18 yaşında gencin intihar mektubu ve hayatına son vermesi
Reklamlar
-
merhaba arkadaşlar,
Kocaeli'de yaşayan Furkan Celep(18) intihar mektubu yazarak hayatına son vermiş, intihar mektubunu okudum, bana gayet bilinçli biri gibi geldi, daha fazla yaşamak istemiyor olması onun tercihi, eninde sonunda kaçınılmaz ölüm hepimizi bulacak ama bu genç arkadaşımız hayattan erken sıkılmışa benziyor, ufak bir intihar mektubunun ardından hayatına son veriyor,
hayatına son vermesi hakkında konuşmak istemiyorum ama hayatın acı taraflarından çok güzel bir şekilde bahsetmiş ve bizlere kökümüzden empoze edilmiş yanlışlıkları dile getirip bu durumu kendisinin yaşamak istemiyor oluşunu belirtmiş... sanırım hayatımıza son vermek dışında bir çok düşüncemiz bu rahmetli arkadaş ile örtüşüyor...
bu videodan 3 parça olan intihar mektubunu okuyabilirsiniz, sesi kapatın, arka planda müzik çalıyor
buda herhangi bir haber sitesinden haber linki
yani ben bu yaşıma geldim ve böyle şeyler hiç duymuyordum, üzücü bir durum, bir şekilde var olduk ve kimimiz yok olana kadar çabalıyor ve kimimiz ise zaten yok olacağını ve ne için çabalayacağını düşünüyor, yolun daha başlarındayken geri dönüyor...
bu haber benim dinimizi biraz daha sorgulamama yol açtı, hani "insanların diğer adı -unutanlar." derler ya işte yani biz dünyaya gelmeyi kabul etmiş ve unutmuşuz... işte ben buna inanmıyorum, şahsen bana sorulsaydı ben var olmak istemezdim... var olmamış ve bilinçlenmemiş olan bana zaten soru sorulamazdı, çelişkiler çelişkiler...
neyse işte, her halükarda bu üzücü bir haber :/ insanlık nereye gidiyor böyle?
Reklamlar
-
Beni oldukça etkiledi mektup bizim onun yaşındaki bı komsumuzun oğlu var altına Mercedes çektiler ve bebe hayatından memnun değil bu haberi ona attım insallah ibret almıştır çünkü hayatından memnun değil.....
Aslında halimize şükür etsek azdır farkında olmadan çok şey istiyoruz..... (bende dahil)
-
Allah rahmet eylesin. Bu tur intihar gerekceleri sadece bize ya da bu sevgili kardesimize ait degil. Dunyanin bir cok yerinde gencler buna benzer sebeplerden intihar ediyor.
Yani hayat aslen basladiginda onunla mucadele edebilecek gucu kendinde bulamamak.
Metropollerde yasayanlarin intihar egilimi daha yuksek cunku hayat mucadelesi ve hayatinla ilgili nerdeyse tum planlarin parayla ilgili olmasi.
Bu arkadasinki oyle bir sey degil.
Intihari bir cok kisi gibi ben de kolaya kacmak olarak gorurum. Aciziyet belirtisi. Olenlerin ardindan ne kadar uzulsek de kendi hayatina son verenin ben daha cok korkak oldugunu dusunurum. Korkakliktan kastim korkman gerekebilecek bir seyden korkmak degil, bu kadar fonksiyonsuz olmak. Eli kolu olmayan insanlar yasiyor bu dunyada, kor insanlar meslek erbabi. Neden onlar bu kadar korkak degil de sen oylesin?
Forumu acan bir noktadan dine baglamis konuyu. Ben de oyle bitireyim. Pek dindar bir insan degilim ama okurum, ve Kur'andaki bakara suresinin bir ayetini hic unutmam, zor zamanlarimda hep aklima getiririm:
"Allah hiçbir nefse gücünün yeteceğinden öte yük yüklemez."
-
Allah Rahmet eylesin. Artık bu noktada fazla söylenecek bir söz yok.
Çok çabuk pes etmiş. Hayat hepimiz zorluyor. Eğer biraz motive olmak istiyorsanız açın çindeki halkın durmunu izleyin, Açın orta Afrikada kihalkları görün, Açın Hindistan daki garibanları görün.
O zaman ne kadar hatalı olduğumuzu anlarız.
Bu kardeşimiz bu ölümü hepimizin suçu. İyi sessiz kaldıkça kötü Azacaktır. Bunu sözde herkes biliyor ama uygulamada %1 kişi uyguluyor.
@Fatih.met arkadaşım "Kim 500 milyar ister yarışmasına kendi isteğinle katıldın" sana günlük bildiğin sorular sorulacağı vadedildi. Sense bu sorulara isteyerek yanlış yanıt veriyorsun. bu yine senin hatan. Yani hepimizin hatası.
Bazılarımız hayata 10-0 geride başlıyoruz haklısındır ama bu hayat %100 mutlu değil %100 de mutsuz değil.
Sürekli bardağın boş tarafına odaklanırsak bu hayat nasıl yaşanır söyler misin? Elbetteki yaşanmaz.
Biraz uzun oldu ama kendi çevremden örnek vereyim.
Aile dostlarımızdan birinin oğlu yazları başladığı çalışma hayatında 2 kuruş para görünce okulunu bıraktı. Garsonluk türü şeyler yapanlar parasının iyi olduğunu az çok bilirler. Sonra 30 yaşına kadar böyle idare etti. Sonra iş bulamamaya başladı. Garsonlukta kar etmemeye başladı.
Fabrika fabrika dolaştı süründü yerden yere vuruldu.
Sonra kafaya koydu ilkokulu, ortaokulu, liseli en sonunda da üniversitei dışarıdan okuyarak bitirdi. Evet yanlış verdiği kararı ona çok sene kaybettirdi. Ama şimdi en azından kendisine usta diyebiliyor ve belli bir maaş düzeyine geldi.
Hepimiz bu hayata savaşmaya geliyoruz. Savaştığımız şey ise İyi ve kötü. Böyle söyleyince garip oluyor değil mi
Kendinize sorun kaç kişiye yardım ettik, kaç kişiyi elinden tutup kaldırdık, trafikteki kaç yanlış sürücüyü şikayet ettik.
İyi ve kötü var ortası yok. Kaçımız eleştirdiğimiz devlet işlerini düzeltmek için adım attık.
Kötülük karşısında sessiz kalan dilsiz şeytandır diye boşuna demiyorlar.
Fazla uzattım. Kısaca hepimizin yapacağı çok şey var.
"
---------- Mesajlar birleştirildi - 03:39 ---------- bir önceki mesaj zamanı 03:16 ----------
Seneler öncesinde bir haber vardı bulamadım.
Haberin özeti şöyleydi. "Hayatında her şeyi deneyen zengin gençler en sonunda ölümü denediler ve intihar ettiler" diye bir haberdi.
Yani çoğumuz yanlış şeyi arıyoruz. Aramamız gereken yegane şey "Huzur".
Bir işçi parasal sıkıntıda olsa da yatağına rahat girer. Kendimden biliyorum ve çevremden.
Ama işini geçiştiren kötü bir işveren sizin kadar rahat değildir bunu da herkes biliyordur. Bunu da herkes görmüştür. Çünkü onların amaçları farklıdır doymak bilmezler.
Huzuru arayın Huzuru arayalım. İnşAllah Hepimiz huzurlu bir hayat süreriz.
-
Psikolojisi bozulmus birisi, yazık olmus.
18 yasında.. 15-16 yaşına kadar daha cocuksun zaten, yeterli aile desteğini görememiş olmalı ki, cocukluktan gelen birikim ile psikolojisi iyice bozulmus.
Yazık, ülkeyi, dünyayı bu hale getirenlere, menfaatçilere..
-
Yalnizlik kotu sey... Depresyon ha keza...
-
Son dönemlerde arttı bu durum. ve kendilerini haklı buluyorum.
Kızmayın. o yaşlarda bende aynı şeyi düşündüm ve planladım. ancak annem hayatta tek kalacağı için yapamadım.
-
Beni hep bu iki söz ayakta tutar...
“Yenilgi bir düşünce biçimidir; yenilgi bir gerçeklik olarak kabul edilmedikçe kimse yenilmiş değildir.” – Bruce Lee
“Kolay bir hayat için dua etmeyin, zor bir hayata dayanmak için güç dileyin.” – Bruce Lee
Yalnız ama Kafası Rahat Adam...
-
Sj's adlı üyeden alıntı
Intihari bir cok kisi gibi ben de kolaya kacmak olarak gorurum. Aciziyet belirtisi. Olenlerin ardindan ne kadar uzulsek de kendi hayatina son verenin ben daha cok korkak oldugunu dusunurum. Korkakliktan kastim korkman gerekebilecek bir seyden korkmak degil, bu kadar fonksiyonsuz olmak. Eli kolu olmayan insanlar yasiyor bu dunyada, kor insanlar meslek erbabi. Neden onlar bu kadar korkak degil de sen oylesin?
Tam tersine , insan hayata yaşama içgüdüsü ile gelir ve ne kadar rezil duruma düşerse düşsün hayata sonuna kadar tutunmak doğasında vardır. İntihar etmek çok büyük bir cesaret gerektirir ve güçlü bir irade. Öyle ki doğal içgüdüleri yenebilesiniz, en büyük içgüdüyü !
-
Keşke çevresinde derdini paylaşabileceği, onu dinleyen ve umut veren, intihar fikrinden caydırabilecek birileri olsaydı, yazık olmuş daha 18 yaşında üstelik.
Aileler farkında olmadan bazen çocuklarına büyük karamsarlık aşılayabiliyorlar. Zaten televizyon denen illetin yeterince insanları bunalttığı yetmiyormuş gibi birde ev ortamında hayat pahalılığı, geçim sıkıntısı, ülkenin kötü gidişatı gibi konuların çocukların yanında fazla konuşulması gençleri çok kötü etkiliyor.
Tamam ülkenin hali ve gidişatı fena, ama bunu sürekli konuşmak, hep bu konular etrafında dönüp durmak, bir süre sonra insan psikolojisini bozuyor.
Allah yakınlarına sabır versin.
Çocuğu olan arkadaşlara sesleniyorum, ev ortamında çok fazla olumsuz durumları konuşmayın, çocuklarınıza karamsar ana haberleri her akşam izletmeyin. Onlarla olumlu şeyler hakkında konuşun, dünyada güzel şeylerin de olduğunu sık sık hatırlatın. Hayatta zorlukların hep olacağını ama her zorluğun yeterli azim ve çalışmayla aşılacağını, umutsuzluğa gerek olmadığını, hayata sımsıkı sarılmaları gerektiğini sık sık anlatın.
-
Çağımızın belası, "Kalabalıklar içinde yalnız olmak". Dünyadaki bu nüfus fazlalığına rağmen yalnız olmak. Eskiden çok daha sosyaldik. Dijital çağ sağ olsun. Ghost in Shell gibi olunca ne halt edeceğiz hiç bilmiyorum.
-
tarikcapar adlı üyeden alıntı
Beni hep bu iki söz ayakta tutar...
“Yenilgi bir düşünce biçimidir; yenilgi bir gerçeklik olarak kabul edilmedikçe kimse yenilmiş değildir.” – Bruce Lee
“Kolay bir hayat için dua etmeyin, zor bir hayata dayanmak için güç dileyin.” – Bruce Lee
oooo bakın fena gaza geldim şimdi, büyük üsta bruce lee sadece bir dövüşçü değilmiş, yani hayran duyulası bir insan. bir sözde ben ekleyeyim, çok ince bir sözdür ve ilk bakışta sadece dövüş sanatı için olduğu sanılabilir ama aslında bir çok konuyu kapsıyor...
"10 bin tekme çalışandan korkmam, 10 bin kez aynı tekmeyi çalışandan korkarım" -bruce lee
@konuya döneyim, rahmetli genç arkadaşımız ev araba mal mülk istemiyor, çok alıngan ve en ufak şeyde kalbi kırılan bir tip olduğunu söylemiş. hayat mücadelesi ona saçma gelmiş, mücadele edemiyor olduğunu yazmamış ki. mücadele etmek istemiyormuş..
mektubu yazarken depresyonda yada bunalımda olmadığını ve herhangi bir uyuşturucu madde almadığını yazmış, buna benzer intihar videosu izlemiştim daha önce.
@din konusu; ben sokak hayvanlarına su ve yemek verirken vijdanımdan ötürü yapıyorum bunu, sevap işlemek gibi bir niyetim yok, aynı şekilde kimse farketmeden çalabileceğim şeyler oluyor ama onu alıp sahibine götürüyorum, bunu yaparkende günah olduğu için değil de vijdanım öyle rahat ettiği için yapıyorum..
dindar olup olmamak insana etki etmiyor, bunu kabullenelim artık.
-
fatih.met adlı üyeden alıntı
mektubu yazarken depresyonda yada bunalımda olmadığını ve herhangi bir uyuşturucu madde almadığını yazmış, buna benzer intihar videosu izlemiştim daha önce.
Öyle yazmış ama yaşama gücünü de yitirmiş arkadaş, hayatı anlamsız bulur hale gelmiş. Yalnızlık zaten insanı buna iter. Çevredeki insanların sevgisi ve desteği çok önemli, hele hele o devirde. Eğer insanlarla ilişkileriniz sınırlıysa, bir satış elemanının tipik "Size nasıl yardımcı olabilirim" lafının bile pozitif etkisi var insanın psikolojisine. Açıkçası bu karantina da ciddi kötü bir etken oldu bu durumdaki insanlara...
-
Yazını okudum ama yazıda vermiş olduğun linklere bakmadım.
Böyle intihara özendiren, iyi yapmış bu şartlarda intiharda bir seçenektir şeklinde ki cicili bicili yazıları doğru bulmuyorum.
Bu konuda ki yazılarında yayınlaması yanlış bence siteden kaldırılmalı.
-
intihar, topluma karşı alınmış bir tavırdır.
birçok sebebi olmasına karşın örnekteki arkadaşınki direkt olarak toplumsal normların, onların içselleştirilmesinden kaynaklanan materyalist düşünceye karşı bir duruş olarak nitelenebilir.
oldukça aşırı bir tepki olmuş.
insan ne olur ise olsun kendi dünyasında yaşar, dünyayı da kendi dünyasına yansıdığı kadarı ile tasvir eder. kendisine atfettiği erdemler ile kafası o kadar bulanmış ki olanı görme yeteneğini kaybetmiş.
açıkçası, devlet yurtlarında kalan kızları bürokratlara, ensesi kalınlara pazarlayanlar, rabia naz vatan davası, nadire kadirova, çorlu tren kazası sonrası yaşananlar geriye gidersek festus okey, n.ç. davası gibi örnekler de bizim içimizdeki yaşama isteğini köreltiyor. bu organize kötülüğün karşısında bir şey yapamamak çürütüyor.
bunlara cevaz verenlerle aynı ortamda olmak tiksinti uyandırıyor.
bu ve benzeri nedenlerle çocuğu anlayabiliyorum.
intihar yine de son seçenek olmalı, irade kalıp direnmektir, gitmek değil.
tavrını tasvip etmiyorum, ayıplamıyorum.
biraz daha yaşasaydı dünyayı daha iyi anlayabilecekti.
-
The Dude adlı üyeden alıntı
intihar, topluma karşı alınmış bir tavırdır.
intihar hiç bir şeye karşı alınmış tavır değildir.
The Dude adlı üyeden alıntı
intihar yine de son seçenek olmalı,
İntihar hiç bir zaman seçenek olamaz.
Lütfen şu şu şeyler toplumda olursa sizde tepki olarak intihar edebilirsiniz gibi bir şeyi çok yanlış ve tehlikeli buluyorum.
-
yaşlıveacemi adlı üyeden alıntı
Yazını okudum ama yazıda vermiş olduğun linklere bakmadım.
Böyle intihara özendiren, iyi yapmış bu şartlarda intiharda bir seçenektir şeklinde ki cicili bicili yazıları doğru bulmuyorum.
Bu konuda ki yazılarında yayınlaması yanlış bence siteden kaldırılmalı.
ben intihar olayına karşıyım. bunu yakın çevremde de daha önce dillendirmiştim, yani kendini düşünmüyorsan yakınların uğruna yaşaman gerek.
bende ruh hali değişkendir ve bu yüzden kendimi eğittim, çok bunalımda dahi olsam bunun geçici bir durum olduğunu biliyorum. sinirli iken de normal iken de ruh halimin seçimlerime etki etmemesi için baya bir değişiklik yaptım kendimce..
birde şu var, intihar eden kişi buna bir anda karar vermezdir, son zamanlarında her şeyden sıkılmış olabilir ama bunun yanı sıra hiç dertleşeceği ve teselli bulacağı bir arkadaşı yada yakını olmamıştır. ona akıl veren, yol gösteren kimse olmamıştır.. yani yakınları onun intihar etmesine çok üzüldüler ise peki neden hiç onun içinde bulunduğu ruh haline bakmadılar? belkide aptal oldukları içindir,
bazen yaşamaktan sıkılan insan çoktur ama intihar etmeyi düşünmezler, düşünenlerin de edecek cesareti olanı azdır, yaşama içgüdüsü olmasa zaten intihar vakaları şu an olduğunun çok çok üzerinde olurdu. hayattan sıkıldığını söyleyen zengin bir müşterimiz vardı 2005 li yıllarda, oto yıkama işinde çalışıyorduk ve bize her yıkama için geldiğinde bir çuval köpek maması getiriyordu ve surat 5 karış şekilde oturuyordu öyle, hayattan sıkıldığı söylüyordu, intihar etmemiştir muhtemelen.
-
İntihar eden kişinin yazılarını okudum , yalnızlığın vermiş olduğu depresyon haliyle iyice bunalıma girmiş. Yaşıtlarına göre geride olduğunu düşünüyormuş, halbuki kendi yaşıtlarına göre olgunluğu çok daha ileride. Çevresinden manevi açıdan bir destek göremediği belli, özellikle akrabalık açısından, akrabalığın getirmiş olduğu bağları sıkı tutmak önemlidir. Allah kimseye yaşatmasın. Keşke düştüğü bu depresyon halini farkeden biri olsaydı, elinden tutup yardım etseydi. Çıkarcı insanların çıkarları nispetinde kendisini seveceğini, çıkarları bitince arkasını döneceğini söyleseydi. Bu hayatta 2,3 sağlam dostun olursa fazlasıyla yeteceğini bilseydi. Allahın vermiş olduğu sağlık nimetinin nekadar önemli olduğunu söyleseydi. Elleri, ayakları, aklı sağlıklı iken herşeyi başarabileceğini, kimseye muhtaç olmadan belirlediği hedefi, çalışarak kazanacağını söyleseydi... Aslında bu hayattaki tecrübesizliği yüzünden, 1 karış suya yenildiğini, kulaç atmayı öğrendiğinde denizlerde rahatça yüzebileceğini bilseydi.
Ne diyelim, Allahım kimseye yaşatmasın son nefeste İman nasip eylesin.
-
Sj's adlı üyeden alıntı
Forumu acan bir noktadan dine baglamis konuyu. Ben de oyle bitireyim. Pek dindar bir insan degilim ama okurum, ve Kur'andaki bakara suresinin bir ayetini hic unutmam, zor zamanlarimda hep aklima getiririm:
"Allah hiçbir nefse gücünün yeteceğinden öte yük yüklemez."
Bu doğru olsaydı mevzubahis konu hiç açılmamış olurdu dikkatinizi çekerim.
Esas olan sanıyorum ki Depresyon. Dışarıdan bakıldığında anlaşılması bazen imkansız olan, kişinin sürekli baskılayabildiği veya öyle düşündüğü ancak neredeyse tüm psikolojik sorunların kökü olan depresyon bu gencimizi de aramızdan koparmış gibi. Konunun ehli biri profesyonel yorumunu elbet yapacaktır lakin benim görüşüm bundan ibaret.
-
Kural [ Z ] adlı üyeden alıntı
Bu doğru olsaydı mevzubahis konu hiç açılmamış olurdu dikkatinizi çekerim.
Esas olan sanıyorum ki Depresyon. Dışarıdan bakıldığında anlaşılması bazen imkansız olan, kişinin sürekli baskılayabildiği veya öyle düşündüğü ancak neredeyse tüm psikolojik sorunların kökü olan depresyon bu gencimizi de aramızdan koparmış gibi. Konunun ehli biri profesyonel yorumunu elbet yapacaktır lakin benim görüşüm bundan ibaret.
Sırtandaki yükü kaldıramamak ile o yükü kaldırmamayı seçmek çok farklı şeyler bunun biliyorsundur.
Çevrende çok görmüşsündür.
Bazıları işin kolayına kaçar bazıları işi hakkıyla yapıp huzurlu olurlar.
Evi barkı olmayan sokakta yatan, eli kolu olmayıp özürlü olan, 4 çocuğu olup işten atılan, kaza geçirip felç olan, çocuğu kendi önünde öldürülen,
tecavüz edilen.....
Peki bunlar niye kendisini öldürmüyor.
Peki ileri kanser hastaları. aylarca senelerce tedavi görüp işgence çekmiyorlar mı?
Sebebi çok belli aslında. Yaşamayı seçiyorlar.
Siz de bunalıma girdiğin zamanlar ölmek istediğin zamanlar vardır. Peki kendini neden öldürmedin. Çünkü yaşamayı seçtin. İyileşmeyi seçtin.
Eline birşey batarsa elini kesmezsin. ayağın kırılırsa ayağını kopartıp atmazsın. Nasıl iyileştiririm diye düşünürsün.
Bu işin garibanlıkla zenginlikle alakası yok. Zengin olan hayattan sıkıldım diye intihar ediyor. Gariban olan köle mi olacağım diye.
Tarihte nice katliyamlar var devamında insanlar yaşamına devam etmiş.
Gariban ülkeleri ziyaret edenler mesela afrika veya hindistan anlatsınlar insanların ne berbat durumda olduklarını.
Evet hepimizin hayatı zor evet hepimiz depresyondayız ama gidipte en kolay yolu seçmiyoruz.
Neye inanıyorsanız inanın herşeyi yalanlayabilirsiniz fakat Tek şey gerçek o da ÖLÜM.
Ölümün arkasında ne olduğunu bilerek veya bilmeyerek tam emin olmadan nasıl olurda bir insan kendi canına kıyar bu kadar vahim olan nedir.
Bana kızacaksınız bu söz için ama olayları büyütüyoruz.
16 yaşındaki genç kız makyaj yapmadan okula gitmiyor. yüzünde sivilce çıktığı için aynayı kıran gençler var.
Sevgilisinden ayrılan kişi gidip sevdiği kızı bıçaklayıp öldürüyor.
Bunlarda mı deprasyon bunlarda mı kendimizi öldürmeyi veya başkasını haklı çıkartır.
Elbetteki hayır.
Yaşamak kutsaldır. Lütfen kendinize ve çevrenizdekilere bardağın dolu tarafını görmeyi tavsiye edin öğretin.
Yaşamayı seçelim yaşatmayı seçelim.
Reklamlar
Konu içerisindeki kullanıcılar
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)