Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax
18. sayfa BirinciBirinci ... 81617181920 ... SonuncuSonuncu

Atatürk Köşesi

    REKLAM ALANI
  1. #341

    Üyelik
    20 Ekim 2014
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    Yamaha Dragstar 650 ve Honda Shadow 600
    Alıntı ZümeR adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Zaman ilerliyor dostum. Yaşın ilerleyip yaşadıkça görüp idrak edeceksin bu dediklerimi.
    Kısaca vakit kaybetmeye devam et..
    Her doğan unutuldu gitti, ne firavun kaldı, ne peygamber nede osman bey senin bahsettiğin devede kulak kalıyor.
    Unutulmayacak bir şey var ise oda ölüm.

    Selametle..

    şimdi biri de kalkıp peygamberlerde ölüp gitti din bilginleri de ölüp gitti dese ne derdik? "saçmalama" derdik kısaca. ardından bir sürü akli örnek ile onların ebediyete intikal etmelerinin bir şeyi değiştirmediğini, çünkü doğrunun her dönemde doğru kalacağını anlatırdık...

    son bir kaç yüzyıl boyunca maneviyatı ile oynanmış bir toplumu ayağa kaldırıp, onu düştüğü durumdan çıkarıp yeniden bir devlet kurmsına vesile olmuş bir lideri de öldü gitti diyerek es geçmeye çalışmak aynı "saçmalıktır".

    o zaman ne Fatih Sultan Mehmet Han hazretlerinin esamesi nede Bilge Kağanìn esamesi okunmalı şu anda. uzun uzun yazsam bile fikrinizin değişmeyeceğini bildiğimden kısa geçtim.

    Peygamber bile kalmadı diyene zaten pek fazla akli şey anlatılabileceğine ihtimal vermiyorum!
    BIYIKLI, mLh ve twisten bunu beğendiler.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #342
    BIYIKLI - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    04 Şubat 2006
    Alıntı ZümeR adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Zaman ilerliyor dostum. Yaşın ilerleyip yaşadıkça görüp idrak edeceksin bu dediklerimi.
    Kısaca vakit kaybetmeye devam et..
    Her doğan unutuldu gitti, ne firavun kaldı, ne peygamber nede osman bey senin bahsettiğin devede kulak kalıyor.
    Unutulmayacak bir şey var ise oda ölüm.

    Selametle..
    Tarihe adını yazanları bilinçli toplum binlerce yıl geçsede unutmaz. Ders alır, eleştirir fakat hakkını da verir. Unutmak, öğrenememek cahilliğe mahsus birşey, Allah hepimizi cahiliyetten korusun!
    twisten bunu beğendi.
    Anadilini kaybedersen bağımsızlığını da tamamen kaybedeceksin. Dilini kaybeden toplumlar köle olmaya mahkumdurlar.
    Mustafa Kemal ATATÜRK

  3. #343
    something123 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    06 Eylül 2015
    Motosikleti
    MT 07
    Bir adama asik olmak... sari saclim mavi gozlum yokluğunda bizi köle yapmak seni unutturmak icin herseyi yapıyorlar... direnecegiz...
    Mengu16, sezar11, twisten ve 2 diğerleri bunu beğendiler..

  4. #344

    Üyelik
    10 Ocak 2016
    Şehir
    Adana
    ATATÜRK'ÜN SÖZLERİ

    ● Bütün ümidim gençliktedir.

    ● Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet'i biz kurduk, O'nu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz.

    ● Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir.

    ● Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur.

    ● Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    ● Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet'e sahip çıkmak, Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan ruhu korumak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır. Türk Ulusu dili, kültürü, tarihi ve saygın kimliğiyle aydınlık yarınlara el ele güçlü biçimde yürüyecektir.

    ● Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

    ● Öğretmenler! Cumhuriyet sizden düşünceleri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.

    ● "...bu ulusa ve ülkeye hizmet görevi bitmeyecektir."

    ● Türk Milleti yeni bir iman ve kesin bir milli azim ile yeni bir devlet kurmuştur bu devletin dayandığı esaslar "Tam Bağımsızlık" ve "Kayıtsız Şartsız Milli Egemenlikten ibarettir. Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu Milli Egemenliktir. Milletin Kayıtsız Şartsız Egemenliğidir...

    ● Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!

    ● Biz büyük bir inkılap yaptık. Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük.

    ● Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.

    ● Ne mutlu Türküm diyene!

    ● Muallimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.

    ● Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı... Gerçek zaferi siz kazanacak ve devam edeceksiniz ve mutlaka başarılı olacaksınız.

    ● Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

    ● "Türkiye Cumhuriyetinin, özellikle bugünkü gençliğine ve yetişmekte olan çocuklarına hitap ediyorum: Batı senden, Türk'ten çok geriydi. Manada, fikirde, tarihte bu böyleydi. Eğer bugün batı teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk Çocuğu, o kabahat da senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur. Şunu da söyleyeyim ki, çok zekisin! .. Bu belli. Fakat zekânı unut! .. Daima çalışkan ol..."

    ● Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneği kazanmamıştır.

    ● "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir..."

    ● "Cumhuriyeti kuranlar onu korumaya da muktedir olmalıdır."

    ● Tarihi yaşadığımız gibi yazdık, fakat geleceği cumhuriyete inananlara, onu koruyanlara ve yaşatacaklara emanet etmek lazımdır.

    ● Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerdeki cephenin suskunluğudur.

    ● Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de, sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz.

    ● İstiklal, istikbal, hürriyet, herşey adaletle kaimdir!

    ● Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa, bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir. Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar ulusun yaşamına giderilmesi olanaklı olmayan zararlar verebilir.

    ● Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.

    ● Öğretmenler! Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli muhafızlar ister. Yeni nesli bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir.

    ● Öğretmen, yıllar sonra ödülünü alır.

    ● Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.

    ● Söz konusu olan vatansa, gerisi teferruat.

    ● Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her mahlûk için tabii bir halettir, fakat insanda yorgunluğu yenebilecek mânevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür.

    ● Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

    ● Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

    ● Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.

    ● Öyle istiyorum ki, Türk Dili bilim yöntemleriyle kurallarını ortaya koysun ve her dalda yazı yazanlar, bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği güzel, ahenkli dilimizi kullansınlar.

    ● Okul, genç beyinlere insanlığa saygıyı, millet ve ülkeye sevgiyi, bağımsızlık onurunu öğretir.

    ● Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.

    ● Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.

    ● Bilelim ki, milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar.

    ● Milletlerin tarihinde bazı dönemler vardır ki, belli amaçlara erişebilmek için maddî ve manevî ne kadar kuvvet varsa hepsini bir araya toplamak ve aynı doğrultuya yöneltmek gerekir. Yakın yıllarda milletimiz, böyle bir toplanma ve birleşme hareketinin önemli sonuçlarını kavramıştır. Memleketin ve devrimin, içeriden ve dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı korunması için, bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetlerin bir yerde toplanması gerekir. Aynı cinsten olan kuvvetler, ortak amaç yolunda birleşmelidir.

    ● Birçok güçlükler ve engeller karşısında bulunduğumuzu biliyoruz. Bunların hepsini inceleme ile, gayret ve iman ile ve millet aşkının sarsılmaz kuvvetiyle birer birer çözüp sonuçlandıracağız. O millet aşkı ki, her şeye rağmen içimizde sönmez bir kuvvet, dayanıklılık ve ateş kaynağıdır.

    ● Bizim milletimiz vatanı için, özgürlüğü ve egemenliği için özverili bir halktır; bunu kanıtladı. Milletimiz, yaptığı devrimlerin kıskanç savunucusudur da. Benliğinde bu erdemler yerleşmiş bir milleti, yürümekte olduğu doğru yoldan hiçbir kimse, hiçbir kuvvet alıkoyamaz.

    ● Arkadaşlar! Devrimimiz Türkiye'nin yüzyıllar için mutluluğunu üstlenmiştir. Bize düşen onu kavrayarak ve takdir ederek çalışmaktır.

    ● Adımlarını, attığımız uygarlık ve yenilik adımlarına uydurmak istemeyenler ne talihsizdirler! Bu gibiler hâlâ milleti aldatacaklarını ümit ediyorlarsa bu ümitleri, kendilerinin zarara uğramalarından başka bir sonuç vermeyeceğine şimdiden emin olabilirler.

    ● Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.

    ● Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

    ● Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

    ● Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.

    ● Yurtta sulh, cihanda sulh.

    ● Türk milletinin istidadı ve kati kararı medeniyet yolunda durmadan, yılmadan ilerlemektir.

    ● Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare, cumhuriyet idaresidir.

    ● Yeni kuşak, en büyük cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.

    ● Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

    ● Bir millet eğitim ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak eğitim ordusuyla mümkündür.

    ● Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.

    ● Bir dinin tabii olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.

    ● Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

    ● Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

    ● Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.

    ● Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.

    ● Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.

    ● Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.

    ● Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.

    ● Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.

    ● Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.

    ● Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

    ● İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?

    ● Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

    ● Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır. Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacak, aksine pek çok yönden onların üstüne çıkacak şekilde ışıkla, bilgi ve kültürle donanacaklarından asla şüphe etmeyen ve buna kesinlikle emin olanlardanım.

    ● Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.

    ● Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.

    ● Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunludur.

    ● Hiçbir zafer amaç değildir. Zafer, ancak kendisinden daha büyük bir amacı elde etmek için belli başlı bir vasıtadır.

    ● Zafer, bir fikrin istihsâline (elde edilmesine) hizmeti nispetinde kıymet (değer) ifade eder. Bir fikrin istihsâline dayanmayan bir zafer pâyidar olamaz (yaşayamaz). O, boş bir gayrettir.

    ● Her büyük meydan muharebesinden, her büyük zaferin kazanılmasından sonra yeni bir âlem (dünya) doğmalıdır, doğar. Yoksa başlı başına bir zafer, boşa gitmiş bir gayret olur.

    ● Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.

    ● Basın milletin müşterek sesidir. Başlıbaşına bir kuvvet, bir okul, bir öncüdür.

    ● Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.

    ● Tam bağımsızlık, ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür.

    ● Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküş vardır. Her ilerleyişin ve kurtuluşun anası hürriyettir.

    ● Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız.

    ● Tarih bir milletin kanını, varlığını hiçbir zaman inkar edemez.

    ● Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz.

    ● Millete efendilik yoktur. Hizmet vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.

    ● Biz barış istiyoruz dediğimiz zaman tam bağımsızlık dediğimizi herkesin anlaması gerekir.

    ● Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.

    ● Tüketici yaşamak iyi değildir. Üretici olalım.

    ● Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa meydana gelen zaferler devamlı olamaz, az zamanda söner.

    ● Memleket mutlaka modern medeni ve yeni olacaktır. Bizim için bu hayat davasıdır.

    ● Yeni Türkiye Devleti temellerini süngüyle değil, süngünün de dayandığı ekonomi ile kuracaktır. Yeni Türkiye Devleti cihangir bir devlet olmayacaktır. Fakat yeni Türkiye Devleti bir ekonomi devleti olacaktır.

    ● Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapmaz, itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.

    ● Devrim yasası, eldeki yasaların üstündedir. Bizi öldürmedikçe, bizim kafalarımızdaki akımı boğmadıkça, başladığımız devrim ve yenilik bir an bile durmayacaktır. Bizden sonraki dönemlerde de böyle olacaktır.

    ● Büyük başarılar, değerli anaların yetiştirdikleri seçkin çocukların yardımıyla meydana gelir.

    ● Toplumdaki başarısızlığın sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ihmal ve kusurdan doğmaktadır.
    ● Bu memleket dünyanın beklemediği, asla umut etmediği ayrıcalıklı bir varoluşa sahne oldu. Bu sahne en az 7 bin senelik bir Türk beşiğidir. Beşik doğanın rüzgarıyla sallandı; beşiğin içindeki çocuk doğanın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk doğanın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu sonra onlara alıştı; Onların oğlu oldu. Bir gün o doğa çocuğu, Doğa oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu... Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.

    ● Dünyada herşey için, medeniyet için, hayat için, başarı için, en hakiki mürşit bilimdir, fendir.

    ● Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların amacı, Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağımıza uygun ve bütün mana ve biçimiyle uygar bir toplum haline değiştirmektir.
    ● Bütün dünya bilsin ki, benim için bir yandaşlık vardır: Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı. Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi bunun dışında düşünmek istemiyorum.

    ● Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir.
    ● Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.

    ● Bombasırtı olayı (14 Mayıs 1915) çok önemli ve Dünya savaş tarihinde eşine rastlanması mümkün olmayan bir olaydır. Karşılıklı siperler arası 8 metre, yani ölüm kesin. Birinci siperdekilerin hepsi kurtulmamacasına düşüyor. İkinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerlerine gidiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir soğuk kanlılıkla biliyor musunuz? Bomba, şarapnel, kurşun yağmuru altında öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor ve en ufak bir çekinme bile göstermiyor. Sarsılma yok. Okuma bilenler Kur' an-ı Kerim okuyor ve cennete gitmeye hazırlanıyor. Bilmeyenlerse Kelime-i şahadet getiriyor ve ezan okuyarak yürüyorlar. Sıcak cehennem gibi kaynıyor. İşte bu Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren dünyanın hiçbir askerinde bulunmayan tebrike değer bir örnektir. Emin olmalısınız ki Çanakkale savaşlarını kazandıran bu yüksek ruhtur.

    ● Tam bağımsızlık, ancak mali bağımsızlık ile mümkündür. Bir devletin maliyesi bağımsızlıktan yoksun olunca, o devletin bütün hayat ışıklarında bağımsızlık felç olur.

    ● Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasde ve fiile dayanan taassupkâr hareketlerden sakınıyoruz.

    ● Süngülerle, silahlarla ve kanla kazandığımız askeri zaferlerden sonra, kültür, bilim, fen ve ekonomi alanlarında da zaferler kazanmaya devam edeceğiz.

    ● Zafer, "Zafer benimdir" diyebilenindir. Başarı ise, "Başaracağım" diye başlayarak sonunda "Başardım" diyebilenindir.

    ● Egemenlik verilmez, alınır.

    ● Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır. Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.

    ● Milletimiz davranışlarında ve gayretlerinde sarsılmaz bir bütünlük gösterdiği için başarılı olmuştur.

    ● Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

    ● Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

    ● Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.

    ● Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

    ● "Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir... Türk milleti milli birlik ve beraberlik içerisinde güçlükleri yenmesini bilmiştir… Türk milletinin tarihi bir niteliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır..."

    ● "Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır."

    ● "Türk’ün haysiyeti, onuru ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür."

    ● "Türk milleti güzel her şeyi her medeni şeyi, her yüksek şeyi sever, takdir eder. Fakat muhakkaktır ki, her şeyin üstünde taktir ettiği bir şey varsa o da kahramanlıktır."

    ● "Bizim milletimiz, vatanı için, hürriyeti ve egemenliği için fedakar bir halktır."

    ● "Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir."

    ● "Bizim başka milletlerden hiç bir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, Yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz."

    ● "Büyük şeyleri büyük milletler yapar."

    ● "Türk milletinin son yıllarda gösterdiği harikaların yaptığı siyasi ve sosyal inkılapların gerçek sahibi kendisidir. Milletimizde bu kabiliyet ve tekamül var olmasaydı, onu yaratmaya hiçbir kuvvet ve kudret yeterli olamazdı."

    ● "Bu millet kılı kıpırdamadan dava uğruna canını vermeye razı olmasaydı ben hiç birşey yapamazdım."

    ● "Giriştiğimiz büyük işlerde, milletimizin yüksek kabiliyet ve yüksek sağduyusu başlıca rehberimiz ve başarı kaynağımız olmuştur."

    ● "Türk kuvvet ve zekasının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur."

    ● "Benim hayatta yegane fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir."

    ● "Gerektiğinde vatan için bir tek fert gibi yekpare azim ve karar ile çalışmasını bilen bir millet elbette büyük bir geleceğe layık ve aday olan bir millettir."

    ● İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

    ● "Bir milletin başarısı, mutlaka bütün milli güçlerin bir istikamette oluşmasıyla mümkündür. Bu nedenle bilelim ki, elde ettiğimiz başarı, milletin güç birliği etmesinden, ortak hareket etmesinden ileri gelmiştir. Eğer aynı başarı ve zaferleri gelecekte de tekrarlamak istiyorsak, ayni esasa dayanalım ve aynı şekilde yürüyelim."

    ● "Öğretmenler; Cumhuriyetin fedakar öğretmen ve eğitimcileri, yeni nesli sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin beceriniz ve fedakarlığınızın derecesiyle orantılı olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir... Sizin başarınız Cumhuriyetin başarısı olacaktır."

    ● "Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir."

    ● "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."


    ATATÜRK'ÜN TÜRK GENÇLİĞİNE HİTABESİ
    NUTUK (Söylev) - Ankara, 20 Ekim 1927

    Mustafa Kemal Atatürk tarafından 20 Ekim 1927 tarihinde Nutuk'un sonunda Türk Gençliği'ne yönelik yaptığı konuşmadır (Seslenişi). Nutuk, Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nı anlattığı 15 - 20 Ekim 1927 tarihlerinde Cumhuriyet Halk Partisi 2. Kongresinde otuz altı buçuk saat süren tarihi konuşmasıdır.

    Türk Gençliğine Bıraktığımız Kutsal Armağan

    Saygıdeğer baylar, sizi, günlerce işlerinizden alıkoyan uzun ve ayrıntılı sözlerim, en sonu tarihe mal olmuş bir dönemin öyküsüdür. Bunda, ulusum için ve yarınki çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktaları belirtebilmiş isem kendimi mutlu sayacağım

    Baylar, bu söylevimle, ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük bir ulusun, bağımsızlığını nasıl kazandığını; bilim ve tekniğin en son ilkelerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım.

    Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımların yarattığı uyanıklığın ve bu sevgili yurdun her köşesini sulayan kanların karşılığıdır.

    Bu sonucu, Türk gençliğine kutsal bir armağan olarak bırakıyorum.

    Ey Türk Gençliği!

    Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

    Ey Türk istikbalinin evladı!

    İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

    MUSTAFA KEMAL ATATÜRK - 20 Ekim 1927
    Mengu16, fero., emrekulahli ve 2 diğerleri bunu beğendiler..

  5. #345
    hattoi - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Haziran 2016
    Şehir
    İzmir
    En sevdiğim,
    "Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir."

    Zamanla bunu değiştirmeye, bozmaya çalışsalar da, bu sözü benim gibi aklına, kalbine kazıyan diğer insanları düşünüyorum, aklıma fotoğraf kareleri geliyor, gülümsüyorum...

  6. #346

    Üyelik
    10 Ocak 2016
    Şehir
    Adana
    Alıntı hattoi adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    En sevdiğim,
    "Cumhuriyet bilhassa kimsesizlerin kimsesidir."

    Zamanla bunu değiştirmeye, bozmaya çalışsalar da, bu sözü benim gibi aklına, kalbine kazıyan diğer insanları düşünüyorum, aklıma fotoğraf kareleri geliyor, gülümsüyorum...
    Her sabah gençliğe hitabemizi okuyan her gün dillerden Mustafa Kemali düşürmeyen çocuklardık biz.. Şimdi çok BOŞ bir nesil geliyorsa bunun tek sebebi Atatürk sevgisini çocuklara aşılamayan bizleriz...

  7. #347
    alp_tunay - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    11 Temmuz 2006
    Şehir
    iZMİR
    Motosikleti
    cbf1000-cygnus
    Alıntı EmreKocyigit adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    ATATÜRK'ÜN SÖZLERİ

    ● Bütün ümidim gençliktedir.

    ● Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir. Cumhuriyet'i biz kurduk, O'nu yükseltecek ve sürdürecek sizlersiniz.

    ● Herkes ulusal görevini ve sorumluluğunu bilmeli, memleket meseleleri üzerinde o düşünceyle, düşünüp çalışmayı görev edinmelidir.

    ● Kendiniz için değil, bağlı bulunduğunuz ulus için elbirliği ile çalışınız. Çalışmaların en yükseği budur.

    ● Ey Türk Gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    ● Bugün hepimize düşen ortak görev; ulusal değerlere, bilince, Cumhuriyet'e sahip çıkmak, Çanakkale'yi, Kurtuluş Savaşı'nı kazanan ruhu korumak ve bu bilinci gelecek kuşaklara aktarmaktır. Türk Ulusu dili, kültürü, tarihi ve saygın kimliğiyle aydınlık yarınlara el ele güçlü biçimde yürüyecektir.

    ● Sizler, yani yeni Türkiye'nin genç evlatları! Yorulsanız dahi beni takip edeceksiniz... Dinlenmemek üzere yürümeye karar verenler, asla ve asla yorulmazlar. Türk Gençliği gayeye, bizim yüksek idealimize durmadan, yorulmadan yürüyecektir.

    ● Öğretmenler! Cumhuriyet sizden düşünceleri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.

    ● "...bu ulusa ve ülkeye hizmet görevi bitmeyecektir."

    ● Türk Milleti yeni bir iman ve kesin bir milli azim ile yeni bir devlet kurmuştur bu devletin dayandığı esaslar "Tam Bağımsızlık" ve "Kayıtsız Şartsız Milli Egemenlikten ibarettir. Yeni Türkiye devletinin yapısının ruhu Milli Egemenliktir. Milletin Kayıtsız Şartsız Egemenliğidir...

    ● Hiçbir şeye ihtiyacımız yok, yalnız bir şeye ihtiyacımız vardır; çalışkan olmak!

    ● Biz büyük bir inkılap yaptık. Memleketi bir çağdan alıp yeni bir çağa götürdük.

    ● Devrimin amacını kavramış olanlar sürekli olarak onu koruma gücüne sahip olacaklardır.

    ● Ne mutlu Türküm diyene!

    ● Muallimler! Yeni nesli, Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğiticileri, sizler yetiştireceksiniz, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle mütenasip bulunacaktır.

    ● Ordularımızın kazandığı zafer, sizin ve sizin ordularınızın zaferi için yalnız zemin hazırladı... Gerçek zaferi siz kazanacak ve devam edeceksiniz ve mutlaka başarılı olacaksınız.

    ● Türk çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır.

    ● "Türkiye Cumhuriyetinin, özellikle bugünkü gençliğine ve yetişmekte olan çocuklarına hitap ediyorum: Batı senden, Türk'ten çok geriydi. Manada, fikirde, tarihte bu böyleydi. Eğer bugün batı teknikte bir üstünlük gösteriyorsa, ey Türk Çocuğu, o kabahat da senin değil, senden öncekilerin affedilmez ihmalinin bir sonucudur. Şunu da söyleyeyim ki, çok zekisin! .. Bu belli. Fakat zekânı unut! .. Daima çalışkan ol..."

    ● Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet, henüz bir millet adını alma yeteneği kazanmamıştır.

    ● "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk milleti denir..."

    ● "Cumhuriyeti kuranlar onu korumaya da muktedir olmalıdır."

    ● Tarihi yaşadığımız gibi yazdık, fakat geleceği cumhuriyete inananlara, onu koruyanlara ve yaşatacaklara emanet etmek lazımdır.

    ● Asıl önemli olan ve memleketi temelinden yıkan, halkını esir eden, içerdeki cephenin suskunluğudur.

    ● Benim Türk milletine, Türk cemiyetine, Türklüğün istikbaline ait ödevlerim bitmemiştir, siz onları tamamlayacaksınız. Siz de, sizden sonrakilere benim sözümü tekrar ediniz.

    ● İstiklal, istikbal, hürriyet, herşey adaletle kaimdir!

    ● Uluslar, egemenliklerini geçici bile olsa, bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı ve güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel despotluktan daha tehlikeli olabilir. Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar ulusun yaşamına giderilmesi olanaklı olmayan zararlar verebilir.

    ● Gençler cesaretimizi takviye ve idame eden sizlersiniz. Siz, almakta olduğunuz terbiye ve irfan ile insanlık ve medeniyetin, vatan sevgisinin, fikir hürriyetinin en kıymetli timsali olacaksınız. Yükselen yeni nesil, istikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.

    ● Öğretmenler! Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli muhafızlar ister. Yeni nesli bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir.

    ● Öğretmen, yıllar sonra ödülünü alır.

    ● Öğretmen bir kandile benzer, kendini tüketerek başkalarına ışık verir.

    ● Söz konusu olan vatansa, gerisi teferruat.

    ● Yorulmadan beni takip edeceğinizi söylüyorsunuz. Fakat arkadaşlar, yorulmadan ne demek? Yorulmamak olur mu? Elbette yorulacaksınız. Benim sizden istediğim şey yorulmamak değil, yorulduğunuz zaman dahi durmadan yürümek, yorulduğunuz dakikada da dinlenmeden beni takip etmektir. Yorgunluk her insan, her mahlûk için tabii bir halettir, fakat insanda yorgunluğu yenebilecek mânevi bir kuvvet vardır ki, işte bu kuvvet yorulanları dinlendirmeden yürütür.

    ● Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

    ● Cumhuriyet fikir serbestliği taraftarıdır. Samimi ve meşru olmak şartıyla her fikre saygı duyarız.

    ● Gerçi bize milliyetçi derler. Ama, biz öyle milliyetçileriz ki, işbirliği eden bütün milletlere hürmet ve riayet ederiz. Onların milliyetlerinin bütün icaplarını tanırız. Bizim milliyetçiliğimiz herhalde hodbince ve mağrurca bir milliyetçilik değildir.

    ● Öyle istiyorum ki, Türk Dili bilim yöntemleriyle kurallarını ortaya koysun ve her dalda yazı yazanlar, bütün terimleriyle çoğunluğun anlayabileceği güzel, ahenkli dilimizi kullansınlar.

    ● Okul, genç beyinlere insanlığa saygıyı, millet ve ülkeye sevgiyi, bağımsızlık onurunu öğretir.

    ● Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk iktisadiyatı, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.

    ● Müspet bilimlerin temellerine dayanan, güzel sanatları seven, fikir terbiyesinde olduğu kadar beden terbiyesinde de kabiliyeti artmış ve yükselmiş olan erdemli, kudretli bir nesil yetiştirmek ana siyasetimizin açık dileğidir.

    ● Bilelim ki, milli benliğini bilmeyen milletler, başka milletlere yem olurlar.

    ● Milletlerin tarihinde bazı dönemler vardır ki, belli amaçlara erişebilmek için maddî ve manevî ne kadar kuvvet varsa hepsini bir araya toplamak ve aynı doğrultuya yöneltmek gerekir. Yakın yıllarda milletimiz, böyle bir toplanma ve birleşme hareketinin önemli sonuçlarını kavramıştır. Memleketin ve devrimin, içeriden ve dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı korunması için, bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetlerin bir yerde toplanması gerekir. Aynı cinsten olan kuvvetler, ortak amaç yolunda birleşmelidir.

    ● Birçok güçlükler ve engeller karşısında bulunduğumuzu biliyoruz. Bunların hepsini inceleme ile, gayret ve iman ile ve millet aşkının sarsılmaz kuvvetiyle birer birer çözüp sonuçlandıracağız. O millet aşkı ki, her şeye rağmen içimizde sönmez bir kuvvet, dayanıklılık ve ateş kaynağıdır.

    ● Bizim milletimiz vatanı için, özgürlüğü ve egemenliği için özverili bir halktır; bunu kanıtladı. Milletimiz, yaptığı devrimlerin kıskanç savunucusudur da. Benliğinde bu erdemler yerleşmiş bir milleti, yürümekte olduğu doğru yoldan hiçbir kimse, hiçbir kuvvet alıkoyamaz.

    ● Arkadaşlar! Devrimimiz Türkiye'nin yüzyıllar için mutluluğunu üstlenmiştir. Bize düşen onu kavrayarak ve takdir ederek çalışmaktır.

    ● Adımlarını, attığımız uygarlık ve yenilik adımlarına uydurmak istemeyenler ne talihsizdirler! Bu gibiler hâlâ milleti aldatacaklarını ümit ediyorlarsa bu ümitleri, kendilerinin zarara uğramalarından başka bir sonuç vermeyeceğine şimdiden emin olabilirler.

    ● Biz cahil dediğimiz zaman, mektepte okumamış olanları kastetmiyoruz. Kastettiğimiz ilim, hakikati bilmektir. Yoksa okumuş olanlardan en büyük cahiller çıktığı gibi, hiç okumak bilmeyenlerden de hakikati gören gerçek alimler çıkabilir.

    ● Biz Türkler, bütün tarihimiz boyunca hürriyet ve istiklâle timsal olmuş bir milletiz.

    ● Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

    ● Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir. Ben milletimin en büyük ve ecdadımın en değerli mirası olan bağımsızlık aşkı ile dolu bir adamım. Çocukluğumdan bugüne kadar ailevî, hususî ve resmî hayatımın her safhasını yakından bilenler bu aşkım malumdur. Bence bir millete şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve beka bulabilmesi mutlaka o milletin özgürlük ve bağımsızlığına sahip olmasıyla kaimdir. Ben şahsen bu saydığım vasıflara, çok ehemmiyet veririm. Ve bu vasıfların kendimde mevcut olduğunu iddia edebilmek için milletimin de aynı vasıfları taşımasını esas şart bilirim. Ben yaşabilmek için mutlaka bağımsız bir milletin evladı kalmalıyım. Bu sebeple milli bağımsızlık bence bir hayat meselesidir. Millet ve memleketin menfaatleri icap ettirirse, insanlığı teşkil eden milletlerden her biriyle medeniyet icabı olan dostluk ve siyaset münasebetlerini büyük bir hassasiyetle takdir ederim. Ancak, benim milletimi esir etmek isteyen herhangi bir milletin, bu arzusundan vazgeçinceye kadar, amansız düşmanıyım.

    ● Yurtta sulh, cihanda sulh.

    ● Türk milletinin istidadı ve kati kararı medeniyet yolunda durmadan, yılmadan ilerlemektir.

    ● Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare, cumhuriyet idaresidir.

    ● Yeni kuşak, en büyük cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.

    ● Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

    ● Bir millet eğitim ordusuna sahip olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak eğitim ordusuyla mümkündür.

    ● Milli his ile dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin milli ve zengin olması, milli hissin gelişmesinde başlıca etkendir. Türk dili, dillerin en zenginlerindendir. Yeter ki, bu dil şuurla işlensin. Ülkesini, yüksek bağımsızlığını korumasını bilen Türk milleti, dilini de yabancı diller boyunduruğundan kurtarmalıdır.

    ● Bir dinin tabii olması için akla, fenne, ilme ve mantığa uygun olması lazımdır.

    ● Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz.

    ● Türk Milletinin istidadı ve kesin kararı medeniyet yolunda, durmadan, yılmadan ilerlemektir.

    ● Medeni olmayan insanlar, medeni olanların ayakları altında kalmaya mahkumdurlar.

    ● Büyük dinimiz çalışmayanın insanlıkla hiç ilgisi olmadığını bildiriyor. Bazı kimseler çağdaş olmayı kâfir olmak sayıyorlar. Asıl küfür onların bu zannıdır. Bu yanlış tefsiri yapanların maksadı İslâmların kâfirlere esir olmasını istemek değil de nedir? Her sarıklıyı hoca sanmayın, hoca olmak sarıkla değil, dimağladır.

    ● Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır.

    ● Medeniyetin emir ve talep ettiğini yapmak insan olmak için yeterlidir.

    ● Biz dünya medeniyeti ailesi içinde bulunuyoruz. Medeniyetin bütün icaplarını tatbik edeceğiz.

    ● Dünyanın her tarafından öğretmenler insan topluluğunun en fedakâr ve muhterem unsurlarıdır.

    ● Bizim devlet idaresinde takip ettiğimiz prensipleri, gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır. Biz, ilhamlarımızı, gökten ve gaipten değil, doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.

    ● Milletimiz her güçlük ve zorluk karşısında, durmadan ilerlemekte ve yükselmektedir. Büyük Türk Milletinin bu yoldaki hızını, her vasıtayla arttırmaya çalışmak, bizim hepimizin en kutlu vazifemizdir.

    ● İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin? Mümkün müdür ki, bir cismin yarısı toprağa zincirlerle bağlı kaldıkça öteki kısmı göklere yükselebilsin?

    ● Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.

    ● Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır. Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacak, aksine pek çok yönden onların üstüne çıkacak şekilde ışıkla, bilgi ve kültürle donanacaklarından asla şüphe etmeyen ve buna kesinlikle emin olanlardanım.

    ● Anaların bugünkü evlatlarına vereceği terbiye eski devirlerdeki gibi basit değildir. Bugünün anaları için gerekli vasıfları taşıyan evlat yetiştirmek, evlatlarını bugünkü hayat için faal bir uzuv haline koymak pek çok yüksek vasıflar taşımalarına bağlıdır. Onun için kadınlarımız, hattâ erkeklerimizden çok aydın, daha çok feyizli, daha fazla bilgili olmaya mecburdurlar; eğer hakikaten milletin anası olmak istiyorlarsa.

    ● Ben icap ettiği zaman en büyük hediyem olmak üzere, Türk Milletine canımı vereceğim.

    ● Çalışmak demek, boşuna yorulmak, terlemek değildir. Zamanın gereklerine göre bilim ve teknik ve her türlü uygar buluşlardan azami derecede istifade etmek zorunludur.

    ● Hiçbir zafer amaç değildir. Zafer, ancak kendisinden daha büyük bir amacı elde etmek için belli başlı bir vasıtadır.

    ● Zafer, bir fikrin istihsâline (elde edilmesine) hizmeti nispetinde kıymet (değer) ifade eder. Bir fikrin istihsâline dayanmayan bir zafer pâyidar olamaz (yaşayamaz). O, boş bir gayrettir.

    ● Her büyük meydan muharebesinden, her büyük zaferin kazanılmasından sonra yeni bir âlem (dünya) doğmalıdır, doğar. Yoksa başlı başına bir zafer, boşa gitmiş bir gayret olur.

    ● Türkiye'nin asıl sahibi ve efendisi, gerçek üretici olan köylüdür. O halde, herkesten daha çok refah, saadet ve servete müstahak ve layık olan köylüdür. Onun için, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin iktisadi siyaseti bu aslî gayeye erişmek maksadını güder.

    ● Basın milletin müşterek sesidir. Başlıbaşına bir kuvvet, bir okul, bir öncüdür.

    ● Ekonomik kalkınma, Türkiye'nin hür, müstakil, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin belkemiğidir.

    ● Tam bağımsızlık, ancak ekonomik bağımsızlıkla mümkündür.

    ● Hürriyet olmayan bir memlekette ölüm ve çöküş vardır. Her ilerleyişin ve kurtuluşun anası hürriyettir.

    ● Biz kimsenin düşmanı değiliz. Yalnız insanlığın düşmanı olanların düşmanıyız.

    ● Tarih bir milletin kanını, varlığını hiçbir zaman inkar edemez.

    ● Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunamaz.

    ● Millete efendilik yoktur. Hizmet vardır. Bu millete hizmet eden onun efendisi olur.

    ● Biz barış istiyoruz dediğimiz zaman tam bağımsızlık dediğimizi herkesin anlaması gerekir.

    ● Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuş demektir.

    ● Tüketici yaşamak iyi değildir. Üretici olalım.

    ● Siyasi, askeri zaferler ne kadar büyük olurlarsa olsunlar, ekonomik zaferlerle taçlandırılmazlarsa meydana gelen zaferler devamlı olamaz, az zamanda söner.

    ● Memleket mutlaka modern medeni ve yeni olacaktır. Bizim için bu hayat davasıdır.

    ● Yeni Türkiye Devleti temellerini süngüyle değil, süngünün de dayandığı ekonomi ile kuracaktır. Yeni Türkiye Devleti cihangir bir devlet olmayacaktır. Fakat yeni Türkiye Devleti bir ekonomi devleti olacaktır.

    ● Bir millet ki resim yapmaz, bir millet ki heykel yapmaz, bir millet ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapmaz, itiraf etmeli ki o milletin ilerleme yolunda yeri yoktur.

    ● Devrim yasası, eldeki yasaların üstündedir. Bizi öldürmedikçe, bizim kafalarımızdaki akımı boğmadıkça, başladığımız devrim ve yenilik bir an bile durmayacaktır. Bizden sonraki dönemlerde de böyle olacaktır.

    ● Büyük başarılar, değerli anaların yetiştirdikleri seçkin çocukların yardımıyla meydana gelir.

    ● Toplumdaki başarısızlığın sebebi, kadınlarımıza karşı gösterdiğimiz ihmal ve kusurdan doğmaktadır.
    ● Bu memleket dünyanın beklemediği, asla umut etmediği ayrıcalıklı bir varoluşa sahne oldu. Bu sahne en az 7 bin senelik bir Türk beşiğidir. Beşik doğanın rüzgarıyla sallandı; beşiğin içindeki çocuk doğanın yağmurlarıyla yıkandı, o çocuk doğanın şimşeklerinden, yıldırımlarından, kasırgalarından evvela korkar gibi oldu sonra onlara alıştı; Onların oğlu oldu. Bir gün o doğa çocuğu, Doğa oldu; şimşek, yıldırım, güneş oldu; Türk oldu... Türk budur. Yıldırımdır, kasırgadır, dünyayı aydınlatan güneştir.

    ● Dünyada herşey için, medeniyet için, hayat için, başarı için, en hakiki mürşit bilimdir, fendir.

    ● Yaptığımız ve yapmakta olduğumuz inkılapların amacı, Türkiye Cumhuriyeti halkını tamamen çağımıza uygun ve bütün mana ve biçimiyle uygar bir toplum haline değiştirmektir.
    ● Bütün dünya bilsin ki, benim için bir yandaşlık vardır: Cumhuriyet yandaşlığı, düşünsel ve toplumsal devrim yandaşlığı. Bu noktada yeni Türkiye topluluğunda, bir bireyi bunun dışında düşünmek istemiyorum.

    ● Savaş zaruri ve hayati olmalıdır. Milletin hayatı tehlikeye maruz kalmadıkça savaş bir cinayettir.
    ● Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın müspet fikirlerini veriniz. Geleceğin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız.

    ● Bombasırtı olayı (14 Mayıs 1915) çok önemli ve Dünya savaş tarihinde eşine rastlanması mümkün olmayan bir olaydır. Karşılıklı siperler arası 8 metre, yani ölüm kesin. Birinci siperdekilerin hepsi kurtulmamacasına düşüyor. İkinci siperdekiler yıldırım gibi onların yerlerine gidiyor. Fakat ne kadar imrenilecek bir soğuk kanlılıkla biliyor musunuz? Bomba, şarapnel, kurşun yağmuru altında öleni görüyor, üç dakikaya kadar öleceğini biliyor ve en ufak bir çekinme bile göstermiyor. Sarsılma yok. Okuma bilenler Kur' an-ı Kerim okuyor ve cennete gitmeye hazırlanıyor. Bilmeyenlerse Kelime-i şahadet getiriyor ve ezan okuyarak yürüyorlar. Sıcak cehennem gibi kaynıyor. İşte bu Türk askerindeki ruh kuvvetini gösteren dünyanın hiçbir askerinde bulunmayan tebrike değer bir örnektir. Emin olmalısınız ki Çanakkale savaşlarını kazandıran bu yüksek ruhtur.

    ● Tam bağımsızlık, ancak mali bağımsızlık ile mümkündür. Bir devletin maliyesi bağımsızlıktan yoksun olunca, o devletin bütün hayat ışıklarında bağımsızlık felç olur.

    ● Din bir vicdan meselesidir. Herkes vicdanının emrine uymakta serbesttir. Biz dine saygı gösteririz. Düşünüşe ve düşünceye muhalif değiliz. Biz sadece din işlerini, millet ve devlet işleriyle karıştırmamaya çalışıyor, kasde ve fiile dayanan taassupkâr hareketlerden sakınıyoruz.

    ● Süngülerle, silahlarla ve kanla kazandığımız askeri zaferlerden sonra, kültür, bilim, fen ve ekonomi alanlarında da zaferler kazanmaya devam edeceğiz.

    ● Zafer, "Zafer benimdir" diyebilenindir. Başarı ise, "Başaracağım" diye başlayarak sonunda "Başardım" diyebilenindir.

    ● Egemenlik verilmez, alınır.

    ● Türk Milleti bağımsız yaşamış ve bağımsızlığı varolmalarının yegane koşulu olarak kabul etmiş cesur insanların torunlarıdır. Bu millet hiçbir zaman hür olmadan yaşamamıştır, yaşayamaz ve yaşamayacaktır.

    ● Milletimiz davranışlarında ve gayretlerinde sarsılmaz bir bütünlük gösterdiği için başarılı olmuştur.

    ● Ne kadar zengin ve müreffeh olursa olsun, istiklâlden mahrum bir millet, medenî insanlık karşısında uşak olmak mevkiinden yüksek bir muameleye lâyık sayılamaz.

    ● Milli egemenlik öyle bir nurdur ki, onun karşısında zincirler erir, taç ve tahtlar batar, mahvolur. Milletlerin esirliği üzerine kurulmuş müesseseler her tarafta yıkılmaya mahkumdurlar.

    ● Bu millete çok şey öğretebildim ama onlara uşak olmayı bir türlü öğretemedim.

    ● Milli mücadelelere şahsî hırs değil, milli ideal, milli onur sebep olmuştur.

    ● "Türk milletinin karakteri yüksektir. Türk milleti çalışkandır. Türk milleti zekidir... Türk milleti milli birlik ve beraberlik içerisinde güçlükleri yenmesini bilmiştir… Türk milletinin tarihi bir niteliği de güzel sanatları sevmek ve onda yükselmektir. Türk milletinin büyük millet olduğunu bütün medeni alem, az zamanda, bir kere daha tanıyacaktır..."

    ● "Türklüğün unutulmuş büyük medeni vasfı ve büyük medeni kabiliyeti, bundan sonraki gelişmesi ile geleceğin yüksek medeniyet ufkunda yeni bir güneş gibi doğacaktır."

    ● "Türk’ün haysiyeti, onuru ve kabiliyeti çok yüksek ve büyüktür."

    ● "Türk milleti güzel her şeyi her medeni şeyi, her yüksek şeyi sever, takdir eder. Fakat muhakkaktır ki, her şeyin üstünde taktir ettiği bir şey varsa o da kahramanlıktır."

    ● "Bizim milletimiz, vatanı için, hürriyeti ve egemenliği için fedakar bir halktır."

    ● "Türk esirlik kabul etmeyen bir millettir."

    ● "Bizim başka milletlerden hiç bir eksiğimiz yok. Cesuruz, zekiyiz, çalışkanız, Yüksek amaçlar uğrunda ölmesini biliriz."

    ● "Büyük şeyleri büyük milletler yapar."

    ● "Türk milletinin son yıllarda gösterdiği harikaların yaptığı siyasi ve sosyal inkılapların gerçek sahibi kendisidir. Milletimizde bu kabiliyet ve tekamül var olmasaydı, onu yaratmaya hiçbir kuvvet ve kudret yeterli olamazdı."

    ● "Bu millet kılı kıpırdamadan dava uğruna canını vermeye razı olmasaydı ben hiç birşey yapamazdım."

    ● "Giriştiğimiz büyük işlerde, milletimizin yüksek kabiliyet ve yüksek sağduyusu başlıca rehberimiz ve başarı kaynağımız olmuştur."

    ● "Türk kuvvet ve zekasının yenmediği ve yenemeyeceği güçlük yoktur."

    ● "Benim hayatta yegane fahrim, servetim Türklükten başka bir şey değildir."

    ● "Gerektiğinde vatan için bir tek fert gibi yekpare azim ve karar ile çalışmasını bilen bir millet elbette büyük bir geleceğe layık ve aday olan bir millettir."

    ● İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal... İkinci Mustafa Kemal, onu "ben" kelimesiyle ifade edemem; o, ben değil, bizdir! O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur!

    ● "Bir milletin başarısı, mutlaka bütün milli güçlerin bir istikamette oluşmasıyla mümkündür. Bu nedenle bilelim ki, elde ettiğimiz başarı, milletin güç birliği etmesinden, ortak hareket etmesinden ileri gelmiştir. Eğer aynı başarı ve zaferleri gelecekte de tekrarlamak istiyorsak, ayni esasa dayanalım ve aynı şekilde yürüyelim."

    ● "Öğretmenler; Cumhuriyetin fedakar öğretmen ve eğitimcileri, yeni nesli sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin beceriniz ve fedakarlığınızın derecesiyle orantılı olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir... Sizin başarınız Cumhuriyetin başarısı olacaktır."

    ● "Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir."

    ● "Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır, ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır."


    ATATÜRK'ÜN TÜRK GENÇLİĞİNE HİTABESİ
    NUTUK (Söylev) - Ankara, 20 Ekim 1927

    Mustafa Kemal Atatürk tarafından 20 Ekim 1927 tarihinde Nutuk'un sonunda Türk Gençliği'ne yönelik yaptığı konuşmadır (Seslenişi). Nutuk, Atatürk'ün Kurtuluş Savaşı'nı anlattığı 15 - 20 Ekim 1927 tarihlerinde Cumhuriyet Halk Partisi 2. Kongresinde otuz altı buçuk saat süren tarihi konuşmasıdır.

    Türk Gençliğine Bıraktığımız Kutsal Armağan

    Saygıdeğer baylar, sizi, günlerce işlerinizden alıkoyan uzun ve ayrıntılı sözlerim, en sonu tarihe mal olmuş bir dönemin öyküsüdür. Bunda, ulusum için ve yarınki çocuklarımız için dikkat ve uyanıklık sağlayabilecek kimi noktaları belirtebilmiş isem kendimi mutlu sayacağım

    Baylar, bu söylevimle, ulusal varlığı sona ermiş sayılan büyük bir ulusun, bağımsızlığını nasıl kazandığını; bilim ve tekniğin en son ilkelerine dayanan ulusal ve çağdaş bir devleti nasıl kurduğunu anlatmaya çalıştım.

    Bugün ulaştığımız sonuç, yüzyıllardan beri çekilen ulusal yıkımların yarattığı uyanıklığın ve bu sevgili yurdun her köşesini sulayan kanların karşılığıdır.

    Bu sonucu, Türk gençliğine kutsal bir armağan olarak bırakıyorum.

    Ey Türk Gençliği!

    Birinci vazifen, Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.

    Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegane temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni, bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahili ve harici, bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklal ve Cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkan ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkan ve şerait, çok namüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklal ve Cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın kaleleri zapt edilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elim ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde iktidara sahip olanlar gaflet, dalalet ve hatta hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsi menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir.

    Ey Türk istikbalinin evladı!

    İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk İstiklal ve Cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda mevcuttur!

    MUSTAFA KEMAL ATATÜRK - 20 Ekim 1927
    çok güzel.............
    EmreKocyigit bunu beğendi.
    T Ü R K İ Y E. . . .T Ü R K L E R İ N D İ R

    N E ... M U T L U... T Ü R K Ü M... D İ Y E N E

  8. #348
    BIYIKLI - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    04 Şubat 2006


    Laiklik asla dinsizlik olmadığı gibi, sahte dindarlık ve büyücülükle mücadele kapısını açtığı için, gerçek dindarlığın gelişmesi imkanını temin etmiştir. Laikliği dinsizlikle karıştırmak isteyenler, İlerleme ve canlılığın düşmanları ile gözlerinden perde kalkmamış doğu kavimlerinin fanatiklerinden başka kimse olamaz.

    Mustafa Kemal ATATÜRK
    Osm@n, keremkrmn ve sey_47 bunu beğendiler.

  9. #349
    KUVVETMİRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2008
    Şehir
    ankara
    Motosikleti
    xt 600
    "kanun-i esasi cümlenizce malumdur ki, Kur’an-ı Azimüşşan’daki nusûstur."

    Mustafa Kemal Atatürk
    11.02.1923 Balıkesir hutbesi

  10. #350
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Atatürk'ün Balıkesir hutbesi incelenmeye değerdir.
    İsteyen internetten arasın bulsun.
    Sadece bir noktayı hatırlatmak isterim.
    Atatürk ve cumhuriyete saldıran kesimin şöyle bir iddiası var.
    "Atatürk, bir islam devleti olan Osmanlı'yı yıkıp, yerine dinsiz Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmuştur."
    Bu yanlış.
    Türkiye Cumhuriyeti bir islam devleti olarak kurulmuştur.
    Ulu önder Balıkesir nutkunu verdiği tarihte de Türkiye bir islam devletiydi.
    Anayasadan islam devleti tabirinin kaldırılması taa 1928 yılının işidir.(tarihten tam emin değilim)
    Yani olayın başlangıcını meclisin açılmasına kadar geri çekersek en az 8 yıllık bir islam devleti olgusu karşımıza çıkar.
    Atatürk aynı zamanda anayasanın mutlak ve değişmez olmadığını ısrarla belirtmiştir.
    Nitekim alınan tüm önlemlere rağmen dinin devlet üzerindeki tahakkümü bir rayına oturtulamamış ve en mantıklı çözüm bulunarak laiklik ilkesine baş vurulmuştur.

    Şeriat hayalleri görenlerin en başlıca saldırı noktası laikliğin dinsizlik olarak nitelendirilmesidir.

    Amerikalı gelsin,Türkiye'de yatırım yapsın,
    Japon gelsin Bursa'da fabrika açsın,
    Fransız gelsin Antalya'da tatil köyü işletsin,
    Rus gelsin denize girsin
    ama devlet islam devleti olsun.
    Olur canım tabi.

    Globalleşme denilen kavramı içselleştirip din devleti peşinde koşmak iki yüzlülükten başka bir şey değildir.
    Laiklik denilen kavram başka türlü algılanıp dine karşı bir savaş silahı olarak kullanılmadığı sürece en mantıklı sistemdir.

    Fransa'da laiklik olmasaydı benim çocuklarım haç sembolü asılı sınıflarda ders görecekti.
    Din dersi zorunlu olsaydı, müslüman çocuğu oldukları halde hıristiyanlık dinini öğrenmek ve uygulamak zorunda kalacaklardı.
    Müslüman oldukları için fransız vatandaşı oldukları halde hiç bir devlet kuruluşunda çalışamayacak, sadece o da verilmişse farklı dinlere mensup fransız vatandaşlarının haklarından yararlanabileceklerdi.
    Belki biz de her pazar kiliseye gitmek zorunda kalacak, çocuklarımız doğduğunda vaftiz töreni düzenleyecek en fazla 3 nesil sonra iyi birer hıristiyan olacaktık.
    Din devleti böyle bir şeydir.
    İyi düşünün.
    Tecimen ve drtayfun bunu beğendiler.
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  11. #351
    KUVVETMİRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2008
    Şehir
    ankara
    Motosikleti
    xt 600
    Alıntı COQ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Din devleti böyle bir şeydir.
    İyi düşünün.
    abidik gubidik çıkışlar dışında bu ülkede ciddi ciddi "din devleti" isteyen bir kitle olduğunu düşünmüyorum.

  12. #352
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Alıntı KUVVETMİRA adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    abidik gubidik çıkışlar dışında bu ülkede ciddi ciddi "din devleti" isteyen bir kitle olduğunu düşünmüyorum.
    Var
    ama haksız değilsin kalabalık değiller.
    Benim siyaseti ve seçimleri takip ettiğim kadarıyla yüzde birin altında bir kitle.
    Bu anlamda bakınca tehlikesiz duruyor.
    Fakat bu azınlığın etkilediği bir çoğunluk var.
    Yani birey aslında şeriatla falan ilgili değil.
    Fakat dini duyguları kuvvetli.
    Bu tip insanlar
    "islamın sancağını dalgalandıracağız"
    "yahudi döllerine gününü göstereceğiz"
    "hak yolunda şehit olacağız"
    ve daha yüzlercesini sayabileceğimiz hamasi laflarla etkilenip çok çabuk provoke oluyorlar.

    Yarın gerçek bir devrim gerçekleşip islam devletine dönüştürülsek bu devrimi yapan kalabalıklar bunlar olur.
    Ve bu kalabalıkların yüzde doksandokuzu daha ertesi gün
    "ne yaptık lan biz?"
    diye şaşkınlık içerisinde birbirlerine baka kalırlar.
    Tehlike budur.
    Yoksa islam devleti isteyen kitle sayıca bunu başarabilecek yeterlilikte tabi ki değil.


    İşte daha 2 hafta önce devlet içerisinde yuvalanmış bir gurup
    besmeleler, Allahü ekberler,Ya Allah Bismillahlar eşliğinde darbe yapmaya kalkıştı.
    Karşısına aynı sloganları kullananların çoğunlukta olduğu sivil halk çıktı.


    İşte bugün o günü yaşatanların ifadelerine bakıyoruz.
    Darbeci subay:
    "Ailemle helalleşip kuran okudum.
    Tövbe istiğfar edip 2 rekat namaz kıldım.
    Daha sonra birliğime emir verip dışarı çıktım"
    diyor.
    Darbeye karşı gelen şahıs:
    "Ailemle helalleşip 2 rekat namaz kıldım.
    Gerekirse şehadet şerbetini içmeye kararlı bir şekilde dışarı çıkıp karşı koydum"
    diyor.

    Gel çık işin içinden.
    Ama benim yapmak istediğim zaten olayı anlamlandırmak değil.
    Dinin provokasyon yapmaya ne kadar açık olduğu.

    Durum böyle olunca aklı başında mantıklı bir bireyin asla karşı çıkmayacağı laiklik gibi bir kavramı bile tartışmak zorunda kalıyoruz.
    Osm@n, Thracian, something123 ve 1 diğerleri bunu beğendiler..
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  13. #353
    cbr1100 xx - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Mart 2011
    Şehir
    şişli
    Motosikleti
    SUZUKİ HAYABUSA 2021 BLACK EDİTİON
    Selamlar arkadaşlar. Son günlerimiz maalesef sıkıntılı ve üzüntülü geçmektedir.
    https://www.youtube.com/watch?v=aMJD0gRKtjQ


    izlemekte fayda var derim ..
    Selam ve dua ile

  14. #354
    KUVVETMİRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2008
    Şehir
    ankara
    Motosikleti
    xt 600
    Alıntı COQ adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Gel çık işin içinden.
    Ama benim yapmak istediğim zaten olayı anlamlandırmak değil.
    Dinin provokasyon yapmaya ne kadar açık olduğu.

    Durum böyle olunca aklı başında mantıklı bir bireyin asla karşı çıkmayacağı laiklik gibi bir kavramı bile tartışmak zorunda kalıyoruz.
    kurtuluş savaşını verenlerin de temel motivasyonunun agnostisizm ya da laiklikten ziyade "islam" olduğunu, kuruluş dönemindeki tüm savaş tarihinin her detayında islami motifler bulunduğunu atlamamak lazım gelir.

    mustafa kemal paşa'nın da milletle irtibat halindeyken "şeriat-ı garra-i ahmediyye"nin hakkını anması, balıkesir hutbesinde şeriatçılık kokan bu ifadeyi kullanması işbu sebepten olsa gerenk.

    tehlike işine gelirsek;
    islam devletini kuracak devrimden ziyade en gerçekçi tehlike bu ülkedeki "taraf"ların biribirini ülke topraklarından kazımada gösterdiği azim ve kararlılıktır.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 23:03 ---------- bir önceki mesaj zamanı 17:44 ----------

    Alıntı cbr1100 xx adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Selamlar arkadaşlar. Son günlerimiz maalesef sıkıntılı ve üzüntülü geçmektedir.
    https://www.youtube.com/watch?v=aMJD0gRKtjQ


    izlemekte fayda var derim ..
    Selam ve dua ile
    atatürk eleştirisi olarak algılansın istemem ama;
    el insaf yahu, 8 saatlik video mübarek!
    "bayburt bayburt olalı, böyle zulüm görmedi"

  15. #355
    something123 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    06 Eylül 2015
    Motosikleti
    MT 07
    Kalbimizdesin ATAM...

  16. #356
    BIYIKLI - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    04 Şubat 2006
    bektanist, emrekulahli ve alp_tunay bunu beğendiler.

  17. #357
    hachiko - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Şubat 2017
    Şehir
    Kocaeli
    Motosikleti
    Piaggio X9 500
    Bu topraklarda bir adam var asla ölmeyecek ve her 10 Kasım'da yeniden doğacak her sene daha çok sevilecek..Mustafa Kemal askerdir siyasetçidir tarla da çiftçidir fabrika da işçi ya da okulda öğretmendir hastane de doktordur sanatçıdır önderdir kısaca Türkiye'dir..Türkiye'den Atatürk'ü çıkar geriye Irak kalır , Suriye kalır , Filistin kalır , Afganistan kalır , Sevr kalır..Kadını erkeği yaşlısı genci zengini fakiri işçisi patronu ona çok şey borçluyuz..
    Seni çok seviyoruz.. Mustafa Kemal'im

  18. #358

    Üyelik
    09 Temmuz 2017
    Motosikleti
    Yamaha YZF - R25
    Padişah Vahdettin`in sadık askeri Mustafa



  19. #359
    Motosiklet Eğitmeni COQ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Ocak 2008
    Şehir
    France
    Motosikleti
    Honda
    Yeniçeri ocağı kapatılıp tarihe karıştığında Mustafa Kemal daha doğmamıştı.
    Hatta doğmasına 50-60 sene vardı.
    Bu nedenle bu kıyafet ya özel bir balo için ya da sırf hatıra fotoğrafı çektirmek için giyilir.
    Üstelik yeniçeri kıyafetinden sadakat çıkmaz.
    Osmanlı padişahlarının en önemlilerinin hayatı bunları yok etmeye uğraşmakla geçti.
    Hatta bazıları kendi yok oldu.
    Sadakat ve yeniçeri kavramı pek birbirine uyan kelimeler değil.
    Eski_kasa ve Shrieker bunu beğendiler.
    Küçük hırsız el feneri, büyük hırsız deniz feneri kullanır.
    Ancak her ikisininde çalışması için ampul gerekir.(Cosinus)

  20. #360
    Eski_kasa - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    28 Ocak 2014
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    Yamaha MT-03 660 / tvs apache 150
    aynn COQ haklı


18. sayfa BirinciBirinci ... 81617181920 ... SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)

Bu Konudaki Etiketler