Acil durum frenini becerememek
Reklamlar
-
Daha önce konuşulduğunda da yazmıştım. Yukarıda Mengu16'nın yazdığı gibi abs görevi görüyor olmasının nedeni motor hala tekerleğe güç verdiğindendir. Dolayısıyla bu durum yazdıklarımın kanıtıdır demiştim: ani ve tam güç fren sıkma durumunda fizik kurallarına göre debriyajın çekili olması ile daha kısa sürede durursunuz. Motor freni vardır ve gerçektir; motorun parçalarında oluşan sürtünme kuvveti ile bu frenleme hissi elde edilir. Ama hiç bir motor freni ani ve kuvvetli bir fren kadar iyi frenleme yapamaz. Bu nedenle ani ve kuvvetli fren sıktığınızda, sıktığınız frenin bir kısmı da motoru normal seyrinden daha kısa sürede durdurmak için boşa harcanacaktır. Olay çok basit beyler, eylemsizlik prensibi, motor ve şanzumanın nasıl çalıştığını biliyorsanız bunu tartışmaya gerek yok. Süre farklılıkları olabilir, 4 silindirli motoru ani fren ile durdururken daha fazla fren gücü motora gider, çünkü 250 cc'lik tek bir pistonu durdurmaya çalışmak ile 1000 cc lik toplam 4 pistonu durdurmaya çalışmak farklıdır. Haa, daha önce yazdığım gibi bunun etkisi çok çok da fazla değildir. Çünkü 300 kiloyu hareket anında iken aniden durdurmaya çalışmak ana mevzumuz iken motorun dönme hareketini durdurmak ona göre küçük bir etkidir. Yani fark büyük olmaz.
Ancak, fizik kurallarını bilirsiniz; varsayımlar ve sabitlenmiş ortamlarda kurallar konabilir. Bu kurallarda teker kitlenme veya fren ile birlikte sürekli motoru vites değiştirme vasıtası ile en yüksek devire alıp da kompresyon yaptırarak motoru yüksek devirde tutabilen arkadaşları hesaba katmıyoruz.
ABS olmayan bir motorda arka tekerlek kitleneceğine, debriyajı çekmeden biraz daha ileride durmak daha güvenlidir şüphesiz.
Sonuç olarak; fizik kurallarına göre debriyajı çekmeniz gerekir ama sürüş şartlarına göre çekmeden daha güvenli sonuçlar da elde edebilirsiniz. Bu nedenle iki farklı ekol vardır, biri çek diğeri çekme derler.
Kullandığınız motora göre davranmalısınız bence. ABS yoksa çekmeyin, enjeksiyon yoksa çekmeyin; bunlar varsa da tercih sizin; kullanış tarzınıza göre ister çekin ister çekmeyin öyle atla deve kadar fark yaratmaz, yeter ki durmaya yakın değil de motor devri 3000'in altına geldiğinde çekmiş olun. Yani en önemli mevzu durmaya yakın debriyajı çekmek değil, devir iyice düştüğünde çekmektir. Çünkü enjeksiyonlu motorlarda düşük devirlere kadar motora yakıt gitmediğinden yavaşlatabileceğiniz için öyle veya böyle güzelce yavaşlarsınız. Ama, eğer devir 2500'e düştüğünde (özellikle siz 5 veya 6. viteste iken hızınız yüksek olacağından) debriyajı çekmezseniz, o zaman işte ciddi bir şekilde durma süreniz uzamış olur. Çünkü rölanti devrine yaklaştığınızda başka bir kuvvet daha devreye giriyor: enjeksiyon motora yakıt verip bir nevi gaz vermeye başlıyor.
Hayatı güzelleştiren mekanikler.
Reklamlar
-
Birşey daha eklemek isterim zaten motora gaz vermeyince nasıl itmeye çalışacak alet o da beni düşündürdü ? Gaz vermeden motor gidiyor mu yoksa stop mu ediyor tekleyip sonunda? Ayrıca motor devrini devre dışı bıraktığınız zaman motorun kontrolünü (kendi kendine dengesini koruması bozuluyor) sağlamak zorlaşmaz mı? Yani aslında dengesini bozmak kolaylaşmaz mı ?
---------- Mesajlar birleştirildi - 14:21 ---------- bir önceki mesaj zamanı 14:18 ----------
ABS arızası olsa o anda ne olacak?
No matter how bad your day is
Your bike will always make you feel better.
-
ABS olmayan bir motorda arka tekerlek kitleneceğine, debriyajı çekmeden biraz daha ileride durmak daha güvenlidir şüphesiz.
@Basto ne güzel demişsiniz teker kitlemeden, 200 km hızlarda kendine güvenen arkadaşlar çeksin debriyajı yapsın frenlemesini buna lafımız yok zaten becerebiliyorsa buyursun
Ama, eğer devir 2500'e düştüğünde (özellikle siz 5 veya 6. viteste iken hızınız yüksek olacağından) debriyajı çekmezseniz, o zaman işte ciddi bir şekilde durma süreniz uzamış olur. Çünkü rölanti devrine yaklaştığınızda başka bir kuvvet daha devreye giriyor: enjeksiyon motora yakıt verip bir nevi gaz vermeye başlıyor.
Burda aklıma şu takıldı ben motor freni + ön arka fren kombinasyonunu kullanıyorum eğer çok acil bi durum varsa hatta şöyleki 6. vitesdeyim baktım 5 6 bin devre düştüm motor freni azaldı direk 5. vitesi atıyorum devir yükseltiyorum dahada motor freni yaptırıyorum makineye hatta yetmedi 5. vitestede 8 9 bin devirden tekrar 5 6 ya düştü diyelim devir 4. vitese atıyorum tabi bu dediklerimin hepsini yaparken %70 ön %30 arka fren yapıyorum.Motorumda abs yok. Sizce bi yerde yanlışlık yapıyo muyum? Süremi uzatan bir durum?
-
beko12345 adlı üyeden alıntı
Debriyajı sıkmak nasıl fren mesafesini kısaltıyor o kısmı anlayamadım.
Çünkü debriyajı sıkmazsak motor frenide yapıyoruz bir yandan.
Debriyajı sıkınca motor freni iptal oluyor. İş sadece normal frenlere kalıyor.
Ben motor stop etmeye ramak kala debriyajı sıkıyorum. Yani olabildiğince motor freninden faydalanıyorum.
Doğrusu nedir ?
Eğitimlerde anlatılan ve benim kani olduğum hikaye şöyle:
Motosikleti yavaşlatan üç şey var. Gaz, fren ve vites. Gaz kolunu kapatınca arka fren etkisi yaratıyor motor ve motosikleti yavaşlatıyor. Bunu her zaman ilk olarak kullanıyoruz. Acil durum olsun olmasın, motoru yavaşlatmak istediğimizde önce gaz kolunu kapatıyoruz. Az yavaşlamak istersek az, çok yavaşlamak istersek çok kapatıyoruz. Yeterince ileriye bakabilen, iyi planlama yapabilen bir sürücüysek gaz kolunun hassas kullanımıyla hızımızı ayarlama işinin hemen hepsini kotarabiliyoruz. Makbul olan da bu.
Diğeri fren. Gaz kolunu kapattıktan sonra frenleri kullanıyoruz.
Sevmediğimiz olanı ise vites ile yavaşlamak. Vites düşürürsek motor yavaşlar ancak bunu asla tercih etmiyoruz. İlk sebep Keith Code’un dediği gibi balata ucuz, şanzıman pahalı. İkinci açıklamayı ise Paolo Volpara’nın Hacettepe’deki konuşmasında duymuştum. Bir soru sordu: “Motorunuzla altıncı viteste 5000 devirde gidiyorsunuz. Hızınız 110 km/s. Beşinci vitese düşerseniz hızınız kaç olur?” Bu sorunun muhatabı cevabı bilemedi. Esasen hiç kimsenin de bilmesi pek beklenmez zira vites ile hızınıza ince bir ayar yapmak mümkün değil. Vites motorun hızını düşürmek için değil hızı düştükten sonra çekişi ayarlamak için yapılmış bir organ. O yüzden vitesle yavaşlamak asla tercih edeceğimiz bir uygulama değil. Bazen ileri sürüş testlerinde adaylar yeterince iyi planlama yapamadıkları zaman hızlıca yavaşlamak ihtiyacı hisseder ama arkadaki stop lamba yanıp da sınavcı puan kırmasın diye vitesle yavaşlamaya kalkarlar. Tasvip ettiğimiz bir davranış değil. Vitesle yavaşlamanın bir sıkıntısı da arka tekeri kilitlemek riskidir. Eğer ara gaz verir ve debriyajı yavaşça bırakırken biraz gaz verirseniz arka teker kilitlenmez evet. Ama o zaman da motor yavaşlamaz.
Acil durum olsun veya olmasın motoru yavaşlatmak için önce gaz kolunu kullanıyoruz sonra gerekli ise freni. Vites ile yavaşlamak diye bir uygulamayı asla tercih etmiyoruz.
Acil durum normal hız düşürme olayından biraz farklı. Burada kast edilen şey şu: En çabuk biçimde duracağız. Yapılacak iş gazı kapatıp frenlere asılmak. (Ben ABS’li bir motor kullandığım için kaydırmak gibi bir korkum yok. ABS yoksa limon veya progressive işleri mevcut.) Bu esnada debriyajı çekmek ile ilgili açıklamayı şöyle yapıyorlar: Motoru orta sehpaya al. Çalıştır, vitese tak. Arka teker döner. Yani rölantideki motor bile arka tekere güç aktarır ve motoru ileri doğru iter. Bu ileri itme kuvveti hem durma mesafesini artırır, hem de kaçış manevrası yaparken motorun yön değiştirmesini geciktirir. İleri doğru olan kuvvetle kontranın motora uyguladığı döndürme kuvvetinin bileşkesi itme olmadan yalnızca kontra ile olacak olan kuvvetten daha az etkili bir yön değiştirme gücü üretir. O sebeple acil durum freni esnasında ben Honda ekolünü uygun bulmuyorum. OMM, ART ve GiS tayfasını haklı ve doğru buluyorum. Aynı işler araba için de geçerli. Planlı duruşlarda debriyajı çekmiyorsunuz ama acil durum freninde çekiyor/basıyorsunuz.
Acil durum freni esnasında vites düşürmeye çalışmak veya acil durumda vites düşürerek yavaşlamaya çalışmak ise zaten tamamen konu dışı.
Mengu16 adlı üyeden alıntı
En önemli olanı duramayacağın hızlara çıkmamak. Motosiklette yeterli fren gücü olsa bile sürücünün acemiliği motoru yeteri kadar yavaşlatamamasına neden olur veya çok sert fren yapar kaydırır.
fazil adlı üyeden alıntı
Cok guzel anlatmissiniz. Ama asil mesele 140km/saat hizla gitmek bence.
İhtimalleri dusunup hizi dusurmek lazim. 140 degil de 100km/saat hizla gitmek, duruma hazirlanmak icin epey vakit kazandirabilir.
140 ile acil durum freni çalışmalarına bir bakayım, eğer yeterli olmazsa dediğiniz gibi demek ki “O hızlarda sürülmeyecek bu motor.” deyip daha yavaş gideceğiz.
Çok sert frenle ön tekerin kayması ABS’siz motorlara has. O sebeple acil durum freni yaparken ABS’li motorlarda Allah ne verdiyse sıkıyoruz. ABS’yi devreye sokmadan fren yapmaya uğraşmak da güzel bir çaba ama gerçek bir acil durum onunla uğraşmanın sırası değil.
telike adlı üyeden alıntı
Velhasıl zaferci hocam, siz kedi köpek fırlayabilecek bir yolda nasıl 140 ile seyredersiniz bu şaşırtıcı. Burada bir hatanız olduğu bariz ortada. Güvenli sürüş için yol şartlarını da iyi okuyup ona göre bir hız belirlemek gerekiyor.
Önünüze köpeğin fırlamayacağı bir yol olabilir mi?
leopessia adlı üyeden alıntı
Düz bir çizgi çekin yola soldan sağa olacak şekilde. 2 tane aynı motosikler 100 km sürat ile bu çizgiye geldiklerinde gazı kapatsınlar, 1 tanesi debriyajı çeksin, diğeri çekmesin ve hiç bir şekilde frene basmasınlar. Eğer debriyajı çeken daha önce durursa, ehliyetimi kırıp atarım.
Haklısınız. Fren yapılmazsa dediğiniz gibi olur. Fren yapılırsa tam tersi olur.
Darkcity2000 adlı üyeden alıntı
http://www.artmotoakademi.com/akadem...eler.php?id=15
bakın makalede ne diyor ..
"Eğer, debriyajı çekmezseniz, arka lastikte var olan motor itme (engine pull) kuvvetini hala kullanıyor olursunuz. Motor kompresörü vasıtasıyla daha da çabuk yavaşlayacaksınız gibi gelse de, var olan fiziksel bir itiş kuvveti her zaman arka lastiğinizde mevcut kalacaktır. Bu aynı zamanda, özellikle acil frenleme için, ihtiyacınız olan maksimum ön lastik tutuşunuzun bir kısmını, ileri gitmeye yönelik olarak da çalacaktır (aynı zamanda, arka lastikteki, kompresör nedeniyle oluşan kasma, ağırlığın tam olarak ön lastiğe transferini geciktirir. Ağırlık, önde tam değilse, tam tutuş da yoktur). Yani, Ön lastikteki tutuş, hiç bir zaman tam tutuş performansında olamaz."[/COLOR]
Uğur hoca +1.
leopessia adlı üyeden alıntı
Lütfen 4.19 itibari ile söylediklerini bir gözden geçirin. Bakın ne diyor. Eğitim ise eğitim, Barkın da oldukça sosyokültürel eğitime ve oldukça yüksek motosiklet ve sürüş bilgisine sahip bir üstad.
https://www.youtube.com/watch?v=tPTNTZk9JfQ
Acil durum frenine dair bir anlatım yok. Dolayısıyla ilgisiz.
mucoist adlı üyeden alıntı
Debriyaj sıkılı iken frene basıldığında arka teker kitleniyor ve motor sağa sola yalpalıyordu. İsteyen istediği gibi frenlesin.
Motorda ABS yok ise acil durum freninde yok ise arka teker ile ilgili yapılacak şey zaten kitle-unut. Arka teker kilitlenecek. Olması gereken bu. Ön fren artan basınçla. Kilitlenmemesi gereken yalnızca ön teker.
capozzz adlı üyeden alıntı
Zaferce hocam, ben olsam sizin bahsetiğiniz durumda tamamen durmaya odaklanmak yerine kaçmaya odaklanırdım. Çoğu zaman direksiyon-gidon hakimiyeti frenden daha önemlidir. O hızlarda kaçış manevrası zaten durmaktan daha kolay uygulanabilir.
Hayvanların bazıları geri döner. Geri dönen tilkiye şahit oldum, köpeğe şahit oldum. O iş yaş.
leopessia adlı üyeden alıntı
Sakalımızda var oysaki ama lafımız bir türlü itibar görmüyor.. Dün motosiklet kullanmaya başlamış, güvenli sürüş eğitimlerini almış, 3-5 bin kilometre deniyimi olan arkadaşlar o kadar inanmışlar anlatılanlara, doğruyu görmeleri namümkün..
Yavaş manevralarda ön fren yapacaksın diyen, eğitime ne gerek var yürümeyi sana birisi mi öğretti diyen bir sürü sakallı tecrübeli amca dinledim, pek kulak asmadım. 50 bin km civarında tecrübem var. Motosiklet Yol Sanatı gibi bir bilgi birikimi dışında sakallı abilerin sözlerini pek takmıyorum. İyi de ediyorum gibi geliyor bana.
MD.Murat adlı üyeden alıntı
konu sahibi hocam , ybr de olsa motor , fren motor dengesi var. yani motorun ne hızdan ne hıza ne frenle düşeceğini öngörmeniz lazım. gs düşünmek yerine , motorunuzla fren yapmayı öğrenmeyi düşünmek daha mantıklı bence.
Gerçi ABS’li ve ABS’siz motorda acil durum freni farklılık arz eder ama yine de haklısınız kendi motorumla daha etkin acil durum freni yapmak için pratikler yapacağım.
qezgin adlı üyeden alıntı
ABS arızası olsa o anda ne olacak?
Güzel nokta. Her sürüş günü otoparktan çıkarken arka tekerle ABS’yi deniyoruz. ABS merkezi tek olduğu için ön tekerle denememize gerek yok.
-
Moderatör
Devir 2.500'e düştüğünde sizin 6nci yada 5nci viteste işiniz ne onuda anlamak çok güç. Ayrıca bu konuya artık bir daha yorum yazmama kararı aldım, hala direnen arkadaşlar şu altta paylaşmış olduğum videodaki durumu yaşadıklarında lütfen debriyajı çekip frene bassınlar. Sonra burada ya da geldiğimizde karşı tarafta görüşürüz. Allaha emanet olun.
zaferce adlı üyeden alıntı
Siz sakin böyle bir durumda asla vites düşürerek kompresörü arttırmayı ve yavaslamayi tercih etmeyin, arka tekerleğinizi kitlemeyin, ve gerekirse arka tekerleği kitlememek için arkadan patlayın hocam eğitim bunu anlatıyor cünkü.
Lütfen 1.40'dan sonrasını izleyin.
-
zaferce adlı üyeden alıntı
Eğitimlerde anlatılan ve benim kani olduğum hikaye şöyle:
Motosikleti yavaşlatan üç şey var. Gaz, fren ve vites. Gaz kolunu kapatınca arka fren etkisi yaratıyor motor ve motosikleti yavaşlatıyor. Bunu her zaman ilk olarak kullanıyoruz. Acil durum olsun olmasın, motoru yavaşlatmak istediğimizde önce gaz kolunu kapatıyoruz. Az yavaşlamak istersek az, çok yavaşlamak istersek çok kapatıyoruz. Yeterince ileriye bakabilen, iyi planlama yapabilen bir sürücüysek gaz kolunun hassas kullanımıyla hızımızı ayarlama işinin hemen hepsini kotarabiliyoruz. Makbul olan da bu.
Diğeri fren. Gaz kolunu kapattıktan sonra frenleri kullanıyoruz.
Sevmediğimiz olanı ise vites ile yavaşlamak. Vites düşürürsek motor yavaşlar ancak bunu asla tercih etmiyoruz. İlk sebep Keith Code’un dediği gibi balata ucuz, şanzıman pahalı. İkinci açıklamayı ise Paolo Volpara’nın Hacettepe’deki konuşmasında duymuştum. Bir soru sordu: “Motorunuzla altıncı viteste 5000 devirde gidiyorsunuz. Hızınız 110 km/s. Beşinci vitese düşerseniz hızınız kaç olur?” Bu sorunun muhatabı cevabı bilemedi. Esasen hiç kimsenin de bilmesi pek beklenmez zira vites ile hızınıza ince bir ayar yapmak mümkün değil. Vites motorun hızını düşürmek için değil hızı düştükten sonra çekişi ayarlamak için yapılmış bir organ. O yüzden vitesle yavaşlamak asla tercih edeceğimiz bir uygulama değil. Bazen ileri sürüş testlerinde adaylar yeterince iyi planlama yapamadıkları zaman hızlıca yavaşlamak ihtiyacı hisseder ama arkadaki stop lamba yanıp da sınavcı puan kırmasın diye vitesle yavaşlamaya kalkarlar. Tasvip ettiğimiz bir davranış değil. Vitesle yavaşlamanın bir sıkıntısı da arka tekeri kilitlemek riskidir. Eğer ara gaz verir ve debriyajı yavaşça bırakırken biraz gaz verirseniz arka teker kilitlenmez evet. Ama o zaman da motor yavaşlamaz.
Acil durum olsun veya olmasın motoru yavaşlatmak için önce gaz kolunu kullanıyoruz sonra gerekli ise freni. Vites ile yavaşlamak diye bir uygulamayı asla tercih etmiyoruz.
Acil durum normal hız düşürme olayından biraz farklı. Burada kast edilen şey şu: En çabuk biçimde duracağız. Yapılacak iş gazı kapatıp frenlere asılmak. (Ben ABS’li bir motor kullandığım için kaydırmak gibi bir korkum yok. ABS yoksa limon veya progressive işleri mevcut.) Bu esnada debriyajı çekmek ile ilgili açıklamayı şöyle yapıyorlar: Motoru orta sehpaya al. Çalıştır, vitese tak. Arka teker döner. Yani rölantideki motor bile arka tekere güç aktarır ve motoru ileri doğru iter. Bu ileri itme kuvveti hem durma mesafesini artırır, hem de kaçış manevrası yaparken motorun yön değiştirmesini geciktirir. İleri doğru olan kuvvetle kontranın motora uyguladığı döndürme kuvvetinin bileşkesi itme olmadan yalnızca kontra ile olacak olan kuvvetten daha az etkili bir yön değiştirme gücü üretir. O sebeple acil durum freni esnasında ben Honda ekolünü uygun bulmuyorum. OMM, ART ve GiS tayfasını haklı ve doğru buluyorum. Aynı işler araba için de geçerli. Planlı duruşlarda debriyajı çekmiyorsunuz ama acil durum freninde çekiyor/basıyorsunuz.
Acil durum freni esnasında vites düşürmeye çalışmak veya acil durumda vites düşürerek yavaşlamaya çalışmak ise zaten tamamen konu dışı.
140 ile acil durum freni çalışmalarına bir bakayım, eğer yeterli olmazsa dediğiniz gibi demek ki “O hızlarda sürülmeyecek bu motor.” deyip daha yavaş gideceğiz.
Çok sert frenle ön tekerin kayması ABS’siz motorlara has. O sebeple acil durum freni yaparken ABS’li motorlarda Allah ne verdiyse sıkıyoruz. ABS’yi devreye sokmadan fren yapmaya uğraşmak da güzel bir çaba ama gerçek bir acil durum onunla uğraşmanın sırası değil.
Önünüze köpeğin fırlamayacağı bir yol olabilir mi?
Haklısınız. Fren yapılmazsa dediğiniz gibi olur. Fren yapılırsa tam tersi olur.
Uğur hoca +1.
Acil durum frenine dair bir anlatım yok. Dolayısıyla ilgisiz.
Motorda ABS yok ise acil durum freninde yok ise arka teker ile ilgili yapılacak şey zaten kitle-unut. Arka teker kilitlenecek. Olması gereken bu. Ön fren artan basınçla. Kilitlenmemesi gereken yalnızca ön teker.
Hayvanların bazıları geri döner. Geri dönen tilkiye şahit oldum, köpeğe şahit oldum. O iş yaş.
Yavaş manevralarda ön fren yapacaksın diyen, eğitime ne gerek var yürümeyi sana birisi mi öğretti diyen bir sürü sakallı tecrübeli amca dinledim, pek kulak asmadım. 50 bin km civarında tecrübem var. Motosiklet Yol Sanatı gibi bir bilgi birikimi dışında sakallı abilerin sözlerini pek takmıyorum. İyi de ediyorum gibi geliyor bana.
Gerçi ABS’li ve ABS’siz motorda acil durum freni farklılık arz eder ama yine de haklısınız kendi motorumla daha etkin acil durum freni yapmak için pratikler yapacağım.
Güzel nokta. Her sürüş günü otoparktan çıkarken arka tekerle ABS’yi deniyoruz. ABS merkezi tek olduğu için ön tekerle denememize gerek yok.
Benim demek istediğim baktınız sıkıntı yok,yola çıktıktan sonra yolda arıza yapmaz mı bu ABS sadece çıkmadan kontrol etmek yeterli oluyorsa lafım yok. Amacım sesli düşünmek kullanımızına yönelik bir sorgulama içinde değilim.
---------- Mesajlar birleştirildi - 14:48 ---------- bir önceki mesaj zamanı 14:45 ----------
leopessia adlı üyeden alıntı
Devir 2.500'e düştüğünde sizin 6nci yada 5nci viteste işiniz ne onuda anlamak çok güç. Ayrıca bu konuya artık bir daha yorum yazmama kararı aldım, hala direnen arkadaşlar şu altta paylaşmış olduğum videodaki durumu yaşadıklarında lütfen debriyajı çekip frene bassınlar. Sonra burada ya da geldiğimizde karşı tarafta görüşürüz. Allaha emanet olun.
Lütfen 1.40'dan sonrasını izleyin.
https://www.youtube.com/watch?v=SMWrMIIRu2w
Bu olaydan sonra motoru bıraktı bu ağbi diye biliyorum Allah hepimizi korusun.
No matter how bad your day is
Your bike will always make you feel better.
-
Bu sektorun uzmani iki ayri ulke bile bu konuda anlasamamis iki farkli ekol gelismis ama birileri illa benim dedigim dogru diye ortada geziyo?
-
4Vaqrant adlı üyeden alıntı
Burda aklıma şu takıldı ben motor freni + ön arka fren kombinasyonunu kullanıyorum eğer çok acil bi durum varsa hatta şöyleki 6. vitesdeyim baktım 5 6 bin devre düştüm motor freni azaldı direk 5. vitesi atıyorum devir yükseltiyorum dahada motor freni yaptırıyorum makineye hatta yetmedi 5. vitestede 8 9 bin devirden tekrar 5 6 ya düştü diyelim devir 4. vitese atıyorum tabi bu dediklerimin hepsini yaparken %70 ön %30 arka fren yapıyorum.Motorumda abs yok. Sizce bi yerde yanlışlık yapıyo muyum? Süremi uzatan bir durum?
Panik fren esnasında bunlarla uğraşabilenler var, uğraşamayanlar var. Devir konusu motordan motordan değişir, ortalama olarak yazdığınız doğrudur diyelim. AMA, bu konu ciddi, yapabiliyorsanız içgüdüsel olarak yapmak lazım biraz. Devirin kaça geldiğini o sırada takip etmemelisiniz aslında, hiç devir göstergesi ile işiniz olmamalı. Beyninizi de vites küçültmek yerine kaçmak veya durmaya odaklamalısınız. Çok ileri düzey olay bence bu (panik fren anında, normal yavaşlama anında değil). Abi düşünsene zööönk diye freni sıkıyorsun, çarpışmak için sadece 2-3 saniyen kalmış vaziyettesin kafayı vites değiştirmeye odaklamamak lazım bence.
Normal yavaşlama anında zaten buna gerek yok, boşuna şanzumanı zorlamak anlamına gelir.
Ayrıca, bir konuya değinelim: tabir yanlış kullanılıyor. Motor debriyajı sıkmazsanız ileri gitmez, ileri gitme kuvveti sağlamaz taa ki rölanti devrine kadar. Oraya kadar aksine yavaşlar. Fakat bu yavaşlamanın süresi 5x sürede oluyorsa, ani fren ile sizin 3x sürede durmanız gerektiği için ve motorla tekerlek bağlantısını da kesmemiş olduğunuzdan siz piston ve diğer tüm hareketli parçaları da 2x saniye daha erken durdurmak için ekstra fren gücü uygulamak zorundasınız.
20 yıllık tecrübelerinize saygım var, ama "panik fren anında alet motor freni olmadan nasıl duracak?" sorusu yanlış bir sorudur. motor ayrı, balata ayrı yerlere kuvvet uygulamıyor. Debriyaja basmadığınız sürece bunların hepsi bir bütün halindedir. Önemli olan ekstra kuvvet uygulamak değildir, en kısa sürede durduracak olan hangisi ise görevi ona vermektir ki yavaş olan, hızlı olanın önünü kesmesin. Cevaben: durur abicim, hem de babalar gibi durur.
Ama derseniz; kontrol zorlaşıyor, hakimiyet azalıyor, teker kitleniyor vs vs, o zaman işte haklı olabilirsiniz.
Bir noktayı referans alma ve fren yapma konusunda test yapılacaksa, bu testin doğruluğu kuvvet ölçer bir alet olmadan hesaplanamaz. Debriyaj kullanırken ve kullanmazken aynı kuvvette fren sıkıldığını garanti altına alınarak böyle bir test yapılırsa geçerli olur. Zaten hep dediğim gibi aradaki fark atla deve değildir, debriyajı çekerseniz saniyenin onda biri küsüratları gibi daha kısa sürede durursunuz.
---------- Mesajlar birleştirildi - 15:02 ---------- bir önceki mesaj zamanı 14:55 ----------
Videodaki abi mesela 215'ten 40'a 6 saniyede filan geliyor. 100'den 40'a ise sadece 1,5 saniyede düşüyor. Yani 100 ile giderken ani fren sıktığınızda durana kadar 2 bilemedin frenlerin kötüyse 3 saniye vaktiniz oluyor. O aşamada vites değiştirmek ilk değil son düşüneceğiniz şey olmalı bence.
Hayatı güzelleştiren mekanikler.
-
leopessia adlı üyeden alıntı
Yiğit bu işin testi çok basit, aşağıda yazdığım gibi bir adet soldan sağa düz çizgi, 2 motosiklet, yanyana birisi debriyaj çekip gazı kapatsın, diğeri de sadece gazı kapatsın, frenaj yapmasınlar.. Sonuca bir bakalım. Ben bunu tek başıma test ettim, bir ağacı referans noktam aldım, 100 km sürat ile geldiğimde bu ağaçta gazı kapattığımda durduğum mesafe ile debriyajı çektiğimde durduğum mesafe arasında burdan ekvatora yol oluyor. Bir de eğimli bir yol ise, o motosiklet boşta nasıl duracak merak ederim.
Frene basarak aynısını dene hocam sonucun o zaman bir mantığı olur.
-
obarey adlı üyeden alıntı
Frene basarak aynısını dene hocam sonucun o zaman bir mantığı olur.
Aynen, frene basmadan bu testi yapmanın bir manası yok. Fren + debriyaj vs. sadece fren şeklinde test edilmeli.
Hayatı güzelleştiren mekanikler.
-
basto adlı üyeden alıntı
Aynen, frene basmadan bu testi yapmanın bir manası yok. Fren + debriyaj vs. sadece fren şeklinde test edilmeli.
Yapılmışı var ;)
Honda Güvenli Sürüş eğitimine katılarak, debriyaj+fren birlikte yapılan frenajın sonuçlarını görebilirsiniz. Motosiklet feleğini şaşırıyor feleğini. (Tabii ki bu frenajı öğrenciye yaptırmıyorlar. Eğitmen, sonucu göstermesi bakımından kendisi yapıyor.)
-
Moderatör
Herkesin hayatına kimse karışamaz moduna döndü bu konu yine.. 1 hafta sonra bir başka başlık altında yine birbirimizi yemeye devam ederiz, burada herkes birbirinin iyiliği için birşeyler anlatmaya çalışıyor, saptıranlar var anlamaya calısanlar var, anlayanlar var.. Anlamayan arkadaşlar 290'la debriyajı çekip fren yapsın, biz üzerimize düşen vazifeyi yaptık, gerisi takdiri ilahi.
Allah kazasız sürüşler nasip etsin.
-
mucoist adlı üyeden alıntı
Yapılmışı var ;)
Honda Güvenli Sürüş eğitimine katılarak, debriyaj+fren birlikte yapılan frenajın sonuçlarını görebilirsiniz. Motosiklet feleğini şaşırıyor feleğini. (Tabii ki bu frenajı öğrenciye yaptırmıyorlar. Eğitmen, sonucu göstermesi bakımından kendisi yapıyor.)
Çok güzel. Hangi motorla, ne hızda yapıyorlar? Sonuçları ne oluyor? Feleğini şaşırmak ne anlamda kullandınız?
Hayatı güzelleştiren mekanikler.
-
Yahu, çok güzel millet konuşuyor eğitmenler, eğitimler, anlatılanlar, orta sehpaya alıp rölanti devrinde bile motorun itme hareketi yaptığını göstermeler, limon, progresif, abs, vites freni yapma, debriyaj sık, sıkma vs.
Güzel kardeşim, bunların hepsinin fasa fiso olduğu nokta neresi bilir misin? Tekerleğinin yere basma kuvvetinin, yol tutuşunun azaldığı ya da bittiği noktadır. Eğer sen 140 ile giderken haydi yallah debriyaj+kuvvetli fren yaparsan senin tekerleğin artık yere sağlam basmaz. Yol tutuşun kalmaz. Neden kalmaz? Çünkü bir motorlu araç, viteste iken motorunun çevirdiği devir ölçüsünde yere tutunur. Yol tutuşunun olmadığı yerde savrulursunuz. O noktada artık teorinin anlamı yok. Efendim debriyaja basarsak frene daha fazla güç gidermiş, gitsin abicim. İsterse debriyajı basmadığın zamanda gideceğinin milyon katı güç gitsin. E senin tekerleğin yerden kalkacak, kilitlenecek, kaymaya başlayacaksın. Ne manası var artık frene daha fazla güç gitmesinin?
Sizin dediğiniz 50-60 ile giderken geçerli. O zaman uçma efekti yaşamazsınız. O noktada doğru, bas debriyaja, çünkü motor milisaniye sonra artık motor freni yapmayacak noktaya gelecek ve o arada kontrol kaybı yaşatacak kadar hızın yok zaten. Ama kalkıp 140-160 hızlarda bunu yapmaya kalkarsan, öyle erken durmaya falan kalmaz savrulur gidersin.
-
Ben her hava koşulunda her yol durumunda her mevsimde motor kullandım, frenleme sonucu arka tekerin kilitlenmesini azaltmanın en etkili yolu motoru viteste bırakmaktır. Kesinlikte boşta giden motor daha dengesiz oluyor. Birazdan işten çıkıp eve gidicem yerler ıslak belki daha yağmur yağacak, bazı eğitimlerde tavsiye edildiği gibi motor freninden faydalanmadan debriyaj çekili fren yaparsam kesin düşerim denemiyorum o yüzden. Motor freninden etkili faydalanma konusunda da ben frenleme arasında değil de en başında hızlı bir şekilde 1 vites küçültüp frenlemeye öyle başlıyorum bu durumda 5-6 bin devir aralığından 7000 devir civarlarına gelen motor daha fazla ve uzun süreli motor freni yaptırıyor. Hem de yeniden hızlanacağım zaman aynı viteste devam edebiliyorum veya 1 vites daha az küçültmem gerekiyor başta küçülttüğüm için.
-
capozzz adlı üyeden alıntı
Yahu, çok güzel millet konuşuyor eğitmenler, eğitimler, anlatılanlar, orta sehpaya alıp rölanti devrinde bile motorun itme hareketi yaptığını göstermeler, limon, progresif, abs, vites freni yapma, debriyaj sık, sıkma vs.
Güzel kardeşim, bunların hepsinin fasa fiso olduğu nokta neresi bilir misin? Tekerleğinin yere basma kuvvetinin, yol tutuşunun azaldığı ya da bittiği noktadır. Eğer sen 140 ile giderken haydi yallah debriyaj+kuvvetli fren yaparsan senin tekerleğin artık yere sağlam basmaz. Yol tutuşun kalmaz. Neden kalmaz? Çünkü bir motorlu araç, viteste iken motorunun çevirdiği devir ölçüsünde yere tutunur. Yol tutuşunun olmadığı yerde savrulursunuz. O noktada artık teorinin anlamı yok. Efendim debriyaja basarsak frene daha fazla güç gidermiş, gitsin abicim. İsterse debriyajı basmadığın zamanda gideceğinin milyon katı güç gitsin. E senin tekerleğin yerden kalkacak, kilitlenecek, kaymaya başlayacaksın. Ne manası var artık frene daha fazla güç gitmesinin?
Sizin dediğiniz 50-60 ile giderken geçerli. O zaman uçma efekti yaşamazsınız. O noktada doğru, bas debriyaja, çünkü motor milisaniye sonra artık motor freni yapmayacak noktaya gelecek ve o arada kontrol kaybı yaşatacak kadar hızın yok zaten. Ama kalkıp 140-160 hızlarda bunu yapmaya kalkarsan, öyle erken durmaya falan kalmaz savrulur gidersin.
Benim dediğim olay 0-100 arası hızlarda geçerli kesin ama bu yazdığınız da çok çok yüksek ihtimal doğrudur diye düşünüyorum, 160'ta, 200'de frene bassan da çok uzun sürede yavaşlayacağın için hem debriyaj çekmenin çok gereği ve anlamı kalmaz, motor freni de etkili olur uzun sürede yavaşlayacağın için, hem de tutunma mevzusu nedeniyle zaten debriyaj çekmemek gerekiyor olabilir. O hıza çıkıp deneyenleri dinlemek lazım, bana da o hızlarda çekmemek daha mantıklı geliyor.
Süreyi yazdım zaten adam 200'den 100'e gelene kadar 4 saniye geçiyor, ama 100'den 40'a gelene kadar sadece 1 küsür saniye geçiyor. İşte bu 1 küsür saniyelik kısımda motor 100'den 40'a gelecek kadar motor freni ile yavaşlayamayacağı için orada fren gücünün bir miktarı motoru durdurmaya gider.
Yine söylüyorum aradaki fark atla deve olacak kadar değildir. Yani dengede sıkıntı yaşama riskini göze almaya değmez belki de o fark için.
Hayatı güzelleştiren mekanikler.
-
Süreyi yazdım zaten adam 200'den 100'e gelene kadar 4 saniye geçiyor, ama 100'den 40'a gelene kadar sadece 1 küsür saniye geçiyor. İşte bu 1 küsür saniyelik kısımda motor 100'den 40'a gelecek kadar motor freni ile yavaşlayamayacağı için orada fren gücünün bir miktarı motoru durdurmaya gider.
Yine söylüyorum aradaki fark atla deve olacak kadar değildir. Yani dengede sıkıntı yaşama riskini göze almaya değmez belki de o fark için.
Aslında bu işi karma yapmak lazım. Yüksek hızdan kontrollü hıza gelene kadar motor freni ile birlikte, kontrol kaybı yaşamayacak hıza gelindiğinde de debriyaja basarak. Bunun için reflekslerin ona uygun gelişmesi lazım, içgüdüsel olarak nerde hangi kısmını yapman gerekiğini bilmen lazım. Yani o an beyninle düşünmekle falan uğraşmadan tak tak otomatik olarak vücudun bunu yapabilmesi lazım. Bu da sadece eğitimle olmaz, tecrübe ile olur. O zaman buradan çıkan en güzel sonuç, bir kişi için "aşırı hız" kavramı onun tecrübesi ile doğru orantılıdır. Adam vardır, 200 bile onun kalifikasyonuna göre aşırı hız değilken, adam vardır 60 la bile kontrol kaybeder.
Bazı arkadaşlarımız var, "profesyonel eğitim almadan 20 yıl kullansan bile ilk yılını tekrar edersin" gibi eğitmen cümleleri yazmışlar mesela. Bu çok güzel bir pazarlama taktiği. Ha yanlış anlaşılmasın, eğitim çok güzel bir şey ve mutlaka bugün gitsem bana katacağı çok şey vardır. Ama 21 yıl tecrübe ne demek? En basitinden 21 yıl hayat tecrübesi bu cümlenin ne kadar güzel bir pazarlama cümlesi olduğunu anlamamı sağlıyor. Bununla beraber 21 yıllık trafik gözlemi, 21 yıllık "ben ne yaparsam altımdaki araç ne tepki veriyor" gözlemi nasıl ilk yılın tekrarı olarak görülebilir? O yüzden lütfen arkadaşlar, herkes tecrübesi kadar hızlarda kullansın şu aleti.
-
leopessia adlı üyeden alıntı
Yiğit bu işin testi çok basit, aşağıda yazdığım gibi bir adet soldan sağa düz çizgi, 2 motosiklet, yanyana birisi debriyaj çekip gazı kapatsın, diğeri de sadece gazı kapatsın, frenaj yapmasınlar.. Sonuca bir bakalım. Ben bunu tek başıma test ettim, bir ağacı referans noktam aldım, 100 km sürat ile geldiğimde bu ağaçta gazı kapattığımda durduğum mesafe ile debriyajı çektiğimde durduğum mesafe arasında burdan ekvatora yol oluyor. Bir de eğimli bir yol ise, o motosiklet boşta nasıl duracak merak ederim.
Abi inanır mısın canım çıktı aynısını anlatacağım diye. Nafile. Kim olursa olsun eğer yanlış bir bilgiyi doğru sanıyorsa düzeltmek çok zor. Hele ki en iyi bilenin kendisi olduğunu düşünüyorsa. Gaz kapat devir iyice komprasyonu kaybettiğinde vites düşür bu kadar basit. Ki alışkanlık haline getirdiğimiz zaman ani frenajlarda hem daha sağlıklı bir durma hem de; örneğin zar zor durma seviyesine kadar veya uygun hıza kadar yavaşladık, fakat arkamızdan acı bir fren sesi.. Motorumuz torku yakalayacağı devirde kaldığımız için hemen gazı açıp filtreleme ile uygun olan öndeki arabanın yanına kaçıp tost olmaktan kurtulabiliriz ki başıma da gelen bir olay. (Acı frenin benle alakası yokmuş ama refleksi olarak en uygun noktaya çektim motoru hızlı bir şekilde)
Toprağı hatmeden asfalta hükmeder
Twitter/instagram @ywitcan
Yiğit Can
-
Moderatör
telike adlı üyeden alıntı
Abi inanır mısın canım çıktı aynısını anlatacağım diye. Nafile. Kim olursa olsun eğer yanlış bir bilgiyi doğru sanıyorsa düzeltmek çok zor. Hele ki en iyi bilenin kendisi olduğunu düşünüyorsa. Gaz kapat devir iyice komprasyonu kaybettiğinde vites düşür bu kadar basit. Ki alışkanlık haline getirdiğimiz zaman ani frenajlarda hem daha sağlıklı bir durma hem de; örneğin zar zor durma seviyesine kadar veya uygun hıza kadar yavaşladık, fakat arkamızdan acı bir fren sesi.. Motorumuz torku yakalayacağı devirde kaldığımız için hemen gazı açıp filtreleme ile uygun olan öndeki arabanın yanına kaçıp tost olmaktan kurtulabiliriz ki başıma da gelen bir olay. (Acı frenin benle alakası yokmuş ama refleksi olarak en uygun noktaya çektim motoru hızlı bir şekilde)
Tek bir ifade şekli var, Cahil'e laf anlatmak Köre Kırmızıyı anlatmak gibidir, ne söylesen boş. Bundan sonra kimseye yorum yapmayacağım. Fikrimi bilgimi paylaşırım, biter gider..
-
capozzz adlı üyeden alıntı
Aslında bu işi karma yapmak lazım. Yüksek hızdan kontrollü hıza gelene kadar motor freni ile birlikte, kontrol kaybı yaşamayacak hıza gelindiğinde de debriyaja basarak. Bunun için reflekslerin ona uygun gelişmesi lazım, içgüdüsel olarak nerde hangi kısmını yapman gerekiğini bilmen lazım. Yani o an beyninle düşünmekle falan uğraşmadan tak tak otomatik olarak vücudun bunu yapabilmesi lazım. Bu da sadece eğitimle olmaz, tecrübe ile olur. O zaman buradan çıkan en güzel sonuç, bir kişi için "aşırı hız" kavramı onun tecrübesi ile doğru orantılıdır. Adam vardır, 200 bile onun kalifikasyonuna göre aşırı hız değilken, adam vardır 60 la bile kontrol kaybeder.
Bazı arkadaşlarımız var, "profesyonel eğitim almadan 20 yıl kullansan bile ilk yılını tekrar edersin" gibi eğitmen cümleleri yazmışlar mesela. Bu çok güzel bir pazarlama taktiği. Ha yanlış anlaşılmasın, eğitim çok güzel bir şey ve mutlaka bugün gitsem bana katacağı çok şey vardır. Ama 21 yıl tecrübe ne demek? En basitinden 21 yıl hayat tecrübesi bu cümlenin ne kadar güzel bir pazarlama cümlesi olduğunu anlamamı sağlıyor. Bununla beraber 21 yıllık trafik gözlemi, 21 yıllık "ben ne yaparsam altımdaki araç ne tepki veriyor" gözlemi nasıl ilk yılın tekrarı olarak görülebilir? O yüzden lütfen arkadaşlar, herkes tecrübesi kadar hızlarda kullansın şu aleti.
Katılıyorum abi hepsine.
Hayatı güzelleştiren mekanikler.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)