Cnn Türk ve Doğan Kabak kanallarının TOGG'un CEO'su ile yaptıkları tanıtımlar proje hakkında oldukça bilgilendirici.
Video durumu harika açıklamış. Barış Özcan söylemek istediklerime ve hislerime birebir tercüman olmuş.
Geç kalındı diye otomotive hiç başlamamak yerine bir yerlerden başlamak lazımdı.
Tek endişem elektrikli olması, umarım gerekli altyapı çalışmalarına ne kısa sürede başlanır.
Her ne kadar çok istesem de aracı seri üretebileceklerini, üretseler de yüksek maliyetten dolayı satabileceklerini sanmıyorum.
ilk araba kac yılında cıkdi bilmiyorum ama gelisen zamanda ne arabalar gelisdi gelismeye devam ediyo sonunda ülke olarak temel atılmak üzere bundan sonra tahmini 10 yıl icinde cok gelişmeler olur bizden sonrakilerde dua eder ama simdikiler beddua eder gibi elestiriler anlamak zor gercekden zor.
Hemen hemen herkes üstteki kepin tasarımcısı hakkında konuşuyor ancak asıl önemli olan platformu atlanıyor.
Saab döneminden bu yana platformun çalışması mı yapılıyordu, yoksa bunu da mı hazır aldık. Bence asıl sorulması gereken soru bu.
Satamazsınız,Gümrük Birliği anlaşmalarımız var.Rekabete aykırı herhangi bir teşvik veremezsiniz , bu diğer fabrikaları batma noktasına getirir.
Ben tasarımları çok beğendim , sözüm yok. Bunların 2 senedir piyasada - fuarlarda dolanan satılık prototipler olduğunu da biliyorum.
Gördüğüm özellikler yerine getirilirse inanılmaz pahalı bir araç olur bu ,TESLA bile ucuz kalır. Sırf bu yüzden üretilemeyeceğini veya satılamayacağını anlamak kolay, fazla düşünmeye gerek yok , seçim yatırımı.
araç tanıtımı yapıldıktan sonra tükkandaki bir takım elemanların yüz ifadeleri için dahi güzel yapmışlar diyorum.
epey mutluydular.
gerek sosyal medyada, gerek ulusal basında da ideolojik mastürbasyon malzemesi olan aracın taraftarları aldı yürüdüler.
en son suriye operasyonunda da aynı şekildeydi.
sorun, aynı dünya görüşüne sahip olmadığım insanların sevinmesi değil. kendi kendilerine eğleniyorlar, zamanında köprü üstünde göbek atıp akabinde geçemediği halde gurur duyanlar gibi. zira gurur duymaları gerektiği söyleniyor, yanlış da değil, parasını ödeyenler onlar.
tanıtım, başlı başına rezillik idi. metinlerin içerikleri, çıkan kişiler, hamaset, çokça "efendimissss", "kıymetlimissss" ...
"Fırsatı ganimet bildi kötüler
Böyle kalmaz padişahın çağları
Eninize boyunuza eğlenin
Sizin olsun Binboğa'nın dağları"
açıkçası "the ringmaster - the chokomell - the pointer - the power- the damath" tarafından yapılan -cek ve -cak'ların hunharca harcandığı sunumlardan çok farkını göremedim.
tek farkı, bu sefer ortada bir nesne olması.
bu kadar heyecan yaratmasının, bu kadar heyecanlı olunmasının esas sebebi tanıtım değil, ekonomi öncelikli olmakla her anlamda çöküşe geçmiş, çağdaş dünya yerine ortaçağ özlemi ile yanan (saat ayarları bile alakasız) ideolojinin sarılacak bir şeyi kalmaması.
50 kişilik toplantıya milyon lira harcanıp asgari ücretin ise açlık sınırının altında olmasını sadece ben görmüyorum.
battıkça çırpınan, çırpındıkça batan.
aynı ülkenin insanlarını ayrıştırarak, nefret ve hamaset ile safları sıklaştırmaya çalışan ideoloji nihayetinde yediği darbelere karşı tepki vermek durumunda.
aracın kendisine gelir isek;
anladığım kadarı ile görevlendirilen kişiler ortaya bir şey çıkaramadı, zira bununla ilgili reyizin fırçalarına dair haberler var. çok uzun zaman önce de değil.
birisinin aklına evvelden olduğu gibi bir aracın tüm haklarını satın alıp tanıtım yapmak geldi.
saab için 40 milyon usd harcandığı kalmış aklımda, tank palet fabrikası ise 50 milyon usd olmadığı için katarlılara peşkeş çekilmişti, yersen.
araçlar oldukça estetik, teknolojik, gerçi ne kadar teknolojik bilmiyoruz, sadece söylentiler var teknik veriler henüz belli değil, zira kendilerinin de bildiklerini sanmıyorum.
ortada yerli bir araç yok, zira altyapısı hazır değil, kimin, neyi, nerede, nasıl yapacağı soruları halen net değil.
sadece "kervan yolda düzülür" desturu ile yola çıkılmış.
olasılıklar ise çok;
- tanıtım ile kalır, laf gevelenir, duj güçler yaptırmadı denilir, kandırıldık denilir, güruh da alkışlar.
- yapılmaya çalışılır, becerilemez.
- yapılır, fiyatı açıklanır, köprüden geçemeyenler, yine gururlanır.
gönlüm; yapılsın, hatta özellikleri düşürülsün, vergi avantajı olsun, ucuza satılsın, sıradan vatandaşın da ulaşabileceği bir araç olsun.
mantığım ise gönlüme kaba etiyle gülüyor.
otomobil fetişisti bir ülkede elbette bu şekilde tanıtımlar ve propaganda yapılacak.
geçenlerde rusyadan şeker ithal ettik. bu bilgi kenarda bulunsun, lazım olur.
eğlenen ve umut dolu sözler söyleyenlere lafım yok, umarım yanılırım.
can't be worried about that shit. life goes on man.
Kaçıncı yerli ve milli araba hevesi bu bilmiyorum, fakat kendi ömrüm boyunca vaatlerine tanık olduğum fakat ortada somut bir ürün göremediğim 3. araba projesi sanıyorum ki bu. Fakat elektrikli araç olması sebebiyle bizzat da bir hayalden ötesine geçmesini arzu ettiğimi söyleyebilirim. Elbette ben bu aracın üretiminin ülkemiz sınırlarında yapılmasını, işsiz olduğu için şahsen çok üzüldüğüm arkadaşlarımızın istihdamına fayda sağlamasını çok isterim.
Şahsen elektrikli bir araba sahibi olmak istiyorum çevresel ve ekonomik gerekçelerle. Olur da seri üretime geçerse şu an mevzuya bahis elektrikli araç, ÖTV, gümrük ve belki de bir süre KDV'den muaf olması durumunda emsallerinden biraz daha makul bir fiyata sahip olacaktır. Biraz daha diyorum, çünkü genel olarak yerli ve milli dendiği vakitte akılda canlanan ilk kriter fiyat oluyor ve burada üretilince daha uygun fiyata sunulacağı düşünülüyor; lakin bir mamulü aynı ülke sınırı içinde üretmeye kalkarsanız üretilecek aksamların üretim bantları, pil, cam, lastik, koltuk, çipset, fren sistemleri ve çok teknik detay sahibi olmadığımdan daha uzun olabilecekken kısa tuttuğum bu örnek listesinde yer alan detayların ayrıca personeli, mühendisi, üreticisi gibi maliyetleri hayli büyük ekonomik fedakarlık gerektirecektir. Çoğunlukla robotik üretim sahalarının iş yaptığı noktalarda sadece araç üretimindeki personelin tamamını maaşlarının yalnızca yarısına çalışmaya ikna etseniz dahi hammade, bileşen, aksam üreten yerlerdeki maliyetleri düşüremezsiniz. Bosch, Brembo, Yuasa, D.I.D. gibi aksam firmalarının ürün kalite ve maliyetine ulaşmak için sınavdan bir gece önce yoğun çalışmak yazık ki yetmiyor. Yıllarla orantılı bir tecrübe gerekmekte.
Gerçekçi olmak gerek, yerli ve milli ürünlerin bulundukları ülkenin ekonomisine fayda sağladığı dönemler biraz geçmişte kaldı. Artık ekonomi gibi üretim de globalleşiyor, yıllık cirosu 200 milyar dolar olan Samsung dahi üretimini ana ülkesinde değil, maliyetini satışı gerçekleştirebileceği oranda düşürebileceği bağlı ülkeleri tercih ediyor. Kendi mühendisi dışında belki de hiçbir gönderim sağlamıyor; tüm üretim unsurları da yine uygun olan ülkelerden temin ederek üretim noktasına gönderiyor. Şu an kapalı kanal yaşayan ülkeler var mı? Küba, Kuzey Kore bunlara örnek. Fakat Volkswagen, Mercedes, Honda, Apple merkezinde görevli stratejistler çok mu cahiller de yabancı ülkede fabrika kuruyorlar?
Dilerim bu iş reklamlarında ve videolarında gördüğüm gibi sürer, neticeye varır. Dilerim ki sorunsuz ve layıkıyla yerli/milli aracı yollarda görürüz, hedef yılı olan 2023'ten biraz önce seri üretime geçecek olan bu aracı edinecek ekonomik gücümüz olur. Hakikaten hevesim var, çok şık görünüyor ve olağanüstü yenilikler vaat ediliyor, tecrübe etmek isterim.
Yerli ve milli ürünlere karşı olan zaafımızın Mondial, RKS, Yuki, Kuba, Vexo, Venom markalarımızı nasıl şahlandırmadı bilmiyorum. "Ama onlar burada üretilmiyor, sadece montajı yapılıyor" ise bu gerekçe, otomobilde de durum farklı olmayacak. Lastiklerin ya da plastik parçaların üretildiği petrol ülkemizde elde edilmediği için dışarıdan alıyoruz; bu durumda üretmemiş oluyoruz aynı bahane ile fakat bu kez yerli üretim demek diyoruz. Kabul edelim, güzel bir prodüksiyon var ortada fakat büyük bir haksızlık var; madem devlet desteğiyle bu kadar şahane işler yapabiliyorduk, keşke rakip tanımıyor dediğimiz tekstil sektörümüze da aynı desteği verseydi de Adidas, Nike peşinde koşacağımıza yerli ve milli ayakkabı gibi herkesin ulaşabileceği bir ürün ile iftihar ederdik.
Zamanında gönüllü olarak "Pardus" projesinde çalıştım , yerli ve milli bilgisayar işletim sistemi. Büyük bir insan kalabalığı hevesle çalıştı ve 2-3 yılda gerçekten ciddi ilerleme oldu , tıkır tıkır çalışıyor ve kullanıcısı çoğalıyordu. Sonra ne oldu , ismi lazım değil olan Billy Gates ile görüştü ve proje kapatıldı , tek bir iz bile kalmadı ! Ağzımı açtırmasın kimse bana !!
Vaktim olmadığından uzun uzun yazamadım bir türlü.En baştan başlayaylım.Araç ünlü İtalyan tasarım firması Pininfarina tasarımı.Tasarımı Pininfarina'nın yapmış olması bu aracı komple İtalyan yapmıyor.Genelde sıfırdan bir araç tasarlanmayacaksa siz şase ve motoru firmaya verirsiniz yada istediğiniz teknik şartları belirlersiniz ona göre tasarım yapılır.Bu firma şase ve motor geliştirmez sadece görsel tasarım yapar.Başta Ferrari olmak üzere farklı ülkelerden farklı markalar için tasarım yapmıştır.Yani özetle Aracın Pininfarina tasarımı olmasında bir sıkıntı yok.Hatta tam tersine olumlu bir durum.
Araç HKG'nin (Hybrid Kinetic Group) araçları ile ciddi şekilde benzerlik gösteriyor yada bu araçlar baz alınarak tasarlandı.Bence bunda da bir sakınca yok.Sıfırdan şase,batarya,motor ve diğer sistemleri geliştirmek için yılların deneyim birikimi gerekir.Sıfırdan işe başlayacaksanız başka bir aracı alıp onu geliştirip önemli parçalarını kendi ülkeninizde üretebilir hale getirmek yapılacak işlerin en mantıklısıdır.Ferrari diye yere göre sığdıramadığımız marka işe nasıl başladı biliyor musunuz?Alfa Romeo marka araçları alıp modifiye edip üstüne kendi markasını basarak sektöre giriş yaptı sonrasında bu araçlardan elde ettiği deneyim ile kendi araçlarını yapmaya başladı.Kia,Hyundai gibi markalar Japon markalarının fason üretimini yaparak işe başladı.Daha da bir sürü örnek verilebilir.
Özetle bir araç oluşturmak için yapılacak en mantıklı yol izlenmiş.Güzel bir projeye imza atılmış.Ama kendimi bildim bileli otomobil ve motosiklet hastası olan birisi olarak söyleyebilirim ki sonrasını tam bir felaket...
En başta araç ile ilgili net ve tutarlı bilgiler verilmedi.Sürekli farklı ağızlardan farklı bilgiler verildi.En başta Pininfarina tasarımı olduğu söylendi aracın belirli yerlerinde de koca koca Pininfarina logoları var ama şimdi aracın tasarım ekibinin başında Murat Günak var denmeye başlandı.Arkadaş bu şekilde bir araba tanıtımı olmaz.Açık ve net şekilde yazarsın ; Aracın dış tasarımını Pininfarina yaptı,iç tasarımı şu kişi yaptı.Yada Pininfarina'nın yaptığı tasarımı Murat Günak makyajladı,yerli tasarımcılarım değişiklikler yaptı.Saab veya HKG şasesi kullandık,HKG motorlarını kullandık,Tesla pillerini kullandık ama bunlarını ülkemizde üretecek hale getireceğiz,geliştiriceğiz vb....Ama yok.Bir başladılar %100 yerli herşeyi biz yaptık diye yalanlara proje ciddi şekilde itibar kaybetti.Siyasette istediğiniz yalanları atın ama teknik projede özellikle Dünya'ya pazarlamayı düşündüğünüz teknik bir projede bunu yapmayın.Kimse Pininfarina'ya tasarım yaptırdığınız için,farklı markanın iyi tasarlanmış şase ve motorunu kullandığınız için aracınızı eleştirmez tam tersine bu araca artı puan kazandırır.
Diğer olumsuz bir konu araç tanıtımlarına ve lansmanına bir göz atayım dedim.Şimdiye kadar fuarlarda olsun,internetten olsun bir çok lansman izledim ama bu kadar rezil bir lansman görmedim.Projenin başında insanlar daha araç ile ilgili düzgün şekilde konuşmasını beceremiyor.Belki teknik bilgileri var ama kendilerini ifade etmekte güçlük çekiyorlar.Bir de şimdiye kadar hangi iyi bir otomobil lansmanında siyasi bir figürü leş gibi siyaset yaparken gördünüz?Bu TOGG otomobil lasnmanı mıydı?AKP mitingimiydi?Yoksa Recep Tayyip Erdoğan lansmanı mıydı?Bari teknik konuları teknik insanlara bırak onlar sunumu yapsın,konuşmaları yapsın bilgileri versin.Bu lansman ve tanıtımlar ileri de üretime geçerse bu markanın başına iş açacak benden söylemesi.Bu şekilde siyasi bir lansman yaparsanız doğal olarak potansiyel müşterilerinizin ciddi bir kesimini kaybedersiniz.Gerçek otomobil severlerin de tepkisini çekersiniz.
Bir de yerli otomobilimiz gündeme geldiğinden beri sosyal medyada partizanların sürekli olarak millete saldırısı ve küfürleri var,cahil ve bilgiden uzak yorumlarla bizi rezil etmesi var.Bu otomobilin en kötü reklamını ve karalamasını bu arkadaşlar yaptı ama farkında değiller.BMW'nin Mercedes'in sosyal platformalarında bile saçmaladılar,bu aracı tarafsız olarak eleştiren potansiyel yerli müşterilerini vatan haini ve gevur ilan ettiler,daha piyasa çıkmamış arabayı sanki piyasaya çıkmış bütün piyasayı ele geçirmiş gibi pohpohladılar.İşin ilginci bu zümrenin hiç bir zaman yerli otomobili alacak kadar parası olmayacak parası olanlar da yakın fiyattan piyasaya sunulursa yerli otomobilimiz yerine gidip BMW,Mercedes alacak tipler.Dolayısıyla bu küfürbaz çomarlar sayesinde daha aracımız piyasa çıkmadan kötü bir imajı ve reklamı oldu.
Gelelim son olumsuzluğa.Resmi Gazete'de yapılan Yerli otomobil ile ilgili duyurusunu inceleyin.Devletin hangi konularda destek vereceği,hangi garantileri verdiği,fabrikanın nereye açılacağı ve 22 Milyar TL yatıracak bir yatırıcım arandığını görürsünüz.Yani bu proje kesinleşmiş onaylanmış başlamış bir proje değil.Yatırımcı hala yok ortada.Zorlu Holding,Türkcell ve benzeri yandaş firmalar birleşip bu projeye girmezse bu projeye para yatıracak başka bir yatırımcı çıkacağını sanmıyorum.22 Milyar sadece başlangıç yatırımı,sonrasında işletme maliyetleri de yıllık milyar TL sevilerinde olacak.
Proje ilk duyurulduğunda ben de umutluydum ben de heyecanlandım ama bu bilgileri aldıktan sonra artık pek umudum yok.Umarım ben yanılıyorumdur projeyi üstlenecek birileri çıkar satacak bir pazar buluruz,bütün şu siyasi saçmalıklardan kurtulup teknik konulara yoğunlaşırız yıllarca hayalini kurduğum yerli arabamız gerçek olur.
Pardus güzel projeydi. İkonlarına kadar çalışılmıştı. Kısa sürede farkedilip beğenilmişti uluslararası arenada:
https://www.ghacks.net/2010/03/16/pa...-the-end-user/
Pratiklik odaklı parlak Türk zekası ürünüydü. Ben gururla ve severek kurmuştum burada bilgisayarıma. Çok ucuza çok kritik bir işlevi görecek bir proje neden sonlandırılır anlamış değilim. Yazık oldu.
Çok sonradan sözde canlandırmaya çalıştılar ama eski kaliteyle uzaktan yakından alakası yoktu.
Çok güzel anlatmışsın aga, düşünüp kelimelere dökemediğim cümleler.
Yazık.
Altını çöpe atma olayının şahit olduğum örneği Yücel Altunbaşak oldu. Adam konusunda Amerika'nın en iyi universitesinde ful profesördü. Milyon dolarlık projelerin biri geliyor diğeri gidiyor. Duyduğuma göre Abdullah Gül araya girmiş ve ikna edip getirmişler. Burada ömür boyu garantili işinden istifa etti, Tübitak başkanı oldu.
O süre zarfında çağ atladı Tübitak resmen. Tersine beyin göçü yaşandı. Sadece benim Amerika'da doktora yapmış tanıdıklarımın belki yarıdan fazlası geri dönüş yaptı.
Darbe girişimi sonrası hapse attılar adamı. Sonra suçsuz bulundu ve salındı. Şimdi n'oldu bilmiyorum. Daha Tübitak'in başına o seviyede bir insan geçmedi. İsmini Google Scholar'a yazıp aratınca çıkıyor bilimsel yayınları. İlk üç makalesine ikibin küsür atıf var.
Şimdi aklı basan liseliler yurt dışına çıkma hesabı yapıyor. Beş senede tersine beyin göçünden nerelere geldik. Uluslararası piyasada rekabet edecek kalitede iş çıkaracak insanları kendimiz kaçırıyoruz.
Ne tür kirli hesaplar yüzünden bilemiyorum ama geleceğimizi yok pahasına harcıyor, kendi ayağımıza sıkıyoruz...
Sarı öküzü verdik.
O Pardus ile on seneki Pardus arasında isim benzerliği dışında bir benzerlik yok. Şimdiki sürüm kimsenin umrunda değil, çünkü özgün değil.
Bir Linux sürümünü özgün yapan, moda tabirle "yerli ve milli" yapan, sisteme kurulacak tüm yazılımları organize eden (test eden, sisteme adapte eden, bulunduran, yayan) "package manager"dır.
Orijinal Pardus'un PiSi isminde özgün package manager'i vardı, isminden de anlaşılacağı üzere. Şimdiki Debian APT sistemini kullanıyor. E öyleyse Ubuntu ve Debian varken kim niye Pardus kursun? Yazılım ekosistemi başkasının denetiminde olan sürüm sadece lafta yerli ve milli olur... Kritik anlamda güvenli hiç olmaz.
Verin bana $500K, istediğiniz isimde Debian bazlı Linux sürümü vereyim size 6 ayda... Anlamsız olur, ama olur.
Bu konu o konuya çok benziyor ve bence aynı şekilde sonlanacak. Zaten 5. babayiğit çoktan çekilmiş ortaklıktan , ki kendisi onların arasında otomotiv işinden anlayan tek kişi idi .
https://www.independentturkish.com/n...D-iddias%C4%B1
Şu an bu konu içerisinde 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 misafir)