Paylaştığınız videoda yol neredeyse her zaman düz ve genelde çok fazla sürüş becerisi gerektirmeyen pek şenlikli, maceralı olmayan yollar. Devir saatini de göremediğim için uygun devirde olup olmadığını da anlayamıyorum. Kamera kafada değil sanırım o yüzden çene nereyi gösteriyor, gözler nereye baklıyor anlayamıyorum.
Ama ilk motorun ise kesinlikle bildiğim bir şey var: Eğitimsizsiniz. Ve eğitimsiz sürücü yeni de başlasa tecrübeli de olsa bir çok kendisinin bile fark etmediği hata yapıyor. Üstelik bunların hata olduğunun farkında olmadığı için o konuda öğrenebileceği, öğrenmesi gerektiği, değiştirmesi gerektiği bir şeyler olduğunun farkında bile olmuyor. Forumda okursun pek çok sürücü kaza yapınca der ki "başkasının suçuydu." Ama o kafadaki adamlar aynı şekildeki kazaları yapmaya, yeniden yapmaya mahkumdur çünkü öğrenmeye gelişmeye açık değildir. Aynı biçimde sürmeye devam edecektir zaten onun bu kazada suçu yoktur. Sürüşünde hiç bir şeyi değiştirmez ve yeniden aynı kazayı yapar. Bu adamların önerilerine baktığında hep dedikleri iki şey vardır: Dikkatli olun ve yavaş gidin. Oysa güvenli sürmek, hiç kimseyi rahatsız etmeden bir çabuklukla yorulmadan uznu mesafeler katetmek, yol koşulları, virajlar, diğer sürücüler gibi tüm faktörlerin bilincinde ve akıcı bir biçimde sürmek için bu öneriler neredeyse hiç anlamlı ve yeterli değildir. Dikkat et ama neye dikkat edeceğiz bilen yok. yavaş ama ne kadar yavaş veya ne kadar hızlı, nerede gazı açıyor, nerede kapatıyor olacağız? Gazı kapatma hızımız ne olacak. Bu konularda hiç kimsenin somut önerisi olmaz çünkü zaten herkes bunları çok iyi biliyordur (güya tabii).
Mesela devir aralıklarını doğru kullanan eğitimsiz sürücü ben hiç görmedim. Motorun toplam çevirdiği devrin yarısının altına hiç düşmemek gerekli (ıslak zemin kaygan zemin hariç) ama 13000 devir çeviren 1000 lik yarış motorunu hep 4000 devirde kullanan adamlar var. Çok iyi motor sürdüğünü sanıyor. Devir yarıyı geçmeden tork gelmiyor öyle olunca gazın tepkisi olmuyor. Öylece motora hakim oldum sanıyor. Ama gazı kapatınca da motor kompresyona girmiyor. Boyuna fren kullanması gerekiyor. ya da şanzımanla yavaşlamaya kalkıp motoru perişan ediyor.
Bunları insanın tecrübe ederek kendi başına öğrenmesi mümkün değil. Çünkü doğrudan geri bildirim sağlayan bir sistem değil olay. yani ilk hata yaptığımızda kaza yapmıyoruz, motoru uygun devirde kullanmadığımız ilk hatada virajdan uçmuyoruz, düzgün vites değiştiremediğimiz ilk seferde şanzımanı elimize almıyoruz. Bu nedenle de neyi doğru neyi yanlış yaptığımız hakkında çoğu zaman hiç bir bilgimiz olmuyor.
Siz belli ki bazı konularda öneri almak için bu başlığı açmışsınız dolayısıyla sürüşünüzde geliştirmek istediğiniz ieyler var. bu çok doğru bir yaklaşım. Tebrik ediyorum. Size somut sürüş önerileri veremeyeceğim. Hem haddim değil. Hem muhtemelen bunları yazmaya çalışırsam hata yapıp sizi istemediğim bir şekilde yönlendirmiş olabilirim. O yüzden eğitim alınabilecek faydalanacağınızı düşündüğüm yerlerin adreslerini vereceğim sadece.
Madem böyle bir motor kullanıyorsunuz. Artık CBF150'lerle eğitim almayın zira faydası olmaz. O yüzden Honda'ya gitmeyin. Murat Denizhan'dan kendi motorunuzla eğitim alabilirsiniz.
http://www.muratdenizhan.com/ Böylece kapalı alan hakimiyeti konusunun bir kısmında gerekli becerilerinizin hem nerede olduğunu görür hem de geliştirirsiniz. Ama bu eğitim bence yolda neyi yapacağımıza virajlarda ne yapacağımıza, sollamayı nasıl yapacağımıza, motoru hassas konumlandırmamıza yönelik doğrudan pratik yapmak imkanı sağlamıyor. Mesajınızda o konuları zaten biliyorum demişsiniz ama emin olun ki sandığınız kadar bilmiyorsunuz. Ve Yol sanatı tayfasından bir eğitmenden eğitim alınca anlayacaksınız ki henüz çok yolunuz var. Kendimden biliyorum. Motora eğitimle başladım. İlerledikçe üç ayrı eğitmenden üç ayrı yol eğitimi aldım. Ve her seferinde kibrim daha da azalıyor ve ne kadar çok şeyi beceremediğimi, öğrendim sandığım şeyi yeterince iyi yapamadığımı görüyorum. Tabii ki ilerliyor, eskiden daha iyi oluyoruz ama bunların hiç farkında olmayan, yerinde sayan adam gibi yerinde saymak artık mümkün olmuyor. Çünkü yola çıktığınızda bu işte sizden iyi yapan sürücüleri hem sistemli hem akıcı giden adamları görünce anlıyorsunuz ilerlemek gerektiğini. Tecrübeli, eğitimsiz ve hızlı sürücülerle sizin sürüşünüz arasındaki uçurumu görüp de adamların hiç dikkat bile etmedikleri şeyleri görünce de iyi ki eğitim almışım diyorsunuz. Sonra da hep başkasının suçu olan kaza yazılarını okuyup üzülmekten başka bir şey gelmiyor elinizden. Motorla güreşe güreşe motor sürüp, viraj hakkında zerre değerlendirme yapamadan sadece yardırmaya çalışan adamları görüp endişe ediyorsunuz.
neyse dediğim gibi kapalı alan için Murat Denizhan (
http://www.muratdenizhan.com/) süper olur. Kendi motorunuzla eğitim sizin için bence çok daha iyi. Yol Sanatı tayfasından ise OMM'nin ART'ın Bursa eğitimleri oluyor onları takip edebilrisiniz veya yine aynı ekolden Caner Atagün (
www.caneratagun.com/) ile iletişime geçip ondan bir kapalı alan ve yol eğitimi alabilirsiniz. Eğer iki ayrı eğitmenden yalnızca birini seçmek zorunda olduğunuzu düşünürseniz de Murat Hoca yerine Caner Atagün'ü tercih edin. Zira Murat Hoca Japon ekolünden ve yol sanatı tayfasından değil. O sebeple illa yalnızca bir eğitmene yetecek kadar param var derseniz Caner Atagün veya Yol Sanatı tayfasından başka bir eğitmen. Ama her ikisinden de alırım derseniz Murat Hoca'nın faydasının göreceğinizden eminim.
Keyifli sürüşler.