biz ne yazşıyoz biz yaşıyosak bu adam napıyor bu adam yaşıyorsa biz napıyoruz ? delirmemek imkansız
http://haber.mynet.com/bu-garaja-gir...9-foto-analiz/
biz ne yazşıyoz biz yaşıyosak bu adam napıyor bu adam yaşıyorsa biz napıyoruz ? delirmemek imkansız
http://haber.mynet.com/bu-garaja-gir...9-foto-analiz/
Asayiş berkemal
evet bende birşey sandım orda delorian yok delorian ın olmadıgı bir araba koleksiyonu koleksiyon değildir.
ağaoğlu arabadan anlamaz o sadece parasıyla en pahalı olanı olan en pahalı olan herzaman en iyisi değildir ağaoğlunun bir testorası varmı yada countach ı yada mercedes martı kanadı hayır yok olamazda kimse elerindeki o şahaserleri bu adama satmazlar çünkü bu iş kültür işidir sadece para ile ilgili değil.
Ah be canım kardeşim. Bir oturuşta senden daha mı fazla yemek yiyor? Yola çıktığında, senin motosikletinin kontağını çevirdiğin zamankinden daha mı çok zevk alıyor? Güzel bir kadına sarılıp uykuya daldığında senden daha güzel rüyalar mı görüyor? Sevgilisini, senin kendi sevgilini sevdiğinden daha mı çok seviyor? Onun annesi onu, senin ananın seni sevdiğinden fazla mı seviyor? Güzel bir kitabı okuduğunda senden daha mı fazla zevk alıyor?
Hayattan zevk almak için daha fazla şeye sahip olman gerektiğini düşünme sakın. Bu seni kandırmak için uydurulmuş bir masal...
I'm all alone, I smoke my friends down to the filter...
Sevgili hakan abim gene 12 den vurdun beni has adamsın ben elimde var olanlarla çok mutluyum ailem sevgilim hayatım her şey tıkırında oh mis
ama şimdi şöle bir şeyde var bunlarlar beraber o garajda olsa hiç fena olmazdı hani. ben küçük şeylerle mutlu olan bir adamım çok değil birisinede razıyım abi...
Asayiş berkemal
çok malın haramsızı, çok lafın yalansızı olmazmış. buna da şükür de
"DoksanSekiz Beygir." Herkes hakettiği gibi yaşar.
sağol hacı, estafirullah.
tuzak konusunda hemfikiriz, hedef gösterip kelle istiyorlar.
acun ol, ali ağaoğlu ol, ibo ol diyor birileri.
vahşi zevkler ve saygınlık vaadediyorlar.
yalan mı?
vahşi zevkler tadacağına, saygı göreceğine emin olabilirsin.
mutluluk? 70 yıllık ömrünü yüzünde haz alma sırıtışıyla bitirebileceğinde yüksek bir ihtimal.
onların vaadettiğini yok sayıp sırtını dönemezsin.
bunun karşısına "seni daha mutlu ve saygın kılan başka türlü sistemler var" diyerek çıkarsan aynı tuzağın parçası olursun.
herkes 3 öğün pastırma yese, mercedese binse keşke
insanoğlu bunlara sahip olmak için kimi, neyi harcayacak? kimlerden çalacak? kimleri kuru ekmeğe muhtaç edip kendi 3 öğün pastırma yiyecek?
esas mesele bence budur.
yani vaadlerin boşluğu üzerinden değil de bu vaadlere ulaşmak için neleri ezip geçmen gerektiğinden bahsetmek gerek son tahlilde
bizim eskiler hep derdi ya, haram paradan hayır gelmez, ille çıkar bi yerden filan diye.
ha işte onu diyorum, yok öyle birşey.
boğazına kadar hırsızlığa bulaşıp gayet başına bir iş gelmeden mutlu mesut yaşayabilirsin.
ama yaşama.
"laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."
o kadar mal öksüz yetim hakkı yemeyince garibana semer vurmayınca elde edemessin fabrika sahiplerinin çoğu başkasının sırtından para kazanarak bolluğa ulaşıyor ben bir arkadaşımdan ikikere çay içerim üçüncüye mutlaka ben ısmarlarım üçüncü çayı o ısmarlarsa rahatsız olurum kendimi bedavacı hissederim
Ömrü hayatımda bir defa 150 yaptım, herkesin diline düştüm iyi mi Gidin gazcılarla uğraşın leyn
Bu yazdıklarının hepsine katılıyorum usta.
Bak ne diyeceğim, kendi hayatıma ve çevremdeki insanlara bakıyorum. Bir şey görüyorum, tanımlaması zor. Ama deneyeceğim. İnsanları iki şey yönetiyor biri ihtiyaçları, diğeri istekleri. İstek ve ihtiyaç arasındaki dengeyi kaçırmış görünüyoruz. Çünkü her okuduğumuz gazete, her seyrettiğimiz film, her dinlediğimiz müzik bizi biraz daha isteklerimizin kölesi olmaya itiyor. Hani medya manipülasyonu ile ilgili bir konu açmıştın ya sen, işte ondan bahsediyorum...
Güzel kadının nasıl bir şey olduğunu moda dergilerinden öğreniyoruz, iyi mi. Sarıldığında sana herşeyi unutturan o kadın 0 beden değil ya, çirkin... Öyle mi? Hadi len oradan! Diyelim ki bir araba senin için ihtiyaç. Olabilir elbette, peki neden bu ihtiyacını gidermek için bir Uno mesela seni mutlu etmiyorda, illa ki Mercedes'e sahip olmalısın? Tut ki Mercedes'in var, kesmez ki, Ferrari isteyeceksin. Neden? Bunlara sahip olabilmen için kaç insanın en insani ihtiyaçlarından vazgeçmesi gerekecek?
Mülkiyet kavramı o kadar hayatımıza girmiş, o kadar içimize işlemiş ki, sahibi olmadığımız şeyler bize mutluluk veremez olmuş. Hiç fark etmiyor musun?
İsteklerimizin mantıksızca şişirilmesinin sebebi ne olabilir diye düşünmek lazım bence biraz. Acaba birilerinin sana satış yapabilmesi için olabilir mi mesela? Misal, evindeki televizyon gayet yeterli olmasına rağmen, daha senelerce işini görebilecek ve ihtiyacını tamamen karşılayabilecek olmasına rağmen neden o yeni çıkan Full HD, 3D cihazı istiyorsun ki? Mantığı nedir? Hangi kanal Full HD, 3D yayın yapıyor? Elbette bir cep telefonun olmalı olmasınada, neden ihtiyacını karşılayan, her işini gören telefonun yerine yeni çıkan 3 milyarlık zımbırtıya sahip olmak zorunda olasın ki?
Benim anlatmaya çalıştığım şu, egolarımız gıdıklanıp isteklerimiz mantıksızca şiştiği sürece mutlu olmak zorlaşıyor. Konu derin, yazdıkça yazasım geliyor ama... Şimdilik bu kadarda duralım.
I'm all alone, I smoke my friends down to the filter...
Soylular ve soysuzlar, asiller ve halk, toprak agalari ve irgatlar. Teknoloji yok iken de durum farkli degildi yani. Amac daha cok toprak, daha cok mülk edinmekti. Dusunsenize teknoloji yok, binlerce metrekare topraginiz veya bolca paraniz, altininiz var. Neye yarar ki? O zamanlardan bugune gelecek olursak, para mutlu olmak icin gerekli. Neden? En basit ornegiyle temel ihtiyaclariniz icin. Onlari karsilayabiliyorsaniz insanca yasamak dedigimiz olguyu gerceklestirebilmek icin. Beediye otobusune binip, gecekondu semtinden, kadıkoy veya taksime gitmek icin. Taksime gidince herhangi bir cafede oturmak icin, cafede gordugunuz hatunu arabanizla evine birakmak icin, evine biraktiginiz hatunla evlenebilmek icin, evlenirken guzel esyalar alabilmek icin, coluk cocugunuzu okutabilmek icin... diye uzar bu mevzu.
Kisaca kim ki der, parasiz da mutlu olunur, paranin icat edilmedigi yillara bile gitmesini tavsiye edemeyecegim.
bu söylediklerin sana bana geçer babuşcan.
bizim egomuzu öyle kolaynan gıdıklayamazlar.
ahım şahım bir çaba da sarfetmeyiz bunlara tav olmamak için.
içimizden öyle gelir
e bu 2 fotoğrafla hayattan soğuyan gence ne diyecez?
o arabalar kartondan, inanma, hem lada samara'da fena araba değildir mi diyecez?
yer mi?
yemez.
bilmiyorum durum nedir, kafam karıştı
"laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."
Yazilanlar için zûgûrt tesellisi desem, kizmazsiniz dimi?
Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)