Konu müsilaj, son yazılan laiklik. Nasıl?... Olay buraya bağlanır bence.
https://www.youtube.com/watch?v=kQndGCnt96w
Kimse sistemi kirletmedi sistem zaten baştan aşağı boktu, sadece sistem el değiştirdi. 28 Şubat sürecinde bir tv programında 2 kadın profesör okula türbanlı öğrenci almayacaklarını, laikliği tehdit ettiklerini, bu şekilde okumamaları gerektiğini vs. saçma sapan konuşup duruyordu. Kendilerinden emindiler güveniyorlardı çünkü sistemin her kilit noktasında kendileri vardı. Yargıda, Orduda, Basında... Liberal Profesör Atilla Yayla şunu söyledi "bugün sisteme hakimsiniz ve böyle düşünüyor böyle davranıyorsunuz ya bir süre sonra sistem onların eline geçerse ne yapacaksınız?" nitekim geçti de.... şimdi de ağlaşıyorlar. Herkes kendi ölüsüne ağlarsa daha 100 sene ağlar bu millet bir sen ağlarsın, devran döner öbürü ağlar.
Bir sürü sosyolojik sorun var
Kimse haddini bilmiyor herkes her konuda fikir sahibi ama açıp bakmak okumak araştırmak gibi derdi yok. Yoldan birini çevirip "birader gel yardım et açık kalp ameliyatı yapıcaz." desen "Ellerimi yıkayıp geliyorum hocam" der de " ne saçmalıyorsun amk ne ameliyatı ben ne anlarım ameliyattan" demez bir sürü insan.
Kimse acaba yaşadığım olumlu veya olumsuz bir olayda-olguda veya başarıda başarısızlıkta benim doğrularım yanlışlarım ne diye düşünmüyor. Kimse kendisine bakmıyor kendisini düzeltmeye çalışmıyor hep birileri suçlu o birileri de hep benim gibi düşünmeyen benim inandığıma inanmayan benim sevdiğimi sevmeyenler. Tabu yıkmaya çok meraklı çok meyilliyiz millet olarak herkeste bir İbrahim Peygamber olma hevesi var ama kimse o Balta'yı kendi putuna sallamaya cesaret edemiyor. Hep karşı mahallenin putuna sallıyoruz, kendi mahallende zor iş çünkü.
Bu ülkede her şey "İdare Eder" felsefesi üzerine kurulu her şeyimizde hedef idare etsin yeter şeklinde. Okul idare ediyor, şirketler idare ediyor, taksi şoförü idare ediyor, işçi amele idare ediyor, rejim de idare eder üzerine kurulu... sistem var mı? nedir sistem? Birisi Laiklikten bahsetmiş mesela Türkiye Laik mi? Yoksa idare mi ediyor? Yıllardır Alevilerin sorunları hakları sümenaltı ediliyor, hadi iktidarı geçtim sünni islamcı gelenekten geliyor ve aleviler de nuh deyip peygamber demediklerinden oy potansiyeli olmadığı için bu sorunlara eğilmiyor. Peki muhalefet? Neden bu konuda somut taşşaklı bir öneri sunmaya cesaret edemiyor... mıymıymıy etmek kolay çünkü... Bir de bazı konulara dokunmak yürek istiyor. Sürekli bir kıyas yapılıyor değil mi Norveç'te şöyleymiş, aman efendim İsveç'te böyleymiş .... bık bık bık eee kardeşim sen Norveçli misin? O bilinç o kültür sende veya bende var mı? Bizim toplumun çoğunluğu batıdaki marjinal sayıdaki faşist ruh hastalarına tekabül ediyor. Herkes Aziz Nesin haklıymış toplumun çoğu aptal diyor onaylıyor ama o aptallardan biri olduğuna inanmak istemiyor.
Aşkta kanun imiş aşıklara cevr eylemek aşık odur ki cefa-ı yare sabretmek gerek..
Sistem en başından beri sorunluydu ama bir şekilde işliyordu.2010 referandumunda iyi kötü işleyen o sistem de yok edildi,yasama yürütme yargı tek bir adamın elinde toplandı.O zamandan beri işler iyice bok oldu.Şu anda ortaya çıkan rezaletlerin,organize suçların binde biri 90'larda ortaya çıksaydı yer yerinden oynardı bir dünya insan yargılanırdı.
Özgürlüğün en büyük düşmanı halinden memnun kölelerdir.
Sedat Peker'in oğlunun sünnetinde onlarca general vardı 90'larda sokak ortasında Barmen Oğuz Atak'ı öldürdüler. Sedat Peker Meral Akşener'i son videolarında bununla tehdit etti ima yoluyla. 90'larda sosyal medya olmadığı için Aydın Doğan ve Dinç Bilgin neyi ne kadar bilmemizi isterse o kadarını biliyorduk. Zaten Sedat PEKER'in anlattığı pisliklerin %90'ı eskiye dair. Yeni söyledikleri eskiye kıyasla devede kulak... Sistem çalışmıyordu sistem sana bana dokunmadığı için çalışıyor zannediyorduk sadece. Bakırköy'de bir savcı vardı 2010 öncesi, adam mafya babasının karıştığı cinayetin delillerini yıkatıp-temizletti ardından iddianamesini hazırladığı mafya babasının oğlunun düğününde şahit oldu işin boku çıkınca HSYK 1 sene sonra ancak adamı görevden ihraç etmişti. O da yine Fetö'nün kendisine alan açmak istediği sistem içi çatışma yüzünden oldu. Yoksa kimse ona da dokunmayacaktı.
Sedat Peker'in AKP dönemi ile ilgili iddiaları;
Devlet uyuşturucu ticareti ve dağıtımı ile uğraşıyor.
Devlet bizim vergilerimiz ile Türkiye'ye düşman dinci terör örgütlerine yardım gönderiyor.
Eski bir başkanın oğlu bizzat devletin imkanlarını kullanarak uyuşturucu kaçakçığı ile uğraşıyor.
Mafya bizzat ordunun panzeri ile otel basıyor milletin malına el koyuyor.
Bu adamın videoları izlemiyorum bunlar sadece duyduklarım.
AKP dönemi ile ilgili gerçekler;
-Feto terör örgütü ordunun,devletin önemli kademelerine getirildi,polis teşkilatının çoğuna fetocu militanlar yerleştirildi.
-Feto ile birlikte ordunun subaylarına iftira atıldı,bir çok masum insan suçsuz yere hapis yattı,intihar etti vb...
-Feto,AKP iş birliği ile defalarca sınav soruları çalındı milyonlarca insanın hakkı yendi..
-Bir çok kişi sırf muhalif olduğu için düşünce suçunda yargılandı.
-Eğitim sistemi alt-üst oldu.Yapılan uluslar arası derecelendirme sınavlarından Türkiye her yıl daha da kötü dereceler elde etmeye başladı.
-Adalet sistemi kasti olarak alt-üst edildi.Hırsızlar katiller af bahanesiyle kasti olarak salındı.Hapishaneler düşünce suçları ve muhaliflerle dolduruldu.
-Yanlış dış politikalar yüzünden dost ülke kalmadı.
-Milyonlarca ne olduğu belli olmayan Suriyeli ülkeye sokuldu.Ülkenin kültürel düzeni bozuldu.Suriyeli itler yüzünden insanlar sokaklarda yürüyemez hale geldi.
-Ekonomi ve alım gücü Cumhuriyet tarihinin ön kötü seviyesine geldi.Gerçek şişsizlik 10 milyonlar seviyesinde olduğu söyleniyor.
-18 yılda 3 Trilyon dolar vergi toplandı ama ortada yap-işlet-devret ile yapılan gereksiz projeler harici kayda değer bir şey yok.
-İhalede yolsuzluk yasal hale geldi.Başta beşli çete olmak üzere bir çok yandaş firmaya projelerin için ederinden çok daha fazla verildi.Devletin parası ve milletin verdiği vergiler çarçur edildi.
-Sözde ülkeyi yönetenler bu ülkenin kurucularına ve kurtarıcılara defalarca hakaretlerde bulundu.Cumhuriyet düzenine dolayılı yoldan defalarca saldırılarda bulundu.Anayasa defalarca çiğnendi.
Daha sayayım mı?Bunlar ilk aklıma gelenler.Tam listeyi çıkarsak binlerce sayfa dolar.....
Seni aklın ve vicdanın ile baş başa bırakıyorum.Hangilerinin daha kötü olduğuna sen karar ver.
Özgürlüğün en büyük düşmanı halinden memnun kölelerdir.
70'li yıllarda Süleyman Demirel'in yeğeni Yahya olayı vardı , tüm basın yerden yere vurdu adamı, hayali sunta ihracı mı ne öyle bir şeydi, toplamı da şimdikilerin 1 gecelik otel parasıydı , rahmetli Demirel'in çekmediği kalmamıştı ne muhalefetten ne basından. Ecevit sırf dürüst olduğu ve hırsız olmadığı için rekor oy almıştı halktan. Şimdiki halk o adamları kapıcı yapmaz, ne kadar büyük hırsızlık yapmışsa o kadar muteber oluyor adam artık.
Sedat Peker'in AKP dönemi ile ilgili iddiaları;
Devlet uyuşturucu ticareti ve dağıtımı ile uğraşıyor. İsmail Saymaz'ın haberine göre Mersin'e gönderilen uyuşturucu ile ilgili Kolombiyalı yetkililerle temasa geçilmiş ve bilgi istenmiş. Yetkililer uyuşturucunun nihai adresinin Balkan ülkesi olduğu TR ile alakası olmadığı için bilgi vermeyi reddetmişler Peker'in o iddiası ispatlanabilir veya yalanlanabilir birşey değil. Ayrıca ABD'nin doğrudan hedefinde olan bir ülkeden (Venezüela) yine ABD'nin doğrudan hedefe koyduğu bir ülkeye üstelik siyasi irade ile uyuşturucu rotası belirlemek üstelik bunu da uluslar arası sulardan geçirmek, normal yük taşıyan TR gemilerine baskın yapılırken Akdeniz'den geçirip dağıtmak bana hiç mantıklı gelmiyor. Ayrıca uyuşturucu ticareti yapacak olan bunun irtibatını, ilişkilerini bu kadar üst düzeyde tutar mı?
Devlet bizim vergilerimiz ile Türkiye'ye düşman dinci terör örgütlerine yardım gönderiyor.
Devlet 1990'larda bizzat dinci terör örgütü kurdu bu ülkede. Eğitti besledi büyüttü, Diyarbakır'da Batman'da adamlar sokak ortasında infazlar yapıyordu PKK'ya karşı kullandı ve işi bitince de adamların kafasına sıkıp bitirdi işlerini. Bugün de devlet Suriye'de ABD'nin piyonu PYD'ye karşı diğer gruplara destek veriyor olabilir. Bu grupların dinci olması Türker Ertürk'ün "Laik yapılarını biliyoruz" dedikleri Türkiye için PYD'den daha tehlikeli oldukları anlamına gelmiyor.
Eski bir başkanın oğlu bizzat devletin imkanlarını kullanarak uyuşturucu kaçakçığı ile uğraşıyor.
buna yukarıda değindik zaten. Akla mantığa uymuyor. Elde somut bir veri de yok.
Mafya bizzat ordunun panzeri ile otel basıyor milletin malına el koyuyor.
Bu adamın videoları izlemiyorum bunlar sadece duyduklarım.
AKP dönemi ile ilgili gerçekler;
-Feto terör örgütü ordunun, devletin önemli kademelerine getirildi, polis teşkilatının çoğuna fetocu militanlar yerleştirildi.
FETÖ'nün devlet içinde örgütlenmesi Ak Parti iktidarından çok daha eskidir. Ak parti iktidara geldiğinde elinde Kemalist-Ülkücü ve Fetöcü kadrolar vardı ve bunlar içerisinde kendisiyle uyumlu çalışacak sadece FETÖ'cüler vardı onları kullandı. Kendilerini terör örgütü gibi gören Kemalist kadrolarla zaten çalışamazdı. Ergenekon davalarındaki hakim savcıların büyük çoğunluğu Ecevit zamanında alınan isimler. 1999 Ankara emniyet Müdürlüğü'nün FETÖ raporunun nasıl sümenaltı edildiğini. Fethullah Gülen'in ABD'ye nasıl ve kim tarafından gönderildiğini bir araştır.
-Feto ile birlikte ordunun subaylarına iftira atıldı, bir çok masum insan suçsuz yere hapis yattı, intihar etti vb...
-Feto, AKP iş birliği ile defalarca sınav soruları çalındı milyonlarca insanın hakkı yendi..
ilk soru çalınmaları 1984'lere dayanır bunu da dönemin generalleri askerleri anlattılar. 1986'da Fethullah Gülen ile yakalanan Mustafa Sarsılmaz GATA'daüsteğmendi daha ne Erdoğan vardı ortada ne Ak Parti Fethullah Gülen ile beraber yakalanan adam GATA'da çalışmaya devam etti yıllarca.
-Bir çok kişi sırf muhalif olduğu için düşünce suçunda yargılandı.
-Eğitim sistemi alt-üst oldu. (eğitim sistemin mi vardı?)Yapılan uluslar arası derecelendirme sınavlarından Türkiye her yıl daha da kötü dereceler elde etmeye başladı.
-Adalet sistemi kasti olarak alt-üst edildi. 1992-2002 arası ülkede adalet Atatürkçülere (CHP-SHP-DSP) emanet edildi arada sadece 1-2 sene sağ partiler hakim oldu 1996'da dönemin Alevi Dedesi Adalet Bakanı 3000 hakim savcıyı CHP teşkilatlarından aldık elbette alacaktık. Dinciyi-ülkücüyü mü alacaktık. İmkan elimize geçtiğinde kadrolaşacağız elbette diyor ve ekliyordu. Bu gençler ileride CHP'nin önünü açacaklar. 3000 hakim savcıdan itiraz eden, istifa eden, utanan, sıkılan olmadı. Bilakis utanmıyorlar şimdi muhalif hukuk masalları anlatıyorlar TV'lerde. Basit bir araştırma yapın medyada hukuk goygoyu yapan emekli hakim savcılara bakın hemen hepsinin 1992-1996 arası Seyfi Oktay ve Mehmet Moğultay tarafından atandığını görürsünüz. Ha bugün ana muhalefet partisinin genel başkanını SGK Genel müdürü yapan da Moğultay'ın kendisi. O da teşekkür etmek babında CHP Genel başkanı olur olmaz Moğultay'ın oğlunu İşBankası Yönetim kuruluna atadı
Hırsızlar katiller af bahanesiyle kasti olarak salındı. Hapishaneler düşünce suçları ve muhaliflerle dolduruldu. Rahşan Affından mı bahsediyorsun yoksa: )
-Yanlış dış politikalar yüzünden dost ülke kalmadı.
Yanlış olan ne hangi konuda hangi ülkeye yanlış yaptık mesela? Somut bilgiler vermek lazım.
-Milyonlarca ne olduğu belli olmayan Suriyeli ülkeye sokuldu. Ülkenin kültürel düzeni bozuldu. Suriyeli itler yüzünden insanlar sokaklarda yürüyemez hale geldi.
Bu dile cevap vermeye bile gerek yok sizin batıda karşılığınız neo-naziler. Uygulamalar yanlış olabilir buna bir şey demiyorum. Suriyelilere karşı işlenen suçlar Suriyelilerin işlediklerinden daha fazla.
-Ekonomi ve alım gücü Cumhuriyet tarihinin ön kötü seviyesine geldi. Gerçek işsizlik 10 milyonlar seviyesinde olduğu söyleniyor.
kime göre neye göre? motorlu taşıt sayısı 20 yılda 3 misli artmış 8,5 milyon tescilli araç varken bugün 25 milyon. Kim alıyor amk bu kadar aracı?
-18 yılda 3 Trilyon dolar vergi toplandı ama ortada yap-işlet-devret ile yapılan gereksiz projeler harici kayda değer bir şey yok.
-İhalede yolsuzluk yasal hale geldi. Başta beşli çete olmak üzere bir çok yandaş firmaya projelerin için ederinden çok daha fazla verildi. Devletin parası ve milletin verdiği vergiler çarçur edildi.
-Sözde ülkeyi yönetenler bu ülkenin kurucularına ve kurtarıcılara defalarca hakaretlerde bulundu. Cumhuriyet düzenine dolayılı yoldan defalarca saldırılarda bulundu. Anayasa defalarca çiğnendi.
Daha sayayım mı?Bunlar ilk aklıma gelenler. Tam listeyi çıkarsak binlerce sayfa dolar.....
Seni aklın ve vicdanın ile baş başa bırakıyorum. Hangilerinin daha kötü olduğuna sen karar ver.
Yukarıda saydığın çoğu şeye tek tek cevap verecektim ama yıldım gerçekten. Hiçbirinde somut bilgi ve veri yok. Hep bilindik ideolojik sloganlar. Sorun şu ki hiç bir konuyu okuyup gerçeği araştırmıyor kendi inancınıza-düşüncenize-ideolojinize uyan haberi, enformasyonu alıp gaza geliyorsunuz. Sağdan sola soldan sağa Dincisi de aynı Solcusu da Atatürkçüsü de kürtçüsü de
Soylunun gazetecileri karşısına alıp soruları cevaplamak yerine anlattığı masallar gibi yazdıkların...
Haala somut delil yok diyorsunuz...
Zamanında terörist başlarından birinin tanıklığında genelkurmay başkanını müebbet hapse mahkum ettiniz..
Somut deliliniz neredeydi o zaman ?... Varmıydı elle tutulur bir yanı ?..
Günümüzde peker işin içine kendinide katarak itiraflarda bulunuyor... Anlatıyor tek tek...
Ne bir savcı dikkate alıyor ne de mecliste araştırılsın kararı çıkıyor..
Daha ne olması gerekiyor senin de inanman için ?.. Ya da inanmanız için ?...
Bir sonraki videosunu amuda kalkıpmı yapsın ?..
Uyuşturucu olayına değinmeyeceğim bile ... Konun vahametinden olsa bile gülmekten alamıyorum...
Selvi boylum demiş ya VALİZLE GÖTÜRDÜ...
inandınmı sen , allah adına söyle ...
---------- Mesajlar birleştirildi - 19:45 ---------- bir önceki mesaj zamanı 19:43 ----------
Canım kardaşim ,
Memleketin içinde müsilajdan daha beter olaylar var...
Bu da siyasetin dışa kusumu...
Denizi temizleyebiliriz belki ama siyasetteki bence imkansız..
T Ü R K İ Y E. . . .T Ü R K L E R İ N D İ R
N E ... M U T L U... T Ü R K Ü M... D İ Y E N E
hah bak müsilaj konusunu tartışıyoruz ya siyasetin de müsilajı bu yaşananlar senin de belirttiğin gibi. Ama sorun son 20 yılın sorunu değil 70-80 yıllık sorun. Türkiye 2.Dünya savaşından sonra ABD'ye boynunu kaptırdı ya... taaaa o günden bu güne lağım akıyor. O günden bugüne aktörler değişiyor gündelik siyasetle zaman geçiriliyor. Aynen şimdiki belediyelerle çevre ve şehircilik bakanlığının dalga geçer gibi denizden fırt fırt müsilaj topladığı gibi göstermelik bok temizliği yapılıyor. 1-2 deşifre olan tasfiye ediliyor ondan sonra sistem bok üretmeye devam ediyor. Sistemi değil de aktörleri tartışmaya aynen devam edelim... bok boğazımızı aşınca akıllanırız belki.
Aşkta kanun imiş aşıklara cevr eylemek aşık odur ki cefa-ı yare sabretmek gerek..
her şeyi anladım da, kanal istanbul müsilajı temizleyecek açıklamasını savunmak nedir abi.
Bu da siyasetin Müsilajı işte . Geçenlerde Fatih Altaylı'nın konu ile ilgili programını izledim. Birebir siyaset dünyası ile marmaranın durumu örtüşüyor. Bir kır saçlı hanım abla anlattı durumu. Bu onun suçu bunun suçu diyebileceğimiz ve geri çekileceğimiz bir sorun değil Marmara sorunlu bir deniz çok genç bir oluşum. Doğası gereği hastalıklı doğmuş bir çocuk gibi diyor. 90'lara kadar Bütün marmara bölgesinin boku doğrudan ve arıtılmadan denize akıyordu. Bu ülke 60 yılda nüfusunu 4'e katladı bunun da büyük çoğunluğu Marmara çevresinde. Hergün 25-30 milyon kişi sifon çekiyor marmaraya. Daha Erdoğan doğmadan önce İzmit körfezine Cumhuriyetin çok övündüğümüz devasa yatırımları var. O yatırımlar da diğerlerini çekti. Haliç'in çevresinin sanayi alanı olması Osmanlı'nın son Cumhuriyet'in ilk dönemine denk geliyor. Marmara havzasını besleyen dereler ve nehirlerin geçtiği yerdeki gübre suya karışıyor, çer-çöp bok püsür yetmiyor üstüne fabrika atıkları boca ediliyor. Bir profesör derin deşarjı savunuyor diğeri ona bok atıp aslında denize hiçbir şey verilmemeli diyor. Ergene nehri derin deşarjla arıtılıp veriliyormuş uzmanlardan biri Marmara'ya değil Saroz'a verilmeli dediğimiz zaman çevreciler ayağa kalktı diyor. Bir taraf Ekrem arıtma tesislerini çalıştırmıyor diyor salağın biri gemilerle boşalttılar diye saçmalıyor öbürü AVM yüzünden oldu diyor o kadar hırgür içinde gerçekten hiçbir bok anlaşılmıyor ve gürültüden gerçek de duyulmuyor. Ama haziran sonu temmuz ortası normale dönermiş en azında görsel olarak
Aşkta kanun imiş aşıklara cevr eylemek aşık odur ki cefa-ı yare sabretmek gerek..
Emekli kimya mühendisiyim. Senelerce İstanbul ve Kocaeli'nde kimyasal malzeme kullanan fabrikalarda çalıştım. Bu Marmara denizine nasıl davrandık bir bilsen.
Bu arıtma ve çevre bilgisi, mevzuatı yokken başladım çalışma hayatına yani başından sonuna kadar bilenlerdenim.
Bu iş öyle Ekrem'le falan çözülecek bir iş değil. Hele bu yaz olmazsa öbür yaz kesin çözülecek mevzu hiç değil.
Çok karışık, çok girift bir mevzu.
Kısacası yazık oldu Marmara'ya.
Turk televizyonculugunda basit seyleri karmasiklastirma denen bir hastalik var.
-ekonomi programi izliyorsun, ne konusuyorlar ne diyorlar anlamak mumkun degil.
-spor programinda atom parcalaniyor
-devlet bahceliyi dinleyince zaten beyin travmasi geciriyorsun.
Dikkat edin herhangi bir konuda, uzmanlarin konustugu programlardan hicbir b.k anlasilmiyor.
Aklima 6. sinifta ingilizce ogretmenimizin "present perfect tense" konusunu bize anlatmak icin 90 dakika araliksiz konusmasi geliyor her seferinde.
Ne demis Einstein:
"Bir seyi cok basit sekilde aciklayamiyorsan, sende yeterince bilmiyorsun"
Çok takip etmedim ama acil eylem planı açıklandı mı? Konut kredisi faizleri falan düşmüşse ev alalım da sorunun çözümünde bizim de katkımız olsun.
---------- Mesajlar birleştirildi - 08:44 ---------- bir önceki mesaj zamanı 08:14 ----------
Reis olayı en başından beri titizlikle takip ediyormuş
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:04 ---------- bir önceki mesaj zamanı 08:44 ----------
Kim demiş bunu? Diyen biri varsa AKParti seçmenidir.
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:25 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:04 ----------
Hiç güleceğim yoktu. Fetö tabii ki yıllar önce sızmaya başladı. Başladı da ne zaman gemi azıya alıp açıktan hareket etmeye başladı? O yollarda kimle beraber yürüdü? Çalınan sorular dosyasının kendisine getirilmesini isteyen, 15 Temmuz'a kadar milim hareket olmayan dosyanın 15 Temmuz'dan sonra bir anda önünün açılmasına sebep olan kimdi? MGK'da Fetö'yle ilgili kararlarda imzası olan ama uygulamayan, üstüne de kandırıldım diyen kimdi? Muhalefeti Fetösevicilikle suçlarken Fetö'nün siyasi ayağının soruşturulmasını reddeden kimdi?
May the Force be with McLaren Mercedes
Özelden tartışsaniz konuyu kirletmeseniz ?
Her yer musilaj, ne fark eder ki? Sonuçta bir hafta içinde, musilaj sorununun 2007'lerden itibaren öngörüldüğünü, çevre bakanlığının raporları değerlendirmediğini, cumhurbaşkanının konuyu başından beri titizlikle takip ettiğini (konunun başını neresi kabul ediyor, belli değil), konuyla ilgili meclis soruşturması teklifinin iktidar partileri tarafından reddedildiğini öğrendik. Konu AKParti'den önceye uzanıyor diyenler o konuda haklı. Ama hastalık ne zaman teşhis edilmiş? AKParti döneminde. Tedavi için ne yapılmış? Hiçbir şey.
Kanser olduğumuzu öğrensek ve doktorumuz tedaviyi geciktirse yüz kere dava açarız, yalan mı?
Şu an bu konu içerisinde 2 kullanıcı var. (0 üye ve 2 misafir)