Arkadaşlar her zaman diyoruz ya, nereye gidersek gidelim tam ve kaliteli koruma diye...
Şimdi "yarışa mı gidicen?" yaklaşımı bence doğru değil, çünkü yarış pistinde kaza yapman halinde seni yaralayabilecek maddeler çok daha az, dolayısıyla daha güvenli. Trafik öyle değil saatte 20km/s ile giderken tekerin bir çukura girse ve dengeni kaybedip düşsen kolunu bacağını nereye çarpacağın belli değil. Kaldırımlar, çevre arabalar, kıyma makinesi şeklinde bariyerler vs...
Dolayısıyla motor ne olursa olsun ve ne kadar kısa mesafeye gidiyor olursan ol tam koruma gezmek bence bir mecburiyet.
Şimdi ekipmanları alırken seninle aynı kararsızlığa ben de düşmüştüm ve çok beğendiğim oldukça da kaliteli bir kısa bot buldum, yani bilekte bitenlerden. Almadan önce son bir araştırma yapayım derken karşıma şu fotoğraf çıkı:
Kaza fotoğrafı içerir!!!
Bunu gördükten sonra ilk işim gidip uzun ve tam korumalı bir bot almak oldu. Bundan sonra da yaptığım her koruma alışverişinde internetten özellikle kazalarda ekipmanı düşündüğüm bölgeye olan hasarları gösteren fotoğraflar aradım. Biliyorum biraz mazoşistçe ama çok etkili.
Şahsi tavsiyem bütçenin elverdiği ölçüde, alabileceğin en kaliteli uzun botu almak yönünde olur...