Ben fotoğraf ve video göremedim, varsa eklermisiniz.
Ben fotoğraf ve video göremedim, varsa eklermisiniz.
arkamdan kornaya basan, sağımdan solumdan geçmek isteyen kurye arkadaşlara ders olur mu acep?
Haftaiçi her sabah k.yalıdan köprüye kadar onlarca motorcu gibi o alanı kullanıyorum. Sabah iş trafiğindeki araçların çoğunun oradan motosiklet geçeceğini idrak ettiklerini düşünüyorum. Sürekli kornayla da uyarıyorum. Ama her an aklımda bir arabanın kapısını açaçağı ya da aniden önüme kıracağı korkusu var. O piyango bugün bu arkadaşa vurmuş maalesef. Acil şifa diliyorum. O şerit olmayan aralıkta 100 km ile giden arkadaşlar da artık gitmesinler lütfen.
İse gidip gelirken e5 ten gidiyorum. Trafik sikisinca orayi kullaniyorum ozellikle aksam orasi olmasa gidemicem bazen 70-80 e cikiyorum o yolda farkinda olmadan Yine arkama biri girip yol istiyor ozellille ss motorlar
Hayretle yorumları okuyorum. Motosikletin gittiği yer sol şeridin en solu değil mi ? Aslında öyle bir şerit yok. Adamın durması da kapı açması da hatadır da (gerçi trafik sıkışıkken durmuş da olabilir ve mesela tükürmek için kapıyı açmış olabilir), motosiklet sürücüsünde hiç mi hata yok ? Bu forumlarda yüz kere araçların en solundan veya İstanbul'da yaşayan arkadaşların bayıldığı gibi en sağından gidilmez diye yazıyoruz ama hala devam etmekle kalınmıyor, bir de bu sebepten kaza yapan adamlar savunuluyor. Youtube'da Dıral Dede gibi kanallarda izliyorum, araçların arasındaki şeritte 1.5 m'lik koridor varken, sağ şeritteki 50 cm'lik boşlukta araçları sıkıştırarak, sıyırarak küfür yiyerek geçmeye çalışılıyor. Yol çizgileri umursanmıyor sonra kaza yapılınca ağlaşılıyor. Sonra motorcuları kimse sallamıyor değil mi ? Daha böyle haberleri çok okuyacağız.
Yan yol bağlantılarının olduğu yerler hariç araçların arasında her zaman yeterli boşluk olur. Görmesini bilmek lazım, sorun burada... Ben her zaman oradan giderim ve her zaman da en sağdan gitmeye çalışanlardan önce giderim. Tecrübe ile sabittir.
kurye arkadaşlar anlamak istemiyor ne yazık ki. :( 2 defa benim önümde birbirlerine kaynaştılar, bacakları biryerlerine girdi..
o kelle koltukta, düşüncesiz, sorumsuz gidişlerinde; önce kendilerini sonra bizi( diğer motor sürücülerini ) tehlikeye atıyorlar. köprüde kaç kişinin ( hatta polislerin) kanına girdiler.. kimse kızmasın ama durum böyle olunca benim başımı yakacakalrına kendi başlarını yaksınlar...
aralardan giderken 20-25km hızı geçmemeye çalışırım ki bu çarpmamak için değil, çarpınca az hasar almak için. çünkü tam sıfır noktalarında bile kapı açılabiliyor.
Hangisiydi hatırlamıyorum ama eğitim aldığım hocalardan biri aynen şunu demişti:
"En sağdan (emniyet şeridinden) zorunlu olmadıkça gitmeyin, aniden biri çıkar, kaza yaparsınız! En soldan (şeritle bariyer arasından) asla gitmeyin, aniden biri çıkar, ölürsünüz!"
Kulağıma küpe olmuştur.
Kaza yapan arkadaşa çok geçmiş olsun. Bu kaza, başta kurye arkadaşlar olmak üzere hepimize de ders olsun!
Sağlıcakla kalın,
Hadi bu sabah solu kullanmayayım arabaların arasından gideyim dedim de o 1.5 metrelik boşluğa hiç rastlayamadım. İlla biri tekerini şeridin üstüne çıkartmış oluyor. Anadolu tarafına geçişte ise e5 yerine yolu ve süreyi uzatsa da sahil yolundan gitmeyi tercih ediyorum.
Arkadaşlar bende e-5 te hiç istemesem de aynı yolu kullanıyorum mecburen.
1- Başka çare yok. Çünkü türkiyede şerit kavramı diye birşey yok. Araçlar şeritler arasında devamlı hareket halindeler. Araçların aralarından gitmek kesinlikle daha güvenli değil.
2- Motosikletliler olarak biz de kendimize ders çıkartmalıyız. Ben o bölgede giderken; eğer trafik durmuş ise 2. vitesle trafik devam ediyor ise 3. vites ile ilerliyorum. Eğer 4. vitese atabilecek hızda isem zaten direkt yola dahil oluyorum. Ancak ben 2. viteste yolun durumuna göre ilerlerken illa arkama bir motorcu arkadaş yapışıyor. Hem beni tedirgin ediyor hemde gereksiz hızlanmam için baskı yapıyor. Aslında birazda kendi kendimizi tehlikeye atıyoruz. Aslında o bölgede öndekinin hızı ne olursa olsun en azından 3-4 motorluk bir boşluk bırakarak ilerlesek riski minimuma indirmiş oluruz.
3- Biz burada ne kadar konuşursak konuşalım, ne kadar küfür edip bela okursak okuyalım sol şeritte kapısını açacak, sol şerite direksiyonu kıracak adam/kadın her zaman olacak. Onları değiştiremeyiz. O yüzden öncelikle kendimizi değiştirmemiz gerek. Önlemimizi alalım. Belli kuralları kendimiz için benimseyelim. Bizim avantajımız, motosiklet kullanan insanlarız. Her gün hepimiz aynı tehlikeler ile karşı karşıyayız. İstersek kendi içimizde belli kurallar ile hareket edebiliriz diye düşünüyorum. En azından hayal ediyorum diyelim
Bursa da olduğun için sana öyle geliyor. İstanbul trafiğinde motosikletlerin aradan gitmesi son derece sık rastlanılan, herkesin alışık olduğu ve sürücülerin hazır olması gereken bir durum. Eğer aradan girmezsen hiç abartmıyorum 20 km lik yolu 4 saatte alırsın. Istanbul şartları farklı. Burada yaşayacaksan , motosiklet kullanacaksan bu şekilde kullanmak zorundasın. Ama bazı arkadaşların dediği gibi 40 km/saat hızını geçmeden ve parmaklar frende ve tetikte kullanılmalı.
Bu işte haklı taraf kesinlikle yok, kapıyı açmak hatadır. Fakat biz motorcuların da oradan gitmesi ayrı bir hatadır.
Ben o şeridi kullanmıyor muyum? Evet kullanıyorum ama hızımı 30-40 civarında tutuyorum. Diğer motorcu arkadaşlara yol veriyorum fakat o şeritte bu kadar hızlı gitmek çok tehlikeli.
Biz motora zevk olarak biniyoruz. Kurye arkadaşlar birşey yetiştirmek amaçlı gidiyorlar. Motosiklet onlar için bir iş aracı. Bizim içinse zevk ve ulaşım aracı. Aramızdaki bu farktan ötürü genelde kaza yapanlar dominosçular, kuryeler oluyor.
Arabaların arsından gitmek o elli santimlik tahmil tahliye şeridinden gitmekten daha güvensiz. Çünkü arabalar ip gibi dizili durmuyor ve aniden diğer şeride geçmek için direksiyon kırıyorlar kol çıkıyor şöför tükürmek için kapı açıyor vs vs vs. Hata mı ediyorum bilmiyorum ama ben hep o elli santimlik tahmil tahliye şeridini çok dikkatli biçimde bol kornalı kullanırım.
Şöyle bir düşüncem var; O şeritleri benim gibi kullanırsak zamanla tüm şöförlerin buna alışacağını düşünmekteyim. Hatta alıştılar bile. Çoğu artk o şeridin motorların şeridi olduğunun farkında ve arabasını ona göre kullanıyor.
Yeri gelmişken bir gözlemimi aktarayım;
Özel hayatımda ve bu forumda sık sık şöför arkadaşlardan şikayetçi olduğum bilinir. Yalnız şunun hakkını verelim lütfen. Gördüğüm kadar ile şöför arkadaşların %99'u motoculara saygı şefkat ve hatta hayranlıkla yaklaşıyor. İstanbulda 365 gün en az 50 kilometre yapan birisi olarak bir kaç densizin dışında yol vermeyen veya kötü davrananına rastlamadım. Onlar da kalan %1'i temsil ediyor işte. İçlerinde kapı açan, akıllı telefonu ile oynayan, telefon kulağında yanındaki hanımefendiye ince ince yazarken arabayı kaçıran, geçtiği yol ağzına girmek için aniden durup geri geri gelen vs vs vs.
Tabi bu %1 ufakmış gibi görünüyor ama binlerce araba ile oranladığında baya büyük bir rakam. İşte adam edilmesi gereken bu %1'lik cinsler. O nasıl becerilir onu düşünmek lazım.
- Haaa! Bir de bizim motorcu tayfanın araç kullananlar gıcık etmesi başka bir tartışma konusu. Bizler de pek sütten çıkma ak kaşık değiliz. Hatta ben bile.
-61- Önce ADAMLIK Sonra HAYAT -61-
http://www.motosiklet.net/forum/moto...en-gitmek.html
daha dün açtığım başlık... Allah yardımcısı olsun.
Kapı açma kazaları.
http://www.youtube.com/watch?v=BAJtAEsPCLc
arkadaşlar :(
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)