Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax
1. sayfa 12 SonuncuSonuncu

Acil Kambu çayı Arıyorum.... ???? !!!!

    REKLAM ALANI
  1. #1
    delipoyraz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2006
    Şehir
    Kadıköy-İstanbul
    Motosikleti
    kawasaki vulcan (maket uzaktan kumandalı) :)
    arkadaşlar çok acil olarak kanser hastalığına iyi gelen KAMBU ÇAYI adıyla anılan bir mantar türünden arıyorum... Evinde annesi babası yada bir akrabası kullanan varsa ve bizede bir parça verebilirse çok sevinirim... Akatarlardakiler rafta bekleme yaptığından faydalı olmuyormuş... Asıl makbulü kullanılandan üretmek bu yüzden bize elden verebilecek birini arıyorum...

    teşekkür ederim.....
    Azraille yatakta yaşlılık ağrıları çekerken değil, asfalt üzerinde alçaktan uçarken karşılaşma tercihi bizimkisi....


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #2
    OGLUMVE BEN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Şubat 2008
    Şehir
    3. gün fatih 5 gün dolapdere
    Motosikleti
    var bi yeşil fıstık
    dostum etrafımda araştırayım sana bilgi veririm
    cerrahi sana teşekkür ederim bana hayatımın süprizini yaptın:

  3. #3
    emomen - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    27 Nisan 2006
    Şehir
    KOCAeli/Gebze
    Motosikleti
    cbr 1100 xx
    Benim Babaannem bu tip bitkileri yetiştiriyor ona bir sorayım. haber veririm
    Bedenimdeki Ruhun ^3^ günlük sahibiysem istedigim gibi yaşarım.

  4. #4
    delipoyraz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2006
    Şehir
    Kadıköy-İstanbul
    Motosikleti
    kawasaki vulcan (maket uzaktan kumandalı) :)
    umarım bulunabilir.... ilgi gösteren tüm arkadaşlara dostlara teşekkür ederimm..
    Azraille yatakta yaşlılık ağrıları çekerken değil, asfalt üzerinde alçaktan uçarken karşılaşma tercihi bizimkisi....

  5. #5
    caner22 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Haziran 2006
    Şehir
    Edirne ve Çevresi
    İNŞALLAH bulunur

    Eger HErsey HaLa KOntroLündeYse YAVAS GidYoRRsUn

  6. #6
    ümmet perkitan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    20 Haziran 2006
    Şehir
    Türkiyenin ılık yerleri neresi olursa
    Motosikleti
    bajaj boxer 150
    bulursun inşallah
    -geç gitmek HİÇ GİTMEMEKTEN iyidir-
    www.perkitan.com
    BİRKISIM İNSANLARA KIZIP TÜM İNSANLARA DÜŞMAN OLMAYA DEĞMEZ BUHAYAT

  7. #7

    Üyelik
    19 Ocak 2008
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    xx 12999,9rr cadı süpürgesi :P
    bakıyorum funda bulursam haberdar ederim
    [B]durmak yok... yola devam.....
    [/B]
    [COLOR="Red"][B][I]selam dünyalı ben dostum......::sapka::::151::[/I][/B][/COLOR]

  8. #8
    vioLence - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    02 Kasım 2008
    Şehir
    şanLıurfa /CeyLanpınar
    Motosikleti
    MONDİAL Z ONE 150 BEYAZ
    valla ben anlamıyorum bitkiden ama inşallah bulunur ilgilenen arkadaslara tsk ederm

  9. #9
    DARKDIAMOND - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    24 Ocak 2006
    Şehir
    üsküdar/istanbul
    Bende bi sorayım Funda.Pek anlamam şifalı bitkilerden fakat sorabileceğim insanlar var.EN kısa zamanda cevap vermeye çalışacağım.
    Tek koruyucumuz var,O'da bizi çok sevdiği için birer birer yanına alıyor.
    Oğuz

  10. #10
    ryangt - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Kasım 2006
    bambu olmasın o ?

  11. #11
    VaScO1925 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    30 Aralık 2007
    Şehir
    -------- i Z M i R --- İsim:£.я.h.α.η
    Kombu Çayı Yapmak İçin Tarif

    1) Üç litre temiz suyu (klorsuz doğal kaynak suyu olursa daha iyi olur) paslanmaz çelik ya da cam tencerede kaynatınız. (Asla alüminyum kap kullanmayınız, zira alüminyum zehirli maddeler içermektedir.)

    2) Su kaynamaya başladıktan sonra içine 1/4 litre (1,5 su bardağı) beyaz toz şeker katıp beş dakika daha kaynatınız.

    3) Ocağı kapatıp, on poşet siyah çayı suya ekleyiniz. (Alışılmış lipton poşet çayı işe yarayacaktır. Ayrıca koyacağınız 4 poşet şeftali aromalı çay ise çok hoş bir koku verir.)

    4) Çayı 15 dakika demlemeye bıraktıktan sonra içindeki çay poşetlerini alınız ve karışımı oda sıcaklığına gelinceye kadar bırakınız.

    5) Çayı çok temiz, geniş ağızlı bir cam kavonoza, Borcam cam kaseye yada Pyreks cam kaseye (kurşunlu kristal cam olmamalı) boşatınız. Not: Mantarın yayılabileceği yüzey ne kadar geniş olursa, çay o kadar süratle fermante olur.

    6) Bir önceki hafta hazırlamış olduğunuz fermante edilmiş çaydan az miktarda bu karışıma ekleyebilirsiniz. Bu fermantasyon işlemini hızladıracaktır. Asit de mantarın yüzeyde yüzmesini sağlayacaktır. Bu gerekli değildir, fakat tavsiye edilmektedir.

    7) Mantarınızı serin suyla ve temiz ellerinizle hafifçe yıkayınız ve çayın üzerine yerleştiriniz

    8 ) Her zaman mantarın daha açık renkli olan kısmının yukarı doğru bakmasına dikkat ediniz. Bazen mantar kavanozun dibine çökecektir. Yukarıya doğru genellikle kendi kendine çıkar. Bu işlem birgün içinde gerçekleşmezse temiz ellerinizle mantarın tersyüz olup olmadığına bakınız ve tekrar yüzeye yerleştiriniz.

    9) Kabı bir tülbent veya örtüyle örtünüz ve çevresine lastik geçiriniz.

    10) Kavanozu oda sıcaklığında bırakınız ki, ne çok sıcak ne çok soğuk olmasın. Endirekt ışık olabilir fakat gerekli değildir. Direkt güneş ışığı zarar vericidir. Fermantasyonun ve oluşumun gözlenebilmesi için gerekli ısı 19-29 derece (celcius)’ dur. Ortalama 23 derece (celcius) gerekli ortamı sağlayacaktır.

    11) Tat tercihinize göre çayı 4-8 gün fermantasyona bırakınız. 4 günlük fermantasyon sonrası çayın tadı üzüm şırası gibi olur, birkaç gün sonra da biraya ya da hafif şampanya ya benzer 8 günlük fermantasyon sonrası ise bu içecegin tadı sirkeye döner ve daha güçlü tıbbi özellikler kazanır; ev sirkesi olarak ya da antiseptik gargara olarak da kullanılabilir.



    bide bu siteye bakın

    http://www.proverra.somee.com/default.asp?id=1
    Drift Religion, iZMiR ŞußeSi

  12. #12
    delipoyraz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2006
    Şehir
    Kadıköy-İstanbul
    Motosikleti
    kawasaki vulcan (maket uzaktan kumandalı) :)
    Alıntı VaScO1925 adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Kombu Çayı Yapmak İçin Tarif

    1) Üç litre temiz suyu (klorsuz doğal kaynak suyu olursa daha iyi olur) paslanmaz çelik ya da cam tencerede kaynatınız. (Asla alüminyum kap kullanmayınız, zira alüminyum zehirli maddeler içermektedir.)

    2) Su kaynamaya başladıktan sonra içine 1/4 litre (1,5 su bardağı) beyaz toz şeker katıp beş dakika daha kaynatınız.

    3) Ocağı kapatıp, on poşet siyah çayı suya ekleyiniz. (Alışılmış lipton poşet çayı işe yarayacaktır. Ayrıca koyacağınız 4 poşet şeftali aromalı çay ise çok hoş bir koku verir.)

    4) Çayı 15 dakika demlemeye bıraktıktan sonra içindeki çay poşetlerini alınız ve karışımı oda sıcaklığına gelinceye kadar bırakınız.

    5) Çayı çok temiz, geniş ağızlı bir cam kavonoza, Borcam cam kaseye yada Pyreks cam kaseye (kurşunlu kristal cam olmamalı) boşatınız. Not: Mantarın yayılabileceği yüzey ne kadar geniş olursa, çay o kadar süratle fermante olur.

    6) Bir önceki hafta hazırlamış olduğunuz fermante edilmiş çaydan az miktarda bu karışıma ekleyebilirsiniz. Bu fermantasyon işlemini hızladıracaktır. Asit de mantarın yüzeyde yüzmesini sağlayacaktır. Bu gerekli değildir, fakat tavsiye edilmektedir.

    7) Mantarınızı serin suyla ve temiz ellerinizle hafifçe yıkayınız ve çayın üzerine yerleştiriniz

    8 ) Her zaman mantarın daha açık renkli olan kısmının yukarı doğru bakmasına dikkat ediniz. Bazen mantar kavanozun dibine çökecektir. Yukarıya
    doğru genellikle kendi kendine çıkar. Bu işlem birgün içinde gerçekleşmezse temiz ellerinizle mantarın tersyüz olup olmadığına bakınız ve tekrar yüzeye yerleştiriniz.

    9) Kabı bir tülbent veya örtüyle örtünüz ve çevresine lastik geçiriniz.

    10) Kavanozu oda sıcaklığında bırakınız ki, ne çok sıcak ne çok soğuk olmasın. Endirekt ışık olabilir fakat gerekli değildir. Direkt güneş ışığı zarar vericidir. Fermantasyonun ve oluşumun gözlenebilmesi için gerekli ısı 19-29 derece (celcius)’ dur. Ortalama 23 derece (celcius) gerekli ortamı sağlayacaktır.

    11) Tat tercihinize göre çayı 4-8 gün fermantasyona bırakınız. 4 günlük fermantasyon sonrası çayın tadı üzüm şırası gibi olur, birkaç gün sonra da biraya ya da hafif şampanya ya benzer 8 günlük fermantasyon sonrası ise bu içecegin tadı sirkeye döner ve daha güçlü tıbbi özellikler kazanır; ev sirkesi olarak ya da antiseptik gargara olarak da kullanılabilir.



    bide bu siteye bakın

    http://www.proverra.somee.com/default.asp?id=1
    işte o bahsi geçen mantarı arıyorum zaten ben !!!!!!
    Azraille yatakta yaşlılık ağrıları çekerken değil, asfalt üzerinde alçaktan uçarken karşılaşma tercihi bizimkisi....

  13. #13

    Üyelik
    08 Haziran 2008
    Şehir
    ŞehRüL Emİn _ İSTANBUL
    Motosikleti
    150 ZC
    acil şifalar olur inşallah . .

  14. #14
    draggy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    18 Eylül 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Dragstar 650
    O mantarı 2000 yılında zayıflatır diye önermişlerdi, Diğer adı şans balığı ve doktorlar kaç defa ekrana çıkıp bunun hiç bir işe yaramadığını ve mantarın ürik asitini yani afedersiniz, idrarını içtiğinizi söylemişlerdi. bence hiç bulaşma, çünkü bir devir millete şifa diye sunuldu ama sonradan düzenbazlık olduğunu doktorlar açıkladı

  15. #15
    OGLUMVE BEN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Şubat 2008
    Şehir
    3. gün fatih 5 gün dolapdere
    Motosikleti
    var bi yeşil fıstık
    Alıntı delipoyraz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    arkadaşlar çok acil olarak kanser hastalığına iyi gelen KAMBU ÇAYI adıyla anılan bir mantar türünden arıyorum... Evinde annesi babası yada bir akrabası kullanan varsa ve bizede bir parça verebilirse çok sevinirim... Akatarlardakiler rafta bekleme yaptığından faydalı olmuyormuş... Asıl makbulü kullanılandan üretmek bu yüzden bize elden verebilecek birini arıyorum...

    teşekkür ederim.....
    cerrahi sana teşekkür ederim bana hayatımın süprizini yaptın:

  16. #16
    delipoyraz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2006
    Şehir
    Kadıköy-İstanbul
    Motosikleti
    kawasaki vulcan (maket uzaktan kumandalı) :)
    Alıntı draggy adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    O mantarı 2000 yılında zayıflatır diye önermişlerdi, Diğer adı şans balığı ve doktorlar kaç defa ekrana çıkıp bunun hiç bir işe yaramadığını ve mantarın ürik asitini yani afedersiniz, idrarını içtiğinizi söylemişlerdi. bence hiç bulaşma, çünkü bir devir millete şifa diye sunuldu ama sonradan düzenbazlık olduğunu doktorlar açıkladı
    belki haklı olabilirsin, ama tüm tıbbi yapılması gerekenleri yapıyoruz... bu mantarında o idrar dediğin suyu vücuda güç veriyor o güçte kansere karşı savaşta ihtiyacın olan cephane gibi... keşke iyi gelse de o idrarı hep içse...
    Azraille yatakta yaşlılık ağrıları çekerken değil, asfalt üzerinde alçaktan uçarken karşılaşma tercihi bizimkisi....

  17. #17
    draggy - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    18 Eylül 2008
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Dragstar 650
    Alıntı delipoyraz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    belki haklı olabilirsin, ama tüm tıbbi yapılması gerekenleri yapıyoruz... bu mantarında o idrar dediğin suyu vücuda güç veriyor o güçte kansere karşı savaşta ihtiyacın olan cephane gibi... keşke iyi gelse de o idrarı hep içse...
    Dini yorumuna hiç bulaşmadan aşağıda ki bilgiyi vereyim, laktik asit ve alkolün zararlarını siz daha iyi bilirsiniz

    Kombu Çayı, su, çay ve şekerin fermantasyona uğratılmasıyla oluşturulan bir çeşit mantardır. Kimileri tarafından "çay şarabı" da denilmektedir. "Acetobacter xylinum" bakterisi ve "saccharomyces cerevisiae" mayasının simbiyontudur. Şekerli yeşil çay karışımını fermante ederek kombucha çayının üretilmesi sağlanır. Burada önce "saccharomyces cerevisiae" şekeri alkole dönüştürür, sonra da alkol "acetobacter xylinum" tarafından çayın içindeki terapötik etkili kimyasallara dönüştürülür. Bu kimyasalların arasında "usnik asit", glukonik" ve "glukuronik asit" ile "vitamin b" ve "vitamin c", antibiyotik etkili bazı maddeler bulunur. Kombucha çayı 1%'den az alkol içerir.

    Kombu Çayının tanıtımlarında, ömrü uzattığı, tüm salgı bezlerini ve hormon savunmasını uyardığı, vücutta sağlıklı bir pH dengesi sağladığı, vücuttaki atık madde ve zehirli maddelerin suda çözülebilir hale gelerek atılmasını sağladığı, kan dolaşımını hızlandırdığı, metabolizmayı uyardığı, kalp atış ritmini düzenlediği, kanı temizlediği, sinir sistemini düzenlediği, yüksek tansiyonu düşürüp, huzursuzluğu yatıştırdığı, sindirim sisteminin daha rahat çalışmasını sağladığı ve mide düzensizliklerini giderdiği, astımı tedavi edip astım krizlerini giderdiği, kan şekeri seviyesini sabitleyerek şeker hastalığını tedavi ettiği, alerjileri hafifletip zamanla giderdiği, sertleşmiş karaciğeri yumuşatıp yenilediği, böbrek faaliyetlerini geliştirdiği, kanseri önleyip tedavi ettiği, antioksidant nedeniyle oluşan radyasyona karşı koruyup serbest radikallerle savaştığı, hücre duvarının yeniden oluşumunu sağladığı, doku sertleşmesini tedavi ettiği, damar sertliğini tedavi ettiği, elastikiyet sağlayıp gevşek eklemleri kuvvetlendirdiği, mafsal iltihabı ve romatizmaya iyi geldiği, gut hastalığına iyi geldiği, böbrekteki ve idrardaki kumu döktüğü, safra kesesi taşlarını düşürdüğü, vücuttaki ürik asit ve kolesterolü suda erir hale getirerek vücuttan atılmasına yardımcı olduğu, kabızlık problemini giderdiği, hemoroidi tedavi ettiği, yorgunluk,bitkinlik ve sinirliliği giderdiği, herpes virüsünün soğuk algınlığı ağrılarını ve uçuk oluşturmasını engellediği, siğil ve dysplastik lekeleri yok ettiği, anjine çare olduğu, epstein-barr virüsüne dayanan kronik yorgunluk hissini tedavi eder, öpüşme hastalığı (mononucleosis) iltihaplanmasını iyileştirdiği, kan sayımını normalize ettiği, akciğerlerdeki bronşiti, öksürük ve balgamı giderdiği, bademcikleri tedavi ettiği, kan damarlarını genişleterek ve kardiak kasını uyararak kalp problemlerini giderdiği, adale ağrılarını giderdiği, baş ağrılarını yok ettiği, uykusuzluğu giderdiği, mikrobik ishali durdurduğu, koliti tedavi ettiği, koruyucu bağırsak mikroplarını sağlayan sağlıklı bakteriler ve kolon oluşturduğu, saç uzamasına yardım edip kelliği engellediği, gri saçın rengini koyulaştırdığı, görüşü kuvvetlendirdiği, korneada oluşan formasyonları ve kataraktı giderdiği, vücut ağırlığını düzenlediği, yağları yok ettiği, susuzluğu giderip egzersiz sırasındaki performansı artırdığı, mantar türü enfeksiyonlara karşı savaştığı, kapsamındaki antivirütik ve antibiyotik özellikler sayesinde iltihabi durumları yok ettiği, cinsel potansiyeli canlandırdığı, menapoz rahatsızlıklarını düzene soktuğu, deri üzerindeki yaraları tedavi ettiği, ciltteki kırışıklıkları, çilleri ve kahverengi lekeleri yok ettiği, deri nemlendiricisi görevi gördüğü, deriye spreyle ya da sürülerek uygulandığında antibakteriyel asit tabakası görevi gördüğü, sirke formundaki haliyle sivrisinek ve pire ısırıklarından, egzamadan ve zehirli bitki dikenlerinden dolayı oluşan kabartıları yumuşatıp rahatlattığı, yine sirke formundaki haliyle saçlar şampuanladıktan sonra durulama suyu ile kullanılırsa çok güzel parlak saçlar oluşturduğu ve saç tellerini kalınlaştırdığı, sirkeleşmiş haliyle cam porselen ve plastik yüzeylerin temizliğinde de oldukça etkili olduğu, bebeklerin ateşlenmesini önlediği, bebek pişiklerine iyi geldiği T-hücreleri seviyesini yükseltip vücudun bağışıklık sistemine destek olduğu için son zamanlarda HIV virüsü ve AIDS'liler arasında da kullanıldığı, enerji seviyesini ifade edilmektedir.

    Dikkat edilirse, öyle bir sunum yapılmaktadır ki, neredeyse Kombu Çayı'nın tedavi etmediği hastalık bırakılmamıştır. Bu abartılı tanıtımların hiçbiri, Kombucha içindeki alkol gerçeğini gizlemeye yetmez. Yine, böyle bir etkiye sahip bir içeceğin tıp otoriteleri tarafından neden ciddiye alınmadığını taktirlerinize bırakıyoruz.

    Kombu Çayının oluşumu aşamasındaki fermantasyon süreci sırasında, karmaşık bir biokimyasal dönüşüm meydana gelir. Mikroorganizmalar tarafından üretilen enzimlerin sebep olduğu kimyasal bir değişimdir bu. Siyah çay ve şeker fermante edildiklerinde, sıvının yüzeyinde, suda yaşayabilen bir mantar belirecektir. Bu henüz zar şeklinde bir mantardır. Bu sembiyoz, maya hücrelerinden ve çeşitli, sağlıklı ve koruyucu bakterilerden oluşmaktadır. Bu mantar; "sirkenin anası", "Manchurya Mantarı" ya da "harika mantar" olarak bilinir. Mantar beyaz lastiğe veya pancake'e benzer. Bir tane oluşturmak ya da bir kültür elde etmek, tonik geliştirmede ilk adımdır. Fermantasyon ve oksidasyon süreci sırasında mantar, şeker ve çayla beslenir ve sonunda, sıvının içinde çok az miktar şeker kalır. İçilmeye hazır olan toniğin içinde % 1 oranına yakın miktarda alkol ve % 3 oranında şeker vardır. Fermantasyonun iki anahtar metabolizması, glükronik asit ve laktik asittir.

    Bu çay insanı bir takım ameli işlerin de katkısıyla yapılan ve alkollendirmenin ara reaksiyonda da olsa kullanıldığı bir işlem sonucu son hale sokulma cihetine getirilmiş olmakla beraber, neticede az miktarda da olsa (%1'den az) ALKOL ihtiva eden bir mamul olarak hazırlanmaktadır. Şekerin bazı bakteri ve enzimler vasıtasıyla fermantasyona bırakılması, üzüm vb. şarap imalatında izlenen yönteme havi olmakla muvazi olması hasebiyle zihni hamr eden (zihni örten sarhoşluk veren) bir menfi hususiyete sahiptir.
    Eğer hala istiyorsanız, bu görüntülere rağmen ;




    http://www.kombucha-al.com/

    http://www.happyherbalist.com/kombucha.htm

  18. #18
    AYBERK - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Mart 2008
    Şehir
    istanbul
    bana pek AKIL kaarı gelmedi.....

    peki bu kambu çayını size kim önerdi?

    dr. danıştınızmı?

    hiç araştırdınızmı?

    lütfen biraz daha dikkatli olun...

    kaş yapalım derken göz çıkarmayalım...

  19. #19
    AYGÜL - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Ağustos 2008
    Alıntı AYBERK adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    bana pek AKIL kaarı gelmedi.....

    peki bu kambu çayını size kim önerdi?

    dr. danıştınızmı?

    hiç araştırdınızmı?

    lütfen biraz daha dikkatli olun...

    kaş yapalım derken göz çıkarmayalım...

    evet bende size katılıyorum.

    Ablacım ben tanıdıgım herkese sordum kimsede yok maalesef
    ama teyzeme sordum onun bitkiler ve türleri ile arası iyidir. Kaynı kan kanseri idi ve tıbbi yönden her kontrol ve tedavisi yapılıyordu. Fakat sağdan soldan duydugu ottu, böcekti... bir sürü şey denedi iyi gelir demişler ama bu durumunu ağırlaştırdı. Nolur sen yinede bir doktorunuza danış biz yine arayalım ama bi emin ol nolur

    Allah acil şifalar versin. Elimden geldigince yanında oldugumu unutma

  20. #20

    Üyelik
    10 Nisan 2008
    Şehir
    Adana
    Motosikleti
    KAWASAKİ VN 800
    delipoyrazım vasko gerekli açıklamayı yapmış bizde kullandık yıllar önce kimsedende mantar almadık direk vaskonun anlattığı gibi yaptık 10-12 günde mantar meydana geldi,başka birşey daha var onuda iyice oku hoşuna giderse kullan
    Limon Suyu ve Sarımsak Mucizesi

    MALZEME:2 litre limon suyu,40 diş soyulmuş ve ezilmiş sarımsak,ağzı sıkı kapanan koyu renkli veya üzeri kağıtla kapatılmış bir kavanoz lazım.Limonların suyunu iyice sıkıp kavanoza doldurunuz,soyulmuş 40 diş orta boy sarımsağı yıkamadan ve ezerek limonun içine atıp kavanozun kapağını kapatıyoruz,25 gün boyunca normal ılık bir yerde saklanıp hergün çalkalanacak,(sarımsaklar iyic erimiş olacak)25 gün sonra kavanozu açıp her sabah aç karnına yarım veya içebiliyorsa bir çay badağı içiyoruz.kavanoz bitene kadar içilecek,kapağı hep kapalı olacak,kavanoza asla su,şeker v.b karıştırlmayacak .Ancak çay bardğına aldığınız kısmını dilersek sulandırarak içebiliyoruz.Bunu içtikten sonra en az yarım saat birşey yiyip içilmeyecek,yarım saat geçtikten sonra kahvaltı yapılacak.Mümkünse her sabah aynı saatte içilecek.% 100 KANITLANMIŞ YARARLARI
    1-Tüm damar iltihapları(vaskulir)tedavi ediyor,tıkanan damarları açıyor,damar sertliklerini ve hipertansiyonu önlüyor
    2-Kollestrol ve lipidi düşürüyor,zararlı yağların yakılmasını sağlıyor,kilo verdiriyor(bazal metabolizmayı hızlandırıp yağların yakılmasını sağladığı için iştah açıyor.Bu dönamde diyete dikkat etmek gerekiyor)şekeri düşürüyor,pankreasın yenilemesini sağlıyor.
    3-Böbrek ve safra taşlarını eritiyor.İdrar söktürüyor.Vücuttaki şişkinlik ve tüm dokulardan ödemi kaldırıyor.
    4-Helycobeacter pylori adlı ülser mikrobunu öldürerek mide ve oniki parmak bağırsağı ülserinin kesin tedavisini yapıyor.
    5-Tüm romatizmal iltihabı önleyip,her türlü romatizmal ağrıları dindiriyor,kireçlenmeyi önlüyor,eklem düzeylerinin yenilenmesini sağlıyor ve her türlü ağrıyı kesiyor.
    6-Beyin hücreleri ve tüm sinir sistemlerinin yenilenmesini sğlıyor.Sinirdeki aksiyon potansiyelini düzenleyip ileri-refkles hızını artırıyor,felçlere ve VERTİGO'da fayda veriyor.
    7-Vücudun bağışıklık sistemini son derece kuvvetlendiriyor ve her türlü alerjiyi,özellikle damarsal kökenli ve strese bağlı cilt alerjilerini kökünden kesiyor,kansere karşı tüm vücudu koruyor.
    NOT:İlacı hazırlayannı babasının koroner by-pass ile üç damarı değişecekken bu ilaç sayesinde % 100 tıkalı damarları açılmış.İlaç hazırlandıktan sonra sarımsaklar erir,koku etrafa yayılmaz.Kullanan üç kişi ile görüştüm,hep son derece memnun olduklarını,adeta gençlik iksiri olduğunu söylüyorlar.Bunu ilk defa Rus doktorlar bulmuş ve uygulamışlar.Şimdi ABD'de uygulanmaya başlamış,tıpta devrim yaratacağı söyleniyor ve sarımsak limon karışımından oluşan maddelerin kimyasal yapısı çözülmeye çalışılıyor.
    DR:SENCER TEPE Sağlık Bakanlığı Daire Başkanı
    Çişteki mucize
    "Vallahi benim cüretim değil başlık.Bir kitabın adı.1995 yılında Doğan Kitap basmış.Yazarı Carmen Thomas,çeviren Leman Çalışkan"29 Temmuz 2006 yılı Cumartesi günü Hürriyet gazetesinin ekinde Pakize Suda köşesinde yazmış.Saklamıştım.Geçenlerde çekmecede birşey ararken elime geçti.Sizlerle paylaşıyorum.Hiçbir yorumum yok.Aynen yazıyorum."Mesanemizin bir çeşit'Ev eczanesi' olduğunu belirtiyor yazar.Ve diyor ki,'İdrardan yararlanma konusunda benim asıl inancım doğada hiçbir zaman süprüntü(atılacak şey)üretilmediğidir.Herşey bir dolaşım sistemidir.'HAKİKATEN MUCİZE1747 yılının 'Büyük Mükemmel Dünya Lügati'nden Johann Heinrick Zedler'in idrar hakkında yazdıkları:-SAÇ DÖKÜLMESİNE KARŞIatates unu ile kükürt tozu bekletilmiş idrar ile karıştırılır.Bu karışım merhem gibi başa sürülür.-KULAK İLTİHABINDA:Çocuk idrarı henüz sıcakken kulağa akıtılırsa nemli ve cerahatlı noktaları kurutur.-BOĞAZ İLTİHABINA KARŞI:İçine bir tutam safran katılmış insan idrarı ile gargara yapmak iyi gelir.-ELLERİN VE DİZLERİN TİTREMESİNDE insanın idrarını yapar yapmaz el ve dizlerini bununla ovması ve yıkaması faydalıdır.-VÜCUTTA SU TOPLAMAYA BAŞLARSA:İnsan uzunca bir zaman sabah aç karnına kendi ilk idrarından biraz içmelidir.Bunun sarılıkta da yararı olur.-KADINLARIN CİNSEL ORGANLARINDAKİ YANMA ve KAŞINTILARI sıcak idrarla yıkamak faydalıdır.-ARI SOKMASINA KARŞI:Hemen idrarla ıslatmak birebir gelir.TECRÜBEYLE SABİT=Çeyrek saat,kendi idrarımla ıslatılmış,burun için delik açılmış bir bezi yüzümde tutmak harika bir etki yapıyor. Cilt dinleniyor,siyah noktacıklar yok olup temizleniyor.=30 yıl önce bir makine tezgahında elime matkap yağı bulaştı.Her iki elimin üzerinde siğiller oluştu.Çok korkunçtu.Kimseye el uzatamıyordum.Doktorlar onları kazımak istiyorlardı ama yara izi kalacaktı.Büyük ağabeyim bir tavsiyede bulundu.Yatmadan önce iki eline işe!Hoş değildi ama yaptım.Kalktıktan sonra saf sabunla yıkamalıydım.Bunu da yaptım.Sonuç:Dört hafta sonra ellerimin üstü pırıl pırıl,tertemiz,çocuk poposu gibi olmuştu.=Uzun süre bir çiftlikte çalıştım.Çiftlik sahibi kadının ayağında herhalde beş yıllık açık bir yarası vardı.Merhemlerle tedavi etmeye çalışıyordu.Geceden kalma sabah idrarının faydalı olacağını işittim.Yaranın üzerinden tüm pomat artıklarını temizledim,temiz bir keten parçasını hastanın idrarına batırdım,yaranın üzerine koyup bağladım.Bunu 14 gün her sabah tekrarladım.İnanmıyacaksınız belki,yara tamamen iyileşti.Daha onlarcası.Üstelik sırf hastalık konusunda da değil.HER DERDE DEVA-Meslekten badana ve boyacı olarak size bir yöntemden söz edceğim.Emülsiyon boyaları inceltmek için sık sık idrar kullanırdık.Normal su fazla kireçlidir ve istenmeyen reaksiyonlara neden olur.En azından fazla etkili değildir,ayrıca idrar renk tonunu yumuşatır.-Gizli mürekkep olarak idrarı kullandığım için biliyorum.Kağıdın sıcak bir radyatör üzerine bırakılması,yazının okunmasına yeter.Bütün gizli yazılar böyle hazırlanabilir.-Deterjan yerine fayansları ovmak için kendi idrarımı kullanıyorum.Yerler reklamlardaki gibi parlıyor.-Donarak tıkanmış olan arabamın anahtar deliğini kendi idrarımı kullanarak açtım.OT,ÇÖP DERKEN...Nasıl?İlginç değil miAma aynı zamanda ilginç,harika,inanılmaz falan.Ot,çöp derken çiş de varmış demek!Farkında değilmişiz.İnsan burnunun dibindeki güzellikleri göremezmiş ya...Fakat idrarın birtek eline oklavayı alıp hamur açmadığı kalmışken neden bu kitap yayımlandığı günlerde gereken ilgiyi oluşturamadı acaba?Yazarın önsözünde belirttiği gibi 'Tiksinti'yüzünden olabilir mi?Ama iyidir tabii temkinli olmak.Neticede kitaptakiler birilerinin anlatmaları daha ziyade.Ne kadar doğrudur?Gerçi bilimsel açıklamalar da var.Ve en taze tecrübe olarak ben de bir şey anlatayım;bana bu kitabı ileten,kardeşimin komşusu birkaç gün önce kaynar suyla haşlanan ellerinde denemiş idrarı...Sonuç:Yanık falan yok ortada.Ama siz yine de temkinli olmaya devam edin.Doktorunuza sorun ,şu idrar denen şey neyin nesidir.Son olarak şunu söylemek isterim,bu kitap elime geçtikten sonra sifonu çekerken vicdan azabına benzer birşey duyuyorum.Hani değerbilmez biri olduğuma dair bir his.Klozet yerine kavanoz mu kullanmalı ne..."
    bunu bir yerde okudum ve bilgisayara kaydettim ben daha önce babam için kullanmıştık,çok da faydalı oldu hiçbir yan etkisi yok


1. sayfa 12 SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)

Bu Konudaki Etiketler