uçurtma etkinliği hakkında !!!
Reklamlar
-
10 Haziran 2015, 00:04
#1
çocukluğumuzda hep uçururduk ya hani
genelde 80 ve 90 lı yıllarda yapılırdı.
ben hem izlemesini hemde uçurmasını severdim.
sonraları kartal şeklinde hazır uçurtmalar çıkmıştı ama onlar çok yükseğe çıkamıyordu.
Biz kendimiz tahtalarla büyükçe hatta boyumuzca uçurtmalar yapardık.
onlar gökyüzünde çok yükseklere çıkabiliyordu.
bir keresinde ip kopmuştu kaybolmuştu . bazen uçurtmanın kuyruğuna jilet takıp rakip uçurtmaları düşürmeye çalışırdık. neydi o günler.
Bu yüzden diyorumki ;
boş kırsal alan veya sahil alanlarıda müsait olur. alalım uçurtmalarımızı uçuralım . motosikletlerimizle gidelim . örneğin rivada uçurabilirmiyiz uçurtmalarımızı? çocukluğuna dönmek istemezmi kimseler?
ne diyosunuz?
böyle bir etkinlik sadece hayalmi olur? her türlü fikir ve görüşleriniz değerlendirilir.
Reklamlar
-
10 Haziran 2015, 00:29
#2
Merhaba,
Riva diyorsunuz,ben katılamam muhakkak :p Ancak Denizlide sürekli gerçekleştirdiğim ve hala uçurtma uçurduğum bir gerçek.. Deneyin derim , arkadaşlara da katılım gösterin derim .. Bulutlara uçurtmanız ile dokunun..
Kazasız belasız
-
10 Haziran 2015, 01:03
#3
Uçurtma denince akla, hemen onun adı gelir " zoppa zoppa zoppa " = valide'den yediğim sopa olup, saifeyi kapattığım anı'dır.
El yapımı yapılır ve tercih edilirdi.
Malzemeler
Kamış ( göl/sazlık kamışı, kuru sararmış olacak!, özenle 4'e bölünecek hafif olacak.)
Uzuun ip ( hafif ve dayanıklı olacak, ekseriyetle validelerin örgü dolap/çantalarından aşırılırsa dadından yinmez.)
Torba/dayanıklı muşamba/türevleri ( sopa yememe sebeb olan materyaldir kendileri.)
Evvela poşet/torba/muşamba vari, rüzgar göğüsleyecek ana beden özenle kare şeklinde kesilip, her köşeden yarım santim pay/kulak verilirki bağlanırken kolaylık olsun.
Gövde'den sonra iskelet için, gövdeye yeter derecede uzunlukta, kuru kamış önce 2'ye sonra 4'e bölünüp iskelet cross/çarpı halinde göbekten bağlanır.
İskelet gövde ile birleştirilip bağlanır böylece ana beden oluşur ( VOLTRAN yapıyoruz, borumu bu işler^^ )
Kuyruk için, gövdeye orantı aranır, bu bazan 1 metre, gövde büyük ve taşıyacak kadarsa o zamanlarda tren misali 2 metreye kadar varırdı, ancak istisnai hallerde görmüştüm bu uçurtma denen tayyare, bazan kısa, bazan uzun kuyrukla optimum değere ulaşıyordu, yani bir günü diğerini tutmuyordu yıldırım çarpasıca..
Neyse işin en zor ve möhendislik gerektiren yeri ise " Terazi " kısmı idi.
Terazi iki kamış ucu arasına gerilip, bazan boşluklu, bazan sıkı yapıldığında verimli olan bir menemm şey idi, minare aralarına gerilen mahya gibi düşünün işte, bunun tam ortasına şuan tekniğini hatırlamadığım biçimde ana ipe kuş gözü/kasa düğümü ile kamış iskeletin tam göbeğinden oynar bir mekanizma elde edilip, rüzgar havalanma eğrisi olmasın, daiman dikey isstikrar için bu sistem kullanılmak zorunda idi..( terazi olmazsa, yada ayarı kaçık/bozuksa daireler çizip yere gümm.)
Sopa yemek paha biçilemez, ne için? hemde alamanyadan gelen naylonumsu dayanımlı sarı ipide kullanıp aşırmıştım halbuki, neyse onun bakiyesi eklenmedi neyseki, hasılı kelam 89-90'larda gövde için dayanımlı poşet bulki uçurtman ömürlük olsun...
Eee kaynak yine alamanyadan gelen ganimet elbise poşetlerinde, ne fiyakalı idiler emmee pehhh, number1, grafikler materyal kalitesi 10 numero, dururmuyum aldım bir buselik poşetten, uçurtmam möhendis çitlenbik grup arkadaşlarımızla proje başarı ile bitirildi kır'da en yüksekteki ve fiyakalı tayyare bana ait idi, derken evde poşetin cansız otopsi edilmiş halini ev ahalisi görene değin günün kahramanı beniiiim, tabii eve dönünce en klass zoppa yine bende idi..
35 yaştan snra ben yokum bu işlerdede sizde veled yeğen var ise, sevabına yapın, veled şen olsun(siz daha şenn olursunuz o ayrı) arada bak bak uçak diiyip elinden kapın işte...
Hasılı , rüzgar direncini keşf etmeme kır/bayır koşturmama sebeb 100% el emeği oyuncaktır uçurtma, harbi oyuncaktır vesselam ...
-
10 Haziran 2015, 01:31
#4
kuyruğa takıp jileti başkasının uçurtmasını düşürdüğümüz günler geldi aklıma
www.youtube.com/c/biyeybaraküs "Motora binmeye karar verecek kadar cesur ve aptal, üzerinde ölmeyecek kadar korkak ve akıllı olacaksın" alıntıdır AttilaXtreme den
-
10 Haziran 2015, 01:43
#5
Uçurtma satan yer kaldı mı ? Hiç gözüme çarptığını hatırlamıyorum. Riva sahilinde iyi olurdu he, kumsalda bi o yana bi bu yana koşmak
-
10 Haziran 2015, 01:54
#6
Omuzumda ve ensemde ucurtmanin kuyruguna taktigimiz jiletin 10 cm lik kesigini yillardir tasiyorum havalandirmak icin iki elimiz havada tutardik diger kiside cekerdi bilen bilir.. O sirada bir yanladi, kolum omzum ve ensemden gecti kuyruk hic hissetmedim ama 10 cm iki tane kesik ve kolumda 2 cm lik jilet izleri 20 senedir mevcut gozlerim doldu. Bu is motosiklet ile olmaz tasiyamayiz ama boyle bir etkinlik olur ise arabaya atlar gelirim her nerede olursa olsun.. Iyi de ucurtma yaparim yani iddialiyimdir. Guzel konu.
Sokollu adlı üyeden alıntı
Uçurtma satan yer kaldı mı ? Hiç gözüme çarptığını hatırlamıyorum. Riva sahilinde iyi olurdu he, kumsalda bi o yana bi bu yana koşmak
Ucurtma satilmaz yapilir..
-
10 Haziran 2015, 02:24
#7
Merhabalar. Ben Abant İzzet Baysal Üniversitesi besyo öğrencisiyim. Başlığı görünce hemen içeri daldım. Uçurtmaları çok severim. Çocukluğumun en güzel renklerinden birisiydi uçurtma uçurmak. Şuan üniversitedeyim ve elimden geldiği kadar bu güzel kültürü etrafımdakilere yaymak için uğraşıyorum. Gerçekten çok keyifli bir aktivite. Sizlerle geçen hafta Topluma Hizmet Dersi adı altında çocuklarla yaptığımız bir etkinliğin fotoğrafını paylaşmak istedim
-
10 Haziran 2015, 02:38
#8
Rüzgarı yakalamak için koşardık. Şimdi motora bağlayalım :D
---------- Mesajlar birleştirildi - 02:38 ---------- bir önceki mesaj zamanı 02:35 ----------
Yakın zamanda istanbula gezmeye kısmet olursa motosiklet bakmaya gelicem. Denk gelirse çok iyi olur.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)