Kapat
Üye Girişi
Motovento
Reklam Alanı
Motomax
Reklam Alanı
4. sayfa BirinciBirinci ... 23456 SonuncuSonuncu

Acil durum frenini becerememek

    Motovento
    REKLAM ALANI
  1. #61
    telike - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    05 Ağustos 2012
    Şehir
    İzmir/Bornova
    Motosikleti
    KTM 450 EXC-F
    Zafer bey öncelikle telefondayım alıntı yapamıyorum kusura bakmayın.
    Önümüze köpek çıkmayacağının garantisi yoksa o hızlarda seyretmek en doğrusu olacaktır.
    Ayrıca yarın kalp krizinden ölmeyeceğimizin garantisi yok bari 299a dayayayım diye de motor sürmek iyi bir yaklaşım değil. Sizi uyarmak değil amacım. Sizin belki onda biriniz kadar anca tecrübem vardır veya yoktur bile fakat bu kısa zamanda öğrendiğim bişey varsa, o da bir motosiklet sürücüsü kaza yapıyor veya atlatıyor kurtarıuorsa %100 kendi hatasıdır. %100 diyorum, genelde sözümona eğitmen abilerimiz der ki gökten göktaşı düşmediği sürece derler. Hayır bir motosiklet sürücüsü o göktaşını da farkedecek. Bu kadar sert düşüncelere sahibim bu konuda. Gereksiz hız yapmanız sizi tehlikeye sokmuş. Madem yola hayvan atlamayacağının garantisi yok o hızlarda seyretmeyiz. Hatam varsa düzeltin lütfen. Herkese kazasız sürüşler.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 17:50 ---------- bir önceki mesaj zamanı 17:45 ----------

    Yok canııım arka tekeri kitlemeyin öndeki araca arkadan patlayın vay bee ben müsadenizi istiyorum. Saygılar herkese
    zaferce, Levent, hayabussa ve 1 diğerleri bunu beğendiler..
    Toprağı hatmeden asfalta hükmeder
    Twitter/instagram @ywitcan
    Yiğit Can


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #62

    Üyelik
    17 Aralık 2012
    Şehir
    Ankara
    Ben ilk yazınızdan o yolda köpek çıkar, bu yolda köpek çıkmaz gibi bir ayrımı yapabileceğim gibi bir ifade yazdınız sandım da o yüzden ayırt edemeyeceğimi ifade etmek istedim. belli ki yanlış anlamışım.

    Alıntı telike adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Zafer bey öncelikle telefondayım alıntı yapamıyorum kusura bakmayın.
    Önümüze köpek çıkmayacağının garantisi yoksa o hızlarda seyretmek en doğrusu olacaktır.
    Ayrıca yarın kalp krizinden ölmeyeceğimizin garantisi yok bari 299a dayayayım diye de motor sürmek iyi bir yaklaşım değil. Sizi uyarmak değil amacım. Sizin belki onda biriniz kadar anca tecrübem vardır veya yoktur bile fakat bu kısa zamanda öğrendiğim bişey varsa, o da bir motosiklet sürücüsü kaza yapıyor veya atlatıyor kurtarıuorsa %100 kendi hatasıdır. %100 diyorum, genelde sözümona eğitmen abilerimiz der ki gökten göktaşı düşmediği sürece derler. Hayır bir motosiklet sürücüsü o göktaşını da farkedecek. Bu kadar sert düşüncelere sahibim bu konuda. Gereksiz hız yapmanız sizi tehlikeye sokmuş. Madem yola hayvan atlamayacağının garantisi yok o hızlarda seyretmeyiz. Hatam varsa düzeltin lütfen. Herkese kazasız sürüşler.
    Doğru. Çok haklısınız. Ya o hızla giderken yola köpek çıktığında durabilmeyi becermem ya da o hızlarda olmamam lazım. Bana o hızda, o durumda, o mesafede ve yine benim motorumla durulabilirdi gibi geliyor. O yüzden frene odaklandım. Fren pratiğine de aslında o yüzden hayıflandım. 140 değil de 100 olsaydı da aynı hesap. ADAC eğitimlerinde 100 ile fren pratiği yapıyor muyum? Hayır. 100 km/s hızla yapacağım ilk acil durum frenimin gerçek yol koşullarında gerçekten acil bir durum olmasını istemem. O yüzden 100, 180 veya 90 fark etmez, hangi hızlarda motor sürüyorsam o hızlarda acil durum freni pratiği yapmam lazım diye düşündüm.

  3. #63
    numangokce - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    14 Eylül 2012
    Şehir
    Ankara Sincan
    Motosikleti
    "Bade" bajaj discover 125st
    Alıntı Darkcity2000 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    http://www.artmotoakademi.com/akadem...eler.php?id=15

    bakın makalede ne diyor ..

    "Eğer, debriyajı çekmezseniz, arka lastikte var olan motor itme (engine pull) kuvvetini hala kullanıyor olursunuz. Motor kompresörü vasıtasıyla daha da çabuk yavaşlayacaksınız gibi gelse de, var olan fiziksel bir itiş kuvveti her zaman arka lastiğinizde mevcut kalacaktır. Bu aynı zamanda, özellikle acil frenleme için, ihtiyacınız olan maksimum ön lastik tutuşunuzun bir kısmını, ileri gitmeye yönelik olarak da çalacaktır (aynı zamanda, arka lastikteki, kompresör nedeniyle oluşan kasma, ağırlığın tam olarak ön lastiğe transferini geciktirir. Ağırlık, önde tam değilse, tam tutuş da yoktur). Yani, Ön lastikteki tutuş, hiç bir zaman tam tutuş performansında olamaz."
    Tam olarak anlatmak istedigim seyi alinti yapmissiniz. Uzun zaman once benzer bir konuda da aynisini belirtmistim:

    Ani frenlemede debriyaji ayirmazsaniz(cekmezseniz/ basmazsaniz) yavaslatmaya cslistiginiz aracin motorunu da yavaslatmaya calisirsiniz. Frenler motorun da ataletini uzerine alir. Arkadaslarin iki aracla deneme yapilmasi tekliflerinin sartlari bu konuyla ilgisiz. Zira fren kullanmadan araci nasil durduracaksiniz? Normalde gaz kspattigimizda aracin yavaslamasi dogaldir. Ama kompresyon, acil frenlemede dezavantajdir.

  4. #64
    hayabussa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Mayıs 2006
    Alıntı zaferce adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Geçen gün, bölünmüş karayolunda 140 km/s civarında bir hızla giderken önüme bir kediyi kovalayan iki köpek çıktı. Uzaktan görmeme ve hemen yapabildiğim kadar güçlü bir şekilde ön ve arka frene basmama rağmen çarpışmanın olacağı noktaya geldiğimde yavaşlamıştım ama hızım 0 olamamıştı. Köpekler önümden çekildikleri için çarpmadım. Ama o andaki hızımla çarpsaydım düşerdim. Bu olay sonrasında hatırladığım kadarıyla düşünebildiklerimi not edeyim.

    Bakışım ileriye değil köpeklere doğruydu. Ön amortisörün kapanmasıyla beraber motor öne yığılırken gözlerim de öne yığıldı. Buna engel olamadım. Fren esnasında dümdüz ileriye bakmaya devam edebilmem gerekirdi. Kaçış manevrası yapmaya çalışmam gerekseydi bakışımı köpeklerden alabilir miydim emin değilim.

    Debriyajı sıkmadım. Acil durum freni yaparken debriyajı sıkmak hem fren mesafesini kısaltır, hem de kaçış manevrasını çok daha keskin ve etkili bir şekilde yapmaya olanak tanır. Oysa benim debriyajım sıkılı değildi. Debriyajı çekmiş olmadığım için duramadığım zaman engelden kaçış manevrasını etkin bir şekilde yapamayacaktım.

    Fren yaparken sonlara doğru ayna kontrolü yapabildiğim zaman ardımda hızla gelen motorcu arkadaşımı gördüm. Ben iyice yavaşlayınca o manevra yapıp hızla yanımdan geçti. Bana çarpabilirdi. Aynı durumda arkada ben olsaydım ben de duramazdım çünkü bazen seyahatler esnasında birlikte sürüş yapmanın verdiği haz ile yakından takip edebiliyorum. Birlikte sürdüğümüz arkadaşlar arasında takip mesafesi olayını konuşup (ben de dahil olmak üzere) yakın takip alışkanlığından vazgeçmemiz gerekir. Düşünsenize, bomboş yol ve birlikte seyahat eden iki motor birbirine çarpıp düşüyor. Saçmalık. Yol müsaitken sadece iki saniyelik minimum mesafeyi bırakmak değil geniş geniş aralıklarla seyretmek daha güvenli.

    Eğitimlerde 50-70 km/s hızla acil durum freni ve engelden kaçış çalışıyorsam, 50 ile fren ve engelden kaçış yapmaya hazırım. Ama 140 ile giderken hiç acil durum freni pratiği yapmadım. 140 ile gideceksen 140 ile giderken durabiliyor olmam da gerekir. Ama anlaşılan o ki duramıyorum. Köpekleri yeterince uzak bir yerden itibaren görmüş ve hemen fren yapmaya başlamış olmama rağmen sadece köpekler önümde durmadıkları için çarpma gerçekleşmedi. Normalde sürdüğümüz hızlarda acil durum freni pratiği yapmak lazım.

    VStrom'un freni zaten yetersiz bir de benim frenlemedeki eksikliğimle birleşince olay resmen şans ile kurtarılmış bir hadise halini aldı. Maddi imkanlar elverdiğinde böyle eksikliklerimi daha iyi tolere edebilecek daha güçlü frenlere sahip motorlara geçmek akıllıca olabilir. F700GS en güçlü aday.


    güzel bir konudan bahsetmişsiniz, konu bayağı karışmış kurusıkı bilgiler sebebiyle, kendi uyguladığı yöntemin en doğru olduğunu iddia eden kişiler
    saçma savlar sunmuşlar..
    ilk olarak ben lisede sayısal okudum, en sevdiğim en ilgili olduğum ders FİZİk'ti, teoride debriyajı sıkıp fren yapmakla debriyajı sıkmadan fren yapmak

    arasında fizik kurallarına göre fark yoktur, terminatör debriyajsız aynı durabilirken, debriyajı sıkmazsanız daha çok fren kuvveti gerekir
    ve kilitlenme noktasına yakın dozajlama yapmak biz faniler için neredeyse imkansızlaşır,
    ayrıca motor titrer, kontrol ve hissiyat azalır, ayrıca ek olarak motorun sizi ittirmesiyle de ayağınızın kas gücünü arttırarak mücadele edersiniz.
    ama debriyaj ve fren aynı anda olursa daha iyi dozajlama ve pratikte daha kısa mesafede daha
    kolay durma söz konusudur. kas dokusuyla gücü kontrol etmeye çalışan biz insanlar kesinlikle, debriyaja bastığımızda daha kısa mesafede dururuz,


    üstte yazılanlar en optimum, tekerin kitlenme sınırında fren içindir, freni yüzde 90 sıkmada bile motor gücüne göre değişebilir,
    ve iyi düzeyde fren yapabilenler için en doğrusu budur, eğer arka tekerin kitlenmemesi için vs debriyajı bırakmıyorsa kişi fren yapmayı beceremiyordur,

    bu adrenalin sebebiyle soğukkanlılığını koruyamaması sebepli olabilir, veya fren yapmayı bilmediğindendir. bir istisnası da bazı motorlarda amortisör
    ayarları sıkıntılı olursa arka teker zırt pırt kitleniyormuş, onlar fren performanslarını yüzde 90-95e düşürmek pahasına bunu tercih edebilirler.
    motorunuz düzgünse 100 birim yerine 90 birime tamam demek mantıksız
    size tavsiyem en azından bir süre her fren yapışınızda debriyajı sıkıp, kontrolünüzü geliştirin. yüzde 50 fren gücünde sonra 80 sonra 99...
    bunu konrtolünüz geliştikçe bulunduğunuz hıza göre hangi şiddette fren yapacağınızı otomatik kestirip motora daha hakim olarak fren yapmaya başlayacaksınız
    ben şahsen eğer herhangi şekilde fren yapmaya karar vermişsem her zaman debriyajı sıkarım, belki de frenlemeye hakim hissetmemi sağlayan şey bu ve
    hızım yüksek bile olsa tehlike anında elim ayağıma dolaşmıyor (yüzde 1 belki dolaşıyordur )
    son olarak küçük bir fark fakat debriyajsız frende balatalar az bi miktar daha çok aşınıyor ve daha kısa ömürlü oluyor. tam emin olamasam da motor
    çok zorlandığı için supaplara da zararlı olabilir yüzbin km ömrü varsa supabın 95 bine düşer

  5. #65
    DKN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Ocak 2013
    belli ki motorkafa henüz görmemiş konuyu. geldiğinde o anlatır nasıl sıkacağınızı

  6. #66
    basto - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Mayıs 2015
    Motosikleti
    CBF 1000 FA
    Alıntı hayabussa adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    güzel bir konudan bahsetmişsiniz, konu bayağı karışmış kurusıkı bilgiler sebebiyle, kendi uyguladığı yöntemin en doğru olduğunu iddia eden kişiler
    saçma savlar sunmuşlar..
    ilk olarak ben lisede sayısal okudum, en sevdiğim en ilgili olduğum ders FİZİk'ti, teoride debriyajı sıkıp fren yapmakla debriyajı sıkmadan fren yapmak

    arasında fizik kurallarına göre fark yoktur, terminatör debriyajsız aynı durabilirken, debriyajı sıkmazsanız daha çok fren kuvveti gerekir
    ve kilitlenme noktasına yakın dozajlama yapmak biz faniler için neredeyse imkansızlaşır,
    ayrıca motor titrer, kontrol ve hissiyat azalır, ayrıca ek olarak motorun sizi ittirmesiyle de ayağınızın kas gücünü arttırarak mücadele edersiniz.
    ama debriyaj ve fren aynı anda olursa daha iyi dozajlama ve pratikte daha kısa mesafede daha
    kolay durma söz konusudur. kas dokusuyla gücü kontrol etmeye çalışan biz insanlar kesinlikle, debriyaja bastığımızda daha kısa mesafede dururuz,


    üstte yazılanlar en optimum, tekerin kitlenme sınırında fren içindir, freni yüzde 90 sıkmada bile motor gücüne göre değişebilir,
    ve iyi düzeyde fren yapabilenler için en doğrusu budur, eğer arka tekerin kitlenmemesi için vs debriyajı bırakmıyorsa kişi fren yapmayı beceremiyordur,

    bu adrenalin sebebiyle soğukkanlılığını koruyamaması sebepli olabilir, veya fren yapmayı bilmediğindendir. bir istisnası da bazı motorlarda amortisör
    ayarları sıkıntılı olursa arka teker zırt pırt kitleniyormuş, onlar fren performanslarını yüzde 90-95e düşürmek pahasına bunu tercih edebilirler.
    motorunuz düzgünse 100 birim yerine 90 birime tamam demek mantıksız
    size tavsiyem en azından bir süre her fren yapışınızda debriyajı sıkıp, kontrolünüzü geliştirin. yüzde 50 fren gücünde sonra 80 sonra 99...
    bunu konrtolünüz geliştikçe bulunduğunuz hıza göre hangi şiddette fren yapacağınızı otomatik kestirip motora daha hakim olarak fren yapmaya başlayacaksınız
    ben şahsen eğer herhangi şekilde fren yapmaya karar vermişsem her zaman debriyajı sıkarım, belki de frenlemeye hakim hissetmemi sağlayan şey bu ve
    hızım yüksek bile olsa tehlike anında elim ayağıma dolaşmıyor (yüzde 1 belki dolaşıyordur )
    son olarak küçük bir fark fakat debriyajsız frende balatalar az bi miktar daha çok aşınıyor ve daha kısa ömürlü oluyor. tam emin olamasam da motor
    çok zorlandığı için supaplara da zararlı olabilir yüzbin km ömrü varsa supabın 95 bine düşer
    Üstad süper her aşamasını güzel anlatmışsın. Hepsine OK.

    Sadece fizik kurallarına göre kısmını ayrı bir fizik başlığı açıp tartışalım. Kesinlikle fark oluşur diyorum ben. Farkı hesaplamak için ölçümler ve formüller gerekiyor ve her motorda farklıdır. Ama %10, ama %1 kesinlikle fark ortaya çıkar. (Koşul: Eşit fren kuvveti ile durdurmaya çalışma durumunda)

    Sen diyorsan ki debriyajı çekmezsen daha fazla frene basarak aynı sürede durdurursun, o zaman doğru diyorsun. Ki bu da zaten durmaya direnme anlamında fark oluştuğunun bir başka ispatı oluyor.

    (Bu arada fizik olimpiyatlarına katıldım )

  7. #67
    Espaniole - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    09 Haziran 2012
    Şehir
    Bursa
    Motosikleti
    Honda cb650F - cb125E
    Alıntı leopessia adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Tek bir ifade şekli var, Cahil'e laf anlatmak Köre Kırmızıyı anlatmak gibidir, ne söylesen boş. Bundan sonra kimseye yorum yapmayacağım. Fikrimi bilgimi paylaşırım, biter gider..
    Hocam fren konusunda kişisel herhangi bir yorum yapmayacağım. Konuyu baştan sona kadar okudum fakat sizi tersleyen herhangi biri göremedim, siz de diğerleri de fikirlerini belirtmiş, ne söylesen boş demektense savunduğunuz şey ile ilgili daha detaylı bilgiler vermenizi tavsiye ederim.
    Cahil diyerek, dün kullanmaya başlamış 3-5 bin km tecrübesi olan kişiler diyerek gönderme yapmışsınız fakat bu konu yıllardır konuşuluyor ve hiçbir yerde tek bir sonuca varılabilmiş değil, halen daha iki kutup var. Yani bu durum suyun kaynama noktasına benzemiyor; hangi fren tekniği ile daha kısa sürede durulabileceği hakkında kanun yok.

    Kompresyonu savunmuşsunuz ve neden olarak sürüş tecrübesini göstermişsiniz. Haklı olabilirsiniz; fakat biliyoruz ki motosiklet denen alet hızlanmasından duruşuna, virajından bakışına(Sürüş teknolojisi) kadar baştan sona sayılarla veya bazı teknik veriler içeriyor. Durum bu iken sadece pratiğe göre yürümek pek mantıklı değil.

    Saygılar.
    Korkarak yaşayamazsın!

  8. #68
    hayabussa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Mayıs 2006
    Alıntı basto adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Üstad süper her aşamasını güzel anlatmışsın. Hepsine OK.

    Sadece fizik kurallarına göre kısmını ayrı bir fizik başlığı açıp tartışalım. Kesinlikle fark oluşur diyorum ben. Farkı hesaplamak için ölçümler ve formüller gerekiyor ve her motorda farklıdır. Ama %10, ama %1 kesinlikle fark ortaya çıkar. (Koşul: Eşit fren kuvveti ile durdurmaya çalışma durumunda)

    Sen diyorsan ki debriyajı çekmezsen daha fazla frene basarak aynı sürede durdurursun, o zaman doğru diyorsun. Ki bu da zaten durmaya direnme anlamında fark oluştuğunun bir başka ispatı oluyor.

    (Bu arada fizik olimpiyatlarına katıldım )
    ben olimpiyata katılmadım, sadece fiziği seviyorum, ama asıl bunu belirtme sebebim yüz kişiden belki 90ının fiziği sevmemesi ve bilmemesi,
    debriyaja basmazsan, daha çok kuvvetle teoride aynı durabilirsin, birkaç hafta önce aeaya bir soru sordum motorunun çalındığı bölümde, bazı fren sistemlerinin ya tutmadığını ya kitlendiğinden bahsetti aea, fren sistemi kusursuz çalışıyorsa mümkün.bizim satınaldığımız hiçbir motorun freninin en gelişmiş mekanik sistemde olup mükemmel çalıştığına inanmıyorum. malesef 1 kuruş ucuzlatacak yöntem peşinde koşuyolar, birim motor başına 5 dolar ucuz üretim için frenlerde üç beş kusuru seve seve kabul ediyor firmalar

  9. #69
    tyrung - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    18 Haziran 2014
    Motosikleti
    Monster 696, Vespa Primavera
    Benim anlamadığım şu debriyajı sıkmanın frenleme mesafesiyle alakası yokki :D
    Honda da debriyaj sonra sıkılır derken "avrupalılar en başta sıkar" zaten diyorlar. Yani biz böyle anlatıyoruz ama avrupa ekolünde farklı anlatırlar.

    Sebep;
    200km hızla gidiyorsunuz köpek çıktı, asıldınız frenle debriyaja arkayı biraz kaçırdınız ve kitlediniz bunu farkedip 1sn sonra bıraktınız.
    Şuan 200km e hızdan 100km hıza düştünüz diyelim kitlenmiş olan tekerin bir anda 100km hızla dönmesini isteyeceğiniz için tank tokatlamaya başlayacaktır.
    Halbuki debriyaj çekilmediğinde tekerin tekrar sağlıklı dönmesini sağlayacak olan bir motor hala görevdedir.
    (Bu sebeple avrupalılar için ABS önemlidir.)

    Kısaca debriyaj frenlemede değil, frenleme sonrasında rol oynar.

    (Tecrübe ile ilgili değildir, Honda da NEDEN böyle eğitim verildiğini anlatan bir olaydır.)
    Mengu16 bunu beğendi.

  10. #70
    basto - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Mayıs 2015
    Motosikleti
    CBF 1000 FA
    Hayabussa da haklı, tekeri kitlemeyecek kadar fren yapmayı öğrenmelisiniz derken, ama tyrung da (veya Japon ekolü diyelim) haklı ya kitlerse sorusunu sorarken.

    Bu olay sürüş tarzı ile ilgili, nasıl alıştığınız ve kendinizi nasıl geliştirdiğinizle ilgili bir olay. Biraz da ABS ile ilgili. Hangisi en doğrusu onu belirlemek zor, ben şahsen debriyajı çekerek panik fren yapmayı tercih ederim (motorda abs var ) Ayrıca arkadan ziyade ön frenin tutuşu ve kayması daha önemli olacağı için sırf arka teker kayar diye bu tercihimi değiştirmem sanırım.

    Ama diğerini yapanların da çok makul ve geçerli gerekçeleri var. Saygı duyuyorum.

    Bu konuya bu kadar yeter herhalde, 1 haftadır aynı muhabbet dönüyor

  11. #71
    Sokollu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Nisan 2014
    Alıntı leopessia adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Tek bir ifade şekli var, Cahil'e laf anlatmak Köre Kırmızıyı anlatmak gibidir, ne söylesen boş. Bundan sonra kimseye yorum yapmayacağım. Fikrimi bilgimi paylaşırım, biter gider..
    Hocam gördüğüm kadarıyla yaşınız ve tecrübeniz benden yüksek. Foruma girdiğimde acaba bu adam ne düşündü diye mesajını aradığım üyelerden birisiniz, neden bu kadar sinirlendin, anlamadım. Okuduğum kadarıyla (eğer silinen yorumlar olmadıysa tabi) iki farklı ve haklı gerekçeleri olan frenleme sıralaması var ve herkes elinden geldiğince hangisinin daha etkili/doğru/güvenli olduğunu açıklamaya çalışmış.(siz deneyimlerinize bağlamışsınız, diğer arkadaşlar iki tekerin çalışma prensibine bağlamış).

    Şunu hatırlatmak istiyorum : Üye olan herkes,dilediği konuya (bilmediği konulara bile) yorum bırakabiliyor, ancak üye olup aktif olan çoğu yeni kullanıcı da (benim dahil olduğum) daha önce düşünüp cevabını bulamadığı bu tarz hayati konulardaki yorumları harfi harfine okuyor, ve bunu yapmadan önce/sonra yorum yazması da gerekmiyor.

    Uzun lafın kısası : Cahile laf anlatmaya kalkmıyorsunuz, çoğu kişi üyelik alıp buradaki konulara neredeyse hergün girip çıkıyorsa belli bir bilgi açlığı ve motosiklet aşkı vardır. Kurunun yanında yaşı da yakmayın, papaza kızıp orucu bozmayın.

    Not : Bir sonraki Şile gezisini beraber yaparız inşallah.

  12. #72
    Darkcity2000 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    29 Mayıs 2014
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    HONDA NC 750X
    Alıntı basto adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Hayabussa da haklı, tekeri kitlemeyecek kadar fren yapmayı öğrenmelisiniz derken, ama tyrung da (veya Japon ekolü diyelim) haklı ya kitlerse sorusunu sorarken.

    Bu olay sürüş tarzı ile ilgili, nasıl alıştığınız ve kendinizi nasıl geliştirdiğinizle ilgili bir olay. Biraz da ABS ile ilgili. Hangisi en doğrusu onu belirlemek zor, ben şahsen debriyajı çekerek panik fren yapmayı tercih ederim (motorda abs var ) Ayrıca arkadan ziyade ön frenin tutuşu ve kayması daha önemli olacağı için sırf arka teker kayar diye bu tercihimi değiştirmem sanırım.

    Ama diğerini yapanların da çok makul ve geçerli gerekçeleri var. Saygı duyuyorum.

    Bu konuya bu kadar yeter herhalde, 1 haftadır aynı muhabbet dönüyor
    Bugün öğlenden beri dönüyor 4 sayfa oldu
    Açacaksın gazı, vereceksin coşkuyu ...

  13. #73
    RmMuR - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Haziran 2012
    Şehir
    İstanbul Ataşehir
    Motosikleti
    Yamaha MT-07
    Panik frende debriyaji sikip motoru durdurmayi veya itis gucunu azaltmayi amac edinmek ilk oncelik degildir. İlk oncelik motoru hala kontrol edilebilir cizgide tutmak ve boyleyken mumkun olan maksimum freni yapmaktir. Bu arada arka tekerin kitlenmesi bile buna dahildir.
    Ancak bu gibi durumda debriyaja basilmaz. Calisan motor motorsikletin tek denge ve yoltutus argumanidir.
    Tekerlek ile motor gucunu bir birinden ayirdiginizda sadece denge beceriniz ve fizik kurallari bileske gucler vb. ile bas basa kalirsiniz.
    Dengenin, yer ile temasin ve yol tutusunun kaybolmamasi icin debriyaja durmaya yakin basabilirsiniz. Hic basmasanizda motor stop etse bile olur.
    Muracaat Honda GS2.
    Bunun ne demek oldugunu Aydin hoca ve Tayfun hoca uygulamali olarak gosteriyor.
    Levent bunu beğendi.

  14. #74
    mozgur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    04 Nisan 2015
    Şehir
    İzmir
    Motosikleti
    Tvs Apache RTR 150 / CRF 250 L
    Herkes işin fiziksel boyutundan bahsetmiş. Debriyajı asılınca fizik kuralları içinde belki uzun belki kısa sürede duruyordur.Duruma, şartlara, arka lastiğin konumuna vs. bir çok etkene göre değişir.


    Atlanan br nokta var ki refleks.Vücudun düşünsel olarak vereceği cevaplardan kat ve kat hızlı çalışan bir mekanizma. Bu yüzden hayat kurtarır.

    Debriyaj çekili frenlemeye girdiğimiz anda artık herşeyi reflekslerimiz yönetmeye başlar.Motorun dengede durması, fren dozajının arttırılıp azaltılması vs. Ne yapacağınızı düşünmezsiniz. Trans hali gibidir. Herşey otomatik olarak olur biter. Durum değişikliklerine anlık tepkiler verilir.


    Bir de motor freniyle beraber frenlemeye girdiğinizi düşünün. Aklınız sürekli arka tekerin kompresyonu bırakacağı noktaya kilitli kalacaktır. Bu da vücudun refleks durumundan çıkıp işi mantığın ve düşünselliğin devralması demektir ki, refleksleriniz devreden çıkacak ve değişimlere tepkileriniz kat be kat yavaşlayacaktır. Dolayısıyla motoru dengede tutmanız güçleşecek ve durma mesafeniz uzayacaktır.

    Bu benim izlenimim. Açıkçası boş arazide fren denemelerinde hep mantık hakimdir.Refleks yoktur. Dolayısıyla fren mesafeniz zaten isteseniz de istemeseniz de acil durumlara göre daha uzun olacaktır. Yani debriyaj çekili veya çekili olmadan ne sonuç elde ettiğinizin bir önemi yok.

    __________________________________________________ _________________________________________________


    Daha basit bir şekilde açıklayabilmek için boşverin motoru daha basit bir mekanizma olan araba üzerinde düşünelim.

    Acemi bir sürücü ile usta bir sürücü arasındaki durma mesafesinde fark yaratan nedir? Frenin daha iyi dozajlanması mı? Yoksa ilk fren tepki süresinin daha kısa olması mı? Usta bir sürücü refleks olarak frene asılırken acemi bir sürücü (eğer paniklemezse) düşünerek fren yapmaya çalışacaktır. Bu da ilk frene basış anını minimum 1 sn kadar uzatır.

    Her iki sürücünün fren mesafesinin aynı olduğunu farzetsek bile 90km/h ile giderken o 1 sn fark (90 / 60 /60) * 1000 = 25 mt daha uzun durma mesafesi olarak bize geri dönecektir.

    Aynı şey panik fren anında debriyaj sıkmadan frenleme durumunda, refleksin devreden çıkıp mantığın devreye girmesinde de geçerli. Sanırım daha anlaşılır oldu bu

  15. #75
    Mengu16 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Aralık 2004
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    Bajaj 200NS, Mondial 210MX
    Burda acil frende debriyaj çekilir diyenlerin çoğu eminim bi damla yağmur yağsa motorun üzerine bile oturmuyordur.
    Levent bunu beğendi.

  16. #76
    Moderatör Levent - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    12 Mart 2007
    Şehir
    Antalya/Kaş
    Motosikleti
    R 1200 GS Adventure
    Alıntı Espaniole adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Hocam fren konusunda kişisel herhangi bir yorum yapmayacağım. Konuyu baştan sona kadar okudum fakat sizi tersleyen herhangi biri göremedim, siz de diğerleri de fikirlerini belirtmiş, ne söylesen boş demektense savunduğunuz şey ile ilgili daha detaylı bilgiler vermenizi tavsiye ederim.
    Cahil diyerek, dün kullanmaya başlamış 3-5 bin km tecrübesi olan kişiler diyerek gönderme yapmışsınız fakat bu konu yıllardır konuşuluyor ve hiçbir yerde tek bir sonuca varılabilmiş değil, halen daha iki kutup var. Yani bu durum suyun kaynama noktasına benzemiyor; hangi fren tekniği ile daha kısa sürede durulabileceği hakkında kanun yok.

    Kompresyonu savunmuşsunuz ve neden olarak sürüş tecrübesini göstermişsiniz. Haklı olabilirsiniz; fakat biliyoruz ki motosiklet denen alet hızlanmasından duruşuna, virajından bakışına(Sürüş teknolojisi) kadar baştan sona sayılarla veya bazı teknik veriler içeriyor. Durum bu iken sadece pratiğe göre yürümek pek mantıklı değil.

    Saygılar.
    Bazen gerçekten fazla sinirlenebiliyor insan. Forumda sinirleniyor olmak doğru değil, ama malesef sinirlenebiliyoruz, konu hakkında artık yorum yazmayı düşünmüyordum ama sizin mesajınıza son olarak cevap vermeyi uygun buldum, zira yaklaşımınıza cevap vermemek kabalık olurdu..

    Kullandığım Cahil cümlesi aslında bir mecaz, sonuç olarak kimseyi tanımıyoruz, kim ne kadar donanımlı kim ne kadar donanımsız bunu bilemeyiz, bilsek de bizim haddimize değil insanları yargılamak. O cümle de anlatmak istediğim detay ise yanlış bildiği doğrudan bir insanı vazgeçirmenin imkansız olduğundan başka bir şey değil. Yoksa birisi bana saldırdı ya da saldırmadı konusu değil. Bakınız; aşağıda bir kaç cümle sıralayacağım.

    '' Tecrube en kotu ogretmendir ''
    '' Hep diyoruz km ve yil ile tecrube olsaydi taksiciler F1 pilotu, pizza motorcularida Rossi olurdu''
    '' Isi sakala baglamaniza gerek yok, kendi tecrubeleriniz ile evrensel gercekleri ve fizik kurallarini ezemezsiniz yada oyle sanirsiniz''



    Şimdi lütfen biraz aklı selim düşünelim ve yorumlayalım. Ve gerçekten çok ama çok basite indirgeyerek yorumlayalım. Eğer gerçekten tecrübe kötü bir öğretmen ise, Neden hayatın her anında tecrübe aranır veya konuşulur? Basit örnek; Tecrübeli çalıştırıcı (Futbol) Basit örnek: Motosiklete yeni başlayacağım ne yapmalıyım ? Cevap : Tecrübeli birilerinden yardım alın, Tecrübeli şoför aranıyor(Otomobil sürücüsü) Neden yeni yasa ile ehliyet alacaklar stajyer sürücü olacaklar ? Gerekirse ehliyetleri iptal edilecek? Veya iyi kullanıp herhangi bir kazaya belaya karışmadıkları takdirde stajyerlikten sürücü ünvanını alacaklar gibi gibi devam eder gider.

    ''Hep diyoruz km ve yil ile tecrube olsaydi taksiciler F1 pilotu, pizza motorcularida Rossi olurdu'' Konumuz motosiklet sürüşü ise, buradan örnekleyelim, madem motosiklete bindiğiniz yıl ve katetmiş olduğunuz km ile tecrübe olmuyor, o halde eğitimini tamamlayan herkes doğru MotoGP'ye.. Biraz fazla mı yüksekten uçtuk? Ya da yıllarca Antreman yapıp km'lerce yol kateden Kenan Sofuoğlu ve son yılların parlayan yıldızı öğrencisi Toprak. Kenan Sofuoğlu babadan ağabeyden motorcu bir aileden geliyor, abilerini kaybetmiş, o pes etmemiş ve çalışmış yol yapmış, kendini geliştirmiş. Yıllarını vermiş adam. Sonuç dünya şampiyonu? Yani kısaca bu işler bizlerin ulaşıp aldığı eğitim ile olan işler değil. Bakın eğitime asla ve asla karşı değilim, herkes gereken eğitimini alsın hiç birimiz kendimizi motogp'ye hazırlamıyoruz, ama pistlerde boy gösteren pilotların geçmişlerine indiğinizde kaç tanesinin sürüş eğitimi alıp pistlere uzandığını görebiliriz ?


    Isi sakala baglamaniza gerek yok, kendi tecrubeleriniz ile evrensel gercekleri ve fizik kurallarini ezemezsiniz yada oyle sanirsiniz''

    Ben, ya da benim gibi düşünenler, bu konuda kendi bildiklerini tecrübelerini deneyimlerini insanlara aktarmak ve bilgi paylaşımı yapmak için burada bildiklerimizi (doğru yada yanlış) paylaşıyor. Eğer durum bu olmasaydı banane 140 km ile duramadıysan, onane senin motosiklet sürüşünden, şuna ne blabla giderdi. Sizce kendi tecrübelerim ile evrensel gerçekleri ve fizik kurallarını değiştirmeyi düşünen birisimim? ya da birilerimiyiz? Hayır tabiki, ben ya da aynı fikri savunan insanlar, yaşadıkları tecrübeler ile burada insanlar ile paylaşımda bulunuyor, Bakın dünya ikiye bölünmüş avrupası şöyle düşünürken, asyası böyle düşünüyorken hangisi evrensel gerçek? Öncelikle zaten bu başlı başına çelişki değil mi? Bakın 31 yaşımdayım, 21 seneye yakın olmuş motosiklet ile ilk tanışmam. Km'sini tuttuğum 150 bin km, ve kayıt dışı bir çok sürüş ve yol deneyimim olmuş. Geçenlerde benzer bir konuda bir paylaşımda bulundum, o mesajı burada paylaşmak istiyorum tekrar.


    ''(Egitmen Konusu) Bu işler konusunda ciddi ücretler ödenerek eğitim veren bir zat ile (ayak üstü, tesadüfen gelişen, elimde kaskımı görüp kişisel egolarına yenik düşmesi sonucu bana güvenli sürüş eğitmeni olduğunu ifade etmek için kurulan bir diyalog) 3-5 dakika laflayıp, 6. dakika da motosikletin üzerinde olmam gerektiği kanısına vardım ve son soruyu itiştirerek, bana yaptığı seviye tespit sınavını, kendisine sıkıştırdım.. Toplam motosiklet deneyiminiz kaç km acaba dediğim de, 12 saniye düşünerek verdiği cevap 40.000 km oldu.. Ve dedim ki, daha görmeniz gereken çok badireler var, allah görmeyi nasip etsin. sağlıcakla kalın. Şimdi ben şahsen kendime tepeden bakan insanları küçük gören bir adam değilim, allah bilir, ben de bilirim.. Ama 150 bin km yol yapmışım (Resmi olarak) gayri resmi 160-170 bine yakın olduğunu düşündüğüm bir motosiklet sürücüsüyüm. 40.000 km sürüş yaptığını 12 saniye de söyleyen birisinin beni eğitebileceği konusunda hiç bir düşüncem olamaz.''


    Bu demek olmuyor ki bütün eğitmenler böyle, ama böyleleri de var, şuraya bağlıyorum, Eğer bir eğitmen anlattığı bir konuyu tecrübesi dahilinde yaşamamış ve bilmiyorsa, verdiği teorik bilgiyi doğru kabul edip savunan ve konu hakkında uzaktan yakından fikri olmayan arkadaşların İşte dünya gerçeği, hoca anlattı sana mı inanayım, benzeri yorumları bu forumda insanların gerçekten canını sıkabiliyor. Ama bu son konu idi.. Bundan sonra ben sessiz kalmayı tercih ediyor olacağım.


    Bir iki cümle de sizin sorunuza cevap vermek istiyorum, madem bu kadar yazdık, benim neden böyle savunduğum konusunda sinirlerim normale dönmüşken cevap vereyim. Bakın anlatılan ve öğretilen bir çok eğitim bilgisi, şu kadar km hıza kadar güvenli sürüşü destekler, Tıpkı Sharp Testlerinin 40-50 km sürat ile gerçekleştirilip, bizim 300 km sürat ile kaskımızın korumasını beklediğimiz durum ile birebir aynı. Hatta çok güzel örnek. Eğer 300 km ile hiç bir garanti verilmiyor ise, bu güvenli sürüş eğitimleri içinde bire bir aynı durum değil midir?

    Bakın ben SuperSport motosiklet kullanıyorum, ve inanın ki gerçekten kullanmayan anlayamaz,kullanması en zor ve en rahatsız motosiklettir kendisi. Asla hata kabul etmez, asla sahibini sevmez, zor bi kadın gibidir. Bütün bu olumsuzluklara rağmen size sunduğu tek özelliği güçlü ve hızlı olmasıdır. Kullandığım araba 75 beygir 1.200 kilogram iken, kendisi 200 kilogram 123 beygir dolaylarında. Bunu yazmamdaki sebep ise bu motosiklet üzerinde hızlı gidiyorum,16.500 devir çeviren bir motosiklet bu. Konuda bahsedilen hızlara neredeyse ilk viteste gelebilen bir motosiklet. Bu motosiklet üzerinde ben 6. viteste 260 - 290 km aralıklarında seyir ederken debriyajı çekip fren yapma olasılığım yok. Yani bahsettiğimiz konu bir de acil durum frenajı. Ben uç noktadan bahsediyorum ama 200 km ile de bu söylediğim geçerlidir. Önceki mesajlarımda 2 adet video paylaştım, birisi barkının vites değiştirme videosu, diğeri 1000 rr ile otobanda zora düşen bir arkadaşın videosu. Buna alternatif olarak motogp seyredilebilir,top speed yapan videolar seyredilebilir ve gözlemlenebilir. Hiç birisi debriyajı çekip fren yapmaz,(istisnasi durumlardan söz etmiyorum) anlatmak istediğim konu bu. Bende birçok motosiklet kullandım, hızlısından yavasına hepsinde komprasör kullandım,öyle alıştım, öyle devam ediyorum. Çok basit bir örnek ile sonlandırmak istiyorum, Scooter'larda komprasör yok denecek kadar azdır, eğer doğru olan şey komprasöre ihtiyaç yok cümlesi olsaydı bu motosikletleri kullanan hiç kimseyi göremezdik, veya kullanıp durduramayan insanlar ile karşı karşıya kalırdık. Çünkü bu motosikletlerdeki fren sistemleri 300 km sürat ile giden tabiri caiz ise yerde uçan bir makinayı durdurabilecek güçte asla ve asla değiller. Bütün anlatmak istediğim bundan ibarettir.

    Bu arada son cümle, kalbini kırdığımı düşünen arkadaşlarım olduysa hepsinden özür dilerim, dediğim gibi kimseyi kırmak üzmek değil tecrübelerimizi paylaşmaktır buradaki amacımız, iş stresi, mimiksiz mesajlar yanlış değerlendirmelere de sebep olabiliyor, o yüzden gerçekten kırılan var ise özür diler herkese iyi aksamlar dilerim.
    Sokollu ve mozgur bunu beğendiler.

  17. #77
    hayabussa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Mayıs 2006
    Alıntı Mengu16 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Burda acil frende debriyaj çekilir diyenlerin çoğu eminim bi damla yağmur yağsa motorun üzerine bile oturmuyordur.
    tabiki de öyle, mesela ben yağmur yağarken varacağım yere motosikletimle ulaştıktan sonra kapalı bi yere geçip oturuyorum, motorun üzerinde yağmur altında oturma huyum yoktur. tabi buda zevk meselesi sen motorun üstünde anlamsızca oturmayı seviyor olabilirsin
    Darkcity2000 ve mozgur bunu beğendiler.

  18. #78

    Üyelik
    24 Mart 2015
    durabileceğiniz hızlarda gidin en sorunsuz çözüm budur bence 140 km hız motosiklet için çok ama çok fazla 90 idealdir.

  19. #79
    mozgur - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    04 Nisan 2015
    Şehir
    İzmir
    Motosikleti
    Tvs Apache RTR 150 / CRF 250 L
    Alıntı hayabussa adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    tabiki de öyle, mesela ben yağmur yağarken varacağım yere motosikletimle ulaştıktan sonra kapalı bi yere geçip oturuyorum, motorun üzerinde yağmur altında oturma huyum yoktur. tabi buda zevk meselesi sen motorun üstünde anlamsızca oturmayı seviyor olabilirsin
    :D:D:D
    Süperdi.


    __________________________________________________ __________________________________________________ ____

    Bayılıyorum insanların niyet okumasına. süper bir dünya. Herkes herkes hakkında herşeyi biliyor. (:

  20. #80
    Mengu16 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Aralık 2004
    Şehir
    Ankara
    Motosikleti
    Bajaj 200NS, Mondial 210MX
    Kimse kimsenin yöntemini uygulamaya ikna olmayacak zaten boşuna tartışıyoruz. İngilizce kaynaklardan araştırırdım da değmez millet birbirini g.. etme meraklısı.
    beko12345 bunu beğendi.


    REKLAM ALANI
4. sayfa BirinciBirinci ... 23456 SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)