Zombiler Gerçek mi Oluyor?

**kanucan** · 15 Ocak 2011, 13:38

Amerika'da bilimadamları 2007 yılında inanılmaz bir olaya imza atmıştı. Uzmanlar labaratuvarda bir köpeğin damarlarında dolaşan bütün kanı boşaltıp daha sonra da diriltmiştiler.

Nasıl mı?

Yüzyıllardır insanlığın en çok hayalini kurduğu, aynı zamanda en karanlık kabuslarına giren
"zombiler" gerçek oluyor. Amerika'nın Pittsburgh kentindeki "Safar Araştırma Merkezi" ndeki
bilimadamları, köpekleri klinik olarak öldürdükten 3 saat sonra canlandırabildiklerini açıklamıştı.

Ancak tüyleri ürperten bir korku filminin repliklerine benzer bu açıklamanın altında, insanlık için
verem tedavisi veya çiçek aşısı gibi önemli bir gelişme yatıyordu.

"Suspend Animation (Uzatılmış canlandırma)" denilen bu teknikte, uzmanlar köpeğin damarlarında dolaşan bütün kanı boşalttı.Ve damarlar soğuk ve tuzlu suyla dolduruldu. Nefes almayan, kalbi atmayan ve tüm beyin fonksiyonlarını yitiren köpek, klinik olarak ölmüş oldu.

Kansas Bethany Tıp Merkezine goturulen köpek burdaki kontrolleri yapılırken normalde 37 derece olan vücut ısısı da 7 derece kadar düştü. 3 saat sonra tuzlu su boşaltılarak,köpeğin kendi kanı damarlara enjekte edildi. Elektroşokla kalbi çalıştırılan köpek, kısa süren ölümün ardından tekrar hayata dönmesi ve ardından Dr.Martin helrbog'un kolunu ısırması paniğe sebep oldu.Yetkililerce köpek zor kontrol altına alındı fakat aradan 10 dk geçtikten sonra aynı etkileşimin Dr.Martin helrborg da göstermesi korkulara sebebiyet verdi.Bölgeden gelen bilgilere göre bir çeşit virüsün harekete geçtiği ve yayılmasını engellemek amacıyla acil koduyla tüm personelin karantina altına alındığı söylendi.

Bölgeden gelen bilgiler şu an için basından saklanıyor ve bölge komple karantina altına alındıgı ve kimsenin yaklaştırılmadığı söyleniyor..

Yetkililerden henuz net bir açıklama yapılmış değil...

**Levsy** · 15 Ocak 2011, 13:48

Harika

Facebook efsanelerinden birine benziyor.

**kanucan** · 15 Ocak 2011, 13:59

National Geographic'te zombilerle ilgili belgesel vardı.

Orda gayet detaylı bir şekilde açıklamışlardı.

O programı bulabilsem buraya asıcam o zaman bana inanıcaksınız.

**zeda3000** · 15 Ocak 2011, 14:39

Hikayede o kadar cok sacmalik var ki , azicik dikkatli okuyun zaten gulmeye baslarsiniz.

Tuzlu su bunlardan sadece bir tanesi

Boyle seyleri bulmak icin zamani nerden buluyorsunuz?????

**Khutuck** · 15 Ocak 2011, 15:00

Zombiler çok yakında dünyayı ele geçirecekler, gülmeyin bu haberlere. Ben savaşa hazırım, ya siz?

**Levsy** · 15 Ocak 2011, 15:32

Khutuck adlı üyeden alıntı

Zombiler çok yakında dünyayı ele geçirecekler, gülmeyin bu haberlere. Ben savaşa hazırım, ya siz?

Asıl zombi forumda var bir tane

Arkadaşı defalarca mevta ettiler, her seferinde çıkıp geri geliyor

**Tequ** · 15 Ocak 2011, 15:44

Bende bu zombi illetinin dunyaya musallat olacagina inaniyorum.Hepsinide izlemisimdir bu tarz filmlerin.Olsa da pompaliyla gelene siksak guzel olma mi

**Greenut** · 15 Ocak 2011, 17:54

Merak etme zombilerden evvel doğa ananın zaten bütün insanlık için güzel bir kabusu var. İnsanoğlunun bu evrene verdiği zararın haddi hesabı yok. Artık Dünya'mızı koruyan bir kalkan yok, yırtıldı, delindi. Deodorantlar, parfümler, zehirli gazlar sağolsun. Artık antartika diye bir kıta kısmen yok. Buzullar her dakika eriyip gidiyor, binlerce kutup ayısı, kutup tilkisi, kutup foku, kutup kaplanı, kral penguen heba oldu gitti. Artık balinaların bile psikolojileri bozuldu, teknelere saldırıyorlar. Kaçak avcılık, trol balıkçılık sağolsun. Artık binbir çeşit tür balık kalmadı, kumsal kuşları da öyle. Dikkatsiz yakıt taşıyan tankerler, petrol çılgınlığı, paradan başka birşey düşünmeyen yakıt şirketleri sağolsun. Artık insanlık adına da birşey kalmadı, insanoğlu dediğin bir yokediciye dönüştü. İnsan hayatı ucuzladı. Artık kundaktaki bebeklere bile boş bir mezar bulunamıyor. Amerika, İsrail, Rusya sağolsun. Kalkmış zombilerden, yaratıklardan bahsediyorsunuz. Hayal dünyasında mısınız. Uyanın artık, gözlerinizi açın.

**Kelleci** · 15 Ocak 2011, 18:15

kanucan adlı üyeden alıntı

Amerika'da bilimadamları 2007 yılında inanılmaz bir olaya imza atmıştı. Uzmanlar labaratuvarda bir köpeğin damarlarında dolaşan bütün kanı boşaltıp daha sonra da diriltmiştiler.

Nasıl mı?

Yüzyıllardır insanlığın en çok hayalini kurduğu, aynı zamanda en karanlık kabuslarına giren
"zombiler" gerçek oluyor. Amerika'nın Pittsburgh kentindeki "Safar Araştırma Merkezi" ndeki
bilimadamları, köpekleri klinik olarak öldürdükten 3 saat sonra canlandırabildiklerini açıklamıştı.

Ancak tüyleri ürperten bir korku filminin repliklerine benzer bu açıklamanın altında, insanlık için
verem tedavisi veya çiçek aşısı gibi önemli bir gelişme yatıyordu.

"Suspend Animation (Uzatılmış canlandırma)" denilen bu teknikte, uzmanlar köpeğin damarlarında dolaşan bütün kanı boşalttı.Ve damarlar soğuk ve tuzlu suyla dolduruldu. Nefes almayan, kalbi atmayan ve tüm beyin fonksiyonlarını yitiren köpek, klinik olarak ölmüş oldu.

Kansas Bethany Tıp Merkezine goturulen köpek burdaki kontrolleri yapılırken normalde 37 derece olan vücut ısısı da 7 derece kadar düştü. 3 saat sonra tuzlu su boşaltılarak,köpeğin kendi kanı damarlara enjekte edildi. Elektroşokla kalbi çalıştırılan köpek, kısa süren ölümün ardından tekrar hayata dönmesi ve ardından Dr.Martin helrbog'un kolunu ısırması paniğe sebep oldu.Yetkililerce köpek zor kontrol altına alındı fakat aradan 10 dk geçtikten sonra aynı etkileşimin Dr.Martin helrborg da göstermesi korkulara sebebiyet verdi.Bölgeden gelen bilgilere göre bir çeşit virüsün harekete geçtiği ve yayılmasını engellemek amacıyla acil koduyla tüm personelin karantina altına alındığı söylendi.

Bölgeden gelen bilgiler şu an için basından saklanıyor ve bölge komple karantina altına alındıgı ve kimsenin yaklaştırılmadığı söyleniyor..

Yetkililerden henuz net bir açıklama yapılmış değil...

Herkez her yazıyı bu foruma kopyalarsa vay halimize.

**kanucan** · 15 Ocak 2011, 18:30

Ne kadarda sert çıkıştınız yahu.

İki geyik çevirelim bildiklerimizi burada paylaşalım diye açtım başlığı.

Kusura bakmayın size bu başlığı zorla okutarak zamanınızı heba ettim.

Konu kimine göre saçma bile olsa hata bende haklısınız.

**MrSandman** · 15 Ocak 2011, 18:37

Bildiğim kadarıyla bahsedilen prosedür çok sıradışı değil. Hatta House dizisinin bir bölümünde de yapmışlardı. Hastalığa tanı koyamadıkları ve hasta çok hızlı öldüğü için hastanın kanını soğuk su ile değiştirip(içinde tuz varmıydı bilemiyorum) vücut sıcaklığını 30 dereceye düşürmüşlerdi. Daha sonrasında hastaya kanını geri verip elektroşok ile hayata geri getirdiler. Bunun tam olarak ölüm olmadığını anlarsanız geri geleninde zombi olmadığını tahmin edebilirsiniz. Bana uydurma olan kısmı bundan sonrası gibi geldi.

**kanucan** · 15 Ocak 2011, 18:50

MrSandman adlı üyeden alıntı

Bildiğim kadarıyla bahsedilen prosedür çok sıradışı değil. Hatta House dizisinin bir bölümünde de yapmışlardı. Hastalığa tanı koyamadıkları ve hasta çok hızlı öldüğü için hastanın kanını soğuk su ile değiştirip(içinde tuz varmıydı bilemiyorum) vücut sıcaklığını 30 dereceye düşürmüşlerdi. Daha sonrasında hastaya kanını geri verip elektroşok ile hayata geri getirdiler. Bunun tam olarak ölüm olmadığını anlarsanız geri geleninde zombi olmadığını tahmin edebilirsiniz. Bana uydurma olan kısmı bundan sonrası gibi geldi.

Yazının bir kaç yerinde saçma olan kısımlar var cidden.

Ne kadar ihtimal bile olsa böyle bir olasılığın olduğunu düşünüyorum.

İzlediğim belgeselde zaten öyle yüzeyden anlatıp geçiştirdiler.

Ama böyle bişeyin olabilmesi içinde kuduz virüsünün mutasyona uğraması gibi bişey lazım.

Kaç sene sonra olur orasını bilemeyiz herhalde.

**Tequ** · 15 Ocak 2011, 18:58

Greenut adlı üyeden alıntı

Merak etme zombilerden evvel doğa ananın zaten bütün insanlık için güzel bir kabusu var. İnsanoğlunun bu evrene verdiği zararın haddi hesabı yok. Artık Dünya'mızı koruyan bir kalkan yok, yırtıldı, delindi. Deodorantlar, parfümler, zehirli gazlar sağolsun. Artık antartika diye bir kıta kısmen yok. Buzullar her dakika eriyip gidiyor, binlerce kutup ayısı, kutup tilkisi, kutup foku, kutup kaplanı, kral penguen heba oldu gitti. Artık balinaların bile psikolojileri bozuldu, teknelere saldırıyorlar. Kaçak avcılık, trol balıkçılık sağolsun. Artık binbir çeşit tür balık kalmadı, kumsal kuşları da öyle. Dikkatsiz yakıt taşıyan tankerler, petrol çılgınlığı, paradan başka birşey düşünmeyen yakıt şirketleri sağolsun. Artık insanlık adına da birşey kalmadı, insanoğlu dediğin bir yokediciye dönüştü. İnsan hayatı ucuzladı. Artık kundaktaki bebeklere bile boş bir mezar bulunamıyor. Amerika, İsrail, Rusya sağolsun. Kalkmış zombilerden, yaratıklardan bahsediyorsunuz. Hayal dünyasında mısınız. Uyanın artık, gözlerinizi açın.

Ya iyide guzel kardesim neden bu kadar sert cikiyorsunki ? Ben mi deldim ozonu ? Yada soyle soyleyeyim hic parfum-deodorant kullanmadin mi sen ? Bu kadar uzmeyin kendinizi.Buzullarin erimesi, hayvanlarin nesillerinin tukenmesi ve dunyanin sonunun yaklasmasi.. Korkmayin ne biz ne cocuklarimiz gorur o sonu.E kaldi ki benden sonrasi da gram umrumda degil hani..
Surekli bu geyikler doner durur.Kuresel isinma.-Eee ?
Durduramayacagimiz geriye alamayacagimiz birsey icin neden bu kadar yaygara yapiliyor anlamis degilim..

**yürekçe** · 15 Ocak 2011, 20:32

bence soğuk cola doldursunlar damarlarına...

kızma be kanu, alışmalısın

**aksoyy** · 15 Ocak 2011, 20:53

bizim arka mahalledede var bi tane zombi sabah 10 dan akşam ezanı okunana kadar oturur evinin balkonunda orda elinde boş şişeyle demleniyo gibi yapar durur

**inci1903** · 15 Ocak 2011, 20:53

bizde coroner bypass'da hastaların 3-5 saatliğine kalbini durduruyoruz tekrar çalıştırdığımızda zombi'msi hareketler falan yapan olmadı daha

**extrem_015** · 15 Ocak 2011, 20:53

tuzlu su neden kokmasın diyemi

**Greenut** · 15 Ocak 2011, 21:22

Tequ adlı üyeden alıntı

Ya iyide guzel kardesim neden bu kadar sert cikiyorsunki ? Ben mi deldim ozonu ? Yada soyle soyleyeyim hic parfum-deodorant kullanmadin mi sen ? Bu kadar uzmeyin kendinizi.Buzullarin erimesi, hayvanlarin nesillerinin tukenmesi ve dunyanin sonunun yaklasmasi.. Korkmayin ne biz ne cocuklarimiz gorur o sonu.E kaldi ki benden sonrasi da gram umrumda degil hani..
Surekli bu geyikler doner durur.Kuresel isinma.-Eee ?
Durduramayacagimiz geriye alamayacagimiz birsey icin neden bu kadar yaygara yapiliyor anlamis degilim..

Sert çıkmak istemiyorum ama sinirleniyorum. Daha gerçekçi, daha akla mantığa yakın, daha günümüzü ve geleceğimizi ilgilendiren şeylerle ilgili bilgilendirici konular açsak en azından bilmeyenlerde öğrenmiş olur ve ona göre yaşamına dikkat eder. Bu Dünya'da sadece tek başımıza yaşamıyoruz. İnsanoğlu dışında da yaşayan canlılar var. Düşünki evren üzerindeki tüm bitkiler ve hayvanlar yok oldu gitti. Sen yada ben yada diğerleri, sağ kalabileceğinizi mi düşünüyorsunuz. Şuan hayatımızdaki kullandığımız herşey, ama A'dan Z'ye herşey doğadan sağlanıyor. İlaçlar, yiyecekler, içecekler, temizlik ve bakım malzemeleri, mobilyalar vs aklına ne geliyorsa hepsi bitkiler ve hayvanlar sayesinde oluşuyor. Şuan amansız bir hastalığa yakalan, aşısı, iğnesi, panzehri bitki özlerinden yapılıyor. Kanserin bile çözümü bulundu. Nasıl bulundu, gökten zembille mi indi. Bunlara lütfen biraz kulak verin. Böyle çocuksu şeylerle, yok zombiymiş yok kurt adammış yok avatarmış geçin bu işleri. Amerikalı bilim adamları diyip diyip duruyorlar ama böyle sözde bilimsel araştırmaların gerçek dışı olduğu her aklı başında insanın bilmesi gerekiyor. Dünya üzerindeki döngüyü, liderliği, hakimiyeti bozmamak adına her geçen gün böyle aptal saptal şeyler çıkarıyorlar. Bu Amerika'nın çırpınışıdır ve yıllarca bu çırpınış hep olmuştur, ben kendimi bildim bileli. Daha dün çikolatanın gelişim açısından faydalı olduğunu söylemişlerdi, geçen gün haberlerde gördüm bu seferde çikolata kanser yapıyor diyorlar. Bunlar tamamiyle kendi güçlerini sınamak, kendilerini ön plana çıkarmak için yapılan şeyler.

Evet sen deldin ozonu, ben deldim, başkası deldi, çevremizdekiler deldi, herkes deldi. Evet ben de kullandım deodorant ve parfüm zamanında. Ancak dikkat edilmesi yerde dikkat ettim, destek verilmesi yerde de destek verdim, gerektiğinde protesto da ettim. Uzun bir süre hiç kullanmadığımı bilirim. Şuanda nadiren kullanıyorum. Zararından değil, artık eskisi kadar çekici gelmiyor bana, bir defa soğudum, tiksindim, o yetti. Kusra bakma da evet bu kadar üzmeliyiz kendimizi. Üzmekle kalmamalı harekete de geçmeliyiz. 'Aman 1 kişiden ne olacak ki' denilmemeli. Öyle dendiği için zaten Dünya bu hale geldi. 1 kişinin başlattığı hareketi bugün 1 milyarı aşkın kişi yürütüyor. Bu dağılarak büyüyen birşey, adı da sevgi. Biz konuşurken laf arasında sohbet ortasında konuşurken, aslında içlerinde o saygıya ve sevgiye sahip olmalarına rağmen bunu dışa vuramayan kişiler gördük. Konuşuyorsun konuşuyorsun adam bir süre sonra 'Aslında doğru ya' diyip fikrini değiştiriyor ve o da harekete geçmeye başlıyor. Yani bu sevgiyi ve saygıyı başka insanlara bulaştırmak lazım. Bulaştığında zaten onlar da dünyanın, doğanın hal ve vaziyetini anlamış oluyorlar.

Geyik değil bunlar, hayatın gerçekleri. Bunları anlayabilmek ve kavrayabilmek için illa senin başına birşey mi gelmesi lazım. Yaşamadan inanmaz mısın bu gerçeklere. Yani lütfen biraz okuyun, araştırın. İnternette zibilyon tane örneği mevcut bunun. Geyik dediğiniz şeyler her salise, her saniye olan olaylar. Sizin ve çevrenizde olmaması bu gerçeği değiştirmez. Siz belki etkilenmiyorsunuz şuan ama dünyanın başka yerleri etkileniyor. Gün gelecek siz de etkileneceksiniz. Ki zaten etkileniyoruz yani en basit haliyle. Mevsimler bile şaşırdı. Kar yağacağı yerde bahar havası var. Ankara'da eskiden kasımda kar yağmaya başlardı, hava öyle bir soğuk olurdu ki çift çorap giyerdik. Şimdi t-shirt ile sabah çıkabiliyorum dışarı, aylardan ocak. Neyse ne kadar anlatsakta boş, yaygara diyorsun halen. Tipik Türkiye mantığı işte. Nasılki şuan 5-10 sene öncesini mumla arıyorsak, 5-10 sene sonra da şuanki halimizi mumla arayacaz ama bulamayacaz. Çünkü iş işten geçmiş olacak. Bazen diyorum büyük bir felaket kopsada insanlar anlasın bunun bir oyun olmadığını. Allah göstermesin ancak bilimsel araştırmalar söylüyor, İstanbul depremi geliyor diye. İşte o doğal felaket geldiğinde eğer halen bu gerçeklere yaygara diyorsanız, bir de o zamanki yaygarayı görün siz. Deprem ile o dalga geçtiğiniz küresel ısınmanın ne alakası var demeyin. Hepsi birbiriyle alakalı, hepsi birbiriyle zincirleme. Daha da birşey demek gelmiyor içimden, ne diyeyim, ne yazayım.