Konya ovasıda kamusal alan geniş, ferah, püfür püfür mis gibi iş sulandırmaya, zevzeklik yapmaya kaldıktan sonra..
Konya ovasıda kamusal alan geniş, ferah, püfür püfür mis gibi iş sulandırmaya, zevzeklik yapmaya kaldıktan sonra..
İsterseniz orada da protesto yapabilirsiniz, kamusal alan ise. Yerçekimi kanunu kalksın diye pankart da açabilirsiniz. Deli derler, ama hakkınızdır.
Eğer yeteri kadar para yaptıysanız. Kamusal alanı siz belirlersiniz. Bir yılbaşı gecesi eşimle deniz kıyısına yürümüştük. Havai fişek atarlarsa görelim diye. Sahildeki yalının önündeki özel güvenlik orada duramayacağımızı, gitmemizi söylemişti. "Burası kamu yolu istediğimiz gibi bu yolu kullanabiliriz" dediğimde güvenlik "Gidin. Aksi takdirde sizi zorla uzaklaştırırım" demesi münakaşaya neden olmuştu. Fakat, fazla uzatmayıp paşa paşa oradan uzaklaşmıştık.
"Money money money", ilaveten "boynu bükükler" şarkıları...
Bu işte bir bit yeniği var gibi geliyor bana. Asgari ücrete yapılan % 50 zammın üstüne eklenen % 8 zammı beğenmemiş işçiler anlaşılan. Benim bildiğim Migros, zincir marketler arasında en yüksek maaşı veren işletmedir. Burada iktidara yanaşmayan sermaye gurubuna karşı bir kumpas var gibi geliyor. Ve mağduriyet yaratmak için de güvenlik güçleri terörist gibi davranmış işçilere, böylece her yönden kamuoyu aleyhe kışkırtılmış. Kim bilir, belki de müşterisi hazırdır, pazarlıkta anlaşamadılarsa? Ya da bir mala çökme olayı daha varsa ? Bekleyip görelim.
(Geçen gün de Ankara'da bir zabıta memuru başka bir zincir market kasiyerine verip veriştiriyor, şov yapıyordu. Belediye muhalefette, market yandaş market. Bunlar pis ve belden aşağı işler)
Ülkemizdeki bir çok sendikanın yapısına bakarak işin içinde cingözlük aramak normaldir. Migros’a iş yapan en büyük taşeron şirketlerden Us-Grup’un Başkanı olan eski sendikacı, yeni patron Veysel Cingöz bu türden şüpheci yaklaşımların gerekçesi olabilir. Fakat DGD-Sen başkanı Murat Bostancı ile yapılmış olan söyleşiyi okumakta fayda var. Ben okudum. Ve haklı oldukları sonucuna vardım. Eğer birini mercek altına almak gerekiyorsa eski sendikacı, yeni patron Veysel Cingöz iyi bir seçenek olabilir.
http://dgd-sen.org/icerik/detay/dire...i-ile-roportaj
Sendikalara tek bir soru sorulmalı. Aylık ne kadar aidat topluyorsun, nereye ne kadar harcıyorsun?
14 Ekim 2019 tarihli bir haber:
Bir sendika ağası daha
Sendikalardaki lüks makam aracı saltanatına bir yenisi daha eklendi. Özçelik-İş Sendikası Başkanı Yunus Değirmenci, 1.8 milyon lira değerinde lüks makam aracı aldı. Değirmenci, maaşının da 30-50 bin lira arasında olduğunu belirtti.
Sendikalardaki lüks makam aracı saltanatına bir yenisi daha eklendi. Daha önce Memur-Sen'e bağlı Sağlık-Sen Genel Başkanı Semih Dursun'un, piyasa değeri yaklaşık 800 bin lira olan Audi A6 aracı almasının ardından Hak-İş Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci'nin de süper lüks makam aracı aldığı ortaya çıktı.
KAMPANYA VARDI
Başkan Değirmenci, değeri yaklaşık 1.8 milyon lira olan BMW 7.40 LD Drive model araç aldı. “Aracı kampanyayla 1.3 milyona, 3 hafta önce aldım” diyen Değirmenci, süper lüks BMW'sine özel plaka da yaptırdı ve memleketi olan Kayseri'nin plakası olan “38”i plakanın sonuna ekletti. Değirmenci'nin hali hazırda Audi A6 makam aracı da bulunuyordu. Değirmenci, maaşı için de “30 bin ile 50 bin lira arasında” açıklamasını yaptı.
SENDİKA İÇİN
SÖZCÜ'nün sorularını yanıtlayan Değirmenci, BMW aldığını doğruladı. "AUDI, arıza yapıyordu, yolda kalıyordu" diyen Değirmenci, şunları söyledi: "Oturduk, yönetim kuruluyla konuştuk. Önce, yeni bir Audi'yi sorduk. ‘Kaç lira' dedik. ‘800 bin' dediler. ‘Kaç yıl gider' dedik, ‘4 yıl' dediler. Sonra BMW'yi sorduk. ‘Fiyatı ne' dedik, ‘1 milyon 800 bin lira' dediler. Kampanya varmış, 1 milyon 300 bin liraya veririz dediler. ‘Ömrü kaç yıl' diye sorduk, ‘10 yıl' dediler. Baktık, sendikamızın menfaatleri için bu daha uygun, bunu almaya karar verdik. Benden sonra gelecek olan arkadaşa da hem yeni bir araba hem de yeni bir bina bırakmış olacağım."
MAAŞIM 30 BİN İLE 50 BİN LİRA ARASINDA
Yunus Değirmenci'nin maaşının da 50 bin liraya yükseltildiği iddia edildi. Ancak Değirmenci, "O kadar değil. 30 ile 50 bin lira arası" dedi. Kendisinin ve yönetim kurulu üyesi arkadaşlarının maaşlarının her yıl ocak ayında belirlendiğini belirten Değirmenci, "Oturduk, konuştuk. Bir düzenleme yaptık. Benim yönetim kuruluyla maaşım aynıydı. Arkadaşlar ‘Başkanım, siz bizden daha çok çalışıyorsunuz' deyince benim maaşım biraz daha arttırıldı. Ben Kayseriliyim, tasarrufu iyi bilirim. Sendikamdan herhangi bir temsil gideri ya da benzeri bir harcamada bulunmam" dedi.
Kaynak: [Sözcü]
Audi'nin ömrü 4, BMW'nin 10 yılmış. Bir hayırsever şu garibana 20 yıl giden Kartal veya Toros hibe etsin ya.
Sendikalı yerler her zaman daha iyidir. Bu bir gerçek.
Ancak saat ücreti 10 tl olan işçi için 15 tl ister, iş verenle 12'ye anlaşır 1 tl kendine alır 2 tl işveren için indirir.
Dünya böyle bir yer ne yazık ki. Sahte sendikacılar ikame edip onları beslersen kan emmeye devam edersin. Gerçek bir sendika ve namuslu sendikacılar mı var? Onun da kolayı var. Sendikanın itibarını düşürecek haberler yayarsın. Bu söylentilerir dilden dile gezer. Yalan ile gerçek yer değiştirdiğinde sendikanın etkisi kalmaz. Yine kan emmeye devam edersin. Kodes te denendi ve olmadı mı? Çareler tükenmez. Şiddet ve korku yolunun denendiği de malumdur. Yani bu dünyada her şeyin bir şeyi var
MWW almış israf olmuş
Pardon arkadaşım özür dilerim. İstemeden oldu.
O BMW o sendika için hani ailecek lokantaya gidersin sonra hesap üstünü garson getirir içinde üç beş tane demir para olurda hani almazsın bırakırsın.
Ha işte o BMW nin parası o sendikanın gelirleri içinde o kadar yer kaplar.
Hatta o kadar bile tutmaz virgülden sonra yuvarlanan rakam kadardır.[COLOR="Silver"]
Aslında çok da dert etmemek lazım. Kim seçiyor bunu? Asgari ücretle çalışan adam. O dert etmiyorsa biz niye edelim?
O paralar işçi grev yaptığı zaman cebine harçlık koymak için, lüx içinde gezmek için değil.
Şimdi sendika var sendika var.
Böyle sendika ağalığı yapanları değil düzgün sendikaları tercih etse işçiler o zaman bunlar da varolamazlar.
İşçi bunları uygun görüyor demek. Bize saygı duymak düşer.
Evet işçi seçiyor kendi düşen ağlamaz.
Önüne tercih listesi konuyor orada sadece A var.
Oda seçimini yapıyor.
Bu işler büle.
Adamın karısına dediği gibi ne tarafa dönersen dön.
Not: Son cümle için özür dilerim.
Yukarıda bahsedilern tarzda sarı sendika tabir edilen sendika ağalarının olduğu sendika değil de gerçekten sıkı pazarlık yapıp haklarını almayı bir şekilde başarabilen bir sendikada oldukları için migros işçileri kazandı zaten.
Migros, trendyol kuryeleri vb. umarım işçi sınıfına örnek olur da diğer işçiler de haklarının peşine düşerler.
Migros'ta kazandılar biraz yanlış oldu. Malum Migros sektöründe rakiplerine göre en iyi çalışma şartlarını sağlayan şirket.
Ben en kaliteliyim e oynadığı için fazla direnemiyor. Piyasa algısı bozulmasın diye aynı sektördekilere nazaran daha yüksek maaş veriyor.
Dikkat ederseniz Migros'ta çalışan yaş ortalaması daha yüksek. Aynı sektörde mücadele ettiği rakiplerinde neredeyse 30 yaşında hiç çalışan yok.
Birde francise olduğu için yurtdışından da baskı görüyor. Kardeşim üçe beşe bakmayın diye.
Yoksa sendikanın fazla bir esamisi yok. Yanlış bilmiyorsam zaten o işçilerde taşeron firmanın işçileri. Migros taşeronu oldukları için bu rakamları alıyorlar yoksa değil almak isteyemezler bile.
Zaten sendikalasmanin ve ulkedeki isci haklarinin onundeki en buyuk engellerden biri taseronculuk, toptan yok edilmesi gerekiyor taseronculugun. Yapacaksan da taseron tuttugun firmanin isci haklarindan da sorumlu olacaksin ki o taseron firma istedigi gibi at kosturamayacak. Ama bizim ulkemizde yesil dolarlar her seyin uzerinde, din, iman, hak, hukuk filan peheeeyyyy.
Bir de franchise oldugu icin baski goruyor yazmissiniz, elin avrupalisi pazarlama degerini kaybetmemek adina baski yapiyordur, bizimkilerde bu akil bile yok. Ancak yukardan baski gelince is yapan, kafasi calisan yoneticilerle bu kadar oluyor iste.
Şu an bu konu içerisinde 4 kullanıcı var. (0 üye ve 4 misafir)