Bizim insanımız ahlaksız olduğu için
Bal tutanin parmak yalamasi konusunda burada basimdan gecen bir olayi nakledeyim:
Calistigim yerde yillik maas artislarini bagli oldugumuz mudur belirler. Yukaridan toplam %5 maas artisi olacak, ya esit sekilde, ya da performansa gore dagitin derler. Gerisi mudure kalmis. Isterse kendine %10 verir, geri kalana %4 verir. Kimse hesap soramaz. Adam n'apti biliyor musunuz? 5 kisilik komite kurdu. Calisan herkes iki sayfaya o sene ne naptigini yazdi. Komite uyeleri (kendi disinda) herkesin yazdigini okuyup bagimsiz notlandirdi. Sonra her calisan icin, komitenin verdigi notlarin ortalamasi alinip, notun yuksekligi nispetinde maas artisi yapildi, mudurun maasi da dahil.
15-20 sene önce...
Verebileceğimiz toplam maaş artışını hesapladık. Ama, "duyurmadan önce, farklı bir şey yapalım bu yıl" dedik ve önce herkesten yaptığı işe göre kendini değerlendirip, hakettiği ve mutlu olacağı maaş artışını kağıda yazmasını istedik.
İki gün sonra kağıtlar gelince, istenen zamları bilgisayarda hesaplayıp toplama baktık.
Çalışanların toplam istediğiyle, bizim verebileceğimiz toplam artış arasındaki fark çok değildi.
Biz toplamda %18 zam verebiliriz diye hesaplamışken, arkadaşların istediği toplam %20.küsur bir zamdı.
(Yüzdeleri tam hatırlamasamda, aradaki fark %2.5 mertebesi civarındaydı)
Her çalışana, kuruşu kuruşuna istediği zammı yaptık. Ne az, ne fazla. Kuruşuna kadar istedikleri oldu.
İlk ay herkes çok mutluydu.
2.ay homurdanmalar,
3.ay işten ayrılma talepleri gelmeye başladı.
Gerekçe hep aynı şekilde, "XYZ niye benden fazla alıyor" şeklindeydi. Bahsedilen farklarda en fazla, 1 veya 2 paket sigara fiyatı aralığında...
O gün, çalışanı asla memnun edemeyeceğimi anladım (istisnalar hariç)...
Ne yazıkki bu, bu ülkenin gerçeği...
Sizin burjuvazi tanımınızla benimki çok farklı anlaşılan. Kentsoylu mu deseymişim acaba? Ya da daha kısa bir cümle de kullanabilirim: "Köylü milletin efendisi olduğu için." (Bence doğru ama gereksiz sert bir ifade; kullanmayı tercih etmem - daha önce de etmedim zaten. Sadece yukarıya nereden geldiğimi bilin istedim...)yürekçe adlı üyeden alıntı
Ek not: Köylüleri küçümsediğim gibi bir anlam çıkmasın lütfen; bilakis, şimdi onlara eskisinden çok daha fazla ihtiyacımız var. Ancak, ticaret bu sınıfın uzmanlığı değil ve hiç bir zaman da olmadı...
Düşün ki bir ülkenin (x) neredeyse %100'ü kendini müslüman olarak tanımlar. Ama sadece 5 vakit farz, buda 1 saat yapsın. 23 saati "Ver Allah'ım, bu kulun helal demez, haram demez yutar Allah'ım" düşüncesi ile hareket edenlerle doludur. Sorsan ceddi 7 düvele nam salmış gittiği her yere adalet götürmüş. Ulan ihraç ede ede bize mi kalmadı bu adalet, dürüstlük.
Han-ı Yağma
Şair: Tevfik Fikret
Bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır
Huzurunuzda titriyor - şu milletin hayatıdır
Şu milletin ki mustarip, şu milletin ki muhtazır
Fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
Efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
Yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir
Şu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir
Bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı zi-safa sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
Bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
Haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray
Bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay
Bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
Büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
Gurur-ı ihtişamı var, sürur-ı intikaamı var
Bu sofra iltifatınızdan işte ab ü tab umar
Sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı can-feza sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
Verir zavallı memleket, verir ne varsa, malini
Vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
Bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini
Hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak
Yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak
Bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak
Atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...
Yiyin efendiler yiyin, bu han-ı pür-neva sizin
Doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin
aklıma direk bu şiir geldi
Bizim insanımız kavga etmeyi bilmiyor, kavga edecek de olsa spor geçmişi yok, teknik yok, yoğun sigara kullanımı, dengesiz beslenme, stres, genetik problemler mücadele gücünü düşürüyor. Bir de ne zaman ortam gerginleşse birileri hemen ayırıp "Durun gençler, ayıptır" diye müdahele ediyor. O kazıkçı esnaf şöyle adam akıllı bir dayak yese, komalık olsa, dayaktan adını unutsa bence kazıklama faaliyetlerine devam etmez.
hocam oyle olmuyor. cok uzun hikaye, emlakcinin bitanesi beni dolandirmaya calisti. verilmis sadakam varmis ise erken uyandim. baska bir emlakci arkadasim ile adamin korsan ofisine gittim. ümügünü sıkıp kaporami geri aldim.
normal sartlar altinda, siddet benim icin son carenin de son caresidir. ama o serefsizin ofisine karimla cocugumla gitmistim. yani colugumun cocugumun gozunun onunde beni dolandirmaya calismis.
gozum dondu. iki elinin isaret parmaklarini kirdim. temiz dovdum. sonradan ogrendigim uzere cenesi de iki yerden kirilmis.
neyse uzatmayim, mahkeme bilmem kac yil ceza verdi, para cezasina dondu ve ertlendi. 1 senesi kaldi cezanin.
iste adaletin olmadigi yerde, orman kanunlari gecerli oluyor ve insan da ormanin en vahsi hayvanina donusebiliyor. hic pisman degilim.
Nasıl Covid-19 sonrası eski normale dönüş yoksa yozlaşan toplumda da yeni normal kavramı geçerli oluyor.
İnsan bütün değerlerinden soyununca geriye şeytana benzeyen bir mahlukat kalıyor. Tüketme alışkanlığı uyuşturucu madde bağımlılığı gibi bir şey. Eldekiler tüketilince sıra başkalarının elindekileri tüketmeye geliyor. İnsanın sahip olduğu bütün değerler terkediliyor.
- Adam kardeşinden borç alıyor. "Benim sana borcum yok" diyor.
- Tezgah kurup akrabasını dolandırıyor.
- Çocuklarının annesini dolandırıyor. Yeter ki sırası gelsin. Hiç tereddüt etmeden çoluk çocuğunu tüketiyor.
- Tüketme bağımlılığı çok yaygın ve bulaşıcı. Ve ilaçla tedavisi yok.
İşin garip tarafı şu ki bütün yorumcular şöyle kaka böyle kaka millet bozuk insanlar bozuk diyor..
Ya bu forumda Türkiye den kimse yok...
Ya tüm iyilerin hepsi bu forumda...
Ya da....
Hiç mi iyi adama denk gelmediniz yav. Hiç mi dürüst ticaret yapan görmediniz. Birkaç olumsuzluk ise niye bu kadar kötümser siniz.
Burası da nihayetinde toplumun aynası. Herkesi tenzih ederim ama eğer umum kötü ise buradaki lerde kötü olmaz mı. Yok burda çoğunluk iyi ise niye bu kadar türk insanını yerin dibine sokuyorsunuz..
1. Burada kotu yazinca insanlar kotu, iyi yazinca insanlar iyi olmuyor. Keske olsa. Sadece olan gozleniyor.
2. Sizce niye insanlar kotu diyor? "Turk milletinden nefret ettikleri icin kotuluyorlar" mi cevap? Yoksa oz elestiri mi yapiyorlar? "Bu bizim bariz bir eksigimiz. Reddetmek yerine farkinda olalim ki duzeltmeye calisabilelim. Yoksa boyle devam eder, ve zarari hepimize dokunur" mu diyorlar?
3. Siz iyi misiniz? Su forumda hakkimi helal etmedigim 2 uyeden birisiniz. Bazi konularda yuzde yuz farkli fikirlere sahip oldugumuz COQ, Arndiol, YasinC, espresso gibi uyelerle saygi cercevesinde insan gibi iletisim kurabilirken, siz utanmadan "bu adama terorist desenize!" diye taslatmaya calistin, ama kimse cevap yazmadi. Asil kendinize sormaniz gereken soru: Siz niye kendinizi iyi zannediyorsunuz?
Şu an bu konu içerisinde 4 kullanıcı var. (0 üye ve 4 misafir)
