işte size formül,
1-bi japon bulunur.Artık Sultanahmet'ten mi olur?Kapalıçarşı'dan mı bilmem.
Dikkat edin her çekik gözlü Japon değildir,elinde fotoğraf makinası olan ve dünyaya vizorden bakanlar japondur sadece.
2-bir japon erkeğinden duyamayacağı tüm sevgi sözcükleri Türkçe söylenir.
(kadın milleti akıllıdır,sezgileri güçlüdür,Türkçe bilmese de niyetinizi anlar)
3-Allahın emri peygamberin kavli ile başlayan üçüncü aşamaya geçilir.
4-çeyiz permisi kullanılarak Japonya'dan iyi bir motor getirilir.Eşe dosta cümle forum ahalisine hava atılır.
5-foruma açılacak yeni konu Çin malı tartışmasında ufkumuzu geliştirir.:
"siz hala çin malı Capon motora mı biniyorsunuz?,orijinal capon olsun,ben orijinal Capona biniyorum"mealinde.
6-İyi şeyler de olur ara sıra hayatta. Başlangıçta söylenilen güzel sözleri unutulduğundave bir Türk erkeği gibi davranıldığında Yenge evi terketmeye kalksa mesafe sebebiyle buna cesaret edemez.
7-müteakip aşamada "Yabancılar belki de
Türk lokumu kavramını abartmamıştır,bi gerçeklik payı vardır,aldık japonu ama 20 yıldır bi türlü anlaşamıyoruz "ikilemi yaşansa da kayınçoların karate bilme ihtimali zihin açıklığı yaratır.
8-son aşamada yaş kemale erip romatizmalar iyice azıttığında motora binilmez .
motor da zaten para etmemektedir,kömürlükte çürüyüp gitmişştir.
9-enn en son aşamada:
"Bi zamanlar gençtim,toydum.Motora meraklıydım.Motor merakından japon karı aldık iş yaptık.Mahalleden Hıdır Dayı'nın Zeliha sını alsaydık,apartmanımız olacaktı,şimdi.Onların tarlaları bile arsa oldu,blok blok apartman dikildi.Kim verdiyse o aklı bana,böyle üç otuz kuruşluk emekli maaşına talim edeceğimize otuzbeş dairenin kirasını yer genç kalırdık,yataklara düşmezdik" derken film şeridi geçer insanın gözünün önünden ve helva kokusu gelir mutfaktan.
Siz uymayın bu akıllara.Sahibine bile faydası yok