Muğla Akyaka - Marmaris Moto Kamp turumuz
Reklamlar
-
17 Ağustos 2020, 09:29
#1
14-15-16 Ağustos tarihlerinde iki motor toplam 650km süren Akyaka, Akbük, Ören, Selimiye, Söğütköy, Marmaris, Gökova motokamp turumuzu keyifli bir şekilde tamamladık, aşırı bir kalabalık yoktu, yine de şehir merkezlerine uğramadık, Akyaka ve Akbük koyu arasında ormanın içinde güzel bir alan bulduk, girişi epey bozuktu bu yüzden araçla girmek pek mümkün değil anca traktör veya yükseltilmiş bir 4x4 araç belki girebilirdi, biz motorlarımızın arazi pratikliğinden faydalanıp dikkatli bir şekilde girdik bu yüzden de masmavi denizi olan küçük koy bize tahsisli gibiydi, çadırlarımızı kurduk yerleştik ve daha sonra önceden sözleştiğimiz Nuri abimizle Ören’de buluşmaya gittik, Nuri abi Almanya’da yaşıyor çok zorlu yolculuklara imza atmış bir motosikletçi Orta Asya İpek yolu(25.000km) Trans Himalaya turu(28.000km) Trans Alp turu, Fas turu, Trans Toros turu ve sayamadığım diğer ufak çapta turlar. Nuri abi ile buluştuk baktık bizim için hazırlık yapmış, mangal yakmış sofrayı beraber kurduk, oturduk eski turlarından bahsettik, tecrübelerinden faydalanmaya çalıştık, keyifli bir gece oldu fakat biz gecenin sonunda biraz alkol ve yorgunlukla 30km ötedeki çadırlara dönemedik aklımız biraz çadırlarda kaldı çünkü kimse yoktu yakınlarda göz kulak olacak, yapacak bir şey yoktu o gece Nuri abinin evinde kaldık, sabah kahvaltının ardından çadırlarımızı merak edip yola koyulduk, yollar nefis eski asfalt tek şerit bol virajlı köy yolu, döndüğümüzde baktık herşey yerli yerinde duruyor biraz rahatladık, bir saat kadar dinlenip Marmaris Selimiye- Söğütköy için yola koyulduk, Marmaris’in merkezinden ziyade çevresindeki sahil köyleri harika, hisarönü orhaniye kızkumu selimiye söğütköy turumuzu yaptık berrak denizlerinde yüzdük dinlendik, bu gece bari çadırlarımızda kalalım dedik, dönüş yolunda arkadaşımın lastiği patladı, yanımızda pompa veya yama seti almamıştık, Gökova Akçapınar tostçusunun orda bir kompresörle biraz hava bastık 3km ötedeki lastikçiye kadar idare etti, gece 22:00 de lastikçinin orada olması bizi baya mutlu etti, lastikçi ben bu motorların lastiğinini sökemem söksem geri takamam dedi, sorun değil dedik biz söker takarız, sohbet muhabbet eşliğinde lastiği yaptırdık gün biterken gece yarısı olmuştu kamp yerimize vardık yıldızların dalga seslerinin altında dinlenip sohbet ettik günü bitirdik, üçüncü gün sabah kahvaltının ardından muhteşem koyumuzda sandalyelerimizi atıp keyif yaptık, öğleden sonra da toparlanıp Akyaka, Ula, Kale, Tavas, Karacasu rotası üzerinden dönüş yaptık, keyifli geçti en önemlisi çok fazla insan görmedik, izole bir tatil yapma fırsatı oldu.
gidiş ve dönüş rotası
bizim ufak koyun görüntüsü
Reklamlar
-
21 Ağustos 2020, 00:36
#2
-
21 Ağustos 2020, 00:43
#3
mükemmel konumlara gitmişsiniz, kamp yaptığınız alan çok güzelmiş
paylaşım için tebrikler
-
21 Ağustos 2020, 09:08
#4
potasyum adlı üyeden alıntı
mükemmel konumlara gitmişsiniz, kamp yaptığınız alan çok güzelmiş
paylaşım için tebrikler
Teşekkürler, gitmek isteyen arkadaşlar Akyaka ve Akbük arası yol üzerinde bizim kamp yaptığımız alan gibi muhteşem güzellikte karaçam ağaçlarının arasında yüzlerce doğal insansız alan var, fırsatı olan gidip görsün.
-
21 Ağustos 2020, 15:52
#5
Bu tür yerlerin konumlarını koordinat olarak alın özelden isteyip güvendiğiniz insanlarla paylaşın
-
22 Ağustos 2020, 09:41
#6
joshua adlı üyeden alıntı
Teşekkürler, gitmek isteyen arkadaşlar Akyaka ve Akbük arası yol üzerinde bizim kamp yaptığımız alan gibi muhteşem güzellikte karaçam ağaçlarının arasında yüzlerce doğal insansız alan var, fırsatı olan gidip görsün.
Teşekkürler plana ekledim
-
22 Ağustos 2020, 09:52
#7
potasyum adlı üyeden alıntı
Bu tür yerlerin konumlarını koordinat olarak alın özelden isteyip güvendiğiniz insanlarla paylaşın ��
bulunmayacak zor bir yer değil, ilerisi ve gerisinde zaten buna benzer çok alan var, bizim özellikle bu alanı seçmemizin sebebi karayolundan normal araçla giriş yapılamaması, anca yüksek bir 4x4 veya traktör girebilir, gerçek enduro motosikletler dikkatli bir şekilde girebilir, yol endurosu tabir ettiğimiz tarzlar epey zorlanır girer ama zarar verebilir motora, yatırma ihtimali yüksek. En önemlisi de kirliliğe yol açmadan kamp yapılan alanı temiz bırakmak, ateş yakmak keyifli ama böylesi güzel bir karaçam ormanının içinde biraz riskli ve zaten yasak, taşınabilir kamp ocakları kullanmak lazım, bir önceki kamp postum Sandras dağı zirvesinden idi, Kartal gölü ve Karagöl güzergahı Akyaka Akbük koyuna yaklaşık 95km uzaklıkta, gitmişken günübirlik veya bir iki gece de orada kalınabilir tabi doğa merakı varsa çünkü ülkemizdeki en yaşlı karaçam (pinus nigra) ormanını görme şansı var, ağaçların yaşları 700-1200 arası. Gitmek isteyen arkadaşlar soruları olursa çekinmesinler bir şartla cevaplarım, gittikleri bölgeyi dönerken temiz bırakacaklar, bu tarz doğal alanlara gitmeden de bir ön hazırlık yapmak lazım, endemik bitkiler( o bölgeye has ender bulunan çiçek vb) var onlara dikkat etmek lazım, internet elimizin altında bilgiye ulaşmak zor değil.
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:52 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:50 ----------
RideForLife. adlı üyeden alıntı
Teşekkürler plana ekledim
geziniz keyifli olsun, kamp alanınızı temiz bırakmaya özen göstermenizi diliyorum.
-
Ne güzel yerlere sürmüşsünüz. Akyaka her zaman favorim olarak kalacak. Anlamı bende çok büyüktür.
-
mavinin o güzel tonları geldi yine aklıma
-
16 Aralık 2020, 15:37
#10
Kamp yaptığımız yerleri temiz bırakmak oldukça önemli.
Çünkü biz motosikletsever insanlarız. Yani özgürlüğümüze düşkünüz. Ozgurlugune düşkün insan doğayı sever. (Çünkü en çok kendimizi doğada özgür hissederiz) Ve yaşatmak için elinden geldiğince temiz bırakır.
Genelde kamp yaptığımız yerlerde bir poşet çöpümüz varsa biz çok daha fazlasını toplarız. Duyarsız insanların atıp gittiklerini de topluyoruz.
Bu bağlamda size katılıyorum.
Gecenin bir vakti lastikçi bulmanız ise şans olmuş.
Çok güzel yerlerde güzel kamplar yapmışsınız. Tebrik ederim.
Zorlu pandemi ve kış şartlarında evde oturuyorken bu güzel raporu izlemek iyi geldi. Bizlerle paylaştığınız için teşekkürler.
-
16 Aralık 2020, 17:51
#11
guven61 adlı üyeden alıntı
Kamp yaptığımız yerleri temiz bırakmak oldukça önemli.
Çünkü biz motosikletsever insanlarız. Yani özgürlüğümüze düşkünüz. Ozgurlugune düşkün insan doğayı sever. (Çünkü en çok kendimizi doğada özgür hissederiz) Ve yaşatmak için elinden geldiğince temiz bırakır.
Genelde kamp yaptığımız yerlerde bir poşet çöpümüz varsa biz çok daha fazlasını toplarız. Duyarsız insanların atıp gittiklerini de topluyoruz.
Bu bağlamda size katılıyorum.
Gecenin bir vakti lastikçi bulmanız ise şans olmuş.
Çok güzel yerlerde güzel kamplar yapmışsınız. Tebrik ederim.
Zorlu pandemi ve kış şartlarında evde oturuyorken bu güzel raporu izlemek iyi geldi. Bizlerle paylaştığınız için teşekkürler.
Pandemi bizleri kısıtladı, yurt dışı turları iptal ettik, bu ara eve daha çok kapanınca, gezebildiğimiz günleri hatırladık, güzel de oldu.
Gürültü, kirlilik ve virüsten ötürü bu yaz yaptığım dört kampta insanın olmadığı doğal alanları tercih ettim, nasıl bulduysam öyle bıraktım, çok zor bir şey değil çöpünü bir poşette toplayıp yanında götürmek, bu anlamda hassasiyet gösteren herkese teşekkürler.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)
Bu Konudaki Etiketler