Türkçe-ingilizce karmaşası:))))) mutlaka okuyun.işin içinden çıkış yok!!!

[Samet Ağır]

bakalım işin içinden çıkabilecek olan varmı??? maksat biraz tebessüm

http://www.facebook.com/home.php?#!/...8.125512623657

[Khutuck]

Feyse gitmeye gerek yok.

[Olcan138]

Yapan adamın İngilizce'ye başarısız çevirisinden bahsetmezsek, hatta kullanılan zamanları bile tutturamadığını da göz ardı edersek; yine de soru eki olan -mı'yı ayrı yazacak kadar Türkçe bilmediği gerçeğini değiştirmez

[aya]

ilk olarak, 1 numaralı sorudaki "mi" soru eki ayrı yazılacağına göre 1 türkçe kelime değil 2 türkçe kelime olur.

ikinci olarak da 2 ve 3 numaralı sorulardaki türkçe metinin ne kadarı türkçe kelimelerden oluşuyor ki, bir de çevirisini yapmışlar?

özetle, güldürdü mü? eve güldürdü ama ağlanacak halimize güldürdü...

[Levsy]

I ten I run each thin me (Ayten ayran içtin mi?)
Why high one why (Vay hayvan vay)

Bunun gibi şeyler de bizi ortaokul / lise yıllarında güldürürdü Daha çok vardı ama hatırlayamadım şu an.

[Sinan Aksu]

Ben sınırdan dışarı çıksam ekmek su isteyecek kadar bile ingilizce bilmiyorum.
O yüzden de pek bişey anlamadım

[hatis]

mantı kelimesini bulamayıp mantık ı bulup kyı atmaya benzio bu

[Jubaa]

Amerikali arkadasa gosterdim koptuk birlikte, tabi ingilizceyi yerden yere vurucam diye hem Turkce hem de Ingilizce kurallarini ezip gecen arkadasa tebrikler.

[tigermbz]

I ten I run each thin me (Ayten ayran içtin mi?)
Why high one why (Vay hayvan vay)

Bunun gibi şeyler de bizi ortaokul / lise yıllarında güldürürdü Daha çok vardı ama hatırlayamadım şu an.

mete top at the you war land the (mete top attı yuvarlandı)

[bobber]

Ben de üniversitedeyken, yeni ayakkabı alan ingilizce hocamıza; "oo hocam ayakkabıalr konuşuyor" babında; "Oo teacher, your shoes are talking" demiştim. Bir sürü fırça yemiştim

Bir keresinde de, "hocam sabah sabah nereye gidiyorsun" un ingilizcesi, "morning morning where are you going mi" demiştim. Hoca yine devreyi yakmıştı

İşin kötü tarafı ingilizce öğretmenimizin kim olduğunu yukarıdaki sululukları yaptıktan sonra öğrenmiş olmamızdı. Adam Oxford' da ingiliz dili ve edebiyatı üzerine ders veriyormuş. Türkiye' de bulunmasının sebebi zorunlu hizmetini yapıyor olmasıymış.

[Levsy]

mete top at the you war land the (mete top attı yuvarlandı)

Bu var ya, tam Türkçe konuşan Amerikalı'nın telafuzu gibi okunuyor