Kalite Neye Göre Ölçülür?
-
Reklamlar
-
Aslında motoru imal edenler bizden daha kurnaz. Tahtakale esnafı gibi herşeye cevapları var. Misal o kadar para ödeyip Panigale mi aldın ve fren hidrolik kutusu mu titriyor, hemen üretici firmaya reroro yapıyorsun, adamlar "Abim bak terbiyesiz evladıyım ki bu motorun mühendisliği böyle. Titreşimi bir yöne kanalize etmek durumundaydık ve üstün teknolojimizle o titreşimi fren hidrolik kutusuna verdik" diyorlar. Harleyciler ne yapsın?
-
-
Önemli olan tüketici memnuniyeti.
Şahsen yüksek meblağ bırakıyorsam bir motosiklete, hidrolik kabının titremesinden önce zevkli bir motosiklet olmasını beklerim.
Örnek verecek olursam: Sıfır alıp neredeyse 1.5 yıl kullandığım CB1000R çok güzel görünümlü bir motosikletti, gösterge paneli, arka tek maşası, komple açıkta olan desenli arka cantı, inci görünümlü beyaz boyası, vs. süperdi. Lakin kütük gibiydi. Süspansiyonda ucuza kaçınca, ağırlığa dikkat etmeyince zevkli olmuyor motosiklet malesef. Ön maşalar Ohlins gibi parlak sarı, ters, ful ayarlı. Görüntü süper lakin kalite vasat. Yerine edindiğim superduke daha titreşimli, daha çirkin, güvenilirliği daha kötü, bakımı daha zor ve pahalı, vs. Ama zevkli motosiklet. Gücünden dolayı değil, CB1000R güçsüz de değildi zaten, ama Superduke'un süspansiyonu, şasesi, hafifliği, dengesi, daha bilmediğim bir sürü ayrıntısı sonucu çok daha zevkli bir motosiklet çıkmış ortaya.
Motosikletten beklenti lüks ve titreşimsizlik ise Goldwing türü modellere açılmak lazım...
-
tommygun adlı üyeden alıntı
Aslında motoru imal edenler bizden daha kurnaz. Tahtakale esnafı gibi herşeye cevapları var. Misal o kadar para ödeyip Panigale mi aldın ve fren hidrolik kutusu mu titriyor, hemen üretici firmaya reroro yapıyorsun, adamlar "Abim bak terbiyesiz evladıyım ki bu motorun mühendisliği böyle. Titreşimi bir yöne kanalize etmek durumundaydık ve üstün teknolojimizle o titreşimi fren hidrolik kutusuna verdik" diyorlar. Harleyciler ne yapsın?
Paran varsa
Japon, yoksa
alman.
A wise man once told his wife . . . nothing because he was a wise man.
If you can't afford a new German car, then you definitely can't afford a used one.
-
hasmet adlı üyeden alıntı
Önemli olan tüketici memnuniyeti.
Şahsen yüksek meblağ bırakıyorsam bir motosiklete, hidrolik kabının titremesinden önce zevkli bir motosiklet olmasını beklerim.
Örnek verecek olursam: Sıfır alıp neredeyse 1.5 yıl kullandığım CB1000R çok güzel görünümlü bir motosikletti, gösterge paneli, arka tek maşası, komple açıkta olan desenli arka cantı, inci görünümlü beyaz boyası, vs. süperdi. Lakin kütük gibiydi. Süspansiyonda ucuza kaçınca, ağırlığa dikkat etmeyince zevkli olmuyor motosiklet malesef. Ön maşalar Ohlins gibi parlak sarı, ters, ful ayarlı. Görüntü süper lakin kalite vasat. Yerine edindiğim superduke daha titreşimli, daha çirkin, güvenilirliği daha kötü, bakımı daha zor ve pahalı, vs. Ama zevkli motosiklet. Gücünden dolayı değil, CB1000R güçsüz de değildi zaten, ama Superduke'un süspansiyonu, şasesi, hafifliği, dengesi, daha bilmediğim bir sürü ayrıntısı sonucu çok daha zevkli bir motosiklet çıkmış ortaya.
Motosikletten beklenti lüks ve titreşimsizlik ise Goldwing türü modellere açılmak lazım...
Abi incelemelerimde Honda ile kıyasladığında Honda'yı kola Ducati'yi şarap olarak yorumluyordu, inanın bana o motosiklette bile bir sürü bişe bulurum galiba sorun bende .
-
Araba ile motor malzeme kalitesi çok farklı rolls royce kalitesi kullanılan ham madde den ince zarif işçilikten gelir araba sipariş alındığında aracı alan şahıs rolls royce bayisine gider orda ellerindeki kumaş örnekleri ahşap örnekleri deri örnekleri falan gösterilir arabayı alan şahıs orda kendi zevkine göre arabanın belli yerlerini tasarlar hangi ahşap kullanılacak misal kiraz ağacımı ceviz ağacımı hangi deri kullanılıcak Ceylan derisini dana mı rengi bej mi olsun siyah mı olsun aracın tabanı hangi halıdan olsun ne renk olsun falan filan gibi ..
Kalite arabada burdan başlar
Keza Jaguar da benzerdir en fiks giriş sınıfı paket üretiminde bile hala kalitesiz malzeme kullanmaz arabadaki plastik akşamlar bile kalın yumuşak etli plastik tir oda pahalıdır ki zamanının S-type ları falan malzeme kalitesinde efsanedir zirvedir ..
şu anda pek çok premium marka sert ucuz plastik kullanıyor artık plastik aksamlarda maliyetlerden kırpmak için ..
Motorda kalite bambaşka araba ile alakası yok ducati de jantlar bazı aksamlar misal magnezyumdur mesela bende fazer vardı eskiden ön plastik aksamı çok ses yapardı ki o motorların genelinde olan bir şey .. silverwing 600 üm vardı kaliteli makineydi Honda’nın amiral scooterı zaten ondan sonrası goldwing ..silverwing lerde de sıkıntılar vardı benzin deposundan misal belli yıllarda üretilenlerde sızma vardı Honda geri çağırmıştı o motorları şikayet olunca düzelttiler sonra mesela lastiği çok sık iniyordu bir gün basıyım iki gün sonra gidiyim lastiklerin havasında kesin inme oluyordu lastiklerde sapa sağlam sonra konuştuğumda bazı silverwing cilerdede aynı problem olduğunu öğrendim yüksek ihtimal benim tahminim jantın yapısı falan ilgili olabilir neyse kısaca her en kaliteli motorda bile incik boncuk önemsiz sürüşe çok bir mani olmıycak sorunlar olabilir .. ben silverwing600 forumuna üyeydim o zamanlar çok Amerika’dan insan vardı adamlar bir gezide 600 mil 1000 mil yol yapıyorlardı…
İşçilikle ham madde kalitesi çok ayrı şeyler bazı ham maddesi kaliteli motorlarda ufak tefek sorunlar olabiliyor Buda doğal ..
-
geçenlerde arkadaşın regal raptor (çin malı çapır) motosikletinin amortisörü tutan civatası kırıldı.
civatayı inceledik. koca amortisörü metrik 6 civata tutuyor. ve civatanın sertlik kalitesini bile ölçemedik. ön incelememize göre dökümden yapıldığını mühendis arkadaşlar tespit etti.
hem malzeme kalitesiz hem de işçilik kötü olunca işin içinden çıkılmaz bir hal ile karşılaşıyoruz maalesef.
otomobil şirketlerinde genelde gözlemlediğim konu, yeni bir model çıktıktan sonra 1. makyaj daha sorunsuz olmasına rağmen, 2. makyaj nasıl daha ucuza malederiz şeklinde üretim yapılıyor.
şimdi çin hint japon karşılaştırması yapmayacağım ama bazı markalarda 10nm ile sıkılan civatayı 15nm sıktığımda blok yalama olabiliyorken, bazı markalarda 20nm ile bile sıksam bir sorun olmuyor.
-
ulkerhan adlı üyeden alıntı
geçenlerde arkadaşın regal raptor (çin malı çapır) motosikletinin amortisörü tutan civatası kırıldı.
civatayı inceledik. koca amortisörü metrik 6 civata tutuyor. ve civatanın sertlik kalitesini bile ölçemedik. ön incelememize göre dökümden yapıldığını mühendis arkadaşlar tespit etti.
hem malzeme kalitesiz hem de işçilik kötü olunca işin içinden çıkılmaz bir hal ile karşılaşıyoruz maalesef.
otomobil şirketlerinde genelde gözlemlediğim konu, yeni bir model çıktıktan sonra 1. makyaj daha sorunsuz olmasına rağmen, 2. makyaj nasıl daha ucuza malederiz şeklinde üretim yapılıyor.
şimdi çin hint japon karşılaştırması yapmayacağım ama bazı markalarda 10nm ile sıkılan civatayı 15nm sıktığımda blok yalama olabiliyorken, bazı markalarda 20nm ile bile sıksam bir sorun olmuyor.
Ucuz Çinliler aman vida sıkmaya gelmiyor Cg nin amortisör vidasını lokma ile sıkıyordum tak diye ses geldi birde baktım şaseye bağlı olan civatayı koparmışım, bunda bide arka kampana boşalıyordu bayır yukarı durduğumda şase esniyordu düzlüğe gelince arka frene basıyorum kimse yok en sonda tak diye bir ses gelip düzeliyordu, en sonunda bunun yüzünden arka fren evimin orda kitlemişti (Nasıl birşeyse çoğu arıza evin orda veriyor eve geldim buji bozuldu yine başka zaman geldim karbüratörün içindeki meme düşmüş taktım yoluma devam ettim arabada ise eve geldik araba tekliyor bir tane buji kablosu yanmış değiştim düzeldi başka bir tane daha ise arabayı çalıştırdım tak ses geldi debriyaj teli koptu evin orda bozulması çok büyük nimet ) ama şasenin alt kısmını, fren pedalını, fren şişini ve balatayı kırmıştı, tamiratınıda şasenin alt kısmını yırtılan kısmını çekiçleyerek düzelttik ve kalın sac ile kaynattık motosikletteki esneme baya azalmıştı, bu sorunun kaynağı daha öncesinde orta ayaklık açıkken üstüne oturulmuş olmasıydı.
-
Motoseverrr adlı üyeden alıntı
Abi incelemelerimde Honda ile kıyasladığında Honda'yı kola Ducati'yi şarap olarak yorumluyordu, inanın bana o motosiklette bile bir sürü bişe bulurum
galiba sorun bende
.
Evet, sorun aramak isterseniz illa ki bulursunuz, her üründe.
Mesela Superduke'un hidrolik debriyaj rezervuarının vidası çıktı durduk yere. İlk iki yıl tüm arka ışıklar sorunlu ve koptu yerlerinden. Böyle bir şeyi kullandığım hiç bir Honda da yaşamadım daha önce.
Peki KTM'in üretim ve malzeme kalitesi iddiası yalan mı? Yalan diyemem. Motor kafası magnezyum. Depo kompozit. Şase trellis. Bir çok somun ağırlık için traşlanmış. Evet, her şeyi mükemmel değil. Önemli olan soru şu: Bu kadar zevkli olup da daha mükemmel olan motosiklet var mı? Cevap hayır olduğu müddetçe KTM niye daha iyisini yapsın?
Hiç bir ürün mükemmel değil. Bir ürünün başarılı olması için satacak kadar iyi olması yeterli. Rekabet edebiliyorsa ürün başarılıdır.
-
Kalite kelimesinden ne aldığımıza bağlı bu. Panigale'nin her yanı titreyebilir, bu bambaşka bir şey. Sana konforlu bir otoyol seyahati mi vaad ettiler Panigale satarken =)
Bir de işte ne alıyoruz ve ne bekliyoruz konusu var. Benzer paralar verdiğimiz Panigale ile GS'i yanyana koyup karşılaştıracağımız birşeyleri yok ki.
Artı olarak biz fecahat fakirleştiğimiz için aldığımız şeylerden çok fazla beklentimiz oluyor.
-
Boeing ve Airbus'ların kanatları esniyormuş. Dandik uçak yapmışlar.
-
avrupalı üreticiler kaliteli malzeme kullanıyor yani 15 yaşında bmw ler triumph lar ışıl ışıl
uzakdoğu lu üreticiler uzun ömürlü motosiklet üretiyor
ha avrupalı üreticiler kısa ömürlü mü motor üretiyor hayır sadece kronik sıkıntıları var misal bmw lerde en çok duyduğumuz abs arızası yaşı kaç olursa olsun her an patlak verebilir
premium markalarda kalite değilde marka satılıyor isme para veriyoruz
-
Otomotiv sanayi,ve muhendisliginde,
Ar-ge çalismasi yapilirken,iki parça birbirne fixlenmesi durumunda,ana yani gövde parçasi,bağlanti parçasina oranla daha mukavim olmasi lazim.
Örnek,
Amortisor bağlanti gövdesinin saglam olup,baglanti braketenin bir tık daha deformeye musait olmasi gibi.
Aksi taktirde,kaza,darbe veya hatali montaj yontemi durumunda ana parca yerine tali parça(civata,somun,pim,vs)zarar gorsun,daha az masraf cikarsin.
Hatirlanirsa bazi videolarda motor tanitimlarinda gecer,
Yaa abi arka artci pegini kocaman yekpare yapmislar,bir darbe alsa komple degisecek gibi.
Malzeme sertlik dereceleri de onemli.
Tvs marka motor kullaniyorum,çogu civata ve somunlar 10.9 kalite.ve kendinden fiberli(bu arada plastik degil,metal fiberli)
Civatalarin boylari fixlenen parcalarin boyunu fazla gecmiyor.
Ornek,
10 mm kalinliginda blok baglanti sacinda bulunan civata M10x10 veya max 12.
Buradaki olay,fazladan sıksan dahi civatanin adimlari bittigi icin ilerlemiyor ve malzemedeki dişleri siyirmiyor.bir nevi stoper gorevi goruyor.
Hee kalkipta abanilirsa,civatanin en fazla başı kopar.
Kalite bir bütündür,
Tüm kompenantlarin,birbiryle olan uyumu,senkronize çalişmasi,alaşim kalitesi,montaj kalitesi,ve tum proseslerdeki sorunsuzluktur.
Kalite,kisilere,montaj işçilerine birakilamaz.
Teknik spekler belirlenir.talimatlar asilir.
Her vardiyadaki personel buna uyar.
Ister 3 aylik eleman gelsin,ister 3 yillik o işin yurumesi lazim.
Hee boyanede,kaynakta,sevkiyatta calisan elemani,işler yetismiyor diye blok montaja verirsen ya fazladan civata arttirir yada malzemeyi bozar.
Boyle durumlarda,joker diye tabir edilen,elemanlar vardir,her prosesi bilen.bu kisiler o bolumlere yonlendirilir.
Hele bir de PLANLI ESKİTME denen bir uretim yöntemi var o da ayri bir konu
-
Uzun ömür işi bitti Avrupa malında da bitti artık planlı eskitme dahilinde bunu fabrikaların ceo ları da diyor araba için diyorum ama bu motoru da kapsar 10 senelik kullan at tarzı vasıtalar üretiyorlar
O yüzden elindeki 11-12 yaşındaki araç sorun çıkarırsa zaten kullanım ömrü bittiği için onlara doğal geliyor ..
Eski mallarda planlı eskitme zamanına denk gelmeyen mallar Buda ortalama 2000 lilerin başına denk gelir o zaman evladiyelik al çocuğuna kalsın tarzı üretim mantalitesi vardı ..
-
logaritma adlı üyeden alıntı
Uzun ömür işi bitti Avrupa malında da bitti artık planlı eskitme dahilinde bunu fabrikaların ceo ları da diyor araba için diyorum ama bu motoru da kapsar 10 senelik kullan at tarzı vasıtalar üretiyorlar
O yüzden elindeki 11-12 yaşındaki araç sorun çıkarırsa zaten kullanım ömrü bittiği için onlara doğal geliyor ..
Eski mallarda planlı eskitme zamanına denk gelmeyen mallar Buda ortalama 2000 lilerin başına denk gelir o zaman evladiyelik al çocuğuna kalsın tarzı üretim mantalitesi vardı ..
Şimdiki üretilen elektrikli arabalar Kolay kolay kullan at gibi değil şöyle ki 300.000 kilometreyi geçen Renault Zoe'nin pil durumu %92 gözüküyordu, 1.000.000 kilometreyi aynı batarya ile aşan teslalar var ve en basitinden fren balatalarını bile 200.000-250.000 kilometre civarında değiştiriyorlar, yeni elektrikli otomobiller pekte kullan at gibi durmuyor.
-
Kandi açımdan bakınca bizim gibi çok detayını bilmeyen faniler için kalite biraz da ne hissettirdiği gibi aslında ölçülemeyecek şeyelr oluyor.
Öncesinde yıllarca 2006 model toyota yaris kullanmıştım. Geçen yıl onu Clio ile değiştirince farkettim, yaris toyotanın en dandik modelinin hem de en düşük paketi olunca 1.0 atmosferik motoru ile yokuşlarda aşırı zorlanıyor, bagajı yk gibi vs. ama yine kaliteliymiş, en azından bana büyük masraf çıkarmamıştı ufak tefek sorunlardan da habaerim yoktu çünkü karşılaşmamıştım, mesela arabayı ikinci el aldığım 2009 ile 2021 arasında hiç klima gazı eksilmesi gibi bir şey başıma gelmemişti. far ampulleri bile çok nadir değiştirmiştim.
Clio'yu aldım, hemen yağı falan değişsin diye sanayiye gittim, usta sordu bunun triger seti değişti mi, 80bin'de değişmesi lazımdı km geçmiş, triger seti de ne dedim, haydi masraf, önceki sahibi değiştirmemiş üzerinden orjinali çıktı. Hadi bu neyse farklı motor yapısından gelen farktır derim.
3-4 ay sonra klima soğutmaz oldu, sanayiye götürdüm gazı eksilmiş gaz doldurucaz dediler, gaz doldu düzeldi ama durup dururken niye eksilsin dedim, abi bu modeller böyle bazen eksiltir dediler.
daha 1 yıl olmadı 2 kez arka stop ampulleri patladı, değiştirttim. arabanın içindeyken konsol vb. plastik aksamların bile görüntüsü ben ucuz arabayım diye hatırlatıyor. Yani iki bunca yıldır çok farkında değildim ama japonların bir kalitesi varmış.
Haa, bu ucuz araba kocaman geniş bagajı ve yaşadığım yerin dik yokuşlarında zorlanmayan motoru ile benim daha çok işime yarıyor, bunun toyota'daki muadili olan modeline param yetmez bunu kabul ediyorum ama işte böyle ölçülemeyen, kullanıcısına verdiği his gibi şeyler de kalite algısına çok etkili.
Ne kadar ekmek o kadar köfte hesabı yani.
-
espresso adlı üyeden alıntı
Kandi açımdan bakınca bizim gibi çok detayını bilmeyen faniler için kalite biraz da ne hissettirdiği gibi aslında ölçülemeyecek şeyelr oluyor.
Öncesinde yıllarca 2006 model toyota yaris kullanmıştım. Geçen yıl onu Clio ile değiştirince farkettim, yaris toyotanın en dandik modelinin hem de en düşük paketi olunca 1.0 atmosferik motoru ile yokuşlarda aşırı zorlanıyor, bagajı yk gibi vs. ama yine kaliteliymiş, en azından bana büyük masraf çıkarmamıştı ufak tefek sorunlardan da habaerim yoktu çünkü karşılaşmamıştım, mesela arabayı ikinci el aldığım 2009 ile 2021 arasında hiç klima gazı eksilmesi gibi bir şey başıma gelmemişti. far ampulleri bile çok nadir değiştirmiştim.
Clio'yu aldım, hemen yağı falan değişsin diye sanayiye gittim, usta sordu bunun triger seti değişti mi, 80bin'de değişmesi lazımdı km geçmiş, triger seti de ne dedim, haydi masraf, önceki sahibi değiştirmemiş üzerinden orjinali çıktı. Hadi bu neyse farklı motor yapısından gelen farktır derim.
3-4 ay sonra klima soğutmaz oldu, sanayiye götürdüm gazı eksilmiş gaz doldurucaz dediler, gaz doldu düzeldi ama durup dururken niye eksilsin dedim, abi bu modeller böyle bazen eksiltir dediler.
daha 1 yıl olmadı 2 kez arka stop ampulleri patladı, değiştirttim. arabanın içindeyken konsol vb. plastik aksamların bile görüntüsü ben ucuz arabayım diye hatırlatıyor. Yani iki bunca yıldır çok farkında değildim ama japonların bir kalitesi varmış.
Haa, bu ucuz araba kocaman geniş bagajı ve yaşadığım yerin dik yokuşlarında zorlanmayan motoru ile benim daha çok işime yarıyor, bunun toyota'daki muadili olan modeline param yetmez bunu kabul ediyorum ama işte böyle ölçülemeyen, kullanıcısına verdiği his gibi şeyler de kalite algısına çok etkili.
Ne kadar ekmek o kadar köfte hesabı yani.
Renault'un 1.5 Dci motorunu ben çok başarılı buluyorum A180 sedanda deneyimleme şansım oldu inanılmaz az yakan motor, İzmir Bursa otobanında 180 ile gittik 5.5 litreyi geçmedi motor konusunda çok başarılı 1.5 Dci motorları, Renault ve Honda kalite olarak çok farklı markalar ve hitap ettikleri kullanıcılarda farklı benim gözümde Honda tasarım olarak belki sıkıcı gelebilir ve diğer rakiplerinden daha az teknolojiye sahipte olabilir ama kara günde hiç bırakmaz (Tabi bakımları eksiksiz yapılırsa), Renault ise az yakan parçaları ucuz olan bir araba, yine kendi görüşüm bir arabanın önemli parçaları ucuzsa (Örnek olarak Renault rot başı 200tl ise Honda rot başı 500tl) o arabanın dayanıklığı o kadar az oluyor bahsettiğiniz gibi ne kadar ekmek o kadar köfte muhabbetine gelmektedir. Klima gazıda bildiğim kadarıyla klimayı kullanmayınca eskisi randıman vermeyen bir gaz değiştirilmesi sonucunda ve kullandıkca uzun süre sorun olacağını düşünmüyorum.
-
espresso adlı üyeden alıntı
Kandi açımdan bakınca bizim gibi çok detayını bilmeyen faniler için kalite biraz da ne hissettirdiği gibi aslında ölçülemeyecek şeyelr oluyor.
Öncesinde yıllarca 2006 model toyota yaris kullanmıştım. Geçen yıl onu Clio ile değiştirince farkettim, yaris toyotanın en dandik modelinin hem de en düşük paketi olunca 1.0 atmosferik motoru ile yokuşlarda aşırı zorlanıyor, bagajı yk gibi vs. ama yine kaliteliymiş, en azından bana büyük masraf çıkarmamıştı ufak tefek sorunlardan da habaerim yoktu çünkü karşılaşmamıştım, mesela arabayı ikinci el aldığım 2009 ile 2021 arasında hiç klima gazı eksilmesi gibi bir şey başıma gelmemişti. far ampulleri bile çok nadir değiştirmiştim.
Clio'yu aldım, hemen yağı falan değişsin diye sanayiye gittim, usta sordu bunun triger seti değişti mi, 80bin'de değişmesi lazımdı km geçmiş, triger seti de ne dedim, haydi masraf, önceki sahibi değiştirmemiş üzerinden orjinali çıktı. Hadi bu neyse farklı motor yapısından gelen farktır derim.
3-4 ay sonra klima soğutmaz oldu, sanayiye götürdüm gazı eksilmiş gaz doldurucaz dediler, gaz doldu düzeldi ama durup dururken niye eksilsin dedim, abi bu modeller böyle bazen eksiltir dediler.
daha 1 yıl olmadı 2 kez arka stop ampulleri patladı, değiştirttim. arabanın içindeyken konsol vb. plastik aksamların bile görüntüsü ben ucuz arabayım diye hatırlatıyor. Yani iki bunca yıldır çok farkında değildim ama japonların bir kalitesi varmış.
Haa, bu ucuz araba kocaman geniş bagajı ve yaşadığım yerin dik yokuşlarında zorlanmayan motoru ile benim daha çok işime yarıyor, bunun toyota'daki muadili olan modeline param yetmez bunu kabul ediyorum ama işte böyle ölçülemeyen, kullanıcısına verdiği his gibi şeyler de kalite algısına çok etkili.
Ne kadar ekmek o kadar köfte hesabı yani.
2019 yılında Clio 1.2 Icon 2014 model almıştım.Aldığım gibi trigeri değiştirdim.Genel olarak konsolun üst kısmı hariç abartı kalitesiz plastik malzeme kullanılmış.Bir tane kapı fitili kendi kendine yerinden çıktı.İçeri tıkırtı ve rüzgar sesi çok alıyor.Ama 3 yıl 20.000 km kullanımdan sonra bunların dışında hiç bir sorun ile karşılaşmadım.Genel olarak sorunsuz ama kalitesiz bir araç diyebilirim.Götür getir arabası işte.Görevini yerine getiriyor.Bundan sonra param olursa Corolla alırım büyük ihtimal.
Özgürlüğün en büyük düşmanı halinden memnun kölelerdir.
-
Thracian adlı üyeden alıntı
2019 yılında Clio 1.2 Icon 2014 model almıştım.Aldığım gibi trigeri değiştirdim.Genel olarak konsolun üst kısmı hariç abartı kalitesiz plastik malzeme kullanılmış.Bir tane kapı fitili kendi kendine yerinden çıktı.İçeri tıkırtı ve rüzgar sesi çok alıyor.Ama 3 yıl 20.000 km kullanımdan sonra bunların dışında hiç bir sorun ile karşılaşmadım.Genel olarak sorunsuz ama kalitesiz bir araç diyebilirim.Götür getir arabası işte.Görevini yerine getiriyor.Bundan sonra param olursa Corolla alırım büyük ihtimal.
işte bendeki clio da 2018 Sportourer diye geçen bagajı büyük olanlardan. rüzgar sesi Yaris'de de vardı ama o zaten şehiriçi 80'le gitmek için tasarlanmış otobanda bile 120'yi zor gören araba olduğu için dert etmiyordum. Bu clio dandik ama iş görüyor, hatta kocaman bagajı ile bizim ev halkını kampa götürmekte çok daha başarılı ama sıfır corolla'da bile olan o kalite hissi yok işte.
Motorda da benm ilk (ve şimdilik tek) motorum yamaha xmax, kalite olarak bana yeterli geliyor, daha iyisi veya daha kötüsünü kullanmadığım için eh işte diyorum ama madem çok iyi denen japonlar bile böyle o zaman bu motordan sonra kesinlikle çinli falan almam kafasındayım.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)