Bir ben sevemedim gitti şu viraj işini nefret ediyorum çünkü tırsıyorum güvenemiyorum asfalta yola ve kendime. o düşme hissi yokmu
hani arka yalpalanır yada motor seni atar yada karşı şeride geçme korkusu ya da virajı o hızda alamama korkusu her an süprizlerle dolu asfaltımız.
virajda nereye bakarsan oraya gidersin derler
ama ya bariyere girmene ramak kaldıysa ve istediğiniz kadar çıkışa baksanızda o bariyere girmeniz kesinse , yani demek istediğim sanki istediğimiz kadar gideceğimiz yöne baksakta sanki yüksek hızda o viraja girince çıkışa baksamda bariyere çarpma hissinden dolayı bu sözü pek güvenli bulmuyorum nedense.
valla pegi yere deydirecek kadarda viraja girdim ama nedense hiç sevemedim virajları.
benim en sevdiğim tutku frenlemek.
motor süren kişşilerin en sevdiği şeylerden biri viraj olabilir.
ben o sizin dediğiniz bir elin parmaklarındanım
yani düz yolda rüzgarı hissederek sakin sakin gitmek tehlike anında o freni kusursuzca yapabilmek beni viraja girmekten daha fazla mutlu ediyor.
itiraf etmeliyimki virajlarda kötüyüm
kendimi geliştiremememin en büyük nedeni
1. korku.2 bana bişey olması.3 motora bişey olacağı korkusu.
açıkcası tek sıkıntı korku. ha birde dandik asfaltın sıkıntısı.
yoksa eğitimde hiç korkmadan baya bir yatırıyordum motosikleti hemde hiç korkmadan hemde yağmurlu bir gündü eğitim olmuştu.