Otizm Farkındalık korteji (antalya)
Reklamlar
-
Otizmli bireylerin düzenlediği bi festival organizasyonun motosiklet gruplarından da destek istediler. Antalyanın önce gelen motosiklet klüpleride bu istekleri geri çevirmedi. Festival sonrası kortejde motosikletler woswoslar, bisikletliler, güzel etkinlik oldu. Video sadece kortej kısmını içeriyor. Otizmli çocuklarla güzel bir gün geçirdik ve onlarda çok eğlendiler bu durumdan... boyalarla woswosların üstüne el izlerimizi çıkarttık. boyadık arabaları hep
https://www.youtube.com/watch?v=C-S-SEy2MQM
Reklamlar
-
-
-
Yeni başlık açmak istemediğimden buraya yazıyorum.
Dün basında çıkan haberlere çok üzüldüm...
https://www.haberturk.com/aksaray-da...ismasi-2538332
Yuhalama, hemde çocukların önünde yapılması nerede bu vicdanlar dedirtiyor...
Küçük bir anı;
Evimizin hemen karşısındaki ilkokul güçlendirme için yeniden inşa sürecine girince kızım ilkokul birinci sınıfı semtteki başka bir ilkokulda okumuştu.
Sıra arkadaşı Ayşe otistikti.
Ayşe konuşmak yerine çıkardığı ıslık ve kuş sesi karışımı sesler ve el kol işaretleriyle iletişim kuruyordu.
Neredeyse çoğu otistik gibi kendisine dokunulmasından pek hoşlanmıyordu.
Kızım bu duruma üzülüyor, "Ben Ayşe'yi konuşturacağım" diyordu.
Bir akşam eve geldiğimde kızım sevinç çığlıklarıyla karşıladı kapıda beni...
"Baba, Ayşe benimle konuştu" diye sevinç nidaları atıyordu kızım.
Ne konuştuklarını sorduğumda "simit istiyorum" dediğini öğrendim.
Kızımda gidip Ayşe'ye kantinden simit almış.
Ertesi gün Ayşe'nin babasıyla okul önünde karşılaştık.
"İlk defa ıslık dışında bir iki kelimede olsa konuştu Ayşe. Senin kızının adını söyledi. Simit aldı gibi bir şeyler dedi, tam anlamadık ama bizim için müthiş bir şey bu" diyordu.
Baba'nın mutluluğu görülmeye değerdi.
Ayşe'nin mutluluğundan bahsetmeme hiç gerek yok sanırım.
O günden sonra azar azar, yavaş yavaş olsa da konuşmaya başlamıştı Ayşe...
Çocuklarınızı sevin.
Çocuklarınıza nefret değil, sevgi aşılayın...
Kalın sağlıcakla...
-
Kuzenim otizmli fakat üzerine birde duyma engeli var maalesef. Sülalecek her seferinde onunla konuşmaya çalışarak geçirdik vakitlerimizi. Önceden sadece bağıran kuzenim şu anda kendi isteklerini tam net telafuz olmasada bize dile getirebiliyor. Yani demem o ki sevgi her şeyi çözüyor. Haberlerde çıkan haberler içler acısı maalesef.
-
Kizim 23 aylik 2.5 ay oldu bizde tanı alalı
Otizm spektrum bozuklugumuz var. Hafif düzeymişiz şansımıza ama yine de çok zor. Hem çok masrafli hem çok yorucu bi süreç.
Insan basina gelince anliyor. Meleğim yırtıcak inşallah elimizden geleni yapıyoruz.
-
mchi adlı üyeden alıntı
Kizim 23 aylik 2.5 ay oldu bizde tanı alalı
Otizm spektrum bozuklugumuz var. Hafif düzeymişiz şansımıza ama yine de çok zor. Hem çok masrafli hem çok yorucu bi süreç.
Insan basina gelince anliyor. Meleğim yırtıcak inşallah elimizden geleni yapıyoruz.
Size sabır ve kuvvet diliyorum.
Yıllar önce rahmetli Ahmet AYDIN'ın bir konuşmasına tamamen tesadüf eseri olarak katılmıştım.
Çapada iki çocuk doktorudur bunlar. Diğer doktorun oğlu otistiktir. Kafayı takar bunun nasıl tedavisi olmaz diye. İki doktor yaptıkları araştırmalarda bazı şeylerin gizlendiğini ve otizmle beslenme arasında bir ilişki olduğunu farkederler. Kendilerini beslenme konusuna neredeyse adarlar. Çapada ciddi çalışmalar yaparlar.
Ahmet Aydın yanılmıyorsam "taş devri diyetini" yazar.
Aşağıda Ahmet beyin sağlığında yaptığı sitenin adresi var. Sanırım şimdilerde öğrencileri yaşatıyor siteyi.
Bu sitede otistik çocuklar için diyet önerileri var (elbette doktorunuza danışmadan uygulamayın)
www.beslenmebulteni.com
Sitede otizm aratıp bulduğunuz yazıları okumanızı tavsiye ederim.
İngilizceniz varsa googleda DAN kelimesini aratıp makaleleri okuyabilirsiniz. (DAN : Defeat Autism Now, Otizmi Şimdi Yen)
Aklıma gelen bir anektot...
Kızım 4.5-5 yaşlarındaydı ben bu konuşmayı dinlediğimde.
2 yıldır 500 metre ötedeki markete bile yürüyemiyorduk. Yolun yarısında karnım ağroyor diyordu ve kucağımıza alıyorduk.
2 yıl gitmediğimiz doktor kalmamıştı. Doktorlar çözüm bulamayınca psikoloğa göndermişlerdi. "Çocuk büyüdüğü için kucağa alınmak amacıyla böyle bir refleks geliştirmiş" diyorlardı.
Ahmet bey 2.5 saat konuştu. Kimse gıkını çıkarmadan pür dikkat dinledi kendisini.
Toplantı sonunda kürsünün yanında bekledim. Herkes sorular soruyordu. Yarım saat sonra kürsüden inerken izin isteyip kızımın durumunu anlattım kısaca.
"Muayene etmeden kesin birşey söylemek zor ama anlattığım probiyotik ve prebiyotikleri hatırlıyormusun" diye sordu.
Ben "evet" cevabı verince,
"Kızın bağıdak florasında faydalı bakteri sayısı çok düşük olabilir. Şimdi hemen dinlediklerini kullanarak bir faydalı bakteri sayısını arttırma diyeti hazırla bakalım" dedi.
Ben saydım gıdaları, o bir kaç ilave yaptı.
Diyet özetle şuydu.
-Her gün bir bardak boza. Ancak boza marketten değil Vefadan alınacak. ( İlginçtir Vefadan alınan boza 2 gün dayanırken, marketten alınanın son kullanma tarihi 3 hafta). Şansıma mevsim kıştı ve hergün Vefa'ya yakın yerden işyerinin bir arabası geçiyordu.
- Öğlenleri bir salatalık ve biraz lahana turşusu. Turşu fabrikasyon değil evde yapılmış olacak. Şansıma rahmetli babam evde turşu yapardı doğal yollardan.
- Akşam kefir içilecek. Kefir Çapadan alınacak ve usule uygun evde üretilerek içilecek.
- Ekmek evde mayalanacak.
- Süt (burası önemli) kesinlikle poşet süt olmayacak. "Son kullanma tarihi 6 ay olan süt olmaz" diyor hoca. O sütte artık yaşayan bakteri yok. Ya köyden sağlıklı hayvandan sağılmış süt içireceksin yada şişe süt alacaksın dedi. Şişe sütte hala aşı gibi faydalı bakteri yaşıyor. O yüzden şişe süt 3 gün içinde tüketmek gerekiyor.
- Peynir ve yoğurt o sütten evde yapılacak. Kesinlikle hazır yoğurt yenmeyecek. Şansıma üniversite yıllarında validemle yoğurt ve peynir yapardık. Aynı yöntemi uyguladık.
Şimdi unuttuğum bir iki öneri daha verdi Ahmet Aydın. Ardından çıkarıp kartını ve özel cep numarasını verdi.
"Bu diyeti 2 hafta uygula. Eğer sorun devam ederse beni ara ertesi gğn kızını göreceğim. Başka bir şey var demektir. Tetkik edeceğiz. Sakın sekreteryayı arama 6 aydan önceye boş randevu bulamazsın.
Eğer 2 hafta sonra durum düzelirse emailime gün be gün uyguladığın diyeti ve gözlemlerini yaz" dedi.
Biz eşimle 2 yıl doktor doktor gezmiş olupta nasıl bukadar basit bir tedavi olabilir şaşkınlığını yaşasakta kızıma diyeti uygulamaya başladık.
Bir hafta sonra dinlenerekte olsa markete yürür hale geldi kızım.
2 hafta sonra karın ağrısından eser kalmadı...
Belki biraz uzun oldu ama bu probiyotik (vücuda faydalı bakteriler barındıran gıdalar-lahana turşusu-kefir gibi), prebiyotik (vücuda faydalı bakterilerin üremesini/çoğalmasını sağlayan gıdalar-baklagiller-fasulye-bezelye-soğan-sarımsak-muz gibi) konusu hep beni o geçmişteki 2 yıla götürür.
---------- Mesajlar birleştirildi - 23:57 ---------- bir önceki mesaj zamanı 23:35 ----------
RideForLife. adlı üyeden alıntı
Kuzenim otizmli fakat üzerine birde duyma engeli var maalesef. Sülalecek her seferinde onunla konuşmaya çalışarak geçirdik vakitlerimizi. Önceden sadece bağıran kuzenim şu anda kendi isteklerini tam net telafuz olmasada bize dile getirebiliyor. Yani demem o ki sevgi her şeyi çözüyor. Haberlerde çıkan haberler içler acısı maalesef.
Sizide hem tebrik ediyor hem sabırlar diliyorum.
Anladığım kadarıyla kuzeniniz doğuştan duyma engelli.
Aşağıdaki okulu inceleyin.
http://tuzlarotaryisitme.meb.k12.tr/tema/index.php
Hatta imkanınız varsa arayıp görüşün.
Bu okul 96 da kurulduğunda Türkiyede tek Abrupada üçüncüydü. Okul 2010 da Milli Eğitime devredilene kadar 5000 kadar gönüllünün her ay yaptığı 1.5 paket Marlboro sigarası bedeli bağışıyla yaşadı ve inanılmaz işler başardı.
Bende 12-13 yıl kadar gönüllü bağışçılardan biriydim. Bir çok kezde okulu ziyaret ettim.
Okul özellikle doğuştan duyma engeli olan çocuklar için.
Sorun şu. Bu çocuklar hiç ses duymadığı için dağarcığında taklit edebileceği bir ses yok.
Çocuk okula geldiğinde boynuna eski Laika fotoğraf malinası kadar bir cihaz takıyor. O cihaz okul boyunca onun demirbaşı oluyor.
Ne yazıkki o yıllarda Lityum pil teknoloji olmadığı için cihazlar pilden dolayı ağır oluyordu ve hep çocukların boyunları eğik oluşu dikkatimi çekerdi.
Bu cihazın üzerinde bir mikrofon vardı. Sadece yakındaki sesleri/konuşmaları alıyordu. Bu sesi çocuğun vücuduna aynı cep telefonu titreşimine benzer şekilde veriyordu.
Çocuk sesi duyamıyordu ama titreşimi hissediyordu.
Daha sonra aynı sesi kendisi çıkarmaya çalışıyordu. Sesi duyamadığından cihazdan gelen titreşimi benzetmeye çalışıyordu aslında.
Sonuç...
Sene başında okula hiç konuşamaz halde başlayan bir çocuk sene sonu müsamerede son derece anlaşılır bir şekilde konuşarak tiyatroda oynuyordu...
O anları görmek, yaşamak mürhiş bir duyguydu...
Uzattım yine...
Kuzeninizin sorunu duyamadığı için konuşamama problemiyse burayla temasa geçin.
Bir sonuç elde edemezseniz bana özelden yazın. Belki hala tanıdık birileri vardır temasa geçebilecek...
-
Detayli bilgiler icin tesekkurler. Aydin hocanin ogrencisi hasan unalin hastanesine kan verdik. Hasan hocadan muayne icin sira bekliyoruz. Internetten okudugumuz kadariyla kismi diyet uyguluyoruz ama hoca kan degerlerini oldugu gibi gorsun diyede abartmiyoruz. Uzmanindan profesorune akademisyeninden tecrubeli egitmenlerine 15 in ustunde doktor ve kurum gezdim. 2.5 aydir okuyorum. Suramin ile tedavi ilaci cikacakmis yabanci forumlardan buralara kadar ulastim. Süzdüğüm bilgilerden bizim ufakligin hafif ve yasinin küçük olmasi dolayisiyla aba yerine floor time ve duyu butunleme aliyoruz suan icin. Ayda 28 saat. Egitmenimiz klinik psikolog 8. Yillik tecrubesi var. Floortime uzmani, aba sertifikali ve bol referansli birisi.
Bi yandan 31 yillik akademisyen oktay taymaz sari da takip ediyor. Salonu egitim odasina cevirdik. Ekranlar hem bize hem cocuga 2.5 aydir kapali. Annesi butun gun ben isten cikinca yani tam gün ufaklikla iletisim halinde oyun oynuyoruz. Egitime esimle beraber girip kendimizi gelistirmeye çalisiyoruz. Açıkçası dünyamiz değişti diyebilirim. Umudumuz yirtmak amacimiz mumkun oldugunca gelistirmek. Heo beraber basaricaz inşallah.
-
@mchi,
Ulaşılabilinecek kilit yerlere erişmiş görünüyorsunuz.
Yılmak yok, mücadeleye devam...
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)