Güzel kardeşim, doğru şeyler söylüyorsun ama bunları yanlış bir yaklaşım için söylüyorsun. Ama anlaşçaz bence
Bak ne dedim zaten, kadının alet-araç kullanması evrim tarihinde, 100 yıl öncesine kadar gerekmemiş zaten. İlk çağdan beri biz adamlar olarak ava çıkıyoruz, alet yapıyoruz-kullanıyoruz, kadınlar "toplayıcılık" dediğimiz ağaçlardan gelen yiyecekleri buluyorlar. Yani görev paylaşımı modern zamanlara kadar böyle, e tabii ki erkek beyni alet yapmak-kullanmak kısımlarında yetenek kazanırken kadın beyni daha değişik konularda yetenek kazanıyor. Ama çağ değişti, artık görev paylaşımı böyle değil. Herkes her şeyi yapıyor ve yapmak zorunda. Erkek de kadın da çocuğa da bakacak, yemeği de ayarlayacak, her türlü aleti de kullanacak. Bu çağ artık böyle. Ama anca bu çağda bu kıvama gelindi, hatta daha da tam gelemedik, o yüzden sen eskiye baktığında fırsat eşitliği yaratılmış, profesyonel alanlarda isim yapmış çok fazla kadın göremezsin.
Üniversite denilen olay bizim tarihimizde 500 yıl, dünya tarihinde bilinen 2500 yıl geçmişe sahip bir kurum. Ama o zamanlarda kadınların bırak üniversite, okuma yazma öğrenmeleri falan bile hayal neredeyse. 20. yüzyılın başlarında kadınları tıp fakültesine, hukuk fakültesine bile almıyorlardı. İstese bile doktor, avukat olma şansı yoktu (sadece bizde değil dünyada böyleydi), ya bırak onları oy verme hakkı yoktu bu garibanların.
Ama artık öyle değil, herkes her şeyi yapacak, o zaman "kadınlar neden iyi araç kullanamıyor" un cevabı kadının yeteneksizliği değil, ona fırsat eşitliğinin, gerekli eğitimin verilmemesidir. Hata kadında değil sistemde.