Kapat
Üye Girişi
Motovento
Motomax
26. sayfa BirinciBirinci ... 162425262728 ... SonuncuSonuncu

Ekonomi hakkında...

    REKLAM ALANI
  1. #501

    Üyelik
    26 Mart 2018
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    2022 DL650A
    Alıntı killingroad adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    ASgari ücret ne kadar olmalı sorusuna cevap vermek zor. Bence 30bin TL olmalı da, asgari ücretin tek başına ne kadar olduğunun hiç bir anlamı yok. Mevcut durumda 18-19bin TL gibi bir rakama çekebilmeliler, ama sanmıyorum, 16.500 gibi yuvarlak bir tahminde bulunabilirim.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 12:06 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:03 ----------



    Yeniden değerleme isimli devletin kendi resmi rakamına dahi riayet edilseydi, şu an birinci vergi dilimi 2023 için 219bin TL olmalıydı. Kendi "devlet enflasyonu" dediğimiz, haraçlara vs uyguladıkları artışı dahi doğru dürüst yansıtmadıkları için bugün ilk vergi dilimi 70bin TL..
    Yılda 70bin TL kar eden bir insana "sen güzel kazanmışsın biraccık daha vergi vermelisin" diyorlar. Gıkımız çıkmıyor.
    Gerçi hiç bir şeye gıkımız çıkmıyor ayrı mesele =)
    Benim işe ilk başladığım zamanlarda (90'ların ilk yarısı) kıdem tazminatı tavanı da gelir vergisi dilimleri de makuldü. Şimdi her ikisi de saçma sapan. Meclis'te oturanlar ya kapitalin kendisi ya da kapitalin maşaları olunca zaten başka bir şey beklenemez. Esasen bütün bu adaletsizlikleri düzeltmek 2-3 kanuna bakar; ama böyle kanunlar çıkarmak kapitalin işine gelmiyor, neden çıkarsınlar ki?
    killingroad ve espresso bunu beğendiler.


    REKLAM ALANI
    Oktay Motor CF Moto Polaris Mondial
    Motomax
  2. #502
    arndiol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2018
    Alıntı killingroad adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    ASgari ücret ne kadar olmalı sorusuna cevap vermek zor. Bence 30bin TL olmalı da, asgari ücretin tek başına ne kadar olduğunun hiç bir anlamı yok. Mevcut durumda 18-19bin TL gibi bir rakama çekebilmeliler, ama sanmıyorum, 16.500 gibi yuvarlak bir tahminde bulunabilirim.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 12:06 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:03 ----------



    Yeniden değerleme isimli devletin kendi resmi rakamına dahi riayet edilseydi, şu an birinci vergi dilimi 2023 için 219bin TL olmalıydı. Kendi "devlet enflasyonu" dediğimiz, haraçlara vs uyguladıkları artışı dahi doğru dürüst yansıtmadıkları için bugün ilk vergi dilimi 70bin TL..
    Yılda 70bin TL kar eden bir insana "sen güzel kazanmışsın biraccık daha vergi vermelisin" diyorlar. Gıkımız çıkmıyor.
    Gerçi hiç bir şeye gıkımız çıkmıyor ayrı mesele =)

    asgari ücreti belirlemeden 1 ay önce acıkladılar bu sene de 120 bin tl imiş.
    adam zaten yaptıgı asgari ücret zammını gelir vergisinden kesiyor. aralık 2023 itibari ile %42,76 Maaşımdan zart zurt ödemesi diye kesinti yapılıyor; her harcamamdan da %18 kdv alsa ben 10 saat calısıp 6sını devlete vermiş oluyorum. hatta emlak vergisi, arac vergisi vs. de işin içine katarsan maaşımın %70i devlete gidiyor.

    ulan komünist sistemde bile daha fazlasını bırakıyorlar insanın cebinde :D
    killingroad bunu beğendi.
    Anger clouds judgement and it makes us do things that we end up regretting. Things we can never take back.

  3. #503

    Üyelik
    21 Kasım 2016
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    RS 660, Tuareg 660
    Alıntı Cyan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Benim işe ilk başladığım zamanlarda (90'ların ilk yarısı) kıdem tazminatı tavanı da gelir vergisi dilimleri de makuldü. Şimdi her ikisi de saçma sapan. Meclis'te oturanlar ya kapitalin kendisi ya da kapitalin maşaları olunca zaten başka bir şey beklenemez. Esasen bütün bu adaletsizlikleri düzeltmek 2-3 kanuna bakar; ama böyle kanunlar çıkarmak kapitalin işine gelmiyor, neden çıkarsınlar ki?
    İşin kötüsü mecliste oturanlar zurnanın son deliği kadar kapitalde pastası olan tipler, maşanın da maşası olmuş durumdalar. Büyük kısmı global ölçekte cücük hortumluyor.

    90'lara götürmeye de gerek yok ya, salt AKP eleştirisi çıkartabiliriz.
    Geldiklerinden beri hiç gelir vergi dilimlerini doğru şekilde artırmadılar.
    2002'de ülke bu beylere teslim edildiğinde ilk gelir vergisi dilimi asgari ücretin 21 katıymış.
    Şu an 7 katı.

    Asgari adı verilen bir aylık gelirden, bir yılda 7 defadan fazla aldıysan, en düşük vergi dilimine tabi olamazsın. Tercümesi bu.
    Bu cümle için sokaklara dökülmüyorsak kimse rererörö etmesin.

    Yol yapmışlarmış da bilmem ne.

    ---------- Mesajlar birleştirildi - 12:49 ---------- bir önceki mesaj zamanı 12:41 ----------

    Alıntı arndiol adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    asgari ücreti belirlemeden 1 ay önce acıkladılar bu sene de 120 bin tl imiş.
    adam zaten yaptıgı asgari ücret zammını gelir vergisinden kesiyor. aralık 2023 itibari ile %42,76 Maaşımdan zart zurt ödemesi diye kesinti yapılıyor; her harcamamdan da %18 kdv alsa ben 10 saat calısıp 6sını devlete vermiş oluyorum. hatta emlak vergisi, arac vergisi vs. de işin içine katarsan maaşımın %70i devlete gidiyor.

    ulan komünist sistemde bile daha fazlasını bırakıyorlar insanın cebinde :D
    110bin sanırım.

    110bin TL %15
    230bin TL %20
    230bin TL %27
    870bin TL %35
    3milyon üstü %40

    şirketin motora ihtiyacı varmış demek ben napiyim. =)
    Cyan ve espresso bunu beğendiler.
    youtube.com/@bisuruyorum

  4. #504
    ufoz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    31 Mart 2018
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Xpulse 200t
    Dün, yeni emekli olan bir komşumun ilk maaşı yattı.
    Malumunuz olacağı üzere 7.500 lira.

    E-devletten kontrol ettik.
    Gerçek maaşı 5.510 lira.
    İlave olarak 1.990 lira hazine yardımı yatmış.
    Toplamı 7.500 lira.

    5.900 prim gününün, 4.700 günü 2008 sonrası. Yani %80'i
    Bütün olay bundan ibaret. Maaş bağlama oranını düşüre düşüre diplerde gezinir hale getirdiler.

    Bu akp denilen yapı kafaya koymuş.
    Emekli olduklarında çocuklarımızı aç bırakacaklar.

  5. #505
    arndiol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2018
    Alıntı ufoz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Dün, yeni emekli olan bir komşumun ilk maaşı yattı.
    Malumunuz olacağı üzere 7.500 lira.

    E-devletten kontrol ettik.
    Gerçek maaşı 5.510 lira.
    İlave olarak 1.990 lira hazine yardımı yatmış.
    Toplamı 7.500 lira.

    5.900 prim gününün, 4.700 günü 2008 sonrası. Yani %80'i
    Bütün olay bundan ibaret. Maaş bağlama oranını düşüre düşüre diplerde gezinir hale getirdiler.

    Bu akp denilen yapı kafaya koymuş.
    Emekli olduklarında çocuklarımızı aç bırakacaklar.

    Y ve Z kuşağı emekli oldugunda muhtemel açlıktan ölecek.

    Bazı eski kusaklar ekonomi böyle değilken az bucuk birşey aldıgı için idare edebiliyor.
    Anger clouds judgement and it makes us do things that we end up regretting. Things we can never take back.

  6. #506
    iskampavya - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Ocak 2009
    Motosikleti
    CRF 1000L
    89 sigorta girişliyim 52 yaş bekliyordum, yaşın dolmasına 2ay kala EYT den emekli oldum. Çalıştığım iş yerinde iki kadın da benimle birlikte emekli oldu birinin yaşa 9 digerinin 14 yılı vardı.. üçümüze de 7500tl maaş bağlandı. Kabaca 34 yıl emegimin karşılığı 7500tl. Hicbirsey de adalet olmadığı gibi maaş bağlamada da adelet yok nasıl bir puantaj nasil bir hesaplama varsa hersekilde karşılığı 7500tl.
    espresso bunu beğendi.

  7. #507
    watercolours - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2005
    Şehir
    Coruscant
    Motosikleti
    speederbike
    Böyle atıp tutup eleştirmesi kolay da siz bir de 50 yıl CeHaPe zulmü altında inleyen gençlere sorun. O zamanla kıyaslandığında şimdi ABD seviyesindeyiz.

  8. #508
    sallami - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Temmuz 2007
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Kymco Downtown350i/Dominar 400/Suzuki GSX-8S
    Geçen sene emekli oldum. İlk aldığım maaş AÜ üstündeydi. Şimdi altında kaldı.
    ''Bir adam hangi yolda gidiyorsa, o yol onun kendi seçimidir.'' İp Man

  9. #509
    XGAMER - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    21 Haziran 2018
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Kymco Xciting VS 400

  10. #510
    ufoz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    31 Mart 2018
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Xpulse 200t
    Dünya liderimiz asgari ücret çalışmalarına el koydu ve asgari ücret aşağıdaki gibi açıklandı.

    İşverene maliyeti : 23.502,94
    İşçinin brüt maaşı : 20.002.50
    İşçinin net maaşı : 17.002,12

    Gelelim sokaktaki hesaba;

    - 23.503 işverene maliyet
    - 2.500 yemek ücreti
    - 1.200 yol ücreti
    - 8.000 elden verilen maaş farkı (bırak ustayı, yarı ustayı 17.000 liraya çalıştıramazsın. Ortalama 25.000 diyelim ve farkını ekleyelim)
    ---------
    - 35.203 bir yarı usta için işverenin harcaması gereken aylık bedel.

    Birer haftadan 2 hafta ramazan/kurban, 1 hafta resmi tatiller, 4 hafta yıllık izin hakkı, 1 hafta mazeret izin hakkı = 8 hafta
    Resmiyette 5 yıllık çalışan 4 hafta izin hakkı olduğundan 8 hafta çalışılmayan hafta çıkacak.
    Ama biz sokağa baktığımıza göre sokakta genel temayül olarak verilen 2 hafta izni dikkate alalım.
    O bir hafta mazerette, çocuğum hastalandı, annem hastalandı, dayım öldü vs. Ama yine sokakta o 1 hafta resmi tatiller kale alınmayacak.
    Sonuçta sokağa göre en az 5 hafta çalışılmayacak. 52-5 = 47 hafta çalışılacak. Dikkatinizi çekerim sokak gerçeklerini kale aldık.
    Sokak gerçeği olarak bu işverenin kıdem tazminatı ödememek için bin takla attığını ve ödemediğini kabul edelim.

    - 35.203 aylık işçi maliyeti x 12 ay = 422.436 lira yıllık maliyet

    - 422.436 yıllık maliyet / 47 çalışılan hafta = 8.988 lira haftalık maliyet.

    - 8.988 / 5.5 gün haftada çalışılan gün (sokak gerçeği) = 1.634 lira bir işçi için günlük ödenen genel gider ve karsız bedel.

    Yani bu işçi hiç boşta kalmadan haftada 5.5 gün çalışsa günlük 1.634 lira genel gidersiz sokaktaki işverene maliyeti var.


    Yukarıdaki hesap ne yazıkki sokaktaki gerçeklere göre. Bu hesapları kanunlara uymaya çalışan bir işyerine göre yaparsanız eğer,
    25.000 lira net maaş ödenecek bir çalışanın işverene maliyeti 507.000 lira olur.
    12 ay boyunca aylık 2500 yemek-1200 yol eklerseniz eğer 551.400 lira yıllık maliyet eder.
    551.400 / 12 = 45.950 liraysa bunun aylık maliyetidir.
    Yılda bir maaş kıdem tazminatınıda buna eklerseniz 45.950 x 13 = 597.350 lira yıllık işveren maliyeti bulursunuz.
    Buna düz hesap 600.000 lira yıllık diyelim.
    (Bu hesapları internette bulabileceğiniz netten-brüte sayfalarından kolayca hesaplattırabilirsiniz)


    Şimdi kanunlara uyan bir işyerinden bahsettiğimize göre,
    Yılda, birer haftadan 2 hafta ramazan/kurban, 1 hafta (1 ocak, 23 nisan, 1 mayıs, 19 mayıs, 15 temmuz, 30 ağustos, 29 ekim),
    5 yıllık çalışan için kanuni 4 hafta izin hakkı, 1 hafta kanuni mazeret izin hakkı. Toplamı ettimi 8 hafta.

    Geriye 52 - 8 = 44 çalışılan hafta kaldı.

    600.000 / 44 = 13.636 lira bir işçinin bir haftalık (kanunen 5 gün) çalışmasının işverene maliyeti.

    13.636 / 5 = 2.727 lira çalışanın günlük maliyeti.

    Bu rakam 25.000 lira net maaş ödenen, kanuni yükümlülüklerin hem çalışan hemde işveren tarafından yerine getirildiği bir yerde çalışan için geçerli.
    Aslen olması gerekende bu.

    Gelelim zurnanın zırt dediği yere,
    Bu rakam içerisinde o işyerinin kira, aidat, elektrik, telefon, su, yakıt, araç, sekreter gibi
    genel giderleri ve karı yok. Özetle sadece çıplak işçi maliyetini müşteriden alırsanız 3 ay sonra batarsınız.
    O işyerinin kar hariç genel gider masrafları çok mütevazi olarak aylık 60.000 lira olsun. Burda henüz kar yok.

    İşyeri yılda 60.000 x 12 ay = 720.000 lira genel gider öder.
    Bu işyeri kanuni tatil günleri hariç çalıştığına göre, işçinin yıllık izin ve mazeret izin hakkı hariç yılda 49 hafta çalışır.
    Bu hesapta kaba tabi ama olsun öyle yapalım.

    720.000 / 49 = 14.693 lira işyerinin haftalık genel gider masrafıdır.

    Günlük genel gider masrafı ise 14.963 / 5 gün = 2.993 liradır.

    Bu işyeri sadece servis hizmeti veriyor ve iki çalışanı olsun. Sekreterin mütevazi maaşı genel gider içinde.

    2.993 / 2 = 1.496,5 çalışan yarı usta işçi başına günlük genel gider masrafı.

    2.727 (çalışan günlük maliyeti) + 1496,5 (günlük genel gider masrafı) = 4.223 lira

    Bu 4.223 lira o işyerinde çalışan 25.000 lira net maaşlı ustanın işletmeye gerçek bir günlük maliyeti.


    Şimdi motorunuzu servise götürdünüz. Size 10.000 liralık parça listesi çıkarıldı.
    Parçayı isterseniz kendiniz alıp getirin.
    Bir günlük bir ustanın çalışacağı işçiliği var.

    4.223 lira maliyete 777 lira vergi öncesi kar ekleyip 5.000 lira + KDV isteriz dediler.

    Yani 5.000 + 1000 kdv = 6.000 lira işçilik bedeli.

    Bu durumda %99 ihtimalle şarlarsınız.

    Umarım bundan sonra yukarıdaki hesabı hatırlarsınızda,
    o işyeri yerine, asıl tepki göstermeniz gereken kişiye şarlarsınız...

    Kalın sağlıcakla...

  11. #511
    arndiol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2018
    Alıntı ufoz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Umarım bundan sonra yukarıdaki hesabı hatırlarsınızda,
    o işyeri yerine, asıl tepki göstermeniz gereken kişiye şarlarsınız...

    Kalın sağlıcakla...

    bizim burada 3 metrekare dükkanda tavuk döner satan, tek başına çalışan usta zurna dürümü 150'ye satıyor. çarşı merkezinde dükkanı olan bir sürü insan calıstıran esnaf da 150'Ye satıyor.

    ben ustaya laf ederim; etraftaki fiyatlara bakıp "onlar bu kadara satıyorsa bende bu kadara satarım" diye ac gözlülük yapıyorlar.
    Anger clouds judgement and it makes us do things that we end up regretting. Things we can never take back.

  12. #512
    sallami - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Temmuz 2007
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Kymco Downtown350i/Dominar 400/Suzuki GSX-8S
    Alıntı arndiol adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    bizim burada 3 metrekare dükkanda tavuk döner satan, tek başına çalışan usta zurna dürümü 150'ye satıyor. çarşı merkezinde dükkanı olan bir sürü insan calıstıran esnaf da 150'Ye satıyor.

    ben ustaya laf ederim; etraftaki fiyatlara bakıp "onlar bu kadara satıyorsa bende bu kadara satarım" diye ac gözlülük yapıyorlar.
    Neden diğerlerinden az mı koyuyor içine, dürüm mü daha ince?
    xtrafrozen ve espresso bunu beğendiler.
    ''Bir adam hangi yolda gidiyorsa, o yol onun kendi seçimidir.'' İp Man

  13. #513
    arndiol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2018
    Alıntı sallami adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Neden diğerlerinden az mı koyuyor içine, dürüm mü daha ince?
    ufoz'un bahsettiği gider kalemleri var.

    yemeksepeti, getir gibi uygulamalar sayesinde artık en kücük dükkan bile büyük bir dükkan kadar vızır vızır satış yapıyor.

    kira bedeli çok daha az, çalışan yok bu nedenle gider yok. Doğal olarak ısınma elektrik gibi masraflar minimum seviyede.

    aç gözlülük yapması ürün bedeli değil malzeme maliyeti aynı olsa da kalan her maliyetin çok daha az olması.
    Anger clouds judgement and it makes us do things that we end up regretting. Things we can never take back.

  14. #514
    espresso - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    07 Kasım 2016
    Şehir
    Trakya
    Motosikleti
    Suzuki Vstrom DL650 XT
    Alıntı ufoz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Dünya liderimiz asgari ücret çalışmalarına el koydu ve asgari ücret aşağıdaki gibi açıklandı.

    İşverene maliyeti : 23.502,94
    İşçinin brüt maaşı : 20.002.50
    İşçinin net maaşı : 17.002,12

    Gelelim sokaktaki hesaba;

    - 23.503 işverene maliyet
    - 2.500 yemek ücreti
    - 1.200 yol ücreti
    - 8.000 elden verilen maaş farkı (bırak ustayı, yarı ustayı 17.000 liraya çalıştıramazsın. Ortalama 25.000 diyelim ve farkını ekleyelim)
    ---------
    - 35.203 bir yarı usta için işverenin harcaması gereken aylık bedel.

    Birer haftadan 2 hafta ramazan/kurban, 1 hafta resmi tatiller, 4 hafta yıllık izin hakkı, 1 hafta mazeret izin hakkı = 8 hafta
    Resmiyette 5 yıllık çalışan 4 hafta izin hakkı olduğundan 8 hafta çalışılmayan hafta çıkacak.
    Ama biz sokağa baktığımıza göre sokakta genel temayül olarak verilen 2 hafta izni dikkate alalım.
    O bir hafta mazerette, çocuğum hastalandı, annem hastalandı, dayım öldü vs. Ama yine sokakta o 1 hafta resmi tatiller kale alınmayacak.
    Sonuçta sokağa göre en az 5 hafta çalışılmayacak. 52-5 = 47 hafta çalışılacak. Dikkatinizi çekerim sokak gerçeklerini kale aldık.
    Sokak gerçeği olarak bu işverenin kıdem tazminatı ödememek için bin takla attığını ve ödemediğini kabul edelim.

    - 35.203 aylık işçi maliyeti x 12 ay = 422.436 lira yıllık maliyet

    - 422.436 yıllık maliyet / 47 çalışılan hafta = 8.988 lira haftalık maliyet.

    - 8.988 / 5.5 gün haftada çalışılan gün (sokak gerçeği) = 1.634 lira bir işçi için günlük ödenen genel gider ve karsız bedel.

    Yani bu işçi hiç boşta kalmadan haftada 5.5 gün çalışsa günlük 1.634 lira genel gidersiz sokaktaki işverene maliyeti var.


    Yukarıdaki hesap ne yazıkki sokaktaki gerçeklere göre. Bu hesapları kanunlara uymaya çalışan bir işyerine göre yaparsanız eğer,
    25.000 lira net maaş ödenecek bir çalışanın işverene maliyeti 507.000 lira olur.
    12 ay boyunca aylık 2500 yemek-1200 yol eklerseniz eğer 551.400 lira yıllık maliyet eder.
    551.400 / 12 = 45.950 liraysa bunun aylık maliyetidir.
    Yılda bir maaş kıdem tazminatınıda buna eklerseniz 45.950 x 13 = 597.350 lira yıllık işveren maliyeti bulursunuz.
    Buna düz hesap 600.000 lira yıllık diyelim.
    (Bu hesapları internette bulabileceğiniz netten-brüte sayfalarından kolayca hesaplattırabilirsiniz)


    Şimdi kanunlara uyan bir işyerinden bahsettiğimize göre,
    Yılda, birer haftadan 2 hafta ramazan/kurban, 1 hafta (1 ocak, 23 nisan, 1 mayıs, 19 mayıs, 15 temmuz, 30 ağustos, 29 ekim),
    5 yıllık çalışan için kanuni 4 hafta izin hakkı, 1 hafta kanuni mazeret izin hakkı. Toplamı ettimi 8 hafta.

    Geriye 52 - 8 = 44 çalışılan hafta kaldı.

    600.000 / 44 = 13.636 lira bir işçinin bir haftalık (kanunen 5 gün) çalışmasının işverene maliyeti.

    13.636 / 5 = 2.727 lira çalışanın günlük maliyeti.

    Bu rakam 25.000 lira net maaş ödenen, kanuni yükümlülüklerin hem çalışan hemde işveren tarafından yerine getirildiği bir yerde çalışan için geçerli.
    Aslen olması gerekende bu.

    Gelelim zurnanın zırt dediği yere,
    Bu rakam içerisinde o işyerinin kira, aidat, elektrik, telefon, su, yakıt, araç, sekreter gibi
    genel giderleri ve karı yok. Özetle sadece çıplak işçi maliyetini müşteriden alırsanız 3 ay sonra batarsınız.
    O işyerinin kar hariç genel gider masrafları çok mütevazi olarak aylık 60.000 lira olsun. Burda henüz kar yok.

    İşyeri yılda 60.000 x 12 ay = 720.000 lira genel gider öder.
    Bu işyeri kanuni tatil günleri hariç çalıştığına göre, işçinin yıllık izin ve mazeret izin hakkı hariç yılda 49 hafta çalışır.
    Bu hesapta kaba tabi ama olsun öyle yapalım.

    720.000 / 49 = 14.693 lira işyerinin haftalık genel gider masrafıdır.

    Günlük genel gider masrafı ise 14.963 / 5 gün = 2.993 liradır.

    Bu işyeri sadece servis hizmeti veriyor ve iki çalışanı olsun. Sekreterin mütevazi maaşı genel gider içinde.

    2.993 / 2 = 1.496,5 çalışan yarı usta işçi başına günlük genel gider masrafı.

    2.727 (çalışan günlük maliyeti) + 1496,5 (günlük genel gider masrafı) = 4.223 lira

    Bu 4.223 lira o işyerinde çalışan 25.000 lira net maaşlı ustanın işletmeye gerçek bir günlük maliyeti.


    Şimdi motorunuzu servise götürdünüz. Size 10.000 liralık parça listesi çıkarıldı.
    Parçayı isterseniz kendiniz alıp getirin.
    Bir günlük bir ustanın çalışacağı işçiliği var.

    4.223 lira maliyete 777 lira vergi öncesi kar ekleyip 5.000 lira + KDV isteriz dediler.

    Yani 5.000 + 1000 kdv = 6.000 lira işçilik bedeli.

    Bu durumda %99 ihtimalle şarlarsınız.

    Umarım bundan sonra yukarıdaki hesabı hatırlarsınızda,
    o işyeri yerine, asıl tepki göstermeniz gereken kişiye şarlarsınız...

    Kalın sağlıcakla...
    Bu yaptığınız hesaba göre işçi maaşı yüzünden işyeri zarar edecekse demek ki patron yeterince kazandıracak katma değerli iş yaratamamıştır. O zamna kapatsın şirketini, kendi de sigortalı bir işe girsin.

    Nedense patron kısmı hammadde, makine, enerji vb. maliyetler arttığında bu kadar ağlamıyor ama asgari ücretten verdiği işçi maaşı artınca nedense hepsi aman batarız moduna giriyor. Batın o zaman demek ki sizin patron olmamanız lazımmış. Ülke bir sürü aslında batması gereken, sırf işçilik sömürüsü ile yürüyen küçük işletme dolu. Büyük şirketlerde en azından işçi sayıssı da fazla olduğu için işçilerin sendikalaşma ihtimali de var. Bir sürü küçük işletme olması bir ülkedeki işçi sınıfı için aslında olumsuz bir şey.

  15. #515
    okanbagiscan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    08 Eylül 2016
    Şehir
    İstanbul Kartal
    Ufuk abi başka açıdan bakarsakta makinenin bir parçası arızalıyor 1000€ ufacık bişeyin fiyatını soruyoruz 800€ Dozajlamanın motoru arızalandı iki avucuna sığacak şey 2600€.Bunlara bakıncada en ucuz şey benim fabrikada.Türkiye şartlarında iyi maaş alıyoruz desekte.

    Servis gibi yerler eğer mecburen ithal parçalar kullanıyorsa mesela motosiklet parçası yada bilgisayar parçası gibi.O zaman sıkıntı büyük.Hem parça hem işçilik üst üste binince fiyatlar uçuyor.
    Ama adam yaptığı işte yerli parça kullanıyorsa o zamanda iyi kazanıyor.
    Kombi için adam çağırdım değiştirdiği parça internette 35 tl servis yazmış 350.Normal karşışıyorum.Ama parça 35€ olsaydı ozman kötü.
    espresso bunu beğendi.

  16. #516
    DickName - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    15 Kasım 2021
    Askeri Ücret Temsili.

    *ker=Kürtçede eşek demekmiş.
    espresso bunu beğendi.

  17. #517
    ufoz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    31 Mart 2018
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Xpulse 200t
    Alıntı arndiol adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    bizim burada 3 metrekare dükkanda tavuk döner satan, tek başına çalışan usta zurna dürümü 150'ye satıyor. çarşı merkezinde dükkanı olan bir sürü insan calıstıran esnaf da 150'Ye satıyor.

    ben ustaya laf ederim; etraftaki fiyatlara bakıp "onlar bu kadara satıyorsa bende bu kadara satarım" diye ac gözlülük yapıyorlar.
    Kaliteyi bilme şansımız yok. Ama aynı kalitede üretip, her iki işletmede 150 liraya satabiliyorsa eğer,
    Bahis konusu ustanın açgözlülüğünden değil, seninde değindiğin üzere, teknolojik nimetleri kullanarak, hem giderleri düşürüp hemde aynı fiyata satabilmr ticari becerisinden bahsetmek daha doğru olur.
    Hoşumuza gitmiyor olsada, ticarette aslolan, ürettiğini satabileceğin en yüksek karla satabilmektir.
    Birileri hoşlanmoyor diye hiçkimse amme hizmeti yapmak zorunda değil.


    Alıntı espresso adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Bu yaptığınız hesaba göre işçi maaşı yüzünden işyeri zarar edecekse demek ki patron yeterince kazandıracak katma değerli iş yaratamamıştır. O zamna kapatsın şirketini, kendi de sigortalı bir işe girsin.
    Espresso, patron batmamak için bir şeyler yapınca bu forumda neredeyse herkesin aforoz ettiği durum ortaya çıkıyor.
    Eğer gerçekten bu fikirdeysen yağ değişimi için 500 lira isteyen işletmeye gıkını bile çıkarmadan, o 500'ü helal ederek ödemen gerek. Adam motor tamirini bir tarafa bırakıp işi yağ değişimine çevirmiş. Motor tamiri uzun iş. Üstelik birde kapalı kutu. İçini açmadan neyle karşılaşacağını, tam olarak kaç gün uğraşacağını bilemezsin. Kumar gibi bir şey.




    Alıntı espresso adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Nedense patron kısmı hammadde, makine, enerji vb. maliyetler arttığında bu kadar ağlamıyor ama asgari ücretten verdiği işçi maaşı artınca nedense hepsi aman batarız moduna giriyor. Batın o zaman demek ki sizin patron olmamanız lazımmış. Ülke bir sürü aslında batması gereken, sırf işçilik sömürüsü ile yürüyen küçük işletme dolu. Büyük şirketlerde en azından işçi sayıssı da fazla olduğu için işçilerin sendikalaşma ihtimali de var. Bir sürü küçük işletme olması bir ülkedeki işçi sınıfı için aslında olumsuz bir şey.
    Benim yazımda hammadde yok, üretim yok.
    Sadece hizmet satan işletme var.
    2 çalışan, 1 sekreter var. Hatta bu sekreteri patron gibi bile düşünebilirsin.
    Küçük işletmelere neden karşısınki.
    Problem küçük işletmeler değil.
    Asıl sorun rekabetin eşit şartlarda olmaması nedeniyle ülkedeki küçük işletmelerin sokak gerçeğine uymak zorunda kalmaları.
    Sanırım farklı şeylerden bahsediyoruz.


    Alıntı okanbagiscan adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Ufuk abi başka açıdan bakarsakta makinenin bir parçası arızalıyor 1000€ ufacık bişeyin fiyatını soruyoruz 800€ Dozajlamanın motoru arızalandı iki avucuna sığacak şey 2600€.Bunlara bakıncada en ucuz şey benim fabrikada.Türkiye şartlarında iyi maaş alıyoruz desekte.

    Servis gibi yerler eğer mecburen ithal parçalar kullanıyorsa mesela motosiklet parçası yada bilgisayar parçası gibi.O zaman sıkıntı büyük.Hem parça hem işçilik üst üste binince fiyatlar uçuyor.
    Ama adam yaptığı işte yerli parça kullanıyorsa o zamanda iyi kazanıyor.
    Kombi için adam çağırdım değiştirdiği parça internette 35 tl servis yazmış 350.Normal karşışıyorum.Ama parça 35€ olsaydı ozman kötü.
    Neredeyse aynı noktadayız.
    Bir zamanlar fiyatlarda denge vardı bu ülkede.
    Şimdi bu denge altüst oldu.

    Bafra'da yaşayan arkadaşım, bir günlük bir iş için bir usta çağırdığını 1500 lira istediğini söyleyip kazıkçı diyor.
    Yukarıdaki hesaba benzer bir hesabı, 4 kişilik aile olan ve tek başına çalışan, dükkan kirası, bağkur ödeyen, açlık sınırında yaşayan bir usta için çıkarıyorum.
    Bu sefer arkadaşım "1.500 lira diyerek az bile istemiş" diyor.

    Özetle hem algılarımız, hemde reel fiyat dengelerimiz alt üst oldu.
    Bunu kimin başardığını söyleöeye gerek bile yok.
    Ekonominin başında ben varım ben diyen zat desek yeterli olur herhalde.
    Hoş gerçi her zaman her konuda yaptığı gibi, ekonomi moka sarınca bu komuyla ilgili ortalarda görünmez oluverdiya neyse..

  18. #518
    arndiol - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    17 Nisan 2018
    Alıntı ufoz adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    Kaliteyi bilme şansımız yok. Ama aynı kalitede üretip, her iki işletmede 150 liraya satabiliyorsa eğer,
    Bahis konusu ustanın açgözlülüğünden değil, seninde değindiğin üzere, teknolojik nimetleri kullanarak, hem giderleri düşürüp hemde aynı fiyata satabilmr ticari becerisinden bahsetmek daha doğru olur.
    Hoşumuza gitmiyor olsada, ticarette aslolan, ürettiğini satabileceğin en yüksek karla satabilmektir.
    Birileri hoşlanmoyor diye hiçkimse amme hizmeti yapmak zorunda değil.
    hocam ben zaten satamaz demiyorum sonucta; yaptıgına açgözlülük diyorum.

    Bu bakış açısı ne yazık ki sistemi daha da bozuyor. Allahın 3 metrekare dükkanı 150'ye satıyor diye diğer büyük dükkan 170 yapcak, onu gören usta da 170 yapacak vs. vs. böyle böyle ikinci el araç piyasası gibi yükselecek.

    Kanuni olarak işin yapılabilir olması etik olması anlamına gelmiyor.
    Anger clouds judgement and it makes us do things that we end up regretting. Things we can never take back.

  19. #519

    Üyelik
    21 Kasım 2016
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    RS 660, Tuareg 660
    Aynı şeye farklı yönlerden bakıyorsunuz.
    Asgari ücret bu artışı görse de görmese de bir kere şu işçilik fiyatını görünce ettiğimiz küfürleri orta anadolunun güzide yapısına doğru yönlendirmemiz lazım. Bindiği motor olmuş 500bin TL, beş yüz bin TL, servis 1-2 saat iş yapıp 1000TL yazınca küfür ediyor insanlar. €35 ediyor o para yahu.. Nasıl motosikleti paşa paşa o euro karşılığına göre anlamlandırıyorsak, işçiliği de böyle anlamlandırmayı öğrenmemiz lazım. Motor almaya paramız yetmiyor, işçiliğe de yetmeyip kendimiz yapıcaz o zaman bazı işlemleri. Burada bir aç gözlülük kazıkçılık durumu yok.

    Öte yandan bir çok esnafın/iş sahibinin fiyat belirleme sırasında bizim doğru bulmadığımız tercihleri olabilir. O zaman da yapacağımız şey belli, oradan alış veriş yapmamak. Tavuk döner ustası özelinde bir yorum yapamam iç yüzünü bilmiyorum, küçükdükkana görece çok kira ödüyordur, satışı az diye tavuğu daha pahalıya alıyordur vs 50 tane sebep olabilir, veya daha karlı satmak istiyor olabilir. bu da etik dışı değil bence. Almazsın oradan olur biter. Belki de çok daha iyi bir tavuk döner yapıyordur ve doğal olarak daha iyi para kazanmak istiyordur.

    İdeal mi değil, ama şu an elimizde olan ve çalışan tek sistem serbest pazar ekonomisi ve büttttün dünya bu sistemle çalışıyor. bununla inatlaşmanın ne bireysel olarak ne toplumsal olarak bir gram faydası yok. bu ekonomik sistemin ortaya çıkardığı serbestiyi "suistimal" etmek isteyen insanların cezasını da yine serbest bırakılan pazar keser. yapsın bakalım tavuk döneri 450tl bir kişi alıyor mu? Demek ki 150tl verilebilecek bir rakam ki veriyor insanlar - yine detayını hiç bilmediğim tavıkçı üzerinden örnek verdim ama işte, örnek yani.
    ve bu bakış açısı sistemi bozmaz. o ondan görür 170 yapar o onu görür 190 yaparsa bir tane akıllı çıkar 150'ye çeker, bütün satışları o yapar. ikinci el arabada bir dönem arz kısıtlı diye bu böyle olmadı, ama her zaman olacağı budur. şu an araba eksiği yok, kim öyle yükseltebiliyor fiyatı? hiç kimse.

  20. #520
    sallami - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik
    10 Temmuz 2007
    Şehir
    İstanbul
    Motosikleti
    Kymco Downtown350i/Dominar 400/Suzuki GSX-8S
    Alıntı arndiol adlı üyeden alıntı Mesajı göster
    ufoz'un bahsettiği gider kalemleri var.

    yemeksepeti, getir gibi uygulamalar sayesinde artık en kücük dükkan bile büyük bir dükkan kadar vızır vızır satış yapıyor.

    kira bedeli çok daha az, çalışan yok bu nedenle gider yok. Doğal olarak ısınma elektrik gibi masraflar minimum seviyede.

    aç gözlülük yapması ürün bedeli değil malzeme maliyeti aynı olsa da kalan her maliyetin çok daha az olması.
    Çeşme dolarken testini doldurursun. Alan aldığından memnunsa fiyat konusu etik değerleri tartışılır. Ama alan memnunsa kimsenin bir şey demeye hakkı yok. Çünkü tek işletme yok mecbur değil. Rıza ile alıyor, almaya mecbur değil. Tekelcilik yok. Elzem mutlaka alınmalı değil.
    ''Bir adam hangi yolda gidiyorsa, o yol onun kendi seçimidir.'' İp Man


26. sayfa BirinciBirinci ... 162425262728 ... SonuncuSonuncu

Konu içerisindeki kullanıcılar

Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)