Hiç şaşırmamak gerekir, çünkü siyaset malzemesi olarak ortaya çıkmış bir proje.
Şunu devlet değil, özel sektör yapsaydı bu gün dediklerini tartışıyor olurduk. Ve ya devlet yapsın yapmasına, ama devlet halkı için yapsın, müteahhitler, bir kaç yandaş şirket cukkayı indirsin diye değil. (bana faydası olmayan kilisenin papazı... misali)
Devlet yapmıyor zaten
https://www.ntv.com.tr/ekonomi/yerli..._Ue7BdDpjJxbHA
Yapan devlet değil tamam da aga, devletin (senin-benim) cebimden para çıkmayacak mı yani?
Hadi kdv istisnası, gelir vergisi, stopaj vs desteği hepsini geçtim, onlar cebimize girmeyen paralar, ama şöyle destekler de var: nitelikli personel desteği (gideri devletten), yatırım yeri tahsisi, alım garantisi...
Onları da geçtim, kabul, özel sektör yapıyor,(gerçi yapmıyor, yaptırılıyor,yukarıda bir arkadaş medya örneğini vermiş) peki neden sürekli siyası reklama, propagandaya dahil ediliyor. Hiç bir hükümet yetkilisi, onlar yapıyor biz destek veriyoruz demiyor, biz yapıyoruz deniyor veya halka devlet yapıyormuş algısı yerleştiriliyor.
Veya yarın birgün bu şirketler olmadı, biz yapamıyoruz dedi vazgeçti, bu kadar destek, yatırım ne olacak? Hayır yani yakın tarihte aynı şekilde çöpe atılan bir kaç milyar avromuz var da ondan soruyorum.
Olaya öyle bakarsan kalkınmada öncelik verilen illerde ki bütün üretimi devlet yapıyor ( ki vazifesi bu zaten) devlet yatırımcının önünü açmakla görevli başka türlü nasıl olur ki.
Tabiki teşvik olacak avantajı olacak arsa tahsisi vergi avantajları... vs
Tabiki bir sürü kötü örneği var ama bu kadar büyük ve gözönünde olan bir yatırım için bu mümkün değil. 900 küsur milyon ""ödenmiş sermaye"" bu işin ciddiyetini gösterir
Mercedes'in 2020 Ar-Ge harcaması 7 milyar (billion diyor, milyon da olabilir, hep karıştırırım) avroymuş. Hani zirvedekilerle yarışma iddiası attınız ya, o bakımdan dedim.
150 milyon dolara -ki 1.5 milyar TL eder minimum- da Türkiye içinde özel hastane devrediyorlar.
900 milyon TL'ye ancak siz büyük para dersiniz bu durumda.
Eeee buradan nereye varacağız. Ayrıca zirvedekiler le yarışma işini niye hor görüyorsun önemli olan yarışa katılmak mı birincie olmak mı.
Yada şöyle sorayım yarışa katilmayanin birinci olma ihtimali var mı...
Siz yarışa dahi katılmayanlardan olmayı tercih edebilirsiniz... Ben sonuncu da olsam o yarışa girmeyi tercih ederim
Otomobil sektörü ile ilgili hiç bir tarihin, deneyimin yok. Plastik tampon, iki üç yan sanayi metal parçası üretmekle de olmuyor.
Premium sınıf deyince Aston Martin, jaguar, Porsche, Bentley, RR, Maserati, Alfa, Audi, Mercedes, BMW falan var. Bu markaların da çok sağlam tarihi var. Grandprix başarıları vs. Pazar kazan, pazartesi sat kalıbını hiç duydun mu? Bir cenah var ki Alfa, Audi, Mercedes, BMW'yi premium araç sınıfına dahi yakıştırmıyor ucuz modelleri vs de olduğu için.
Sen bu markalardan biri ile aynı sınıfta araç üretip aynı fiyata satmaya çalışırsan adama gülerler. Aynı kalite deki donanımları verip, çok yakın hissiyatları sağlayıp daha ucuza satman lazım ki şansın olsun. Ana kalemleri ithal etmekle de olmuyor o iş.
5. vites, büyük tur, top gear gibi programları izlemenizi öneririm.
Sizinki aynen şu...
Deniz çok güzel.
Yüzmek çok faydalı..
Çok iyi yüzücüler var...
Bizim asla çok iyi yüzme şansımız yok...
ASLA DENİZE GİRMEYELİM.
İşin kötüsü sahile inene ayağını denize sikana dahi karşı olmanız..
Siyaset nefretini vatan sevgisinden hükümet nefretini millet sevgisinden üstün tutmanız...
Yazık...
---------- Mesajlar birleştirildi - 09:16 ---------- bir önceki mesaj zamanı 09:15 ----------
E işte aynı şey.. şu emeklemeye başlamaya dahi karsisiniz daaa baştan itibaren.
''inanmak düşünmekten kolay. bu yüzden düşünenden çok inanan var'' demiş biri,
İnanan birine bir şey anlatamazsınız, zaman kaybıdır.
En başta belirteyim olayı siz siyasi algılıyorsunuz.@YasinC siyaset ile ilgili hiç bir şey yazmamış.Otomobil konusunda,insanları gene vatan haini ilan etmeyi nasıl başardınız orası ayrı konu.Otomobil piyasası konusunda gerçekçi konuşmanın ve doğruları söylemenin vatan millet sevgisi ile bir alakası yok.
Denize girme benzetmeniz üstünde cevaplayayım.Sen denize gir ama doğru yerden gir.Daha yüzme bilmiyorken 100 yıllık yüzücülerle yarışmaya çalışırsan boğulursun.Şu anda Mercedes ile aynı kalitede aynı fiyatta araç üretebilsen bile satamazsın.Çünkü marka değerin yok,dünya çapında servisin yok.
Peki hiç marka değerin yok,marka bilinirliğin yok.Araba piyasasına nereden girersin.Kendimi bildim bileli otomobil ve motosiklet kültürünü,markaları takip eden biri olarak tarihten gördüğümü yazayım.
1-Koenigsegg,Pagani ve benzeri çok sınırlı sayıda butik üretim yapan,süper egzotik otomobil markası oluşturarak.Bu markalar 90larda kurulan çok yeni marka olmasına rağmen dünya çapında tanındılar.Tabii bu tarz araçların ar-gesini yapabilmek için daha önce Ferrari,Lamborghini ve benzeri firmalarda çalışmış mühendislere ihtiyaç var.
2-Hyundai,Kia gibi ucuz,basit önce kendi ülkende milyonlar satabileceğin,herkesin ulaşabileceği arabalar üreterek.Sonrasında yavaş yavaş dünyaya açılıp kaliteyi arttırarak.1960'larda kurulan bu markalar önce kendi ülkeleri için üretim yaptı,kendi ülkelerinde tanındı ve herkes tarafından ulaşabilir ucuz otomobiller üretti.Anca 1980lerde dünyaya açıldılar.2010'lara kadar kötü kalitesiz marka olarak biliniyorlardı.Ama belli satış rakamlarını ve marka bilinirliklerini kazandıktan sonra yavaş yavaş kalitelerini arttırıp belirli markalarla rekabet etmeye başladılar.
3-Belli bir alanda yada sınıfta ilk marka olmak.Mesela Tesla,sadece elektrikli otomobil üreten ve dünya çapında bilinen ilk elektrikli otomobil markası.Ona rağmen Tesla'nın hala zarar ettiği dedikoduları var.
Evet şimdi bizim TOGG bu 3 seçenekten hangisine uyuyor?Hiç birine.Bu konu ilk açıldığında da yazdım.Fabrika kurulur,üretime geçilir bir miktar satış yapar ama üretimin devamlığını sürdürecek sayıda kar sağlayacak kadar satış rakamına ulaşamaz.Fiyatı nedeni ile zaten orta ve düşük sınıf insanlar ülkemizde istese bile alamaz.Mercedes,Audi ve bir çok bilinen kendini kanıtlamış markanın elektrikli arabaları dururken bir kaç zengin hariç kimse TOGG'a bakmaz bile.
Özgürlüğün en büyük düşmanı halinden memnun kölelerdir.
Yine yazalım yine silinsin.
Emekleyene tekme atmıyoruz.
Emeklemeye başlamadan 100m sprint yarışına gireceğiz diye halkın kandırılmasına kızıyoruz. Aslında çok basit, ama popülizm de bu kadar basit şeyleri bile ters yüz edebildiği için bu kadar "popüler".
Öncelikle yalan propagandasından çıkmak lazım, ondan sonra otomobilin ölçek ekonomisi olduğunu, Nissan'ın bile kendi başına ayakta durmaktan korkup Renault çerçevesine sığınmaya kaltığını falan konuşuruz.
Bu girişimin başarılı olmasını canı yürekten diliyorum.
Ama tabi ki benimde yapılan bariz hatalar karşısında çekincelerim var.
Thracian arkadaşımız Kia ve Hyundai markaları ile çok iyi bir örnek verdi. Hatta buna Dacia'da eklenebilir.
İnşallah bizler yanılırız ve TOGG dünya devleri ile yarışabilir düzeyde bir marka olur.
Forumun yarısından fazlası, mevcut koşullarda mecburen öyle. Yedek parçadan, işçiliğe, ithalata kadar her konuya dahil olacak bir süre.
Ayrıca "konu dışı" bölümüne açılmış bir başlık.
Değiştirseinler başlığı siyaset konuşalım o zaman.
Otomobil başlığı olması, silinmesi için gerekçe değil.
(Forumu takip edenlerin -üye veya değil- buradaki görüşleri, tavsiyeleri dikkate almadan önce, yazanların düşünce yapılarını görmek açısından faydalı olabilecek mesajlar vardı.)
---------- Mesajlar birleştirildi - 11:26 ---------- bir önceki mesaj zamanı 11:16 ----------
Mesela;
Tekel bayisi bir arkadaşımız, alkol satışı yapılan yerden alışveriş yapmayan biriyle alışverişe girmek istemeyebilir.
Din ve siyaset konusu açıldığında, Fetö'yü Zaman gazetesi yazarından öğrenen, Uğur Mumcu'nun sadece adını duymuş, yazılarını bilmeyen biriyle tarikat-cemaat konularına girmek istemeyebilir.
Bu yorumlar nedeniyle, herhangi bir şekilde yazılarını da okumak istemeyebilir.
Ama silinince bu yazılar,bunlardan haberi olmayacak tabii.
Sentis ad medullis!
Dengeliyorum.com
youtube.com/we2strom
Her duruma farklı cevap.
Geçen TV'de spiker diyor enflasyon arttı. Yandaş ekonomist diyor ki her yerde arttı. Spiker diyor ABD enflasyon arttı diye faizi arttırmayı düşünüyor, beriki diyor her ülkenin dinamiği ayrı.
Be adam, her ülkenin dinamiği ağrıysa ABD'de enflasyon yükseldi diye bizde de yükselmesi gerekmiyor. Madem dinamikler farklı, bizde yükselmeseydi enflasyon. Aynı kafa. Her eleştiriye cevap var. Ama cevapları birleştirince tutarlılık yok.
Yazdıklarım dan siyasi çıkarım yapmayı nasıl başardın? Gözleriniz ile değil beyniniz ile okuyun artık
Şu an bu konu içerisinde 4 kullanıcı var. (1 üye ve 3 misafir)