onu merak ediyorum, madalyonun hep mat tarafı karşımıza çıkarılıyor, parlak tarafı ise hep gizli. araç branşında zarar eden sigorta şirketi diğer dallarda ise deli gibi kâr ediyor. 10 yılda aracıma her yıl kasko trafik poliçesi düzenlettim , 1 kez kullanılmadı. o paralar zarar mı ? benim gibi bir yığın insan var..
kısacası, kâr yoksa o şirket batar, kapanır. kâr eden şirket kusura bakmasın bazı yerlerden azıcık zarar da edecek...oluk oluk para akıyor sigortalara..
Oyak orduya ait de böyle saçmalık olur mu?
1) milyonlarca asteg'in hakkı çalışıyor ( maşamız X oranını çaldılar ) Yıllar geçti askerliğimi yapalı ama hala aklıma geldikçe acaip sinirim geliyor bu olaya..
2) vatandaş, Ast subay ,subay ,Paşa dördü de 100 tl para Yatırsın dördüde farklı para alıyor oranlar öyle az değil ciddi abartılı vu yüzden astsubaylar neden biz daha az yiyoruz diye isyandalar, çok formda görürsün...
3)oyak kanununun 35. maddesi gereği oyak kurumlar vergisinden, damga vergisinden ve gider vergilerinden ve ayrıca üyeleri de buradan alacakları karlar için gelir vergisinden muaftır.
4) şu durumda siz salça alacağınızda 100 liralık iki alternatifiniz olsun: tat ve tukaş. bu salçanın maliyeti de 50 lira olsun.
tat alırsanız tat 50 lira kar eder. yaklaşık yüzde 30 (15 lira) devlete vergi verir. tukaş alırsanız 50 lira kardan hiç vergi ödenmez. hazine (maliye, devlet her neyse) 15 liralık gelir kaybına uğrar = 15 liralık vergiyi almak yerine hibe eder de diyebiliriz.
5)Bir büyük elçi emekli olurken 100 TL emekli ikramiyesi alırken bir paşa emekli oldugunda 1000 Tl 10 katı emekli ikramiyesi yapıyor,
6)Yargıtay saldırısı yapıldıgın da yargıtayı binasını koruyon kurumdur (nelerin içinde oldugunu az çok bilin diye belirteyim) çok detayına girmeyim.
Say say bitmezde Son)oyak firmalarının tsk ihalelerine girmesinin yaratacağı etik problemlere, oyak üzerinden bazı başka amaçların gerçekleştirilmesi gerçeklerine hiç girmiyorum.
Oyak orduya ait de yapısı para dağıtımı bozuk çok kirli, form ortamı olduğu için çok detaya girmedim ama yeteri kadar da anlatığımı düşünüyorum
baktım arkadaşım baktım, ama rakamlar sadece şirketlerin uydurması, ben o verilere inanmıyorum.. sebebine gelince 6 yıl sigorta bürosunda çalıştım. gayet net gördüm şirketlerin nasıl işlediğini. git bak şirketlerin ana binalarına kendin gör zarar eden şirketlerin boğaz manzaralı binalarını...her yıl büyüyor şirketler..kağıt üstünde hepsi kötü durumda..o yüzden pek önemsemedim.
bugün sigorta acentileri fiyat aldım en düşük 500 tl verdiler
Trafik sigortası zorunlu olmaktan çıksın.Herkes baksın çaresine madem ki zarar ediyorlar kapatsın gitsinler.
Trafik sigortası madem zorunlu ise ve birbirimizin zararını tazmin ediyorsak kar veya zarar olmamalı. Neden insanlar bizim zor durumumuzdan para kazanıyor? Olacak olan şu eğer zorunlu tutulacak ise, devlet bir kurum kuracak, toplayacak hepimizden paraları, personelin maaşını ödeyecek eğer para artarsa hepimize geri ödeyecek kalan parayı. Ya da sigorta şirketleri, maliyetleri çıkaracak biz kaza yapmayanlar geri odeyecek paramizi. Madem kendi hatamizi ödüyoruz güya trafik sigortasiyla,o zaman adam gibi hepsini odeyeyim ve ona göre sürelim aracımızı kazaysa zaten kazadır. Hatamiz yoksa sıkıntı yok. Hatamizil varsa da bedelini odeyelim. Adam kilit almıyor motoruna, garaja otoparka vermiyor gidiyor kasko yaptırıyor. İş mi bu şimdi ?
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)