2013 GT 250 R ve CBR 250 R Kısmen Karşılaştırma
Reklamlar
-
Yanlışımız varsa şimdiden affola...
Biz Cbr 250'li arkadaşım ile keyifle gazlamaya devam ediyoruz. Sitede Jackall nicki ile o da bulunmakta aslında.
Hyosung markası bildiğiniz üzre Türkiye'de davalıktı, malumunuz Global Motor ve Kuralkan ile ilgili bir sürü sıkıntılar oldu. Sıkıntı konusu ise ticaret anlaşması ve isim hakkı benzeri bir durumdu. Bu konuda çok da detaylı bir bilgi sahibi değilim fakat 2006 Gt 250 R'ımı 2011 yılında sıfır olarak almama rağmen servis garantiden yararlanamacağımı, ona göre hareket etmem gerektiğini açık bir şekilde belirtti. (Bknz: 4.44 Motor Ankara) Şu an Kanunu tamamen Türkiye Distribütörlüğünü almış bulunmakta. Evet, Motosiklet markası olarak hakkında çok iyi düşünmediğimiz bir marka olsa da Distribütör olarak kendilerine de bu marka ve bu dava sonucu ile yeni bir sayfa açacakları aşikar.
Gelelim motosiklete ve hatta motosikletlere. Aslında farklı bir başlık altında incelenmesi gereken bir konu olarak düşünüyordum ama topik çılgınlığından bıkmış biri olarak bu konuyu bulup tekrar buradan devam etmek daha mantıklı geldi. Umarım insanlar bu yazdıklarımı görebilirler.
GT 250 R...
Motor karakteri olarak; Çift silindirli 29.4 ps (bg) - hp) bir V motora sahip. Bir çok insan "Yeter artık değiştirsin şu V motoru" dese de Hyosung'u yıllardır sırtında taşıyan ve son değişikliklerle de tamamen kendini kanıtlamış bir motor oldu. 6.000 devir altında biraz hantal kalan bu çift silindirli motor bloğu 6000 devirin üzerinde daha tad verici bir hal alıyor. Motor zaman içinde farklı ateşleme sistemleri ile denenmiş olsa da (Karbüratör ve elektronik injeksiyon) şu an kullandığı EFI (Elektronik FULL Injection) sistemi oldukça başarılı. 2011 ve 2012 modellerinde kullanılan ECU (Elektronik Kontrol Ünitesi) büyük sıkıntılara sahip olsa da 2013 ve 2014 yıllarında kullanmaya başlanan ve güncellenmiş Delphi ECU yaşanan sıkıntılara bir son vermiş gibi gözüküyor. Ayrıca GT 250 R'ın yedek parçaları incelendiğinde tam iki katı fiyatlarında Daewoo marka ECU ve diğer elektronik aksamların da bulunduğu görünmekte. Bu fiyat farkı nedendir ve Daewoo markasının ne gibi avantajları vardır gerçekten bilmiyorum.
Gt250R'lar geçmişte yoğun bir şekilde Apaçi motoru olarak kullanılmış ve gerekli saygıyı görmemiştir. İnsanların öğrenmek için ya da maddi sıkıntılardan aldığı bu motordan bir GSXR 600 performansı beklemesi sonucunda 13.000 devirli motorun 13.000'ine de dayama arzusu bir çok kullanıcıda krank kırma, silindir dağıtma ya da motor kitleme gibi sonuçlar doğurmuş, bu durum ise markaya saygıyı iyice azaltmıştır. Tabi ki bu konuda en büyük yanlış Hyosung markasıınındır ki motorlarına devir kesici koymaktan kaçmış, akılları sıra tasarruf etmişlerdir. Ne zamandan beri devir kesici konulduğu hususunda hiç bir bilgim yok fakat 2013 modelinde devir kesici var. Bunu daha dün CBR 250 ile trafikte küçük bir yarışa girdiğimizde bire bir yaşadım. 11.500 devirde motor devir kesiciye girdi ve malum devir kesici sesini duymak zor olmadı.
Motosiklet hakkında pek az bilgisi olan insan kapalı tip bir motosiklette neden su soğutması olmadığını sormakta ve acımasızca eleştirmektedir. Karenajlardan ötürü motora yeterli hava akışının olmaması ile motorun soğuyamayacağını, hava soğutmasının bu motosiklete yetmeyeceğini düşünmekteler. Çok da haklılar ki böyle yüksek devirlerde 29 bg güç üretmek için kendini yırtan 250 cc'lik bir motorun hava ile soğuma mümkünatı yoktur. E tabi bunu yıllarca Suzuki markasına motor parçası üreten bir markanın mühendisleri de düşünmüş olmalılar ki yağ soğutması amacı ile yağ soğutma radyatörü koymuşlardır. Bir çok kullanıcı bile motosikletinde bir yağ radyatörü olduğunu bilmemektedir. Öyle ki 2006 model Gt250R'ımla bile Boludan Antalyaya yüklü bir şekilde giderken herhangi bir hararet sorunu yaşamadım. Yolsa sadece Afyonda bir yemek molası ile iki kere yakıt molası verdim. Merak edenler google'a sormasın, takriben 700 km.
Cbr250R hakkında konuşacak olursak tek silindirli 26 ps güç üreten tek silindirlik çok tatlı bir motora sahip. Tek silindirli bir motorun titreşimi böyle güzel ve senkron olamaz. Dikkat edin, titremiyor demiyorum, aksine öyle tatlı ve senkron titriyor ki adeta çift silindirli 600 cc üzeri bir enduro motoru hissiyatı veriyor (Benim 2012 Kawasaki ER 6 N'imin tepkisine çok benzetmiştim). Arkadaşım 60 kg, ben 92 kiloyum. Malum motosikletler arasında da 30 kg kadar bir fark var. Cbr250r'ın 2 newton/metre fazla torq'a sahip olması ve malum şartlardan dolayı arkadaşım beni kalkışlarda geçebiliyor. Cbr250r'ın daha çok hava almak için dizayn edilmiş ön yapısı Su soğutmalı radyatör ile desteklenmiş. Elbette ki avantaj ama gerek var mıydı diye de sormaktan kaçamıyorum. Max 170 km'lere kadar hızlanan Cbr250r kesinlikle Sport Touring motosikletlere devam edecek arkadaşlar için mükemmel bir seçenek olduğunu düşünüyorum. Bu arada arkadaşım da İzmir'den Diyarbakır'a uzun bir yola çıkmış olup 3 günde tamamladığı yolda yaklaşık 1250 - 1400 km arası bir yol yapmıştır ve herhangi bir sorun yaşamamıştır.
Oturuş Pozisyonu ve Tasarım konusunda;
Gt 250 R çizgilerini pek fazla bozmamakla birlikte kuyruk ve kafa karenajlarını değiştirmiş, gösterge panelie EFI ile birlikte eklentiler yaparak güncellemiş bulunmaktadır. Görünüş olarak tam bir Super Sport havasına bürünmüş bu motosikletin oturuş pozisyonu da yine tam bu şekildedir. Uzun şasesi daha da uzamış gibi gelen 2013 Model yeni kasa GT 250 R'ın uzun yol için pek tercih edilmeyeceği aşikar olsa da hızlanma ve hızla gitme hususunda öne yatarak ilerlenen sürüş pozisyonu en uygunudur. Biri artçı mı dedi? Hayır hayır, artçı ile uzun yol pek mantıklı değil Tabi benimki gibi bir kız arkadaşınız yoksa
Gidon üzerindeki kontroller oldukça uygun olmakla beraber (Ben ayarlatmadığımdan da olabilir) debriyaj manet şehir içinde el kası yapmanızı sağlayabilir. Cbr 250 R'dan sonra Gt 250 R'a binerseniz Cbr'ın debriyajının ne kadar yumuşak ve rahat olduğunu farkedersiniz.
Motosiklete yeni başlayan arkadaşlar Gt 250 R kullanmaya başladıklarında oturuş pozisyonlarından dolayı kollarında ağrı hissedecek ve hatta serçe parmakları uyuşacaktır. Bu kesinlikle motosikletin rahatsızlığı değil, Super Sport bir motosiklet kullanmaya çalışan sürücünün bilgisizliğinden kaynaklı olacaktır. Bir çok motosiklet tarzı gibi Super Sport motosikletler de aslında bacaklar ile kavranan ve yönlendirilen motosikletlerdir. Super Sport motosikletlerde gidon sadece gaz vermek, debriyaja basmak, ön freni kullanmak, sinyal vermek gibi şeyler için kullanılmaktadır (Tabi seyir halinde iken). İlla ki kontra tekniği için gidona hamle yapılmalı fakat bu sırada yine de gidon rahat bırakılmalıdır. Bu konu ile ilgili bir çok eğitimi ve bilgiyi internetteki motosiklet sürüş okullarından da inceleyebilirsiniz ki en güzel videolardan biri twist of wrist'tir. Yani anlatmak istediğim şu ki, Gt 250 R sürüyorsanız bacaklarınız ağrıyacaktır ve bu diğer SS motosikletlerden farklı bir durum olmayacaktır.
Cbr 250 R bana VFR'nin başlangıç aşaması gibi gelmekte ki VFR en sevdiğim motosiklet modellerinden biridir. Zaten Honda da özellikle tip açısından VFR'ye benzetmiş fakat nedense kategori olarak sitesinde Supersportlar arasına koymuştur. Kesinlikle yormayan Sport Touring oturuşu yeni öğrenenler için kolaylık sağlamakta, uzun yolda inanılmaz bir rahatlık ve keyif sunmaktadır. Rüzgarı kesen SS karenajı, dik-kambur oturmaya elverişli kullanım açısı ve tek silindirli ekonomik ve güçlü motoru ile keyif insanlarının tercihi olmalıdır. Fakat hızlandıkça öne yatmak istediğinizde size "Ben pek bunun için değilim galiba ama hadi gel bi yatmaya çalış ben elimden geleni yapıcam senin için" diyecektir. Cbr 250 R sizi hiç bir konuda kırmak istemeyen mahallenin centilmen çocuğudur. ( Bi yemek yiyeyim devam edicem )
Biz Cbr 250'li arkadaşım ile keyifle gazlamaya devam ediyoruz. Sitede Jackall nicki ile o da bulunmakta aslında.
Hyosung markası bildiğiniz üzre Türkiye'de davalıktı, malumunuz Global Motor ve Kuralkan ile ilgili bir sürü sıkıntılar oldu. Sıkıntı konusu ise ticaret anlaşması ve isim hakkı benzeri bir durumdu. Bu konuda çok da detaylı bir bilgi sahibi değilim fakat 2006 Gt 250 R'ımı 2011 yılında sıfır olarak almama rağmen servis garantiden yararlanamacağımı, ona göre hareket etmem gerektiğini açık bir şekilde belirtti. (Bknz: 4.44 Motor Ankara) Şu an Kanunu tamamen Türkiye Distribütörlüğünü almış bulunmakta. Evet, Motosiklet markası olarak hakkında çok iyi düşünmediğimiz bir marka olsa da Distribütör olarak kendilerine de bu marka ve bu dava sonucu ile yeni bir sayfa açacakları aşikar.
Gelelim motosiklete ve hatta motosikletlere. Aslında farklı bir başlık altında incelenmesi gereken bir konu olarak düşünüyordum ama topik çılgınlığından bıkmış biri olarak bu konuyu bulup tekrar buradan devam etmek daha mantıklı geldi. Umarım insanlar bu yazdıklarımı görebilirler.
GT 250 R...
Motor karakteri olarak; Çift silindirli 29.4 ps (bg) - hp) bir V motora sahip. Bir çok insan "Yeter artık değiştirsin şu V motoru" dese de Hyosung'u yıllardır sırtında taşıyan ve son değişikliklerle de tamamen kendini kanıtlamış bir motor oldu. 6.000 devir altında biraz hantal kalan bu çift silindirli motor bloğu 6000 devirin üzerinde daha tad verici bir hal alıyor. Motor zaman içinde farklı ateşleme sistemleri ile denenmiş olsa da (Karbüratör ve elektronik injeksiyon) şu an kullandığı EFI (Elektronik FULL Injection) sistemi oldukça başarılı. 2011 ve 2012 modellerinde kullanılan ECU (Elektronik Kontrol Ünitesi) büyük sıkıntılara sahip olsa da 2013 ve 2014 yıllarında kullanmaya başlanan ve güncellenmiş Delphi ECU yaşanan sıkıntılara bir son vermiş gibi gözüküyor. Ayrıca GT 250 R'ın yedek parçaları incelendiğinde tam iki katı fiyatlarında Daewoo marka ECU ve diğer elektronik aksamların da bulunduğu görünmekte. Bu fiyat farkı nedendir ve Daewoo markasının ne gibi avantajları vardır gerçekten bilmiyorum.
Gt250R'lar geçmişte yoğun bir şekilde Apaçi motoru olarak kullanılmış ve gerekli saygıyı görmemiştir. İnsanların öğrenmek için ya da maddi sıkıntılardan aldığı bu motordan bir GSXR 600 performansı beklemesi sonucunda 13.000 devirli motorun 13.000'ine de dayama arzusu bir çok kullanıcıda krank kırma, silindir dağıtma ya da motor kitleme gibi sonuçlar doğurmuş, bu durum ise markaya saygıyı iyice azaltmıştır. Tabi ki bu konuda en büyük yanlış Hyosung markasıınındır ki motorlarına devir kesici koymaktan kaçmış, akılları sıra tasarruf etmişlerdir. Ne zamandan beri devir kesici konulduğu hususunda hiç bir bilgim yok fakat 2013 modelinde devir kesici var. Bunu daha dün CBR 250 ile trafikte küçük bir yarışa girdiğimizde bire bir yaşadım. 11.500 devirde motor devir kesiciye girdi ve malum devir kesici sesini duymak zor olmadı.
Motosiklet hakkında pek az bilgisi olan insan kapalı tip bir motosiklette neden su soğutması olmadığını sormakta ve acımasızca eleştirmektedir. Karenajlardan ötürü motora yeterli hava akışının olmaması ile motorun soğuyamayacağını, hava soğutmasının bu motosiklete yetmeyeceğini düşünmekteler. Çok da haklılar ki böyle yüksek devirlerde 29 bg güç üretmek için kendini yırtan 250 cc'lik bir motorun hava ile soğuma mümkünatı yoktur. E tabi bunu yıllarca Suzuki markasına motor parçası üreten bir markanın mühendisleri de düşünmüş olmalılar ki yağ soğutması amacı ile yağ soğutma radyatörü koymuşlardır. Bir çok kullanıcı bile motosikletinde bir yağ radyatörü olduğunu bilmemektedir. Öyle ki 2006 model Gt250R'ımla bile Boludan Antalyaya yüklü bir şekilde giderken herhangi bir hararet sorunu yaşamadım. Yolsa sadece Afyonda bir yemek molası ile iki kere yakıt molası verdim. Merak edenler google'a sormasın, takriben 700 km.
Cbr250R hakkında konuşacak olursak tek silindirli 26 ps güç üreten tek silindirlik çok tatlı bir motora sahip. Tek silindirli bir motorun titreşimi böyle güzel ve senkron olamaz. Dikkat edin, titremiyor demiyorum, aksine öyle tatlı ve senkron titriyor ki adeta çift silindirli 600 cc üzeri bir enduro motoru hissiyatı veriyor (Benim 2012 Kawasaki ER 6 N'imin tepkisine çok benzetmiştim). Arkadaşım 60 kg, ben 92 kiloyum. Malum motosikletler arasında da 30 kg kadar bir fark var. Cbr250r'ın 2 newton/metre fazla torq'a sahip olması ve malum şartlardan dolayı arkadaşım beni kalkışlarda geçebiliyor. Cbr250r'ın daha çok hava almak için dizayn edilmiş ön yapısı Su soğutmalı radyatör ile desteklenmiş. Elbette ki avantaj ama gerek var mıydı diye de sormaktan kaçamıyorum. Max 170 km'lere kadar hızlanan Cbr250r kesinlikle Sport Touring motosikletlere devam edecek arkadaşlar için mükemmel bir seçenek olduğunu düşünüyorum. Bu arada arkadaşım da İzmir'den Diyarbakır'a uzun bir yola çıkmış olup 3 günde tamamladığı yolda yaklaşık 1250 - 1400 km arası bir yol yapmıştır ve herhangi bir sorun yaşamamıştır.
Oturuş Pozisyonu ve Tasarım konusunda;
Gt 250 R çizgilerini pek fazla bozmamakla birlikte kuyruk ve kafa karenajlarını değiştirmiş, gösterge panelie EFI ile birlikte eklentiler yaparak güncellemiş bulunmaktadır. Görünüş olarak tam bir Super Sport havasına bürünmüş bu motosikletin oturuş pozisyonu da yine tam bu şekildedir. Uzun şasesi daha da uzamış gibi gelen 2013 Model yeni kasa GT 250 R'ın uzun yol için pek tercih edilmeyeceği aşikar olsa da hızlanma ve hızla gitme hususunda öne yatarak ilerlenen sürüş pozisyonu en uygunudur. Biri artçı mı dedi? Hayır hayır, artçı ile uzun yol pek mantıklı değil Tabi benimki gibi bir kız arkadaşınız yoksa
Gidon üzerindeki kontroller oldukça uygun olmakla beraber (Ben ayarlatmadığımdan da olabilir) debriyaj manet şehir içinde el kası yapmanızı sağlayabilir. Cbr 250 R'dan sonra Gt 250 R'a binerseniz Cbr'ın debriyajının ne kadar yumuşak ve rahat olduğunu farkedersiniz.
Motosiklete yeni başlayan arkadaşlar Gt 250 R kullanmaya başladıklarında oturuş pozisyonlarından dolayı kollarında ağrı hissedecek ve hatta serçe parmakları uyuşacaktır. Bu kesinlikle motosikletin rahatsızlığı değil, Super Sport bir motosiklet kullanmaya çalışan sürücünün bilgisizliğinden kaynaklı olacaktır. Bir çok motosiklet tarzı gibi Super Sport motosikletler de aslında bacaklar ile kavranan ve yönlendirilen motosikletlerdir. Super Sport motosikletlerde gidon sadece gaz vermek, debriyaja basmak, ön freni kullanmak, sinyal vermek gibi şeyler için kullanılmaktadır (Tabi seyir halinde iken). İlla ki kontra tekniği için gidona hamle yapılmalı fakat bu sırada yine de gidon rahat bırakılmalıdır. Bu konu ile ilgili bir çok eğitimi ve bilgiyi internetteki motosiklet sürüş okullarından da inceleyebilirsiniz ki en güzel videolardan biri twist of wrist'tir. Yani anlatmak istediğim şu ki, Gt 250 R sürüyorsanız bacaklarınız ağrıyacaktır ve bu diğer SS motosikletlerden farklı bir durum olmayacaktır.
Cbr 250 R bana VFR'nin başlangıç aşaması gibi gelmekte ki VFR en sevdiğim motosiklet modellerinden biridir. Zaten Honda da özellikle tip açısından VFR'ye benzetmiş fakat nedense kategori olarak sitesinde Supersportlar arasına koymuştur. Kesinlikle yormayan Sport Touring oturuşu yeni öğrenenler için kolaylık sağlamakta, uzun yolda inanılmaz bir rahatlık ve keyif sunmaktadır. Rüzgarı kesen SS karenajı, dik-kambur oturmaya elverişli kullanım açısı ve tek silindirli ekonomik ve güçlü motoru ile keyif insanlarının tercihi olmalıdır. Fakat hızlandıkça öne yatmak istediğinizde size "Ben pek bunun için değilim galiba ama hadi gel bi yatmaya çalış ben elimden geleni yapıcam senin için" diyecektir. Cbr 250 R sizi hiç bir konuda kırmak istemeyen mahallenin centilmen çocuğudur. (Yemek vakti, devam edicem)
Süspansiyon, fren konusunda...
Gt 250 R 2013 yılı itibarı ile fren ve süspansiyonlarını değiştirdi diye biliyorum. Önde bulunan Teleskobik (Ters Çift Maşa) Amortisör ve arkada bulunan Helezonik Yaylı Tek Amortisör, önde bulunan çift disk fren ve arkada bulunan tek disk fren ile (Lanet olası Shinco marka lastiklerle bile) uygun duruş mesafesi ve viraj kabiliyeti sunuyor. Güncellenen yeni amortisörler yine eskisinde de olduğu gibi konforu değil, güvenliği ön plana almış ve bence de SS karakterli bir motorda amaçlanması gereken buydu. Dikkat edilmesi gereken tek şey Shinko marka lastikler. Geçenlerde motosiklete binip 300 metre gittikten sonra sağa virajda oldukça yattığımda arka tekerin dışa doğru iki kere atması ile iyice gazlayarak virajı tamamladım. Panik yapan, yeni başlayan birinin burada gaz keserek ya da refkex ile frenleme ya da panik yaparak yere düşmesi doğal karşılanabilirdi. Fakat sıcak yaz günlerinde yola çıktığınızda üç km kadar biraz da sağa sola yatarak lastikleri ısıtırsanız hiç bir sorunla karşılaşacağınızı zannetmiyorum. Çünkü yüksek hızlarda dahi soğuk asfalt diyarbakır - elazığ yolu üzerinde net virajlarım oluyor ve lastikler isteneni veriyor. Bu arada, lastik rodajı diye bir şey var. Sadece ortas kısmının rodajını yapmak da yetmez. Motosikletinizi tatlı tatlı yatırarak lastiklerinizi alıştırmazsanız gerekli verimi de alamazsınız. Unutmayın ki motosikletiniz ne olursa olsun uygun bir teknikle ıslak zeminde bile dönüş açısını kaybetmeden döner. Gt250R Lastik ebatları: Ön: 110 - 70 -17 Arka: 150 - 70 - 17... Büyütülür mü küçültülür mü muhabbetine hiç girmeyin, ikisi de olmaz.
Cbr 250 benzer karakterlere sahip süspansiyon ve fren sistemine sahip olmakla birlikte nisin marka frenler kullanmaktadır. Disk boyutları daha küçükmüş gibi gözükse de frenaj hususunda gerekli performansı göstermekte diye düşünüyorum ki bu konuda kimsenin şüphesi dahi olamaz. Fabrika çıkışı lastikleri Gt 250 R'dan farklı olmamakla birlikte yine geç ısınmakta fakat ısındıktan sonra tatmin edici bir performans sunmaktadır. Gidon yapısı ile şehir içinde ayaklar yerde motosikleti ileri geri götürürken daha açılı bir dönüş sağlamaktadır. Fakat buna ne kadar ihtiyacımız var siz düşünün. Malumunuz ayaklarınızı motorun ayaklıklarına koyduktan sonra gidon döndürerek motosiklete yön vermek bir hayalden daha fazlası değildir.
Arka lastiği Gt 250 R'dan bir beden dar olan Cbr 250 R'ın 140 - 70 -17 boyutundaki lastik görüntüsü oldukça şık durmaktadır. İyi bir sürücü ile özellikle kontra tekniği kullanmanın daha rahat olduğunu düşündüğüm Sport Touing tipi oturuş pozisyonunda bu motora virajlarda çok güzel sahip olabileceğini ve çok iyi işler çıkarabileceğini düşünüyorum.
Dış görünüş hususunda 17 litrelik bir depoya, yüksek artçı koltuğuna, daha kalın bir lastiğe ve tamamen kapalı karenaja sahip GT 250 R'ın 13 Litrelik Diamond tipi depoya sahip, daha dar ve parçalı karenaja sahip, sport touring koltuğuna benzer bir koltuk yapısına sahip CBR 250 R'ın bir adım önünde olduğu aşikar. Birlikte iken de yine insanların tepkilerinden anlaşıldığı üzere "Kırmızı Gt 250 R daha güzel duruyor ama di mi?" şeklinde konuşmalarına şahit olmak çok da zor değil. Tabi bunların arasında anlayan da var anlamayan da. Güzellik göreceli bir kavramdır.
Farlar ile ilgili de bir kaç bilgi vermek istiyorum. Gt 250 R'ın teleskobik (Mercekli gibi duran ama aslında mercekli far olmayan) farları Cbr'ın kocaman projektör gibi farlarının gerisinde kaldığını düşünüyorum. Daha önceki motosikletimde Xenon far ile bu konuyu tamamen çözmüştüm. Hem şık bir görüntüye sahip olmuş hem de inanılmaz bir vizyon kazandırmıştı. Ama.... Eğer ben motosikletimi akşam karanlıkta yağmurlu havada da süreceğim diyorsanız Xenon far içler acısı sonuçlar doğurabiliyor. Bunun çözümü olarak bu sefer kısalara değil de uzunlara xenon far almayı düşünüyorum. Zaten kısa Xenonlar açıkken selektör yapan araçlar uzun sarı ışıklarımı açtığımda selektör yapmayı bırakıyorlardı. Böyle olunca hem yağmurlu havalarda kısalar ile gitmek çok kolaylaşır. Hem şehir dışı sürüşlerinde neredeyse 1 km'ye kadar uzaklıkta görüşe sahip olurum.
İlk motosikletiniz lütfen Gt 250 R olmasın... Cbr 250 R olabilir ama. Hem de çok büyük bir güvenle...
Ben bi tane Gt 250 R'la 40 cm derinliğinde birikmiş bir suya 140 ile girerek sağa yatırdım, bana bi şey olmadı ama motosiklette karenajda 1500 tl civarında hasar oluştu. Ve yine tartıyorum da bozuk yollarda ani çıkan lakalarda direksiyon suya girdiğimde verdiği sallama tepkisine benzer bir tepki verip toparlıyor kendini. Panik yapan arkadaşları direkt üzerinden atacaktır.
Reklamlar
-
Hocam oldukça güzel bir yazı olmuş bir hyosung sahibi olarak keyifle okudum. Bu arada bir bilgi ekleyeyim, Hyosung motorlarına enjeksiyonla beraber devir kesici koymaya başladı, yani 2008'den sonraki motorları devir kesicilidir. Tekeriniz düz bassın.
-
İlginiz için teşekkür ederim ;)
-
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)