Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax
2. sayfa BirinciBirinci 1234 ... SonuncuSonuncu

Şiir Defteri

    REKLAM ALANI
  1. #21

    Üyelik
    19 Ocak 2008
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    xx 12999,9rr cadı süpürgesi :P
    BEN ÖLECEK ADAM DEĞİLİM (47840 Hit)

    Kapımı çalıp durma ölüm,
    Açmam
    Ben ölecek adam değilim.

    Alıştım bir kere gökyüzüne
    Bunca yıllık yoldaşımdır bulutlar.
    Sıkılırım,
    Kuşlar cıvıldamasa dallarında,
    Yemişlerine doymadığım ağaçların,
    Yağmur mu yağıyor,
    Güneş mi var,
    Farketmeliyim
    Baktığım pencereden.
    Deniz görünmeli çıksam balkona.
    Tamamlamalı manzarayı
    Karlı dağlarla sürülmüş tarlalar.
    Ekmekten olamam doğrusu,
    Nimet bildiğim
    Sudan geçemem,
    Tuzludur teneffüs ettiğim hava.
    Ya nasıl dururum olduğum yerde,
    Öyle upuzun yatmış,
    İki elim yanıma getirilmiş,
    Hareketsiz,
    Sükûta râmolmuş
    Sanki devrilmiş bir heykel
    Ellerim ne der sonra bana
    Soğumuş kalbime ne cevap veririm
    Utanmaz mıyım ayaklarımdan

    Kalkmalıyım,
    Dolaşmalıyım,
    Sokaklarda, parklarda.
    El sallamalıyım
    Giden trenlere,
    Kalkan vapurlara.
    Bilmeliyim,
    Gölgelerin boyundan,
    Saatin kaç olduğunu...
    Islık çalmalıyım.
    Türkü söylemeliyim
    Yol boyunca,
    Keyfimden ya hüznümden.
    Geçmiş günleri hatırlamalıyım,
    Dalıp dalıp akarsuya,
    Hayaller kurmalıyım,
    Güzel geleceğe dair.
    Yanımdan geçenler olmalı,
    Selâm almalıyım
    Robenson'u düşünmeliyim,
    Garipliğini:
    Şükretmeliyim
    İnsanlar arasında olduğuma.
    Nedir ki eninde sonunda ölüm
    Ayrı düşmek değil mi aşinalardan

    Kapımı çalıp durma ölüm,
    Açmam
    Ben ölecek adam değilim.

    CAHİT SITKI TARANCI


    [B]durmak yok... yola devam.....
    [/B]
    [COLOR="Red"][B][I]selam dünyalı ben dostum......::sapka::::151::[/I][/B][/COLOR]


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #22
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    31 Mayıs 2007
    Şehir
    istanbul florya
    Motosikleti
    yamaha süper tenere 1200cc ZE
    SEVMEYE BAŞLAYINCA BİRİNİ

    sevmeye başlayınca birini
    kendimi yıkıp yeniden kurarım
    çünkü;
    bu yeni bir aşktır
    ve temeldeki yerini mutlaka alacaktır.
    dikkat! ..
    yabancıların inşaat alanına girmesi tehlikeli ve yasaktır...

    M.A.
    Ben dostlarımı ne kalbimle nede aklımla severim
    Olurya kalp durur..Akıl unutur...Ben dostlarımı ruhumla severim O ne durur ne de unutur....(MEVLANA)

  3. #23

    Üyelik
    19 Eylül 2008
    Şehir
    Malatya
    Motosikleti
    :) yok
    ZİLAN
    Bu kara yazgıdır Zilan;
    Topraksız olmak, yetim kalmak yetmezmiş kimin
    Sensiz de olmak kara yazgıdır kurban...
    Bilisen
    Kaç gece kaç gündüz adını sayıklamışam
    İçimden atamamışam
    Köçelerde yolunu gözlemişem
    El etmişem, işmar etmişem
    Sen gülmüş geçmişsen Zilan...
    Ne zaman büyümüşsen farketmemişem
    Ne zaman ellerin büyümüş
    Ne zaman gözlerin büyümüş
    Ne zaman bürünmüşsen kara çarşafa
    Bir gözlerin görmüşem ceylan kimin vurulmuşam.
    Sen gülmüş geçmişsen Zilan...
    Daracık köçelere sığmamış sevdam
    Seni Halilrahman'da sormuşam Anzılha'da
    Urfa kalasında Nemrut köşküne adını kazımışam
    Sen gülmüş geçmişsen Zilan...
    Şimdi gelin olisen telli duvaklı
    Yine gülü misen biye?
    Kara Şar'dan gelen deli oğlan deyi misen?
    Sevdanı içime gömdüm bilesen
    Bu kentin hampara taşlarına sır sakladım.
    Üç kuruşluk başlık parasına değer miydi Zilan...
    Bilirem dahlin yoktur bu işde.
    Töreler böyle demiş, yazgılar böyle çizmiş.
    Kim karşı gelmiş ki sen de gelesen.
    Atalar boynumuz kıldan incedir demiş...

    Her şafak seninle sökerdi Zilan.
    Sıcak yaz geceleri seninle eserdi.
    Ben siye şiirler okurdum.
    Sen biye Urfa türkülerini...
    Yediveren gülleri kimin açılırdın baharla
    Karakoyun deresinden çiçekler getirirdin.
    Önceleri inanmamıştım sevdiğine.
    Fakat anladım zamanla.
    Seni yitirmek kor kimin yaktı yüreğimi;
    Acımı anla...
    Kar ender yağardı Urfa'ya
    Sevdamız yağan kar kimin aktı.
    Hatırlı misen bir de tutkumuz
    Yağmurda "çömçe gelin" oynamaktı...
    Şimdi sen mi gelin olisen Zilan?
    Sevgin bir yanda Töreler diğer yanda
    Duydum ki "KUMA" olmişsen
    Akar suda saman çöpü gibi çaresiz
    Ve de köle kimin itaatkar, sessiz gidisen
    Oldu mu ya?...
    Kaçıncı asrını yaşamakta Harran'da toprak?
    Bu kenti terkediyem Zilan.
    Anzılha'da kutsal balıklar şahidim olsun ki,
    Bu kenti terkediyem...
    Yasak mayın tarlalarını,
    Kaçakda kol verenleri,
    Can verenleri terkediyem...
    Efsunlu akrepleri, çıyanları
    Urfa kalasında kenetlenen efsane şahmaranı
    Kümbetlerde barınan sahipsiz insanları, terkediyem.
    Körpecik bedenine uzanan hoyrat elleri itmediğin için
    Yıllardır söylenen ninniyi yazgı bellidiğin için
    Bu kenti terkediyem...
    Bu sana son satırlarım Zilan...
    Biliyem unutacaksan beni.
    "Unutmam" deme biye
    Davullar uranda unutmalısan.
    Yoksa nasıl yaşayabilir insan...

    Hani ağaçları çiçek açardı ya
    Hani Urfa divanı çalınırdı sıra gecelerinde.
    İşte ben
    Her çiçek açanda nar ağaçları
    Ve söylenende Urfatürküleri
    Seni ve gülüşünü hatırlayacağam...
    Bundan böyle cigaramda dumansın
    Kaçak tütünden sarılmış...
    Her içime çekişde ağun yakacak beni.
    Kendini düşünmedin, beni düşünmedin
    Sevdanı düşünmedin, çocuklarını düşün.
    Seni tutsak, beni esrik eden töreler;
    Çocuklarını da yakacak bir gün...
    Bu kara yazgı değildir ZİLAN...
    Topraksız olmak, yetim kalmak yetmezmiş kimin
    Sensiz olmak da kara yazgı değildir kurban...
    Bu çağlar boyu insanları kul eden
    Bağnazlıktır ki, yıkılacak.
    Bilisen ZİLAN.
    Sen görmesen de
    Ben görmesem de
    Ceylan gözlü çocukların görecek ZİLAN...

  4. #24

    Üyelik
    19 Ocak 2008
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    xx 12999,9rr cadı süpürgesi :P
    TERKİB-İ BEND


    Sâkî! Getir ol badeyi kim rûh-i revandır
    Peygûle-nişînân-ı gama neş'e-resandır

    Her katresi erbâb-ı kemâlin nazarında
    Hurşîd-i hakikat gibi envâr-feşandır

    Her müntesib-i sâgar-ı gül-reng-i müdâmın
    Ayîne-i ikbâli müdâmü'l-lemeandır

    Sâkî içelim aşkına yârân-ı kadîmin
    Kim her biri bir kûşe-i firkatte nihandır

    Saki içelim geçmez ele ahd-i cevâni
    Hengâm-ı safa işte bu kıymetli zamandır

    El çekme bu ser-germ-i şerâb-ı ezeliden
    Bî-çâre felâket-zededir hâli yamandır

    Nâ-mahrem olan âlem-i feyz-âver-i âba
    Heyhat ne bilsin bu da bir başka cihandır

    Rindân oturup işret ederler o miyanda
    Mutrib dahi bülbül gibi feryâd-künandır

    Güya ki o sâki-i kadeh-kâr-ı lâtifin
    Peymâne-i lûtfunda füyûzât iyandır

    Her kuşede bin nûr-i tecellâ mütecellî
    Meyhane değil gülşen-i feyyâz-ı cinandır

    Hem-dem olamaz âdeme peymâneye benzer
    Yok cây-i selâmet hele meyhaneye benzer

    Âlemde edânîye müdârâdan usandım
    Nâ-hak yere takdir ile gavgâdan usandım

    İkbâl etek öpmekle müyesser olacakmış
    Ben öyle rezilâne temennadan usandım

    Beyhude imiş etdiğim ümmid-i terakki
    Bir şey diyemem zâten o sevdadan usandım

    Allah bilir devlet-i dünyâda gözüm yok
    Devlet değil â şimdi bu dünyâdan usandım

    Nâ-merde değil merde değil ferde inanma
    Ben herkesi hayretle temaşadan usandım

    Şeh-râh-ı sadâkatde devam etmeli derdim
    Heyhat bugün işte o da'vâdan usandım

    Elbet gün olur anlamamakdan usanırsın
    Bi'l-lâh sana şerh-i süveydâdan usandım

    Dergâh-ı tahammülde sebat etmeyi kurdum
    Allah'a bile derdimi şekvadan usandım

    Geçdim feleğin bağ ü bahar ü çemeninden
    Hem-râzım iken bülbül-i şeydâdan usandım
    İster isen ey fecr-i emel hiç görünme
    Rü'yâ gibi her dem seni hülyadan usandım

    Lâ-kayd olayım fikri ile hayli çalışdım
    El-minnetü-lillâh ki her şey'e alışdım

    Câhil geziyor zevrak-ı ikbâl-i safâda
    Âkil yüzüyor merkez-i girdâb-ı belâda

    Ser-tâc olacak (yerde) kemâl ehli yazık kim
    Makhûr oluyor dest-i habîs-i cühelada

    Kimler sürüyor zevkini gülzâr-ı baharın
    Kimler görüyor şiddeti hengâm-ı şitâda
    -
    Kimler çekiyor sineye mahbûb-i meramı -
    Kimler geziyor ye's ile dünyâ-yı fenada

    Kim yaslanıyor bister-i nâzende-i vasla
    Kim paslanıyor kûşe-i sengîn-i cefâda

    Âkil olan âdemde şetaret göremezsin
    Câhilde ise istediğinden de ziyâde

    Ey hikmeti fâzılları hayran eden Allah
    Bir ni'met-i hayret mi bıraktın fuzalâda

    Âlemde eğer mazhar-ı acz olmasa insan
    Hâşâ ki hatâlar bulacak sun'-i Huda'da

    İnsan ne yapsın ne ki pervâza mahal yok
    Esrâr-ı Huda sidre-i ulyâ-yı hafâda




    malatyalı yazdıgın şiir güzelmiş
    [B]durmak yok... yola devam.....
    [/B]
    [COLOR="Red"][B][I]selam dünyalı ben dostum......::sapka::::151::[/I][/B][/COLOR]

  5. #25

    Üyelik
    19 Eylül 2008
    Şehir
    Malatya
    Motosikleti
    :) yok
    Alıntı kuyucadısı adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    TERKİB-İ BEND


    Sâkî! Getir ol badeyi kim rûh-i revandır
    Peygûle-nişînân-ı gama neş'e-resandır

    Her katresi erbâb-ı kemâlin nazarında
    Hurşîd-i hakikat gibi envâr-feşandır

    Her müntesib-i sâgar-ı gül-reng-i müdâmın
    Ayîne-i ikbâli müdâmü'l-lemeandır

    Sâkî içelim aşkına yârân-ı kadîmin
    Kim her biri bir kûşe-i firkatte nihandır

    Saki içelim geçmez ele ahd-i cevâni
    Hengâm-ı safa işte bu kıymetli zamandır

    El çekme bu ser-germ-i şerâb-ı ezeliden
    Bî-çâre felâket-zededir hâli yamandır

    Nâ-mahrem olan âlem-i feyz-âver-i âba
    Heyhat ne bilsin bu da bir başka cihandır

    ..........................................

    Bu ne ya yanında sözlük vermemişsiniz bişey anlayamadık.

  6. #26

    Üyelik
    19 Ocak 2008
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    xx 12999,9rr cadı süpürgesi :P
    Alıntı a4tech adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bu ne ya yanında sözlük vermemişsiniz bişey anlayamadık.
    tercümesini yapıyımmı araştırıp ögrenmeyimi tercih edersiniz
    [B]durmak yok... yola devam.....
    [/B]
    [COLOR="Red"][B][I]selam dünyalı ben dostum......::sapka::::151::[/I][/B][/COLOR]

  7. #27

    Üyelik
    19 Eylül 2008
    Şehir
    Malatya
    Motosikleti
    :) yok
    Alıntı kuyucadısı adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    tercümesini yapıyımmı araştırıp ögrenmeyimi tercih edersiniz
    ben müşkülpesent biriyim size zahmet olmayacaksa rica edeyim

    şaka şaka
    ........
    Allah bilir devlet-i dünyâda gözüm yok
    Devlet değil â şimdi bu dünyâdan usandım

    Nâ-merde değil merde değil ferde inanma
    Ben herkesi hayretle temaşadan usandım
    .......
    harika bi şiir ellerine sağlık

  8. #28

    Üyelik
    19 Ocak 2008
    Şehir
    istanbul
    Motosikleti
    xx 12999,9rr cadı süpürgesi :P
    benimde en sevdiğim bölüm

    seninde ellerine saglık
    [B]durmak yok... yola devam.....
    [/B]
    [COLOR="Red"][B][I]selam dünyalı ben dostum......::sapka::::151::[/I][/B][/COLOR]

  9. #29
    OGLUMVE BEN - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Şubat 2008
    Şehir
    3. gün fatih 5 gün dolapdere
    Motosikleti
    var bi yeşil fıstık
    yüreğinize sağlık
    cerrahi sana teşekkür ederim bana hayatımın süprizini yaptın:

  10. #30
    KUVVETMİRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2008
    Şehir
    ankara
    Motosikleti
    xt 600
    Hangi Ayrılık?

    Hangi sevgili var ki, senin kadar duyarsız ve kalpsiz?
    Ve hangi sevgili var ki, benim kadar çaresiz?

    Hangi ayrılık var ki, böyle kanasın ve böyle acısın?
    Ve hangi taş yürek var ki, benim kadar ağlasın?


    Hangi gün karar verdin, küt diye çekip gitmeye?
    Hangi lafım dokundu sana, böyle inceden inceye?
    Hangi otobüs söyle, hangi uçak, hangi tren?
    Seni benden götüren, beni bir kuş gibi öttüren.
    Hangi kırılası eller dolanır, kırılası beline?
    Hangi rüzgar şarkı söyler, o ay tanrıçası teninde?
    Hangi çirkin gerçek uğruna, tükettin güzel ütopyamızı?
    Hangi boşboğazlara deşifre ettin, en mahrem sırlarımızı?
    Hangi cama kafa atsam?
    Hangi kapıyı omuzlayıp kırsam?
    Hangi meyhanede dellenip, hangi masaları dağıtsam?

    Bende bu sersem başımı, karakolun duvarına vursam.
    Kendimi caddeye atıp, arabaların altına savursam.
    Hangi tercih beni en hızlı şekilde öldürür?
    Hangi şekil öldürmez de, ömür boyu süründürür?
    Kayıp ilanı mı versem, şehir şehir dolanmak yerine?
    Ödül mü koysam, ölü veya diri seni bulup getirene?
    Hangi ayrılık var ki, böyle diş ağrısı gibi durmadan zonklasın?
    Hangi cam kesiği var ki, böyle musluk gibi içime damlasın?
    Hiç sanmam! ...
    Hasta kalbim bunu bir süre daha kaldıramaz! .
    Feriştah olsa, böyle eli kolu bağlı bekleyip duramaz.
    Hangi mübarek dua,
    Hangi evliya tesir eder, seni döndürmeye?
    Hangi aptal mazeret ikna eder, ateşimi söndürmeye?
    Olur mu be! . olur mu?
    Bu da benim gibi adama yapılır mı?
    Aşk dediğin mendil mi?
    Buruşturup bir kenara atılır mı?
    VEFA bu kadar basit mi? Alınır mı? Satılır mı?

    Hangi hırsız çaldı, seni yırtık cebimden?
    Hangi pense kopardı bizi birbirimizden?
    Hangi uğursuz hamal taşıdı valizini?
    Hangi çöpçü süpürdü yerden bütün izini?
    Hangi yaldızlı otel çarşaf serip barındırdı?
    Hangi süslü manzara seni kolayca kandırdı?
    Hangi şarlatan imaj böyle çabuk ilgini çekti?
    Hangi pembe vaadler o saf kalbini cezbetti?

    Dağ gibi adamı eze eze! .....
    Hangi anası tipli parlak çömeze,
    Hangi alemlerde kahkahanı ettin meze?
    Hangi yamyamlara yedirdin o masum rüyamızı?
    Hangi mahluklar çiğnedi el değmemiş sevdamızı?
    Hangi bıçak keser şimdi benim biriken hıncımı?
    Hangi mermi dağıtır insanlara olan inancımı?
    Hangi bekçi, hangi polis artık zapteder beni?
    Ve! .. Hangi su bağışlatır?
    Hangi musalla temizler seni?

    Bu Nasıl Ayrılık? ...

    Yusuf Hayaloğlu
    "laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."

  11. #31

    Üyelik
    19 Eylül 2008
    Şehir
    Malatya
    Motosikleti
    :) yok
    BİR BİR (22809 Hit)

    Seni bende, beni sende arıyorlar,
    Beni senden, seni benden tanıyorlar,
    Bir birim gibiyiz tümünün gözünde,
    Yarım'larımızı bütün sanıyorlar

    ÖZDEMİR ASAF

  12. #32

    Üyelik
    01 Ekim 2007
    Şehir
    Ankara
    Prometheus'a açtığı konu sebepli teşekkürle,tarzını ve kelimelere hakimiyetini kimseye değişmeyeceğim Özdemir ASAF'ın en sevdiğim yazılarından birisi;bir aşk öyküsü bence ancak bu kadar anlatılabilir..

    bir mum yanıyordu bir evin bir odasında
    o evde bir de kedi vardı
    geceler indiğinde kendi havasında
    mum yanar,kedi de oynardı
    mumun yandığı gecelerden birinde
    kedi oyunlarına daldı
    oyun arayan gözlerinde mumun alevi yandı,
    baktı,
    mumun titrek alevinde oyuna çağıran bir hava vardı
    oyunlarını büyüten kedi büyüdü kendi türünde çocukçasına,
    döndü dolaştı,yavaş yavaş yürüdü
    geldi mumun yanına oyuncakçasına
    bir baktı,
    bir daha,
    bir daha baktı mumun alevinin dalgalanmasına
    uzandı bir el attı
    bıyıklarını yaktırmadan anlamayacaktı..
    ilk kez gördüğü mumun yakmasına inanmayacaktı
    kedi oyunlarında büyüyordu,
    mum,üşüyordu yanmalarında
    zaman ikili yürüyordu aralarında
    bir ayrışım görünüyordu
    birinin yanmalarında
    öbürünün oynamalarında
    kedi oyunlarıyla büyüyordu
    yitirerek gitgide oyunlarını
    mum küçülüyordu yanmalarında,
    yitirerek git gide yakmalarını
    oynarken büyüyen kedi yanacak
    aydınlatırken küçülen mum yakacaktı
    küçülen yaka yaka aydınlatacak
    büyüyen yana yana anlayacaktı
    bir mum yanmasından ve bir kedi oynundan
    kaldı sonunda bir gecenin tam ortasında
    bir evin bir odasında
    göz-göze susan iki insan

    mum yandı bitti
    kedi büyüdü gitti
    oyunlar karıştı gecelerde suskun uykusuzluklara
    o iki insandan sonunda
    birinin anılarında kedi
    birinin dalmalarında mum kaldı gitti
    nerede bir mum yansa şimdi,
    nerede oynasa bir kedi,
    birbirine yansıyor,karışıyor gölgeleri..
    bugün dün gibi oluyor,
    dün bugün gibi..
    mum ellerimi tırmalıyor,
    belleğimi yakıyor kedinin elleri..
    [COLOR="Blue"]non compos mentis..[/COLOR]

  13. #33
    KUVVETMİRA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Temmuz 2008
    Şehir
    ankara
    Motosikleti
    xt 600
    ah ulan ah!
    "laubalilikten hoşlanmam, ciddiyeti severim, disipline hayranım!.."

  14. #34
    Discordian - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    16 Nisan 2006
    Şehir
    İstanbul
    Hatıralarımda boş bir satırdır,
    Adını verdiğim her simada eğridir,
    Kendime göre hep benimledir,
    Bu bulmaca içinde aşk hep içimdedir,

    Sorularımın cevabı hep benimleydi,
    Kısmet dediğin şey hangi elimdeydi,
    Korkularımın içinde saklı bu hüzün,
    Buruk bir duruş ama bu senin

  15. #35

    Üyelik
    19 Eylül 2008
    Şehir
    Malatya
    Motosikleti
    :) yok
    Dizeye Düşen

    Kovulmuşken hayatın bir yerinden
    Yanlızken, umarsızken
    Öfkeni dillendirecek bir eylem ararken kendine
    Diyelim gecelerin o tekin olmayan serüveninde
    Paranoya kıvamında ilişkiler yaşarken
    İmtiyazsız karanlıkların suçlu zevklerine
    Yasağın büyüsüne, hayatın ve gündüzün
    Öte - yüzüne sığınırken
    Ve intihar manifestosu gibiyken bütün duyarlıkların
    Ansızın bir dize gelip takılır diline
    Bir can simidi gibi en kurtarıcı keyfiyle

    Bir zaman seninle kalır, yanıbaşında,
    Zaman içersinde yer değiştiresin
    Diye kendisiyle bir gönül erincini,
    en düpedüz anlamıyla yaratmak eylemini
    Yaşarsın bir dizenin dizlerinde
    Sonra uzaklaşır senden,
    Gözden kaybolur
    Büyümüş, çoğalmış bir şiirin derinliklerinde
    Ne senledir oysa, hep senledir oysa

    Gecelerin ötesi dediğin şey
    Kendin için yaşadığın sinema


    Murathan Mungan

  16. #36
    Gültekin - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    13 Haziran 2005
    Motosikleti
    BMW F650FB
    Baş'ım diye öğünme ey ağa
    Ne gelirse, baş'a gelir.
    Diz toprağa yaslanır da,
    Baş düşerse, taşa gelir.

    Bedirhan GÖKÇE'den...
    Ülkemde hiçbir iyilik cezasız kalmaz.

  17. #37
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    31 Mayıs 2007
    Şehir
    istanbul florya
    Motosikleti
    yamaha süper tenere 1200cc ZE
    8.10 Vapuru

    Sesinde ne var biliyor musun
    Bir bahçenin ortası var
    Mavi ipek kış çiçeği
    Sigara içmek için
    Üst kata çıkıyorsun

    Sesinde ne var biliyor musun
    Uykusuz Türkçe var
    İşinden memnun değilsin
    Bu kenti sevmiyorsun
    Bir adam gazetesini katlar

    Sesinde ne var biliyor musun
    Eski öpüşler var
    Banyonun buzlu camı
    Birkaç gün görünmedin
    Okul şarkıları var

    Sesinde ne var biliyor musun
    Ev dağınıklığı var
    İki de bir elini başına götürüp
    Rüzgarda dağılan yalnızlığını
    Düzeltiyorsun

    Sesinde ne var biliyor musun
    Söylemediğin sözcükler var
    Küçücük şeyler belki
    Ama günün bu saatinde
    Anıt gibi dururlar

    Sesinde ne var biliyor musun
    Söyleyemediğin sözcükler var


    Cemal Süreya
    Ben dostlarımı ne kalbimle nede aklımla severim
    Olurya kalp durur..Akıl unutur...Ben dostlarımı ruhumla severim O ne durur ne de unutur....(MEVLANA)

  18. #38

    Üyelik
    25 Ağustos 2008
    Şehir
    ist / Fatih
    BEN DEĞİLDİM...

    Bir aksam ustu pencerenden bakıyordun
    Ağır ağır, yollara inen karanlığa.
    Bana benzeyen biri geçti evinin önünden.
    Kalbin başladı hızlı hızlı çarpmaya..
    O gecen ben değildim.

    Bir gece, yatağında uyuyordun..
    Uyanıverdin birden, sessiz dünyaya.
    Bir rüyanın parçasıydı gözlerini açan,
    Ve karanlıklar içindeydi odan...
    Seni gören ben değildim.

    Ben çok uzaktaydım o zaman,
    Gözlerin kavuştu ağlamaya, sebepsiz ağlamaya.
    Artık beni düşünmeye başladığından
    Bıraktın kendini aşk içinde yasamaya..
    Bunu bilen ben değildim.


    Bir kitap okuyordun dalgın..
    İçinde insanlar seviyor, ya da ölüyorlardı.
    Genç bir adamı öldürdüler romanda.
    Korktun, bütün yininle ağlamaya başladın..
    O ölen ben değildim..

    Özdemir ASAF...

    BEN SANA MECBURUM...

    Ben sana mecburum bilemezsin
    Adını mıh gibi aklımda tutuyorum
    Büyüdükçe büyüyor gözlerin
    Ben sana mecburum bilemezsin
    İçimi seninle ısıtıyorum

    Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor
    Bu şehir o eski İstanbul mudur?
    Karanlıkta bulutlar parçalanıyor
    Sokak lambaları birden yanıyor
    Kaldırımlarda yağmur kokusu
    Ben sana mecburum sen yoksun

    Sevmek kimi zaman rezilce korkudur
    İnsan bir akşam üstü ansızın yorulur
    Tutsak ustura ağzında yaşamaktan
    Kimi zaman ellerini kırar tutkusu
    Birkaç hayat çıkarır yaşamasından
    Hangi kapıyı çalsa kimi zaman
    Arkasında yalnızlığın hınzır uğultusu

    Fatihte yoksul bir gramafon çalıyor
    Eski zamanlardan bir Cuma çalıyor
    Durup köşe başında deliksiz dinlesem
    Sana kullanılmamış bir gök getirsem
    Haftalar ellerimde ufalanıyor
    Ne yapsam ne tutsam nereye gitsem
    Ben sana mecburum sen yoksun

    Belki Haziranda mavi benekli çocuksun
    Ah seni bilmiyor kimseler bilmiyor
    Bir şilep sızıyor ıssız gözlerinden
    Belki Yeşilköy'de uçağa biniyorsun
    Bütün ıslanmışsın tüylerin ürperiyor
    Belki körsün kırılmışsın telâş içindesin
    Kötü rüzgâr saçlarını götürüyor

    Ne vakit bir yaşamak düşünsem
    Bu kurtlar sofrasında belki zor
    Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden
    Ne vakit bir yaşamak düşünsem
    Sus deyip adınla başlıyorum
    İçim sıra kımıldıyor gizli denizlerin
    Hayır başka türlü olmayacak
    Ben sana mecburum bilemezsin..

    Atilla İLHAN

    KİMİ SEVSEM SENSİN

    her şeyi terk ettim / ne aşk ne şehvet
    sarışın başladığım esmer bitiyor
    anlaşılmaz yüzü koyu gölgeli
    dudakları keskin kırmızı jilet
    bir belaya çattık / nasıl bitirmeli
    gitar kımıldadı mı zaman deliniyor
    kimi sevsem sensin / hayret
    kapıların kapalı girilemiyor
    * * *

    kimi sevsem sensin / senden ibaret
    hepsini senin adınla çağırıyorum
    arkamdan şımarık gülüşüyorlar
    getirdikleri yağmur / sende unuttuğum
    hani o sımsıcak iri çekirdekli
    senin gibi vahşi öpüşüyorlar
    kimi sevsem sensin / hayret
    in misin cin misin anlamıyorum
    Atilla İLHAN
    [B][I][COLOR="Magenta"]I've become so numb , i cant feeL you theree.. [/COLOR][/I][/B]::xblink::::comico::

  19. #39
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    31 Mayıs 2007
    Şehir
    istanbul florya
    Motosikleti
    yamaha süper tenere 1200cc ZE
    Aç Gözlerini

    En sevdiğin elbiseni giydim
    Bu gece kokunu sürdüm
    Solgun yüzünü okşadım
    Sessizce saçlarından öptüm
    Yazdığın mektupları okudum
    Kana kana su içer gibi
    Plaklarını çaldım ah!
    En çok o şarkıda özledim seni.

    Issızlık kapıyı çaldı, açmaya korktum
    gece yarısı
    Şehir uykuya daldı, baktım dışarıya
    katran karası
    Rüzgar telaşla kokunu getirdi bana
    aldım koynuma
    Buseni hafızamdan koparıp
    iliştirdim dudaklarıma
    Üşüdüm karanlıkta
    Tenine dokundum hissetsin diye
    Aç gözlerini

    Erguvanlarına su verdim
    İçerken benimle konuştular
    Yastığını okşadım, kokladım
    Anılar uçuştular
    Soluğun saçlarımı yaladı sanki yine
    bir meltem gibi
    Teninin kokusu karıştı kokuma
    Yakıştılar

    Boğuldum karanlıkta
    Yanı başımdasın benden çok
    uzaklarda
    Ellerimi tut dokun bana
    Aç gözlerini.

    Attım kendimi caddelere
    Yeşil ceketin sardı beni
    Yürüdüm üstüne karanlığın korkusu z
    Tuttum ellerini.


    Can Dündar
    Ben dostlarımı ne kalbimle nede aklımla severim
    Olurya kalp durur..Akıl unutur...Ben dostlarımı ruhumla severim O ne durur ne de unutur....(MEVLANA)

  20. #40
    Seni unutmayacağız
    Nur içinde yat

    Üyelik
    31 Mayıs 2007
    Şehir
    istanbul florya
    Motosikleti
    yamaha süper tenere 1200cc ZE
    Açsam Rüzgara

    Ne hoş, ey güzel Tanrım, ne hoş
    Mavilerde sefer etmek!
    Bir sahilden çözülüp gitmek
    Düşünceler gibi başıboş.
    Açsam rüzgara yelkenimi;
    Dolaşsam ben de deniz deniz
    Ve bir sabah vakti, kimsesiz
    Bir limanda bulsam kendimi.
    Bir limanda, büyük ve beyaz...
    Mercan adalarda bir liman..
    Beyaz bulutların ardından
    Gelse altın ışıklı bir yaz.
    Doldursa içimi orada
    Baygın kokusu iğdelerin.
    Bilmese tadını kederin
    Bu her alemden uzak ada.
    Konsa rüya dolu köşkümün
    Çiçekli dalına serçeler.
    Renklerle çözülse geceler,
    Nar bahçelerinde geçse gün.
    Her gün aheste mavnaların
    Görsem açıktan geçişini
    Ve her akşam dizilişini
    Ufukta mermer adaların.
    Ne hoş. ey Tanrım, ne hoş,
    İller, göller, kıtalar aşmak.
    Ne hoş deniz deniz dolaşmak
    Düşünceler gibi başıboş.
    Versem kendimi bütün bütün
    Bir yelkenli olup engine;
    Kansam bir an güzelliğine
    Kuşl ar gibi serseri ömrün.


    Orhan Veli Kanık

    ADINA

    Gece denize yanaştım
    O, sulardan geliyordu
    Duydum, ne iyi dedim...

    Baktım,
    O, bir gemide geçiyordu
    Bağırdım;
    Gel'siz, Gitme'siz.

    Döndüm çakıllara sordum;
    Siz kimdensiniz
    Dediler durandan,
    Bizi yakın edenden.

    Denizi sorguya çektim...
    Dedim;
    Görüyor musun yaşadığımı
    Yetinemedim.

    Tuttum yakaladım kendimi
    Getirdim gözlerinize serdim
    Durdum, size soruyorum;
    Yaşadığımı görüyor musunuz? !

    Yaşadığımı görüyor musunuz? ?

    ÖZDEMİR ASAF
    Ben dostlarımı ne kalbimle nede aklımla severim
    Olurya kalp durur..Akıl unutur...Ben dostlarımı ruhumla severim O ne durur ne de unutur....(MEVLANA)


2. sayfa BirinciBirinci 1234 ... SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)

Bu Konudaki Etiketler