Fuat Domanic in guzel bir sozu vardir, viraj cikisinda sana kimse madalya takmayacak diye.. Turkiye gerceklerini kabul etmek lazim, yollarimiz degisken, insanlarimiz cahil saygisiz, trafik bilgisinden yoksun.. bu sebepledirki youtube dan alplerdeki virajlari seyredip ulkende viraja oyle girmemen daha akillica olacaktir..Virajda kanirtmak isteyenler buyursun pistlere.. bunun disinda limit noktasina kadar gorebildigim durabilecegim hizdan gayri viraja girmek rus rulati ile oynamaya benzer..
Virajda hep kısmen de olsa içeri yatarak dönmeyi tercih ediyorum. Açıkçası viraj tekniğimin de çok iyi olduğunu düşünüyorum ama yola asla güvenemiyorum ve kendime zarar verip ailemi üzmekten, düşüp de motosiklete zarar vermekten korkuyorum. Sadece kendimi çok iyi hissettiğim zaman sınırlarıma yaklaşıyorum ama zorlamamaya özen gösteriyorum.
Ben virajları yapılması gereken bir şey olarak görüyorum, çok nadir eğlenirim. Benim eğlencem, olayım sprint olayı. Yanımdaki 250 cc sürücüsü biraz yeteneksizse ybr ile kalkışta onu dahi geçebilme yetisi. Durabileceğim hızlara müthiş bir ivmeyle ulaşmayı seviyorum ben, motosikletten aldığım en büyük zevk; o süper hızlanma hissidir bana göre. Gerisi benim için pek bir şey ifade etmiyor
oo viraccılar alırım bi dal :D
kızgın kumlardan serin sulara atlamak gibi, motosikletin olmassa olmazıdırki, o yüzden chopper'leri sevmem.
iyi bir lastiğiniz varsa tadından daha da yenmez, koca 4 tekerler virajda frenciklerine basarlarken, yanlarından yapıştırıp vıjjt diye kayıp gitmek evet çok çekici oluyo bence :D
bazen virajda önüm kapalıysa sollamaya bazen de yatıyorken aralara girmek falan virajın tadına sos katıyor
otobanda top speed kasanlardan daha fazla zevk aldığım kesin, o yatış, o yolun durumuna göre motorun amortisorlerini hissetmek yaylanmak, aha gittim galiba hissi, yolu iyi tanıyorsan hızlı gelinip bi anda uygun hıza inmek için freni kökleyip yatmalar, girişi bittiği yerde ters tarafa yönelip tekrar tekrar gelen kombine virajlar kesinlikle farklı.
virajsız yol, domatessiz menemene benzer dostlar
dediklerine katılmakla beraber, ilk şıkka bir ekleme yapmak istiyorum.Levent Gocmen adlı üyeden alıntı
Sevgili MT üyeleri ve Misafir takipçilerimiz.
Hepimizin çok sevdiği bir konu olan motosiklet ile viraj yapmak eylemine bir uzanalım istiyorum, uzun zamandır konu açmak vardı kafamda fakat bir türlü fırsat bulamadım, kısmet bu geceye imiş.
Hepimiz çok seviyoruz değil mi viraj yapmayı ? Bu soruya hayır ben sevmiyorum diye cevap veren kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez (tabiri caiz ise) .. Peki hiç düşündünüz mü bizlerin neden viraj sevdiğini ? ya da kendinizin neden viraja girmeyi sevdiğinizi?
Ben kendi adıma çok düşündüm,kendi soruma bir çok cevap ürettim kafamda ama bunların hiç birisi tatmin edici bir cevap olmadı benim için. Her seferinde o kahrolası virajlarda yatırabildiğim kadar motosikleti yatırmak ve her seferinde daha da fazla yatırmak isteğine bir türlü karşı koyamadım, koyamıyorum. Ve bu iş viraja girip çıkmak ile de biten bir iş değil malesef, her seferinde bu defa bir öncekinden daha hızlı, hep daha hızlı, hep bir limitleri zorlama isteği arzusu,her viraj sonrası lastiklere bakıp ne kadar yolduğumu görme eğilimi, hep biraz daha yatabilirmişim düşüncesi,bir öncekine göre 5 km fazla sürat ile döndüğünde, iddaa kuponu tutmuş gibi mutlu olmak,aslında tam anlamı ile nedenini bilmemek ama buna rağmen kendini iyi hissetmek,? Bu nasıl bir motivasyon ki? Hepimizi hafta sonu virajlı sahil yollarına, orman yollarına taşıyan bir gerçek...
Şimdi gelelim kendi cevaplarımı paylaşmaya..;
1-Motosikletime olan hakimiyetimin üst safhalarda olduğu duygusunu hissettirmesi. (Beim için en mantıklı bulduğum fikir)
2-İyi viraj yapamazsam kullandığım motosikleti hak etmeyeceğimi düşünme kaygısı.
3-Daha fazla risk taşıdığı için adrenalin salgılıyor olmam.
4-Estetik olarak şık, aynı zamanda diğer araçlardan farklı olduğumu hissettirmesi durumu. (Ego mu yoksa? Olabilir.)
5-Kendimi kendime kanıtmalak? Ne gerek var ise?
Bir çok yorum getirebilirim, ama ciddi anlamda gerçekten bu yüzden seviyorum bu işi diyebileceğim en yakın cevap 1. şık. Bu konuda siz değerli arkadaşlarımın da düşüncelerini, ve viraj üzerine sohbetlerimizi bu başlık altında toplamak istedim. Eminim ki bir çok kişiye fikir sağlayacak deneyimler, ve bilgilerin oluşacağı bir konu olacağı yönünde hiç bir şüphem yok. Viraja dair ne varsa buyurun mikrofon sizlerin.
Sevgiler.
hakimiyet diyince sadece viraja girip çıkmakla olmaz sanırım.
ben ara sıra boş yolda yavaş gitmeye, teker yapmaya, stoppie yapmaya, ön freni hafif sıkıp patinaj yaparak gitmeye gibi değişik şeyler de deniyorum.
diyebilirsin ki apaçilik bunlar. bence değil, trafikte beklerken arkandan aniden bi araç geldiğini düşün o an elin debriyajda ve panikle birden bıraktın gaza yüklendin, hop tekere geldin, o an iyice paniklersen tepene geçiverir o 150-200 kg lık makine.
bu ve bunun gibi bir çok panik sırasında motosiklete ne kadar hakimiyet sağlayabilirim bunları da öğrenmek gerekir diye düşünüyorum.
(aklıma geldiği şekilde yazdım, anlaşılmayan noktaları tekrar açıklayabilirim
Neden viraj seviyorsun diye sorsalar seviyorum işte nedeni yok derdim , senin maddelerin bu soruya bence yeterli bir cevap : ))Sevgili MT üyeleri ve Misafir takipçilerimiz.
Hepimizin çok sevdiği bir konu olan motosiklet ile viraj yapmak eylemine bir uzanalım istiyorum, uzun zamandır konu açmak vardı kafamda fakat bir türlü fırsat bulamadım, kısmet bu geceye imiş.
Hepimiz çok seviyoruz değil mi viraj yapmayı ? Bu soruya hayır ben sevmiyorum diye cevap veren kişi sayısı bir elin parmaklarını geçmez (tabiri caiz ise) .. Peki hiç düşündünüz mü bizlerin neden viraj sevdiğini ? ya da kendinizin neden viraja girmeyi sevdiğinizi?
Ben kendi adıma çok düşündüm,kendi soruma bir çok cevap ürettim kafamda ama bunların hiç birisi tatmin edici bir cevap olmadı benim için. Her seferinde o kahrolası virajlarda yatırabildiğim kadar motosikleti yatırmak ve her seferinde daha da fazla yatırmak isteğine bir türlü karşı koyamadım, koyamıyorum. Ve bu iş viraja girip çıkmak ile de biten bir iş değil malesef, her seferinde bu defa bir öncekinden daha hızlı, hep daha hızlı, hep bir limitleri zorlama isteği arzusu,her viraj sonrası lastiklere bakıp ne kadar yolduğumu görme eğilimi, hep biraz daha yatabilirmişim düşüncesi,bir öncekine göre 5 km fazla sürat ile döndüğünde, iddaa kuponu tutmuş gibi mutlu olmak,aslında tam anlamı ile nedenini bilmemek ama buna rağmen kendini iyi hissetmek,? Bu nasıl bir motivasyon ki? Hepimizi hafta sonu virajlı sahil yollarına, orman yollarına taşıyan bir gerçek...
Şimdi gelelim kendi cevaplarımı paylaşmaya..;
1-Motosikletime olan hakimiyetimin üst safhalarda olduğu duygusunu hissettirmesi. (Beim için en mantıklı bulduğum fikir)
2-İyi viraj yapamazsam kullandığım motosikleti hak etmeyeceğimi düşünme kaygısı.
3-Daha fazla risk taşıdığı için adrenalin salgılıyor olmam.
4-Estetik olarak şık, aynı zamanda diğer araçlardan farklı olduğumu hissettirmesi durumu. (Ego mu yoksa? Olabilir.)
5-Kendimi kendime kanıtmalak? Ne gerek var ise?
Bir çok yorum getirebilirim, ama ciddi anlamda gerçekten bu yüzden seviyorum bu işi diyebileceğim en yakın cevap 1. şık. Bu konuda siz değerli arkadaşlarımın da düşüncelerini, ve viraj üzerine sohbetlerimizi bu başlık altında toplamak istedim. Eminim ki bir çok kişiye fikir sağlayacak deneyimler, ve bilgilerin oluşacağı bir konu olacağı yönünde hiç bir şüphem yok. Viraja dair ne varsa buyurun mikrofon sizlerin.
Sevgiler.
Bende baya korkmama rağmen bildiğim bazı virajlarda her geçişimde limitleri biraz daha yükseltmeye çalışanlardanım. Bunun sebebini az önce kendime sordum net bir cevap yok ama galiba virajda ne kadar iyi dönebilirsem normal zamanlarda da motorumu o kadar iyi kullanabilirim düşüncesi. Kısaca tecrübe kazanmak
Tatile çıkarken o uzun yolda motorun üstünde düşündüm (bu satırları sakarya' da tatil yaptığım yazlığın terasından yazıyorum) insanlar neden viraj seviyor ve ben niye onlardan farklıyım diye bulamadım bi türlü, sanırım ben hızı seviyorum o yüzden gidip 250' lerin içinde en iyi top speed' e sahip motoru aldım. Virajı pek sevmiyorum çünkü çok nadir bi iki yol dışında asfaltı güzel viraj göremedim. Yeni şile yolunda asfalt güzel viraj yok, kemerburgazda orman içindeki tüm yolların virajı güzel asfaltı yok.
Kısaca çıkacaksın uzun yola basacaksın gaza rüzgar seni atmaya çalıştıkça motorla bir olacaksın ohhh fıstık
Not: Motorun üsütne yatmayı da sevmiyorum aslında mabat havada kalıyor tam ortasını buldum ne yatıyor gibi ne de sopa yutmuş gibi ortada
güzel başlık - güzel konu - faydalı bilgiler, yalnız benim anlamadığım bir nokta var. Viraj konusunda neyi tanımlamaya çalışıyoruz ?
Ben Ankara - İstanbul E5 üstünde kargasekmez virajlarında, Edirne - Dereköy sınır kapısı yolunda fazla hızlanmadan pegleri değdirene kadar yatmayı viraj dönmek olarak tanımlıyorum ve yapıyorum, daha önce forumda paylaşmıştım yine non-chicken strips resimleri paylaşırım. Bunlar ve bu tip kıvrımlı yavaş-orta hız virajları farklı, Birde şile yolu var orada da arkadaşlarımla gazlıyorum, çocuklar maşallah uçuyorlar, hem virajlı hem hızlı gidiyorlar.
Viraj dönme üstüne bu konuda çok güzel fikirler paylaşılmış. Bir tavsiye olarak yazıyorum, yüksek sürat dönülen, yada ataşehir yonca gibi yavaş-orta hız dönülen tipteki virajlar için bir çeşitlendirme yapabilirsek daha güzel olur, daha bilgilendirici olur
Yolda yamuk gitmek hoşumuza gidiyor sanıyorum.. Yoksa çok bi numara yok, insanoğlu garip bi varlık salıncakta sallanmaktan da hoşlanabiliyor.
Şahsen yüksek hızda geniş viraj pek sevemiyorum tedirgin oluyorum, beceremem de zaten
Orta tempoda küçük virajlar daha eğlenceli geliyor. (uçmakdere)
Bence sen R25' i kıskanıyorsunGüzel oldu bu konu, değişik hissiyatlar fikirler düşünceler çıkıyor ortaya
Dediklerinize katılıyorum mesela sizin viraj dediğiniz şile yolunu ben pek viraj görmüyorum bi yerde haklısınız kişiden kişiye değişir bence virajlı sürüş şöyle olur.
Bir başkası ise şuna viraj diyebilir.
Eğer bu son video viraj almaksa birazdan Karasu - Kocaeli istikametinde yüksek hızla gidecek olan R25 sahibi bendeniz hızlı viraj alıyorum demektir, geçen gelişimde bu tip virajlara min. 120 ile giriyordum sonra ortalama yakıt tüketimi 8.9' u gösterince mecburen izmit - istanbul arasını ortalama 90km ile almıştım bi de öyle bi rezilliğim var(ama ortalama yakıtım 4.9' a düşmüştü istanbul içine girdiğimde
)
Bunu izleyince "hasetimden" (!)Ben hiç sevmiyorum çünkü yatamıyorum hatta giremiyorum bile diyebiliriztabi bi 6-7 ay sonraki hissim ne olur bilemem ama sanırım herkesin amacı https://www.youtube.com/watch?v=gpS9fHPauj0
o secdeye varan çocuğa hitaben "sen bir şurdan kaybolup gitsene" diyesim geldi
Hahaha, özel parkur da olsa, bravoo ...
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
