Yazıldımı bilmiyorum ama açık ara bence tarihi rumeli köftecisi- Sirkeci
Üzerine birde sütlü irmik helvası, damakta eriyor.
Olsada yesek
"Ustalar Kebap" isimli mekanı haritalarda bulamadım. Konum linki iletebilirseniz seve seve listeye eklerim. Diğer tavsiye ettiğiniz yerleri listeye ekledim ancak yanlış bir yeri tavsiye olarak eklememek için kontrolünüzü rica ederim.
Kirli Ahmet 87 ve 92 numaralı tavsiyelerde var. İşletmeyi bilen bir kişi hangisinin doğru adres olduğunu kontrol edebilir mi?
Namlı Rumeli Köftecisi isminde bir yer buldum. Doğru yerin konum bilgisini paylaşırsanız listeye ekleyeceğim.
Köfteci Haritası v.01
Hafta sonu Mecidiyeye doğru gidicem.Kordinatlara baktım nerede köfte yiyelim diye.Hangi köfteciyi kim önermiş haritaya forum kullanıcı adını yazsak iyi olmazmı.Yada varda benmi göremedim.
Eskiden yani İstanbul'a ilk geldiğim 80'li yıllarda çok güzeldi ama Turistik olup para kazanmayı birinci sıraya alınca fiyatları şişti, şimdi aklıma bile gelmiyor oraya gitmek, ama köfteleri güzeldi diye kalmış aklımda, en son 90'lı yıllarda gidip yuh ne pahalanmış bi daha da gelmem demiştim.
Filibe köftecisi değil mi o? Eski yeri Ankara Cad. üzerinde yemekçi sokağından az aşağı gara doğruydu. 2000'lerin başında çok giderdim ve fiyatları makul (bana pahalı gelmiyordu...) lezzeti de efsaneydi. (Porsiyon o zaman da ufak taraftaydı, hep en az 1,5 yerdim.) Taşınınca bozulmuştur büyük ihtimal, yeni yerinde kira vs eskisinden çok daha yüksektir, etrafta çok yemekçi var ve hepsi maşallah turistik olmuş geçiriyor. Yapacak bir şey yok; 1950'de 900.000 nüfusu olan şehir bugün 20.000.000 olmuş, bunlar kaçınılmaz. Nerede çokluk orada ...
Keşan tarafındaki.Gittik geldik.Beraber gidelim bidaha kine hanımla gidince olmuyor.
beyler istanbul içinde şöyle güzel, tahinli antalya piyazı yapan bir köfteci yok mudur ?
büyük oranda bitti. Kendi çalışma odamda kaldı biraz dağınıklık, kablo çekme kablo kanalı falan işler açtım başıma, onları da yavaş yavaş yapıyorum, elektrikçi çağırsam yamuk yumuk iş yapacak sonra sinir olucam en iyisi kendim yapayım dedim ama endim de yavaş yavaş yapıyorum.
Kastamonu'da asırlık 'kuyu kebabı' geleneği
Kastamonu Mescit köyünde asırlık 'kuyu kebabı' geleneği yaşatılıyor.
Muhtar Ferhat Yaylacıoğlu, 'Amaç sadece kebap yemek değil, eski geleneği, kültürü sürdürmek.' dedi.
Mescit Köyü Nerede? Burada: 41.257112035819745, 33.86650630501516Kastamonu'nun Mescit köyünde asırlık kuyu kebabı geleneği devam ettiriliyor.
Merkeze bağlı Mescit köyünde cuma günleri kurulan pazara, çevre köylerden çok sayıda kişi geliyor.
Pazarda alışveriş yapanların yanı sıra bazı vatandaşlar, ortaklaşa satın aldıkları küçükbaş hayvanın etiyle kuyu kebabı hazırlıyor.
Satın alınan ve köydeki kesimhanede kesilen kuzular, hazırlanan iki kuyuda pişiriliyor.
Zaman zaman onlarca hayvanın pişirildiği kuyuların bulunduğu bölge, festival alanı gibi şenleniyor.
Mescit Köyü Muhtarı Ferhat Yaylacıoğlu, bir asırdan fazla süredir devam eden geleneklerine bir süre ara verildiğini ancak son 15 yıldır yeniden canlandırdıklarını söyledi.
Köylerindeki pazar yerini yeniden faaliyete geçirdiklerini anlatan Yaylacıoğlu, "Burada kuyu kebabı yapıyoruz. İnsanlar geliyor, güzel bir etkinlik oluyor, küçük bir panayır gibi oluyor." dedi.
Atalarından aldıkları mirası geleceğe taşımak istediklerini dile getiren Yaylacıoğlu, şöyle devam etti:
"Cuma günü kurulan pazara çevre köylerden hayvanlar getiriliyor. Sabah 07.00'de kurulan pazarda 08.00'e kadar satış oluyor. 10.30'a kadar kesim yapılıyor. 11'de kuyulara konuluyor, 13.30'da kuyudan çıkarıp satışa sunuyoruz. Kimisi bir araya gelip kendi alıp kendi kuyu kebabını yapıyor, kimisi de benim bu işi yaptığımı biliyor, beni arıyor, kaç kilo almak istiyorsa ona göre isim yazdırıyor. Hayvanları kesiyoruz, sahibi olanlar veya sipariş edenler gelip alıyor."
"Bizlerden sonrakilere de bırakabilirsek ne mutlu bize"
Amaçlarının geleneklerini yaşatmak olduğunu vurgulayan Yaylacıoğlu, şunları kaydetti:
"Kaşçılar bölgesi denilen bu bölge oldukça kalabalıktır. Çevrede yaklaşık 30 köy var. Her köyden gelen olur. Amaç sadece kebap yemek değil, eski geleneği, kültürü sürdürmek. Günü geliyor 10 kişi bir araya gelip bir kuzu asıyor, günü geliyor 5 kişi yapıyor, evlerine götürüyor. Bu eski bir gelenek, dededen toruna miras gibi bir şey. Bizlerden sonrakilere de bırakabilirsek ne mutlu bize. Burada birlik beraberlik içinde kaynaşma, muhabbet sohbet, güzel bir ortam oluyor."
Köy sakinlerinden 77 yaşındaki Nahit Dedehüseyinoğlu ise eskiden aynı yerde deri alıp sattığını belirterek, "Kendimi bildim bileli burada kebap yapılırdı. Eskiden bunun yanında güreşler de yapılırdı her hafta, kazanana ödüller verilirdi." ifadesini kullandı.
83 yaşındaki Kadir Dağlıoğlu da geleneğin yıllardır devam ettiğini dile getirerek, "Burada kesip eşe dosta ikramımız oluyor, kendi ihtiyacımızı karşılıyoruz. İnsanlar buraya her yerden geliyordu, panayır gibi olur." diye konuştu.
Hasan Yaylacıoğlu da insanların bir araya gelip kaynaştığını kaydederek, "Doğal ortamda kebap yapıyoruz. İnsanlar haşır neşir oluyor, fakir fukara evine et götürüyor. Amaç burada para kazanmak değil, çevredekilerin uygun fiyata kebap yemesi." dedi.
Şu an bu konu içerisinde 7 kullanıcı var. (0 üye ve 7 misafir)