duruyorum,sağ ayağım frende sol ayağım yerde sağ elimle kontağı kapatıp sağ ayağımı yere koyup,motoru 1 viteste yan ayağı açıyorum. motorun yerinin düz, ve ön tarafın yokuşa bakar olmasına dikkat ediyorum.duvar kenarı ise aynaların sürtmeyeceği açıklıkta olmasına dikkat ediyorum.uzun süre kalacaksa orta ayağa kaldırıyorum.etrafta çocuk var mı diye kontrol ediyorum varsa motora yaklaşmasınlar diye tembih ediyorum.üstlerine düşerse yaralanmasınlar diye.
"Önce güvenlik", "mutlaka eğitim", "aman full ekipman" olayına bu kadar takık bir forumda "kırmızı düğmeden kapatılmaz" cevabına çok şaşırdım doğrusu.
Önce doğru park yeri bulunur. Doğru park yeri; mükünse düz bir alandır. Yokuşa konacaksa ön tekerlek yokuş yukarı olacak şekilde konur. Yolda herhangi bir eğim varsa, ayaklığın eğim tarafında olmasına dikkat edilir. Motosiklet, araba gibi kaldırıma paralel değil, kaldırıma dik şekilde geri geri yanaşarak park edilmelidir. Doğru park pozisyonu sağlandıktan sonra kırmızı düğmeden kapatılır, sonra da kontak kapatılır ve kontak kilidi kilitlenir. Bu sıra ile yaparsanız, zaten kontak kilidini de kapatmak durumundasınız, farı falan açık unutamazsınız.
Motosiklet kırmızı düğmeden kapatılır, sonra kontak anahtarı kapatılır ve kilitlenir. Kırmızı düğme, siz motorla düşerken acil şekilde motoru kapatabilmeniz için yapılmıştır. Ancak normal zamanda da kırmızı düğmeden kapatıp elinizi-refleksinizi o şekilde alıştırmazsanız, kaza anındaki panik ile kırmızı düğme falan aklınıza gelmez. Elcikten tutarken de gazı verirsiniz ondan sonra zincirle ayağınızı mı kesersiniz, yerde deliler gibi sürüklenir misiniz kim bilir artık. Hele ayaklık ile kapatmaya alışanlar çok daha büyük risk altında. Bir an önce kırmızı düğmeye kendinizi alıştırmanızı tavsiye ederim.
Eski motorum ile acemilik zamanlarında, evin önüne uzun süreli park ettiğimde boşa alıp rolantide durduktan bir dakika sonra kontaktan kapatır sehpaya alırdım.
Sonra cross aldım, vites göstergesi yok, boşu tutturmakta zorlanıyorum hangi viteste durduysam düğmeye basıp olduğu gibi yan ayaklığa alıp gidiyorum, bazen debriyajı kaçırıyorum stop ediyor öyle bırakıyorum
Bakkal vs kısa süreli parklarda da aynı.
Kilit vs saymıyorum
Yağmur ihtimali varsa ve o an üşenmiyorsam üzerini örtüyorum.
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:34 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:31 ----------
Söylemişlerdi galiba da, yokuş falan varsa ön lastik yukarda olacak şekilde birinci viteste kapatmak daha sağlıklı oluyor, fakat kalkarken sıkıntı olabilir alışmak lazım
ben eski motorumla 80km/h hız ile viraj içinde lowside şeklinde düştüm, bir süre sürüklendikten sonra kalktım ve motorun başına gittim ilk işim açıl stop düğmesinden motoru kapatmak oldu.. yani evet o düğmeye kendinizi alıştırırsanız düşme kalkma gibi durumlarda motoru kapatmak için eliniz direk oraya gider. aksi taktirde motor yan yattığında kontağa ulaşmak zor olabilir. zaten teknik olarak kontaktan veya yan ayaktan kapatmaktan bir farkı yok, hepsinde bujiye giden elektrik kesiliyor..Darkcity2000 adlı üyeden alıntı
ayrıca acil stop düğmesi rampada stop etmek zorunda kaldığınızda çok işe yarar, arka frenemi basayım motorun dengesinimi kurayım tek elimle kontağamı uzanayım derdi yok. tek parmakla basarsın düğmeye debriyajdan çekersin elini sıfır riskle motoru stop etmiş olursun..
En son kazamı 5 yıl önce yaptım ve evet düşerken motoru oradan kapattım. Çarpacakken motordan direkt atlanmaz, motor bir tarafa yatırılır ve elcikler bırakılır, böylece en az hasar alınacak şekilde sürüklenilir. Bunu yapabilmek için de tecrübe gerekir, belli bir süre vs km motor kullanan ve işin mantığı öğretilen insanlar gayet rahatça bunu yapabilir.Takdir ettim simdi kaza aninda motor duserken o dugmeyi kapatabiliyorsunuz.. hatta hep merak ederim tam carpacakken kendimi attim motordan diyenlerdenmisiniz yoksa..
Valla ister takdir et, ister etme, istersen aklınca aşağılama teşebbüslü sorularla falan gel, benim umurumda olmaz. Fakat bunları, doğruyu öğrenmeye çalışan insanların sorduğu soruya verdiğin yanlış cevabı ısrarla savunmak amacıyla yapmamalısın. Motor kırmızı düğmeden kapatılır, bu işin doğrusu budur. Switchdeki sayaçtan kime ne? Fren balatası da kullandıkça biter, o zaman fren de basmayalım. Lastik de bitiyor, o zaman binmeyelim.
Yanlış anlaşılmak istemem, bunları ukalalık amacıyla söylemiyorum. Ben de kitaplardan ve hocalardan öğrendim, kendim keşfetmedim. Ama öğrendiğimi uyguladım ve faydasını gördüm. Size de tavsiye ederim, hayat kurtarır ya da alacağınız zararı azaltır. Yaparsınız-yapmazsınız, inanırsınız-inanmazsınız orası size kalmış.
O kirmizi dugmenin adi "Emergency Kill (Cut-off) Switch" dir..
emergency acil durum demektir, kirmizi ihtarin, dikkattin rengidir. gunluk kullaniyor olabilmen bunu degistirmez.
Güzel kardeşim, ismi beni zerre kadar ilgilendirmiyor, işlevinin ne olduğu önemli. Normal kullanırken oradan kapatmaya alışılmazsa acil durumda da gerekli tepki süresi içinde kapatılamaz. Sen ister kullan, ister kullanma, o senin bileceğin iş. Ama tekrar söylüyorum, kendinden başka insanları yanlışa sevk etme, kafalarını bulandırma.
İnsanları yanlışa teşvik etme demiş, evvelinde de "Düşerken kırmızı düğmeden motoru kapatalım, çarpacağımızı anlayınca yan yatırıp gidonu bırakalım" gibi öğütler vermişsin gençlere.
Tahmin ediyorum hayatınız pist yarışlarında geçiyor olmalı. Bu şekilde düşmeyi alışkanlık haline getirebildiğinize göre. Capozzz arkadaşım. Hiç bir insan evladı motosikleti ben gidip şuraya çarpacağım, nasıl çarpmalıyım diye sürmez. En son ana kadar nasıl kıvırtır kaçarım, o freni son ana kadar yapar dururum diye düşünür. Bunun istisnası yarışçılardır. Onlar bir antremanda birden fazla düşüp kalkabilirler. Bu da bir yarışçının yarış hayatı boyunca onlarca kez motoru yatırması anlamına gelir. O adam virajı alırken daha yüksek risk alır her seferinde bir iki mili saniye hızlı dönebilmek için sınırlarını zorlar. Bunu yaparken de bilir zaten anlık tutunmayı kaybettiği anı ve salar motoru altından. Sonra kalkar bi sonraki turda yine dener, hem motoru buna uygundur, hem pist dümdüz ve tehlikesizdir.
Gelelim biz fanilere ve sıradan trafik şartlarına. 5-6 yıldır motosiklet kullanıyorum. Aktif olarak nerdeyse her yıl bi 20 binim vardır. Hiç kaza yapmadım desem, bu şartlarla biz fanilerin karşılaşma ihtimalini biraz anlatmış olurum sanıyorum. 3-4 kez kaza riski atlattım. Birinde TEM dilovası yokuşunu inerken gece vakti yorgun çıkmamın verdiği rehavet ve aptallığımdan yoldan bi 2-3 sn dikkatimi çekip 150 km/h ile sağa viraja girerken yokuşun başında tüm şeritlerin kamyonlardan kapalı olduğunu görünce tehlike sensörlerimin (tıpta rektum bölgesi civarında tarif edilen yere yakın) zıplamasıyla büyük bir tehlikeye düştüm. Orada bildiğim bütün fren tekniklerini kullanıp artçılı motoru abs siz durdurmuştum. Hiç aklımın ucundan dur yatırayım da öndeki kamyonun altına güvenli bir şekilde sürükleneyim gibi bir fikir gelmemişti.
İkincisinde 200 m önümden giden kamyonun neresinden koptuğunu anlamadığım kafam büyüklüğünde bir cisim önce yan şeridimde 2 kere sekip 10 m. kala benim şeridime kafamın hizasına sıçradı. 80-100 arası bir hızda ancak şeridimin içinde kıvırıp yola devam edebilecek kadar vaktim oldu. Orada da dur yatırayım sakince motoru bırakırken kill switch i kapatayım gibi bir şey düşünmedim. Bu çok güvenli hareket sonrası üzerimden geçecek araçların benim güvenli hareketime tepkisini pek bilemediğimden oldu sanırım.
neyse bütün kaza anılarımı anlatmak değil derdim. Bu bahsettiğiniz yatarım, motoru bırakır kırmızı düğmeyi kapatır motoru yollarım işlerini CSS de anlattılar, siz de bunu pistte sürekli yapıyorsanız amenna. Aksi halde trafikte son ana kadar kazadan kurtulmaya çalışmak dışında bir şansınız yoktur. Tavsiyem yine sizin cümlelerinizle olsun madem " kendinden başka insanları yanlışa sevk etme, kafalarını bulandırma "
Gökhan YAŞDAL
Motor switchten kapatılmaz diyen arkadaslara guluyorum gercekten. Hele onun bir omru var da demissiniz ya tam olmusYahu gencler dengesizmisiniz lan siz
Motoru kontaktan kapatmayla switch vasıtasyla kapatmanın mekanik olarak farkı ne arkadas ? Tek farkını elektriksel yasarsınız ki bu da sorulan sorunun cevabı degil.
Bazı arkadaşların motorları sevgili, arkadaş canlı bir varlık yerine koymalarından kaynaklı olarak düşündüklerini sandığım siviçlerin ömrünün olduğunu filan sanıyorlar. Hele ki bir mesajda hep kill siviçten kapatırsak ani bir durumda geç kapanır demiş, istemeden de olsa güldüm. Motosikletler evrim geçirmez.
Bak kardeşim, bir dolu yazmışsın ama alakasız yani. Tüm kazaların aynı şekilde olacağını var sayıyorsun. Sen hiç ağır vasıtanın yolu bozması ile oluşmuş dikine oluğa girdin mi? Allah sokmasın. Ama günün birinde girersen ve karanlıktan dolayı onun içinde olduğunu fark etmezsen, seni motorla beraber taklalar atıp uçup gitmekten koruyacak yegane şey yana yatırıp motorun üzerinden ayrılmandır. Çünkü olukta olduğunu fark etmezsen kurtaramıyorsun. Bir kere "150 ile giderken" diye başladığın cümlede bir anlam yok. 150 ile giderken, seni %100 koruyacak bir ekipman yok, seni %100 koruyacak bir teknik de yok. O hızlar senin benim hepimizin refleksini aşan hızlar. Sen böyle giderken olacak şeyden "şöyle yap kurtulursun" denmez. Bir anlık kontra ile sıyırırsın, ya da sıyıramazsın, şansına ve yeteneğine kalmış, ama %100 değildir. Normal kullanıcıya "Şöyle yap" denilen her şey trafik kurallarında gösterilen hızlar için üretilmiş tekniklerdir.
Zaten her zaman öncelik kurtarmaya yönelik davranmak. Bana göre frenden önce de gidon hakimiyeti gelir. Ama bunu deyince bazı tipler tarafından taşa tutuluyor insan, aman dikkat diyim sana. 150 ve civarı hızlarla gidersen tek şansın evet bu. Piste girmeye gerek yok, kurala uygun hızlarda gidersen, nerde kurtarıp nerde kurtaramayacağını anlayabiliyorsun. Eğer zamanında kendini "kurtaramayacağın yerde" nasıl davranman gerektiği şekilde eğitirsen, o zaman en az hasarla atlatırsın. Kendini bu duruma hazırlamazsan alacağın hasar daha büyük olur. Böyle kadercilik yapmayın. Motor kullanmakta her şeyin bir adabı olduğu gibi düşmenin de bir adabı var, motoru kapatmanın da bir adabı var.Bu bahsettiğiniz yatarım, motoru bırakır kırmızı düğmeyi kapatır motoru yollarım işlerini CSS de anlattılar, siz de bunu pistte sürekli yapıyorsanız amenna. Aksi halde trafikte son ana kadar kazadan kurtulmaya çalışmak dışında bir şansınız yoktur.
Burada itiraz ettiğin konuyu eğitim alırken anlattıklarından bahsediyorsun şimdi. Eğitimde anlatılanlar işinize gelince önemli, gelmeyince "ben bunu yapamam o zaman kafa bulandırmayın" mı, bu mu yani? Kırmızı düğmeden kapatmak da, düşme tekniği de bu işin doğruları.
Sana tavsiyem, Reşat Arbaş'ın Motosiklet Teorisi kitabını alıp okumandır. Ben yazdıklarımı bir tarafımdan atıp yazmıyorum. Bu tür kaynaklardan okudum, okuduğumu da uyguladım. Yoldaki dikey oluğa girdim, okuduğum kitap sayesinde alabileceğim en az hasarla o durumdan çıktım. Allah kimseyi o duruma sokmasın ama günün birinde başına gelebilir.
Ben motorla 80 ya da 90km ile kaza yaptığım esnada motorun o ara kontak anahtarını çıkarıp bi cebime koyarım (ne olur ne olmaz) sonra fırlatma düğmesine basarak olay yerinden yuvarlanarak uzaklaşırım.
Yuvarlanarak uzaklaşırken ve arabaların altında kalmadan kendimi yeşillik bir alana atarım ki iniş yumuşak olsun.
Motoru merak etmeme zaten gerek yok kontak anahtarını sürüklenirken cebime koymuştum.
sürç-i lisan ettiysem affola
Bir garip yolcu
Aklima birden bu geldi bir gulme tuttu
Tofasin bilinmeyen acil inis sistemi
Şu an bu konu içerisinde 3 kullanıcı var. (0 üye ve 3 misafir)
