Selam arkadaşlar,
Bu akşam yaşadığım bir olayı anlatmak istedim size. Gece 23:30 sularında Beşiktaş'tan Emirgan'a dönüyorum sahilden. Tam Ortaköy'ü geçtim, eğlence mekanlarının birinin önünden beyaz bir kia jip çıktı, sağ şeritten ilerlemeye başladı, benim hemen önümde de arabayla eşim gidiyor. İlerde sağda bir araç vardı, jipin 100 metre önünde. Velhasıl sol şeritte eşim bunu geçti, bu sola geçemedi. Arabaya da yaklaştı haliyle, "ulan bu benim önüme atlayacak dedim" (ileriyi okumanın faydası), kendimi hazırladım, sellektör korna... "ben burdayım" diyorum, eller de frende hazırda, hızımı da duracağım mesafeye göre ayarladım (evet, o korkuyla hepsini 1 saniyede yapıyoruz valla). Ama bu atlamadı, yavaşladı. Ben de haliyle devam ettim, tam yanından geçerken aniden bi sol şeride kırdı bu. sol şeriyye sadece yarım metre alan kaldı bana, karşı şeritten de araba geliyor, oraya da kaçamıyorum. anamın duası üzerimdeymiş ki aradan fırladım ve geçtim. hemen sağda durup korna çalıp elimle "n'apıyosun" dedim. Direksiyonda kezban... elle "ne bıdı bıdı yapıyosun" diyo. önüme kırdı bi de... haydaa, arkasından gidiyorum haliyle, sağa geçiyorum, bekliyor tam yanına yaklaşınca sağa kırıyor. Sola geçiyorum yine aynı... velhasıl az ilerde bi iki araba var da bu şeridinde kalmak zorunda kalıyor ve sağdan öne geçiyorum. Biliyorum, kuruçeşmede, bebek girişinde felan sürekli polisler oluyor. Hemen önden basıp gittim, polis arıyorum. kuruçeşmeyi geçtim, baktım karşıdan polis arabası geliyor. sellektör yaptım, korna çaldım durmadı. Arkasında motorlu trafik polisi. Aha dedim, sellektör korna vs. durdu... Tam o esnada da beyaz kia geldi arkama yapıştı. Polise seslendim "eğlence mekanından önüme fırladı, korna çaldım. ortaköyden beri sıkıştırıyor. öldürüyordu beni bu" dedim. bana aynen "uğraştırma kardeşim" dedi. "Uğraşacan işin bu, bak sen de motorcusun" dedim. heralde durumu anlamış olacak ki arkaya seslendi, "napıyosun arkadaşım ne derdin var" diye. Ohh dedim kendi kendime. Camdan kafayı uzatan kezban "nedir mesela, ben bişey yapmadım, korna çalıp duruyo" dedi buna. Bunun üzerine az önce ne derdin var diye şoföre çıkışan polis bana dönüp "bak birşey yapmamış, hem niye yapsın ki o bir hanımefendi" demez mi! Ortaköyden kuruçeşme çıkışına kadar manyak gibi beni kovalayan kezban oldu sana hanımefendi. Ulan dedim kendi kendime, 3 hafta önce bir polis boğaziçi köprüsü beşiktaş çıkışında bir jip çarptı diye öldü be, öldü adam. o sen de olabilirdin namussuz herif. bu kadar mı abazasın da platin sarısı sarhoş kezbanı görünce kendinden geçtin, iki tekeri de iki tekerde ölen arkadaşını da unuttun. Velhasıl çıkardığım ders şudur: polisi sevmem, hiçbir baltaya sap olamayınca son çare olarak o mesleği seçen, çoğu psikolojik sorunlu olan o kitleyi sevmek zorunda da değilim. Ama motorcu polisleri hep daha farklı, daha insancıl, ne bileyim daha medeni düşünürdüm. Yanılmışım, katranı kaynatsan da olmazmış şeker...