NoMotorNoCry adlı üyeden alıntı
Evet arkadaşlar bugüne kadar hangi motorlara sahip oldunuz?Ve bu motorlar hakkında kısaca izlenimlerinizi anlatır mısınız?Önce ben başlıyayım:
1.İlk motorum mobylette super 51 : İlk kazamı yaptığım , ilk düşüşlerimi yaşadığım motor.Rampaya gelince şişer , yağ atardı eksozdan.Herşeye rağmen güzeldi.
2.Uzunca bi aradan sonra ilk motorum CBF150.Dağ bayır , otoban , asfalt , her yola gelebilen oldukça konforlu ve keyifli bir motordu benim için.100 km'de 3 litreyi geçmezdi tüketim.Tek sıkıntısı uzun yolda hızının yetersiz kalması.Başka bi sıkıntısı yoktu.Şu an maddi durumu düzeltirsem ikinci motor olarak alabilirim.
3. CBF250 : CBF150'nin hızı yetmeyince abisini alalım dedik.Ama CBF150 ile alakası olmayan bir motormuş.Amortisörler sert , oturuş pozisyonu rahatsız , hız olarak da öyle aşırı bi fark yoktu.Toprak yola girince bütün iç organlarım yer değiştirecekmiş gibi olmuştu, hem de titreşim vardı motorda.Ama cbf150 öyle mi?Toprak yolda sanki asfaltta gidiyomuş gibi rahat ve konforluydu.Neyse cbf250 büyük hayal kırıklığı olmuştu benim için.Çok kısa sürede zararına elden çıkarıp kurtulmuştum.Yakıt tüketimi 3.5-4 litre civarlarındaydı.
4. Tekrar CBF150.CBF150'yi ilk aldatma teşebbüsümden büyük hüsranla döndükten sonra tekrar cbf150'ye döndüm.Ama kısa sürede yine şeytan dürtmeye başladı.Uzun yolda daha hızlı bişey istiyordum.
5.GT250r: Spor motor kullanımı değişik bir tecrübe olmuştu benim için.Çift silindir , rahat 150 km hızları görebilen bir motor gayet yeterliydi.Ancak spor tarz uzun yolda ne kadar güzel olsa da benim gibi cbf150 ile saatlerce hiç durmadan gezmeye alışmış biri için büyük hüsrandı.Çok gezersem dizlerim , belim ağrımaya başlıyodu.Hem de amortisörlerin sertliği asfalta mahkum ediyodu.Asfalt dışına çıkmak işkence.Ama yine de güzel bir deneyimdi spor motor kullanmak.Otobanda aerodinamik yapısı sayesinde rüzgardan etkilenmemesi ve kullanıcıya rüzgarı hissettirmemesi , ayrıca yol tutuşu müthişti.Yakıt tüketimi kullanıma göre 3.5 - 4 litre arasında değişiyodu.
6.Spor tarzın bana uygun olmadığını anlayıp tekrar cbf150'ye dönüş yaptım.Ağar ağar ama konforlu ve keyifli gezmeye devam ettim.
7.Kymco Xciting 250i : Şeytan yine dürttü gittik xciting 250 aldık.Baştan scooteer tarzı beni korkutsa da zamanla diğer vitesli motorlardan pek bi farkı olmadığını anladım.Yol tutuşu , virajalara yatışı falan gayet güzeldi.Hem diğer maxiscooterlar gibi ufak lastikleri yoktu.Bunun lastikler büyüktü.Otomatik vites çok rahatmış.Onu anladım.Amortisörler biraz sertti ancak asfalt dışına çıkmadıkça rahatsız etmiyodu.Aslında tam bir asfalt motoruydu.Oturuş pozisyonu müthiş rahattı.5-6 saat üstünden inmeden gezsem yorulmuyodum.Tek bi kusuru vardı ama o kusur da adamı çileden çıkaracak bir kusurdu.130'da devir kesiciye girer , sanki benzin bitiyomuş gibi teklemeye başlardı.Biraz gaz kısar hızımı düşürmeye çalışırdım.Bu seferde hızım 120'ye düşerdi.Tekrar gaz açtığımda devir kesiciye girer teklemeye başlardı.Son hızda gitmek işkenceydi.Mekanik bir arıza nedeniyle servise bırakmıştım.Motoru almak için gittiğimde daha da bozduklarını gördüm.Garantisi vardı ancak soğuttular beni motordan.1 ay serviste yatmasını bekleyemedim.Sattım kurtuldum.
8.Transalp : Büyük motor tehlikelidir , büyük motor pahalıdır , büyük motorun masrafı çoktur , büyük motor çok yakar diye bugüne kadar hep uzak durmayı tercih ettik.Gideceğimiz yere yarım saat geç gidelim ama sağlam gidelim dedik ama hep hüsrana uğradık.150cc yetmiyo.Adam gibi 250'likte yok.O zamanlar innamuza falan da yoktu.Honda vtr 250 gibi bi motor çıktı.Türkiyede satamadan piyasadan geri çekti.Biz de 600cc'den aşşağısı bizi paklamaz dedik ve transalpe yöneldik.İyiki de yönelmişiz.Bu motor kral bir motormuş.Oturuş pozisyonu , amortisörler , rahatlık , konfor , yol tutuşu , herşey 10 numara.Kusursuz bir motor desek yalan olmaz.Toprak yola girdim , sanki asfaltta gidiyomuş gibi rahat , yoldaki engebeleri hiç hissettirmiyo.Asfaltta da yağ gibi akıp gidiyo.Yakıt tüketimi şimdiye kadar 6.3 civarı gitti.Daha fazlasını yaktırmayı beceremedim.Şehir içi , şehir dışı , asfalt , toprak , otoban tüketim hep aynı.Değişmiyo.Bir kusuru varsa o da rüzgarlı havada yüksek motor olduğu için biraz etkilenmesi.Eğer aşırı rüzgar varsa 120-130'u geçmemekte fayda var.Şimdilik transalpten fazlasıyla memnunum.Bakım masrafı çok az.Yağ 10 binde değişmesi gerekirken ben 5 bin de bir değiştirmeyi uygun gördüm.Hava filtresi 18 bin'de , bujiler 12 bin'de değişmesi gerekiyo.Balatalarda tahminimce yıllarca gider.Masraflı bir motor değil.Yedek parçası bulmak çok kolay ve yedek parça fiyatları diğer markalarla kıyaslandığında az kalıyo.Benim üstüme atla , çin seddine kadar git , seni asla yormam , arıza çıkarıp yarı yolda bırakmam diyen motor.Bu motorun hakkı da odur zaten.Uzun soluklu gezilerin motoru.İnşallah zamanla bize de nasip olur , burada gezilerimizi paylaşırız.
9.İdealimdeki motor 250'lik bir enduro.Belki crf250 , klx250 ideal gibi görülebilir fakat onlar biraz daha cross tarzına kaçıyo.Arazi performansı mükemmel ancak asfalt performansı iyi değil.Ben CBF150 ile Transalpin tam ortasındaki motoru arıyorum.Ne asfalt motoru ne de arazi motoru.İkisinin ortası olacak ama ağırlık olarak transalp gibi 220 kilo olmayacak , cbf150 gibi 110 kilo da olmayacak.Maximum 130 km hız yapsa da olur.Ama çift silindir 250'lik olsa beygir gücü biraz daha fazla olsa , 140 yapsa daha tatlı olur.Selesi cross motor gibi dar olmayacak , cbf150 kadar rahat olacak.İşte ideal motorum bu.Eğer bi gün üretirlerse hiç düşünmeden alırım.