Mutlaka Okuyun (Motorcu olduğunuz için gurur duyacaksınız!)
Reklamlar
-
MOTOR ÜZERİNE AFORİZMALAR
EVLİLİK
Eğer bir motorcu evli ve yaşı kemale ermişse, karısı her ne kadar ona kızsa, sürekli söylense " andropoza girdin sen " gibi yakıştırmalarda bulunsa da içinden kocası ile iftihar eder ama bunu belli etmemeye çalışır.O diğerlerine benzemeyen farklı bir adamdır. Diğer hemcinsleri gibi elinde uzaktan. kumanda ile gün boyu televizyon karşısındaki, koltukta uyuklayacağı yerde kendisine, saygı duyulması gereken bir yaşam tarzı seçmiştir.Kadın her ne kadar adama sızlanıp dursa da kocasını motoruyla sevdiğini, hatta bunun adının aşk olduğunu, saçları kesilince gücü tükenen Samson gibi kocasının motorunu yitirince yokolucağını ve bütün ışıltısını yitireceğini bilir.Çocuklar ise motor kullanan ve hiç yaşlanmayan, dahası bütün diğer babalardan ayrı kendi babalarına hayrandırlar, okulda " benim babamın motoru var " diye anlatmaya başladıklarında sözcükleri heyecanla titrer, gözleri pırıldar...
AYDINLAR
Bir motorcu, halktan kopuk tatlı su aydınlarından, barların nemli ve loş aydınlıklarında ortama yeni düşmüş kızlara hayata dair engin bilgilerini aktaran entellektüellerden çok farklıdır.O, kim olursa olsun sanayiinin daracık ve çamurlu sokaklarındaki bir dükkanda, saçları kararmış bir mazot sobasının başında kalfalarla, çıraklarla birlikte ellerini ısıtıp sonsuz bir muhabbete dalmışken, kendini mutlu hisseder, bir aydının o hep içinde duyduğu, yalnızlık ve halkına uzaklık duygusunu yaşamaz bile...Kentin varoşlarında neredeyse bir dergaha dönüşmüş küçük bir dükkanda, artık bir bilge mertebesine erişmiş yaşlı bir ustayı, saygıyla dinlerken çoğu kez sözcüklerin , motoru değil de motorcu bakış açısıyla bir dünyayı, bir toplumu anlattığını bilir.
BUNALIM
Bir motorcunun sözlüğünde yoga, terapi, meditasyon, sosyal fobi, panik atak, yalnızlık, can sıkıntısı, aşk acısı ve bunun benzeri kavramlar bulunmaz. Motoru onu bütün bu dünya hallerinden sihirli bir kalkanmışçasına uzak tutmaktadır. Motorunun üzerine çıktığında dünyaya dair ne varsa geride bırakır ve başka bir aleme geçer ....Motorsuz olduğu günler, yani bir motora sahip olamadığı zamanlarda bile aklı hep bir motora ulaşmakta olduğu için bu onu can sıkıntısından korur, kafasında hep motor markalarının karşılaştırmaları, ikinci el mi yoksa birinci el mi karmaşası, paranın nereden ve nasıl bulunacağı, alınacak aksesuarların niteliği, motorun sokakta nereye konulacağı, sonu gelmeyen ilanlar, bazen uzak bir kente bir masal motosikleti için yolculuk, motorcunun iç sıkıntıyla tanışmasına zaman tanımaz. Aslında bütün bu süreç motor virüsünün kana girmesiyle birlikte başlar ki, hasta daha ilk günden ehliyet, kullanmayı öğrenmek, motorları tanımak, dükkanları dolaşmak derken bakar ki ruhunu kemiren diğer psikolojik rahatsızlıklardan sıyrılmış, bu arada terapiye ödediği saati 60 milyon civarındaki seans ücreti cebine kalmıştır.
FELSEFE
Bir motorcu, motor kullanmaya başladığı ilk andan itibaren , karşılaştığı kişisel, iş ve aile sorunlarına değişik bir mantıkla yaklaştığını kendisinin artık eski ben olmadığını şaşkınlıkla farkeder. Motorundaki küçük bir arızayı keşfetmekteki kullandığı yöntemler, motora dair
yaşanılan olaylardan çıkarılan dersler, deneme yanılmalar, tüme varımlar,ustalardan kazıklanmalar, arkadaş tarafından kandırılmalar, o hayallerdeki motora erişme çabası, garip bir biçimde motorcunun kendi yaşama sanatını da zenginleştirir, gündelik hayatını sürdürürken hep bu kişisel öğretilerden faydalanır.
SPOR
Koşu bandı, halı saha maçı, parklarda akşam yürüyüşleri gibi faaliyetler bir motorcuya bir anlam ifade etmez. O her zaman motorunla birlikte yaşadığı sehpaya alıp indirdiği, ayağınla marşa bastığı, gerektiğinde onu iterek götürdüğü, trafik sıkıştığında ayaklarından güç aldığı için daima formdadır daha doğrusu formda olmak zorundadır. Her ne kadar bazıları kilolu, biraz göbekli gibi görünse de kasları sıkı, pazuları şişkindir, etleri gevşememiştir.Bir yolculuktan döndüklerinde hissettikleri o günkü antremanlarını tamamlamış sporculardan farksızdır, ama bütün bunları dört teker kullananlar ne yazık ki hiç bilemezler.
AŞK
Sıradan insanlar düşünürler ki adamın biri altına son model, güçlü, süratli bir motor çekip kadınların hayranlığını ve ilgisini cezbetmiş... Bu yüzden " ah ağbi şöyle bir baba motorum olsaydı şimdi ne kadınları götürürdüm ben " diye akıllarından geçirirler. Ama kadınları gerçek anlamda aşık etmenin aslında motorla bir ilgisi yoktur.motor yalnızca bir araçtır.Motor kendisini kullanan bilinçli, aklı selim bir insana çok değerli bir yaşam tarzı armağan eder, bilgelik verir, öğrenmenin sonsuzluğunun bilincindedir,en önemlisi motor özgürlüğün ve yalnızlığın adıdır , sonra çok iyi bilir ki ölüm her an yanıbaşındadır, bu motor kullanana apayrı bir derinlik, yaşama daha sıkı sıkıya yapışma gücü verir, sıcak masa başında, tv karşısında oturmak yerine iki tekerin üstüne tırmanıp bir bilinmeyene kucak açan motorcu, cesaretli ve korkusuzdur, o modern zamanların bir şövalyesidir, hangi kadın bir şövalyeye aşık olmaz ki,..
LIVE TO RIDE, RIDE TO LIVE. . .
Reklamlar
-
-
Admin
hangi kadın bir şövalyeye aşık olmaz ki,..
:knight:
-
ehuhehue falla güzel şeyler yahuu , ama bazıları cok garip geldi bana evlilik mesala arızalı olmak lazım
-
Skullhunter adlı üyeden alıntı
hangi kadın bir şövalyeye aşık olmaz ki,..
:knight:
+1
-
Spor olayına katılıyorum. İstanbuldan Kuşadasına gittim. BAndırmadan FEribot ile geçtim.
Tam 5 kg verdim arkadaşlar.
İster inanın ister inanmayın =)
-
ehuehue nıye 5 kg verdın , hamama falan mıı gittin feribottan sonra huehuehe saunaya mı girdin
-
murrat adlı üyeden alıntı
Spor olayına katılıyorum. İstanbuldan Kuşadasına gittim. BAndırmadan FEribot ile geçtim.
Tam 5 kg verdim arkadaşlar.
İster inanın ister inanmayın =)
Kadere bak yahu ben de Kuşadasından İstanbula gitmeyi düşünüyorum yolculuk kaç saat sürdü toplam?
-
bandırma - kuşadası 5 saat sanırım.
bir de radara girip soğuk su içtim. komik anılarda okuyabilirsin =)
-
ohhh yarasın aslında sana 2 kat yazmak lazım tipten kaybedion
-
murrat adlı üyeden alıntı
bandırma - kuşadası 5 saat sanırım.
bir de radara girip soğuk su içtim. komik anılarda okuyabilirsin =)
Okudum da bandırma neresi yahu? Bi de bana 10 saat yaz haritayı bilmemekten kaybediom
-
Kuşadasına bende gittim, ama askerdeyken gemiyle gitmiştik. )))))))
-
Bandırma neresi mi? Yahu BANDIRMA-YENİKAPI hızlı feribot var ya. Balıkesir'den sonra BANDIRMA
Harita bilmene gerek yok yön levhaları İSTANBUL diye yazıyor zaten. Kuşadasından çıkınca İZMİRi takip et.Sonra MANİSAyı, sonra BALIKESİR, sonra BANDIRMAdan geçmeyeceksen BURSAyı takip et. Sonra da İSTANBUL levhalarını. Zaten Bu takip et dediklerimi İSTANBUL levhalarını göremediğin yerlerde takip edeceksin :D
Bekleriz, hatta yolda karşılarız :D
-
Admin
Murrat İstanbuldan Kuşadasına 5 kilo verme adinda super bir Rejim programi var galiba kilo fazlasi olanlara duyrulur )
Ya ciddi racing makinada uzun yol bu kadar yorucu olabiliyormu?
-
Valla denemek isteyen varsa arkamda götürürüm heheh
-
Peki off road motoru ile gelinebilir mi Yani benzin, rahatlık ve hız açısından zor olur mu
-
Daha rahat hiç kg vermeden gelirsin
-
Skullhunter adlı üyeden alıntı
Murrat İstanbuldan Kuşadasına 5 kilo verme adinda super bir Rejim programi var galiba kilo fazlasi olanlara duyrulur
)
Ya ciddi racing makinada uzun yol bu kadar yorucu olabiliyormu?
ben en uzun yolculuğu istanbuldan silivriye yapmıştım, 3 gün boynum tutuldu walla,
Birde belin biras ağrıyo
-
speedfight şöyle demiş
ehuehue nıye 5 kg verdın , hamama falan mıı gittin feribottan sonra
huehuehe saunaya mı girdin
zuhahahaaa
yalnız başlık hakikaten doğru.yazıyı okuyunca gurur duydum.gerçektende gerek işyerinde gerek eve gelince aklım sürekli olarak ya ilanını gördüğüm satılık bir motorla yada kendi motorumdaki bir arızayı nasıl gidermem gerektiği ile meşgul.
-
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler