Mantiksiz olan motor almak degil,senin butcenin yetmedigi motorlari almaya uğraşman okadar
Mantiksiz olan motor almak degil,senin butcenin yetmedigi motorlari almaya uğraşman okadar
Dostum karar senin ama r25 ile başlamak zorunda mısın?
125 lik birşey ile başla. Kocaman bir koruma demiri misss.
Yok beni kesmez dersen aspirin ( pulsar200ns ) verelim. Anında keser.
Ne karar verirsen ver sayğı duyarım ama sen verdiğin kararlardan sonra pişmanlık duyma
Motosiklet forumuna gelipte motosikleti kotulemenize kimse izin vermez kusura bakmayin.Paranin yettigi en iyi ekipmanlari ve motosikleti alip bineceksiniz,ince hesaplara gerek yok.
---------- Mesajlar birleştirildi - 11:23 ---------- bir önceki mesaj zamanı 11:18 ----------
Ve ikincisi sizin dediginiz sey "Ferrari almaya param yetmiyor o yuzden araba almaktan vazgectim,araba almak mantiksiz hem v12 cok yakiyor"
Öncelikle, çoğu konuda sizinle fikir birliğinde olan biri olarak yazıyorum.
Sonuna kadar katılıyorum, motorun masrafı, ekstrası çok fazladır. 3 bin TL aşağısı maaş alan birisi için 10 bin TL'lik motor almak, işin keyifini kaçırıp sıkıntıya sokabilir.Morphin adlı üyeden alıntı
Bu da bana çok koyuyor, piyasanın bu kadar yüksek olmasını sağlayanlar arasında 2011'de 8500 TL'ye gelen Cbr'ı şu anda 10 bin liraya satmaya çalışanlar. Ulan kullanıyorsun 30-40 bin km, sonra aldığından fazlaya satmaya çalışıyorsun. Haliyle insanın zoruna gidiyor.
Aynen, eğer motoru parkedecek kapalı-güvenli bir yeriniz yoksa, uçuk fiyattaki motorlara sahip olmak huzursuzluk yaratacaktır. Şu anda benim motorumun ederi 3 bin TL civarı en fazla, geceleri yatarken bunun için bile içim huzursuzlanıyorken, kapımdaki 20bin TL lik motorun kamyon arkasına atılıp fütursuzca çalınması ve sabaha kalmadan sekmanlarına kadar parçalanması işten bile değil.
Aslında ülkemizde satılan ürünlerin yurt dışı bütçesine göre satılması uçuk fiyatların sebebi. Sonuçta Avrupa'da 3 bin Euro maaş alan birinin 400 Euro'luk Dainese ceket alması koymaz. Ama Türkiye'de 2 bin TL alan birinin 1200 liraya Dainese mont alması adamın belini büker.
Kısacası toparlarsam, Türkiye'de büyük CC motorlara kaliteli ekipmanla binmek %100 lükstür ve bütçe işidir. Avrupada ortalama bir vatandaş fazla kasmadan 600 cc motorunu altına çekebilir ve parası yetmediğinden değil, zevk için tekstil ceketi deri cekete tercih edebilir.
Buraya kadar size tamamen katıldım. Katılmadığım konu ise, bu şartlar yüzünden motordan komple vazgeçmiş olmanız.
İçinizde motor sevgisi varsa, 250-600-1000 gibi olmasa da, 125 cc motor da acınızı dindirir. Hem de kafanızı yormaz.
Ybr alırsınız, çöp gibi parçası olur, bakım masrafı olmaz, bütçenizi sarsmaz, çalınsa yıllarınız gitmez.
R25'ten alacağınız keyfi vermeyebilir, fakat amaç motorsa, bunu bir düşünün derim.
Bu arada ben de Ankaralıyım
işi starbucksa kadar getirmissiniz helal olsun. lafi bu kadar dondurmeye gerek yok. madem motor hastasisiniz bütçenize göre alacaksınız bineceksiniz.
bir de şu her yerde mühendis olduğunu vurgulama olayına ayar oluyorum. daha bi avukat ne bileyim maliyeci vs. göremedim, 'ya bizde yeni avukatız ayıptır söylemesi paranın dibine vuruyoruz' diyen. bizden fazlâ ya da az kazanıyor olmaniz bizi ilgilendirmiyor.
Hocam öncelikle anlayışlı yazın için teşekkür ederim..Öncelikle, çoğu konuda sizinle fikir birliğinde olan biri olarak yazıyorum.
Sonuna kadar katılıyorum, motorun masrafı, ekstrası çok fazladır. 3 bin TL aşağısı maaş alan birisi için 10 bin TL'lik motor almak, işin keyifini kaçırıp sıkıntıya sokabilir.
Bu da bana çok koyuyor, piyasanın bu kadar yüksek olmasını sağlayanlar arasında 2011'de 8500 TL'ye gelen Cbr'ı şu anda 10 bin liraya satmaya çalışanlar. Ulan kullanıyorsun 30-40 bin km, sonra aldığından fazlaya satmaya çalışıyorsun. Haliyle insanın zoruna gidiyor.
Aynen, eğer motoru parkedecek kapalı-güvenli bir yeriniz yoksa, uçuk fiyattaki motorlara sahip olmak huzursuzluk yaratacaktır. Şu anda benim motorumun ederi 3 bin TL civarı en fazla, geceleri yatarken bunun için bile içim huzursuzlanıyorken, kapımdaki 20bin TL lik motorun kamyon arkasına atılıp fütursuzca çalınması ve sabaha kalmadan sekmanlarına kadar parçalanması işten bile değil.
Aslında ülkemizde satılan ürünlerin yurt dışı bütçesine göre satılması uçuk fiyatların sebebi. Sonuçta Avrupa'da 3 bin Euro maaş alan birinin 400 Euro'luk Dainese ceket alması koymaz. Ama Türkiye'de 2 bin TL alan birinin 1200 liraya Dainese mont alması adamın belini büker.
Kısacası toparlarsam, Türkiye'de büyük CC motorlara kaliteli ekipmanla binmek %100 lükstür ve bütçe işidir. Avrupada ortalama bir vatandaş fazla kasmadan 600 cc motorunu altına çekebilir ve parası yetmediğinden değil, zevk için tekstil ceketi deri cekete tercih edebilir.
Buraya kadar size tamamen katıldım. Katılmadığım konu ise, bu şartlar yüzünden motordan komple vazgeçmiş olmanız.
İçinizde motor sevgisi varsa, 250-600-1000 gibi olmasa da, 125 cc motor da acınızı dindirir. Hem de kafanızı yormaz.
Ybr alırsınız, çöp gibi parçası olur, bakım masrafı olmaz, bütçenizi sarsmaz, çalınsa yıllarınız gitmez.
R25'ten alacağınız keyfi vermeyebilir, fakat amaç motorsa, bunu bir düşünün derim.
Bu arada ben de Ankaralıyım
Konu tam olarak özetlediğiniz gibi ama ben motordan tamamen vazgeçtim demedim zaten. Şimdilik pazar bu haldeyken motor almaktan vazgeçtim sadece.
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:54 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:52 ----------
Ya güzel kardeşim ben motoru kötülemiyorum niye beni yanlış anlıyorsunuz???
Bu forumda fiyatları boykot etmek için kaç tane konu açıldı??? Benim boykot ettiğim hak etmeyen paraların istenmesi.
---------- Mesajlar birleştirildi - 16:01 ---------- bir önceki mesaj zamanı 15:54 ----------
Ne paramın yetmemesi gibi bir durum var, nede motor almanın mantıksız olduğunu savunuyorum ben..
Sadece ilk mesajımı okuyarak diğer attığım mesajları dikkate almazsanız böyle bir sonuca ulaşabilirsiniz tabi.
Benim derdim, 2 yıl içerisinde motor piyasasının 10 yılda olduğundan daha fazla ZAMLANMASI.
Lineer artışa baktığımızda 2 yıl öncesine kadar max 500 tl, 1000 tl zam alan 600cc makineler bu yıl 4-5 bin tl zamlandı.
Bunun karşısında bu forumda boykot çağrısı yapan bir çok insan oldu, peki bu konu hakkında ne yapıldı? HİÇ BİR ŞEY.
O kadar motor grubu bilmem ne var, kim ne yaptı? Sesi çıkmadı hiç kimsenin.
Ocak ayından beri dolar düşsün diye bekliyorum tam tersine arttıkça artıyor.
Piyasanın bu halini görüp de hak etmedikleri o parayı vermemek benim amacım. Yoksa ne paranın yetmemesi durumu var, nede motoru kötülemek gibi bir amacım var.
burda kusur senin değil bence, burda kusur ülkenin, alım gücü düşüyor, fakirlik artıyor, kurların yükselmesi bu arkadaşın suçumu? birileri döviz yükselmesinden paraları cukka ederken işte böyle hayalleri olan insanlarında hayalleri yok oluyor, eğri oturalım doğru konuşalım gerçekleri görelim, üstelik ülkece bu durumla ilgilide hiç bişi yapmıyoruz ya neyse.. bize müstehakdır göreceksiniz o 250cc ler 2 3 yıl içinde 15bin 20bin tl olacak göreceğiz.
aslında sanki dış güçlerin istediği oluyor gibi, ülke büyümüyor kalkınmıyor iyi yönetilmiyor, geliceği kaybediyoruz,
halkın geçim sıkıntısından isyanına doğru bölünmeye gidiyoruz, biliyorum kötü şeyler yazıyorum ancak gidişatı görmek lazım.. çalışıyorsun çabalıyorsun para biriktiriyorsun 2 oyunla paranı eritiyorlar dövizide fırlatıyor, vergi vs de cabası, bilerek yapıyorlar bunu..
-Trafik ışıklarında durduğunda kızlar sana bakıp göz kırpmayacak,
-Anlamsız ve sebepsiz bir şekilde yeni dostluklara yelken açamayacaksın,
-Hadi kalkın Konya'da etli ekmek yiyelim deyip kafa dengi 3-5 dostunla anlamsız bir şekilde kilometrelerce yol alamayacaksın,
-Benim saçım yok ama
-Kız arkadaşın bir anda arkandan iki eliyle beline sarılıp kafasını da sana bastırarak içindeki sevgisini sana yansıtamadığından kalbin cız etmeyecek,
-Bomboş yollarda; kekik kokularını hissedemeyecek, kırlangıçlar önünde pike yapıp senle dans etmeyecek,
-Seninle aynı kafada olan 4-5 dostunla 2-3 demlik çay içemeyecek, sabahın ilk ışıklarına kadar motosikletin fren diskinden, karşı bankada çalışan arzu hakkında koyu muhabbete giremeyeceksin
...ve en güzeli yollarda anlamsız ve avazın çıktığı kadar "HİHUUUUU" diye bağıramayacaksın..
bizim diğer milletlerde hiç bir eksiğimiz yok ama insanımız neden devlet tarafından bu kadar fakirliğe muhtaç ediliyor size söyliyeyim, bizi temsil eden millet vekilleri rantla, çevre ile sevilerek millet vekili oluyorlar, ve sağ duyu ile hareket ediyorlar, buda ülkece bizi sürekli sıkıntılar altında bırakıyor, oysa sen profesörleri doc ları yapacaksın millet vekili, mantıkla yöneteceksin sağ duyu ile değil, devlet bu. diğer türlü işte böyle fakir oluruz, bakın almanya şansölyesine bayan olarak insanı duygu düşünce beklentisine sokuyor ama kandın mantıkla hareket ediyor sözüm anlayabilene, yoksa biz daha çook çekeceğiz.
yardım severlik bizim insanımız, içinde var, ama bu bir devlet sigortası, devlet nedeniyle insanlar arasında dayanışmadan ötürü oluşuyor, yoksa kim kendi malını zamanını vaktini bedavadan diğer bir insan için harcasın? gidin bir ingiliz halkına bakın nasıl insanlar?
ha kötümü, hayır, ama zorunda olduğumuzdan ötürü yapıyoruz, yapmayında demiyorum. bize askerde artık örf ve ananeyi yok etmek için uğraştıkları anlatıldı, buda yapılanlardan bir anektot..
Çok arkadaşım var motor sevdalısı 100 cc ye 125 e biniyor çok arkaadaşım var 1000 1200 cc lerden 100 125 cc lere düşmüş nedenmi tabiki de para...ben yok sevgilim istemiyor yok eşim istemiyor diyenlere de motor sevdalısı demem arkadaş bu öyle bi sevdaki yağmurlu havada boğaziçi köprüsünden 3. Viteste 2000 devirde geçerken aşağıdaki koyu yeşil denizi gördüğünde adamı ağlatır...
Merhabalar
Bu saydıklarına katlanabilmeye birçok ismi olsada.Genel olarak motosiklet tutkusu diyoruz.Tutku yoksa hiç yorma kendini de bizi de.
Bilg.
Sayg.
İçim cız etti okurken, yeminle!-Trafik ışıklarında durduğunda kızlar sana bakıp göz kırpmayacak,
-Anlamsız ve sebepsiz bir şekilde yeni dostluklara yelken açamayacaksın,
-Hadi kalkın Konya'da etli ekmek yiyelim deyip kafa dengi 3-5 dostunla anlamsız bir şekilde kilometrelerce yol alamayacaksın,
-Benim saçım yok ama
-Kız arkadaşın bir anda arkandan iki eliyle beline sarılıp kafasını da sana bastırarak içindeki sevgisini sana yansıtamadığından kalbin cız etmeyecek,
-Bomboş yollarda; kekik kokularını hissedemeyecek, kırlangıçlar önünde pike yapıp senle dans etmeyecek,
-Seninle aynı kafada olan 4-5 dostunla 2-3 demlik çay içemeyecek, sabahın ilk ışıklarına kadar motosikletin fren diskinden, karşı bankada çalışan arzu hakkında koyu muhabbete giremeyeceksin
...ve en güzeli yollarda anlamsız ve avazın çıktığı kadar "HİHUUUUU" diye bağıramayacaksın..
İlk mesajımda yazdığım gibi sizde heves yok. Motor işi mantık olayı değildir. Bunu anlayalım önce. Motosiklet tutkusu yürekten gelir. Her bindiğinde hissettiğin o tatlı sevinçden gelir. İnsanların dediğini değil hissetiğini yapmaktan gelir. Manzaralı bir yol görünce gitmen gereken yolu değiştirip o yoldan gitmekten gelir. Motorunu yere düşürünce ilk sağlık desekten düşen motorun için geceleri uyuyamamaktan gelir. Motorunun üzerindeyken üstüne damlayan yağmurlarla zevkten 4 köşe olmaktan gelir. Çocuğunun olcağını hayal edip ona ilk minik crossunu alacağını düşünûrken mutlu olmaktan gelir. Sevdiğin kızın artçın olduğunun bilmenin sevinciyle kaskın içinde gülmekten gelir. Kısacası yürekten gelir motosiklet işi benzini falan değil ustündeykenki mutluluktan gelir...
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
