Türkiye de bişey üretmemek için sunulan sebep sanayi yok!Ben motorlu araçlar bölümünden mezun oldum sanayide 9 ayım geçti staj yaptım ve gördümki basit bi sanayide bi otomobil motoru üretebilecek insanlar ve teknoloji mevcut.Gerekli olan tek birşey var bir mühendis(ki ülkemizde mevcut olan kişiler) ve devlet desteği ve izni,bu ülkemizde mevcut değil tek sorunumuz bu.İstersek uzaya çıkabiliriz ama bi ecnebinin kurduğu fabrikalarda çalışıyoruz.
Yanlis anlama valla sahsina degil.
Denk geldi.
http://www.radikal.com.tr/turkiye/tu..._yapti-1169910
Bütün dünyanın tanıdığı Mehmet ÖZ, neden amerikada?
Adam bi çubuk yapmıştı. Bilgisayar üzerinden ontrol edilebilen. Amerikadan oturduğu yerden, türkiye deki hastayı kalp ameliyatı yapabilecek bi çbuk.
Buradan anlaşılıyor ki, adam birşeyler yapmak istiyor.
Birde şurdan bakalım, kaç tane mühendis, doktor, mimar adamımız var türk olmayıp, türkiye ye gelen?
Bu haberi, bu yorumları yapmadan önce okumuştum..Çok üzüldüm elden kaçırılan bu gence.Almanyanın kızlarıda fena değil.Baya bi beyni yıkanacak bu gencin.Mal bir jüri üyesi yüzünden...
Bak ben ne diyorum.Bişeyi bu halk hakediyor yada haketmiyor.Bu tübitak koordinatörüde senle benle aynı kanı taşıyor.Adam yavşağın,malın önde gideni,düşünmeden iş yapıyor.Belkide bi çocuğun böyle işler yapmasını kıskanmıştır.
Söylediğim şu, bu çocuklar gibi dehalar ülkemizde çokça.Bu çocuk gerçekten bişey yapmışki ortada kalmamış.Biz bişey yaparsak,düşünürsek,üretirsek, birileri bu fırsatları değerlendirecektir.Birileride elinden kaçıracaktır.Bu çok doğal.
Önemli olan senin bana yaptığın gibi,iyi hoş diyorsunda al sana bak haberdeki çocuğun durumu deyip ümitsizlik pompalamamak.Bunu gençler arasında yaymamak.Bu ancak ve ancak bizim gelişmemizi istemeyenlerin işine gelir.Bunlar münferit örneklerdir.Arada bir olan şeylerdir.Hiç yoktan yere harcanmış projeler,hatta insanlar hep olacaktır.Bu çocuğu almanya kaptı.Sizler,ben,gençler,pararlılar,halk, hepimiz gözümüzü açmalıyız.Artık isme değil,soya değil,yaşa değil,makama değil, işe önem vermeliyiz,düşünceyi sevmeliyiz,projeye para yatırmalıyız...
---------- Mesajlar birleştirildi - 13:40 ---------- bir önceki mesaj zamanı 13:31 ----------
Bu yutdışına kaçan beyinler paraya kaçıyorlar.Gençliklerine bakın aldıkları tekliflerin dolgunluğu onları yurtlarından ediyor.ADam anasını babasını bırakıyor memleketi bırakmış çokmu.Nasıl bir para verdiklerini siz hayal edin.
Yani en akıllılarımız bile para düşkünü. Vatan sevgisi,millete hizmet gibi duygularla yetiştirdiğin nesil sana hizmet eder.Ama bunlar böyle değilller.Çünkü onları yetiştirende parayı seviyor.Ne devlet,ne millet,ne evlat,hiç bişey bilinci kalmamış.Para için çocuk yetiştiriyorlar.Parayı seviyoruz biz artık.Millet olarak böyleyiz...
Zenginlerimiz yanlıştalar.Paran zaten var.Artık sevme bu kadar.Aklı sev,insanı sev,projeyi sev,fikri sev,dehayı finanse et...
Valla ne bileyim.
Ben artık sadece kendime oklandım. Birde sözüme değer verildiği ortamlarda iki çift laf ediyorum.
Başka ne yapayım.
eline yüreğine sağlık.
kimseye muhtaç olmadan yaşamak için çaba gösteriyoruz resmen.
ne polisine ne memuruna, hiç bişeyinden medet umar halimiz kalmamış.
küçükken, büyüyünce polis olucam amca hayallerini yok ettiler daha ne olsun.
genel sağlık sigortası prim borcu diye bişey çıkarmışlar, hayatımda hastaneye gitmemişim be şerefsiz.
nerden ne yolcaklarını şaşırmışlar!
Motosikletimin üstü açık..
https://www.youtube.com/channel/UCp4K0dvqaCd6YAr_beEsudA/featured?view_as=subscriber
Bizim devletteki tek zihniyet şu.
Devlete gelir, vergiden olur.
Başka herşey, fuzulidir. Fayda sağlamaz.
Satılması gerekir, zarar eder.
Türkiye' de ne dahiler var gibi söylemlerle bu işler maalesef olmuyor.
Yani sen bu ülke için ne yaptın?
Bir icat yap,bir atılım yap söylemleri olması gereken, kulağa hoş gelen fakat içi boş söylemlerdir.
Neden içi boştur?
Çünkü bu söylemi düstur edinip bütün Türk halkı gece gündüz çalışmaya başlasa bile ortaya elle tutulur bir şey çıkmaz.
Neden?
Çünkü bu iş zeka ya da deha meselesi değildir
eğitim meselesidir.
Eğitim kurumlarımız ne yazık ki yetersizdir ve bu yetersizliğin suçlusu halk değil, o adam ve yanındakilerdir.
Tespitin tamamen doğru ama eksik.
Asıl temel adaletle başlar. Eşitlik derken kadın erkek eşitliği anlıyor insanlar eşitliğin anlamı çok daha kapsamlıdır ve adaletle sağlanır. Ülkemizde herne olursan ol çevrende tanıdıkların kadar büyürsün.
Tanıdığın bakansa miletvekiliyse ülke çapında büyürsün. Tanıdığın esnafsa mahalleliyse mahalle çapında büyürsün. Kişinin sahip olduğu eğitim yetenek alınteri hep boş.
Bugün gelişmiş ülkelerin bizden tek üstün yanı adaleti bizden daha fazla uygulayabilmeleri.
Adalat+çalışmak = Herşeye sahip olmaktır.
Bunu ne sağ ne sol görüş ne dini inanç nede inançsızlıkla ölçebilirsiniz yada oluşturabilirsiniz.
Bu sıradan birşey değildir ve ha deyince oluşmaz.
Babadan oğula geçmez. Gökden zembille yada başka birşeyle inmez.
Çok basitt bir şekilde sahip olunur.
Parmağına diken batar canın acır ve bunun can acıttığını öğrenirsin. Bunun başkalarına acı vereceğini düşünerek ya kaçınır ve hatta başkalarını da bundan korursun yada bunu silah olarak kullanırsın.
Biz elimize geçen her imkanı karşımızdakine üstünlük sağlamak için kullanmaktan imtina etmeyiz. Oysaki karşımızdakida bizim gibi bir candır canla bir ruhtur.
Çok güzel yazmışsınız. Ne deyim ki.
Birçok yer gördüm. Yaşım elverdiği kadar.
Ve insanlarının yapılarının üç aşağı beş yukarı aynı olduğunu gördüm...
Şöyle örnek vereyim, Sivas - Kangal daki dolmuşcu zihniyeti neyse, Tokat - ziledeki onun gibi.
Samsun - Kavak taki esnaf zihniyeti neyse, Mğla bodrumdaki de onun gibi.
Ne zaman değişir bilinmez.
Ama ben tüm bunlar oldukça, birilerine güvenmek istiyorum.
Bu birileri, belki devlet, belki polis, belki asker, belki sivil kuruluş, belki kanun...
Bilemem.
Ama güvenemiyorum.
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)